Derviş doğru karar verecek

ANKARA (İHA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'in hangi partiye katılacağına kendisinin karar vereceğini belirterek, "İnanıyorum ki, çok doğru karar alacaktır" dedi.

CHP lideri Baykal, Japonya ve Güney Kore'deki Dünya Kupası finallerinde üçüncü olan A Milli Futbol Takımı'nın sorumlusu Selami Özdemir'i Parti Genel Merkezi'nde kabul etti. Milli Takımlar Sorumlusu Özdemir'in, Milli Takım'ın başarısında büyük payı bulunduğunu belirten Baykal, Milli Takım'ın, güç koşullarda tüm Türk milletini mutlu eden bir başarı elde ettiğini ifade etti. Milli Takımı başarıya götüren anlayışı, zihniyeti ve ruhu ayakta tutmak için bu başarıyı unutmamak gerektiğini vurgulayan Baykal, "Başarıya aç bir toplum olduğumuzu unutmadan, gelecek başarıları o noktada aramalıyız" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Türkiye'nin ekonomide ve siyasette bir kriz yaşadığını, buna karşın sporda ise başarılı olduğunu hatırlatan Baykal, bunun temel sebebinin futboldaki evrensel kurallar olduğuna dikkat çekti. Futbolda evrensel kurallar bulunduğunu ve eş dost hatırına bunların değiştirme imkanı olmadığını kaydeden Baykal, "Kural ortada, uygulayacak kişi de ortada. Kişiye, ulusal göre kural yok. Bizde, siyasette ve ekonomide böyle değil. Bizde herşey ahbap-çavuş ilişkilerine bağlı. İşimize nasıl geliyorsa öyle kararlar alıyoruz. Ekonominin kuralları işlemediği için başarılı olamıyorsunuz. Ekonomiyi ve siyaseti böyle bir kural disiplini altına sokabilirsek başarılı olabiliriz" dedi.

Milli Takımlar Sorumlusu Selami Özdemir ise CHP lideri Baykal'ın, Milli Takım'ın her başarısından sonra kendilerini arayarak kutladığını hatırlattı. Özdemir, ziyarette Baykal'a ekonomik sıkıntıların Türk futboluna etkilerini anlattı. Özdemir, "Ben de Ergün'ün bir emaneti var" diyerek, Ergün Penbe'nin Dünya Kupası maçlarında giydiği 18 numaralı formayı Baykal'a hediye etti.
Baykal, kabulün sonunda gazetecilerin sorularını cevapladı. Baykal, dün Başbakan Bülent Ecevit ile MHP lideri ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli arasında yaşanan seçim restleşmesinin hatırlatılması üzerine, yaşananları "Çok üzüntü verici bir manzara, anlamak mümkün değil" şeklinde değerlendirdi.

Reklam
Reklam

Türkiye'yi yönetenlerin basiretinin bağlandığını belirten Baykal, şunları söyledi: "Ne durumun farkındalar, ne geleceği doğru dürüst değerlendirebiliyorlar. Türkiye kanıyor, Türkiye ekonomisi kanıyor. Bu tartışmalardan, bu çelişkilerden, bu tutarsızlıklardan dolayı kanıyor. Türkiye, yüzde 50'lere indirdiği faizin yüzde 79'lara çıkışının buradan kaynaklandığını ülkeyi yönetenlere daha anlatamadı. Bu noktada bu hükümeti devam ettirmek imkanı artık var mı? Devam ettirirseniz bu bedeli Türkiye'nin ödemesi mümkün mü? 'Efendim seçim yapılırsa biz iktidar partileri perişan oluruz.' Olacaksınız tabi. Bunda şaşıracak birşey yok ki. Bunu ortadan kaldırmak da mümkün değil. 'Nisan'da yapsak acaba düzelir mi?' Hayır düzelmez. 5 yıldır yanlış yönettiniz. 2003 Nisanında da yapsanız, 2004 Nisanı'nda da yapsanız hiç birşey değişmez."

Uygulanan istikrar programının, ekonomik ve mali açıdan başarılı olsa bile, onu uygulayanlara siyasetten başarı getiremeyeceğini ileri süren Baykal, "Kaldı ki bizde uygulanan istikrar programı maalesef ekonomik ve mali açıdan da başarılı olamamıştır" dedi. Hükümetin faizleri yüzde 50'ye indirmesinin mümkün olmadığını savunan Baykal, artık hükümetin herşeyi göze alması ve Türkiye'nin önünü açmak için seçim kararını alması gerektiğini söyledi. Baykal, "Dumlupınar denizaltısına vatan sağolsun' dediler ya, baktılar kurtuluş yok, oradaki insanlar vatan sağolsun dediler. Bunların da şimdi vatan sağolsun deyip fişlerini çekmeleri lazım" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Baykal, Meclis'in neden toplanamadığı sorusu üzerine, bunun, Türk siyasetinin içtenlikten yoksun olduğunun bir göstergesi olduğunu vurguladı. Türkiye'yi yönetenlerin sözlerine güven kalmadığını kaydeden Baykal, verilen sözlerin ciddiyetinin tartışılır hale geldiğini belirtti. Herkesin seçim istediğini ancak farklı tarihler ve farklı isteklerle ortaya çıktığını ifade eden Baykal, 'AB yasaları çıksın' diyenlerin samimiyetine de inanmadığını dile getirdi. AB yasaları denemesinin, parlamentoyu bir bataklığa çekmek anlamına geleceğini savunan Baykal, "Çıkıp çıkmayacağı belli değildir. Meclis'in içtüzüğü yoktur. Yasayı nasıl yapacağıyla ilgili şekillenme olmuş değildir. Türkiye'de parlamentonun yapısı değişmiştir. Bu yapıya göre Başkanlık Divanı'nın oluşması, bu yapıya göre komisyonların şekillenmesi sağlanmadan anlamlı bir yasa çıkarmak olanağı kalmamıştır. Bu tabloda 'önce bir paket çıkaralım' demek, 'sonuç alamayacağımız bir yerde zaman geçirelim' demek anlamına gelmiştir" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

'3 Kasım tarihine destek veriyor musunuz' sorusuna CHP lideri Baykal, "Ben bir an önce diyorum. Ne kadar erken olursa olsun, artık Türkiye'yi üzmenin, ekonomiyi kanatmanın, bu belirsizliği sürdürmenin bir yararı yoktur. Partiler bir araya gelmelidirler, içtenlikle bir anlaşma yapmalıdırlar ve derhal onu uygulamalıdırlar. Başka çıkış yolu gözükmüyor" şeklinde cevap verdi.
Baykal, 'Derviş CHP'ye katılacak mı?' sorusuna ise, "Bilemem. Onun kararını kendisi alacaktır ve inanıyorum çok doğru karar alacaktır" karşılığını verdi.