Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, canlı yayında TGRT Haber Ankara Temsilcisi Fatih Atik'in sorularını cevapladı. Bir önceki yerel seçimlere göre partisinin il, ilçe ve beldelerde başarısını artırdığını belirten Mustafa Destici, Cumhur İttifakı'nın ise istediği başarıyı yakalayamadığını vurguladı.
Asgari ücretin yılda bir kez değerlendirilmesinin haksızlık olacağını ifade eden Mustafa Destici, temmuz ayında ek zammın şart olduğunu savundu. Emekliler için de hükümete çağrı yapan Destici, "Kamudaki israf son bulsun, emeklilere seyyanen 5 bin TL zam verilsin" dedi.
Mustafa Destici'nin açıklamalarından satır başları şöyle:
"Yerel seçim sonuçlarının ülkemiz, milletimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Öncelikle biz Cumhur İttifakı'nın parçasıyız lakin yerel seçimlerde ittifak yasal değil. Sadece belli bölgelerde iş birliği yapılabiliyor. Özellikle AK Parti ile MHP daha geniş kapsamlı iş birliği yaptı, sonra biz iş birliği yaptık. Diğer bölgelerde de her parti kendi amblemiyle girdi. 30 büyükşehirde ittifakımız vardı ama bazı ilçelerde kendi adaylarımızı çıkardık. 51 ile baktığımızda da pek çoğunda Cumhur İttifakı üyeleri kendi adaylarıyla girdi.
Biz toplamda 1410 belediyenin 378'inde aday çıkardık. Bu seçim çevrelerinde oy oranımız yüzde 8,79. Yani sadece girdiğimiz yerlerdeki oran ama genele böldüğümüzde yüzde 3'e yakın bir rakam çıkıyor. 60 seçim bölgesinde yüzde 40'a yakın oy aldık. 77 seçim bölgesinde birinci veya ikinci olduk. 102 seçim bölgesinde de bir, iki veya üçüncü olduk.
İl genel meclisinde yüzde 3'e yakın oy aldık. Belediye meclis üyesi oy oranımız 2,57. Televizyonlarda bazen sıfırlı rakamlar gösteriliyor. İl belediye başkanlıkları oy sonuçları sanki bizim partimizin aldığı oy oranı gibi yansıtılmaya çalışılıyor. Bu hem doğru değil hem de partimize yapılmış bir haksızlıktır.
Aslında ilk başta 25'e yakın yerde belediye kazandık ama 2 belde ve 2 belediyeyi itirazlar sonucu kaybettik ve şu anda kazandığımız belediye sayısı 20. Bunun içerisinde Sivas il belediyemiz var, Sivas Şarkışla var, Eskişehir Günyüzü ilçemiz var benim ilçem. 1 il, 14 ilçe, 6 beldeyi Büyük Birlik olarak kazandık.
Büyük Birlik Partisi olarak 2019 yerel seçimleriyle kıyasladığımızda ilimiz yoktu, bu seçimde Sivas'ı aldık. Büyükşehir olmasa da büyükşehrin üstünde bir şehir. Yaklaşık şehir nüfusu 650 bin olsa da aslında 4-5 milyon nüfusu olan bir ili aldık. Geçtiğimiz yerel seçimde 5 ilçe kazanmıştık, bu seçimde nerdeyse 3 katına çıkardık. Belde sayımızı da artırdık.
Cumhur İttifakı olarak özellikle büyükşehirlerde ve Anadolu'daki bazı illerde beklediğimiz başarıyı yakalayamadık. 3 büyükşehir zaten muhalefetin elindeydi ama Bursa, Balıkesir gibi büyükşehirleri kaybetmenin üzüntüsünü yaşadık.
Bir rüzgar esti, bu rüzgarın önünde Afyon, Kütahya, Denizli, Amasya, Adıyaman gibi şehirler de duramadı ve CHP'nin yönetimine geçti. Milletimizin tercihine saygılıyız. Benden olmayana hizmet yok anlayışıyla hareket etmezler inşallah.
Bu tek bir sebeple izah edilemez ama birinci sebebin ekonomi olduğu konusunda hepimiz hemfikiriz. Hem hayat pahalılığı hem de bazı kesimlere hakkı olup da verilmeyen maaş düzenlemeleri. Mesela emekliler. Haklı olarak 'ekonomi bozuksa memurlar niye benim 3 katımı alıyor' diye soruyorlar. Taşeronlar bile 40 bin lira maaş alıyor, en düşük kamu işçisi 30 bin TL alıyor ama emekliler 10 bin TL alıyor.
Emekli maaşlarının acilen düzeltilmesi lazım temmuz ayında. Emeklilere seyyanen 5 bin TL verilerek bu işi düzeltme yolunda önemli bir adım atılmalı. Yatırımların bazıları bekleyebilir. 30 yıl daha havalimanı açılmasa da olur, yeni stat, yeni belediye binası yapılmasa da olur. Bu yatırımları durdurmak lazım, milleti rahatlatmak lazım.
Enflasyonun yüksek seyrettiği ülkemizde asgari ücret yılda bir kez tespit edilirse alın teriyle evine ekmek götüren asgari ücretlilere haksızlık olur. Temmuz ayında bütün emeklilere, memurlara enflasyon oranında zam yapacaksınız ama asgari ücretli alamayacak. Bu doğru değil.
EYT ile birlikte erken yaşta milyonlarca insan emekli oldu ve bunların büyük kısmı çalışmaya devam ediyor. Biz diyoruz ki devlet bunlara bir davet yapsın, bugün emekli maaşına ihtiyacı olmayanlar 10 yıl maaş almasın desin, ama 10 yıl sonra bu maaşı zamlı alın.
Toplumun belli kesimi lükse şatafat içinde yaşarken diğer tarafta bir kesim 10 bin TL ile yaşamaya çalışırsa burada bir problem vardır. Bu da sandığa yansır. Sandık bugün hükümete, iktidara müthiş bir uyarı vermiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız tecrübeli bir lider, bunu mutlaka düzeltmeye yönelik adımlar atacaktır. Tabii ne kadar başarılı olunacağı önümüzdeki dönemde belli olacak. Her ne kadar Cumhur İttifakı olsak da bu AK Parti'nin kendi meselesidir. Ama yüz yüze geldiğimizde düşüncelerimizi açık şekilde kendisiyle paylaşacağız. Gelir dağılımında müthiş bir adaletsizlik var, makas gittikçe açılıyor. Halkın yüzde 90'ı 3 bin-3 bin 500 dolarlık bir milli gelirle yaşıyor. Bunun düzeltilmesi gerekiyor.
Kamuda tasarrufun henüz istenilen seviyeye gelemediğini çok açık şekilde görmekteyiz. Kemer sıkılacaksa önce kamudan başlanmalı. 2-3 maaşlar sonlandırılmalı, kamudaki yüksek araç kiralarıyla ilgili yeni düzenlemeler getirilmeli, kamudaki israf bitirilmeli.
CHP erken seçim talebinde bulunmaz çünkü aldığı yüzde 37 oy kendi oyu değil sadece. Son genel seçimlerde CHP yüzde 27 aldı, İYİ Parti yüzde 10 aldı, DEM Parti yüzde 8 aldı, TİP yüzde 2 aldı. Toplam 20. Şimdi bu partiler ne aldı? İYİ Parti 4 diyelim, DEM de 4 diyelim, TİP hiç almadı. 8 puan almışlar. Aradaki 12 puan CHP'ye gitmiş. CHP'nin yerel seçimde aldığı yüzde 37'den 12'yi çıkarın yüzde 25 yapar. Yani CHP bunu biliyor. Aynı şey bizim ittifakımız için de geçerli. AK Parti'nin oyu yüzde 35 değil. MHP ve Büyük Birlik Partisi'ni çıkardığınızda AK Parti'nin oyu yüzde 30'larda. Yani aslında AK Parti yine birinci parti. O yüzden CHP erken seçim isteyemez.
Meral Akşener ile çok eskiye dayanan hukukumuz var. Musavat Dervişoğlu ve Koray Aydın ile hukukumuz var. Buna dayanarak görüşlerimizi uygun bir dille söylüyoruz. Meral Hanım'ın genel başkanlığı bırakması çok doğru olmamıştır, çünkü bu bir genel seçim değil yerel seçimdi.
Lider kurucu genel başkanlar partilerini bıraktıklarında eski güçlerini koruyamıyor. Şu anda da aynı şeyi görüyorum İYİ Parti'de. Dervişoğlu'nu desteklediği biliniyor. Bekliyoruz, hayırlı olmasını diliyorum İYİ Parti camiasına.
Ben 4 yıl sürmez diye düşünüyorum. 3 yıl sonrasında yani normal zamanından 1 yıl önce, 2027 yılında yapılacağını düşünüyorum. Anayasa değişse de değişmese de 4 yıl sürmez. Sayın cumhurbaşkanımızın tekrar aday olabilmesi için Meclis'in bir yıl önceden erken seçim kararı alması lazım. Bunu da göz önünde tutmak lazım.
Yerel seçimden sonra oluşan siyasi atmosfer olumlu gidiyor. PKK'nın siyasi partisinin yaptıkları hariç. Diğer alanlarda bir uzlaşı var. Sayın Özgür Özel'in makama saygı göstereceğiz açıklaması, bayramda tebrikleşmeleri, Erdoğan'ın kendisini kabul edeceğini söylemesi. Bu tavır siyaseti yumuşattı. Erken seçim gündemleri de yok."