Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Çin'in Doğu Türkistan'da 5 Temmuz 2009 tarihinde gerçekleştirdiği katliamın üçüncü yıl dönümü nedeniyle yayınladığı mesajında Çin'in tüm haberleşme kanallarını kapatmasından dolayı durumun hala netlik kazanmadığını söyledi. Destici, “Kabul edilmesi gereken şu ki: Türkiye'nin 'bir Doğu Türkistan' politikası olmalı ve yürürlüğe koymalıdır.” dedi.
ABD başta olmak üzere ilgili ülkelerin Çin'in Doğu Türkistan'daki politikalarını engelleyecek veya en azından bu ülkede yaşayan Müslüman Türklerin üzerindeki şiddet ve baskıyı az olsa da hafifletmesini sağlayacak hiçbir girişimde bulunmadığının gözlendiğini aktaran Destici, “Urumçi'de meydana gelen katliamları ve soykırımı protesto için yürüyen üniversite öğrencileri ve eylemcilere ateş açılmıştı. Resmi rakamlarda ölü sayısı 200 gösterilse de Doğu Türkistanlı STK'lar bu sayının binlerde olduğunu ifade etmişti.” ifadelerini kullandı.
Aradan üç yıl geçmesine rağmen kaybolan Uygurların hala bulunamadığına dikkat çeken BBP Genel Başkanı, “Bu insanlık yarasıdır ve bir dramdır. Sözde insan hakları hamisi kesilenler bu olayın neresindedir? Anlaşılır değil. Bunun adı, 'çifte standart' değil midir?” diye sordu.
Türkiye’de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, bakanların, milletvekillerinin, siyasi parti başkanlarının ve STK başkanlarının olaya gereken tepkiyi gösterdiğini vurgulayan Destici, şöyle devam etti: “Konu TBMM'de birkaç kez gündeme getirilmiştir. Ancak, Türkiye'nin bir Doğu Türkistan politikası maalesef yoktur. Türkiye’de bu konuyu gündemde tutan ve çözüm arayışı içinde olanların 'Konu olaylar sonrasında insani açıdan ve duygusal olarak ele alınmakta, daha sonra ise küllenmekte ve kaderine terk edilmektedir. Hâlbuki sonuç alınabilmesi için konunun sürekli takibi ve duruma göre yeni yaklaşım ve stratejiler geliştirilmesi ve uygulanması gerekir. Ancak medya ve kamuoyunun desteğinin çok önemli olduğunu Urumçi olayları göstermiştir' şeklinde değerlendirmelerde bulunduğu gibi 'durum' maalesef böyledir.”
Destici mesajında “5 Temmuz'da iman ve İslam değerlerini özgürce yaşama uğruna ve ülkelerinin Çin'in 'tasallutundan' kurtulmasını istedikleri, canlarını bu uğurda feda eden Uygur kardeşlerimizi mihnet ve ihtiramla anıyorum. Ruhları şad, yerleri cennet olsun. Despot örneği uygulamayla; hapishanelerde 'kutsalları' uğruna kalmak zorunda bırakılan 'mücahit kardeşlerimize' ve kıymetli ailelerine de sabır ve metanet gücünü Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum.” diye kaydetti.
5 Temmuz 2009'da Doğu Türkistan'ın başkenti Urumçi'de Çin'in yaptığı katliam ve soykırımı protesto için yürüyen üniversite öğrencileri ve eylemcilere Çin güvenlik güçleri tarafından ateş açılmıştı. Resmi rakamlara göre 200 kişinin öldüğü açıklanmıştı. Fakat Doğu Türkistanlı STK'lar ölü sayısının binlerle ifade edildiğini belirtiyor. Binlerce Doğu Türkistanlı tutuklanmış, bunların çoğu idam edilmişti. Aradan üç yıl geçmesine rağmen hala ulaşılamayan Uygurlular bulunuyor.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz