Deü Hastanesinden Kanser Tedavisinde Büyük Hizmet

Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde, kanser tedavisinde kamuda en gelişmiş sistemin kullanıldığı yenilenmiş Kapsamlı Onkoloji Merkezi...

Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinde, kanser tedavisinde kamuda en gelişmiş sistemin kullanıldığı yenilenmiş Kapsamlı Onkoloji Merkezi Radyoterapi Kliniği hizmete açıldı.Türkiye’deki kamu hastaneleri içerisinde bir ilk olan yeni Radyoterapi Ünitesi’nde, radyoterapi tekniklerinin hepsini tek cihaz üzerinde en gelişmiş şekilde uygulayabilen Truebeam STx cihazı kullanıma sunuldu. Devlet desteği ile kurulan yeni sistemde, üç boyutlu ileri görüntü teknolojisi sayesinde; radyoterapinin çok kısa sürede, normal dokuya en az hasarla yapılabileceği ve hasta konforunun üst düzeye taşınacağı belirtildi.Gelişmiş cihazlarla donatılmasının yanı sıra fiziksel alanları da baştan aşağı yenilenen Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı’nda düzenlenen açılış törenine; Rektör Prof.Dr. Mehmet Füzün, Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği Başkanı Prof.Dr. Sedat Koca, Dokuz Eylül Üniversitesi’nin önceki Rektörü Prof. Dr. Namık Çevik, Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Murat Özgören, Üniversite Genel Sekreteri Prof. Dr. Can Karaca, DEÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tülay Canda, DEÜ Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Refik Mas adına Başhekim Yardımcısı Prof. Dr. Kazım Tuğyan, Başhekim Yardımcıları, Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fadime Akman, öğretim üyeleri ve sağlık çalışanları katıldı.Rektör Füzün konuşmasında, “Üniversitemiz, önceki rektörlerimizden Namık Çevik hocanın öncülüğünde kanser alanında çok büyük gelişme kaydetti ve bugünlere geldik. Ben Dokuz Eylül’e 1988’de geldiğimde kolorektal kanserle ilgilenen bir hekimdim. O dönemden bugüne pek çok yenilik oldu. Ünitenin yenilenmesinde başta Kalkınma Bakanımız olmak üzere emeği geçen ekibe teşekkür ediyorum” dedi.Dokuz Eylül Üniversitesi’nin önceki rektörlerinden Prof. Dr. Namık Çevik törende duygularını şöyle dile getirdi: “1987’de rektör olarak atandığımda hemen onkolojiyi başlatmak için çalışmalar yaptım. 1990’larda buranın planını çizdik, her yerini santim santim biliyorum. Aradan yıllar geçti. Şimdi yenilenmiş Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı’nı gezince şaşırdım, pırıl pırıl modern bir görüntüye kavuşmuş. Nereye baksam her şey çok gelişmiş. Bu bir eserdir ve bu eserin kurulmasında Rektör Füzün’ün gayretleri çok önemlidir. Kendisine ve emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”Açılışa katılan Türk Radyasyon Onkolojisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Koca da konuşmasında şunları söyledi: "Dokuz Eylül Üniversitesi, Radyasyon Onkolojisi camiası içinde önder kimlik taşıyan, kendini sürekli yenileyen bir kurumdur. Bu kurumun geliştirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyor, hayırlı olmasını diliyorum.”Tıp Fakültesi Dekanı Canda, Radyasyon Onkolojisinin gözbebeklerinden birisi olduğunu anlatarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Radyasyon onkologları, diğer onkologlar gibi hasta ile hem psikolojik hem hekimlik yönünden birebir uğraşan çok özverili bir bölüm. Onkoloji konseylerini fakültemizde ilk başlatan önceki rektörlerimizden Prof. Dr. Namık Çevik’tir. Münir Kınay hocamız geldikten sonra da tümör konseylerini kurdu. Bugün hastalarımız dünyanın kabul ettiği protokoller çerçevesinde tedavi ediliyor. Yenilenen bölümün hazırlanmasına katkıda bulunanlara teşekkür ediyorum.”Başhekim Yardımcısı Prof. Dr. Kazım Tuğyan da, bu günün, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nin tarihinde bir kilometre taşı olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti: "Kalkınma Bakanlığımızın katkıları ile Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı’nda makine parkını yenileme, geliştirme imkanı bulduk. Radyasyon Onkolojisi son iki yılda ayakta günübirlik tedavi olarak 30 bin hastaya hizmet vermiştir. Yapılan yeni yatırımlarla birlikte hizmet yelpazesinin daha da genişleyeceğini düşünüyorum”Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Fadime Akman da 23 yıl önce adım attığı bölümün her 10 yılda bir en modern tekniklerle lider konumunu koruduğunu ifade ederek duygularını şöyle dile getirdi: “23 yıl önce bu kapıdan girdim. O zaman ilktik, en modern kliniktik. 10 yıl sonra yenilendik, yine en modern kliniktik. Eğitimde, teknolojik gelişmede birçok ilke imza attık. Üçüncü kez Türkiye’de bir ilke imza attığımız için mutluyuz. Sistemin kurulmasına büyük katkısı olduğu için Sayın Rektörüm Mehmet Füzün ve Başhekimim Refik Mas ile emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”DEÜ Tıp Fakültesi Onkoloji Anabilim Dalı’ndan emekli Onkoloji Enstitüsü eski Müdürü Prof. Dr. Münir Kınay da, “Türkiye’nin kamuda en iyi yerini açan Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nin yöneticileri ve bölümde hizmet veren tüm hocalarımızı, herkesi kutluyorum” dedi.Açılışın ardından İnciraltı Yerleşkesi Derslikler Grubu binasında, “Radyoterapide Keskin Sınırlarla Hızlı Tedavi Dönemi” konulu sempozyum yapıldı. Türkiye ve yurt dışından alanlarında otorite isimlerin katıldığı sempozyumda, radyoterapide yeni teknolojilere neden gereksinim duyulduğu konusu anlatıldı, kanser tedavisindeki son gelişmelere ilişkin değerlendirme yapıldı.TrueBeam STx cihazı nedir?TrueBeam STx cihazı, dünya üzerinde kullanılan radyoterapi tekniklerinin hepsini tek makine üzerinde uygulayabilen bir sistem. Çok gelişmiş robotik görüntüleme sistemi var ve tedavi sürecinde çok fazla manuel müdahaleye gerek kalmıyor. Hastanın pozisyonlamasını otomatik olarak ayarlayabildiği için tedavi süresini oldukça kısaltıyor ve hastaya konfor sağlıyor. Cihaz Türkiye’deki kamu hastanelerinde ve aynı zamanda Ege Bölgesi’nde tek olacak. Gerek eğitim, gerek yetiştirdiği elemanların sahada gelmiş olduğu yer bakımından Dokuz Eylül Üniversitesi önemli bir referans merkezi olacak.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: