Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in Ankara'nın göbeğinde öldürülmesinin yankıları sürüyor. Bugünkü duruşma, esas hakkındaki mütalaaya karşı sanık avukatlarının beyanlarıyla sürüyor. Dava MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de gündemindeydi. Dün Sinan Ateş'in annesi Saniye Ateş'e yüklenen Bahçeli'ye ses getirecek bir yanıt geldi.
Dün TBMM'nin yeni yasama yılıyla birlikte grup toplantıları da başladı. İlk grup toplantısında kürsüye çıkan Devlet Bahçeli, Sinan Ateş cinayeti davasına değinirken sert mesajlar verdi. Bahçeli konuşmasında "Utanmadan, sıkılmadan, gerçekleri çarpıtarak, azmettirici ve katil arayanlar, timsah gözyaşlarıyla sabrımızı sınayanlar, önce aynaya bakacaklar, şeref ve haysiyetleri elverdiği ölçüde konuşmayı deneyeceklerdir" dedi.
Sinan Ateş'in annesi Saniye Ateş, evvelsi gün "Devlet Bahçeli'ye hakkını helal etmediğini" söylemişti.
Bahçeli konuşmasında "Yaşına başına bakmadan önüne gelen mikrofona konuşmak, siyasi kışkırtmanın ve uzaktan kumandalı oyununun figüranı olmak bir hanımefendiye asla yakışmayacaktır" deyip şunları da ekledi:
"Herkes haddini bilsin, hudut ihlalinden kaçınsın, kapımızın önünde baykuş öttürmeyiz, kanat çırpan akbabaların da kanatlarını yolar kopartırız. Mahkeme kararı açıklanmadan, adalet yerini bulmadan, güya ve gıyaben hüküm verenler iftiralarının günahına iki cihanda katlanacaklar, camiamız bu rezillere hakkını hiçbir zaman helal etmeyecektir."
Devlet Bahçeli'ye bugün Saniye Ateş'ten yanıt geldi. Dün akşam Halk TV'ye konuşan Saniye Ateş "Devlet Bahçeli'nin yüreği varsa istediği kanala çıksın karşılıklı konuşalım" diyerek meydan okudu.
Saniye Ateş konuşmasına şöyle devam etti:
"Ben anlatayım. O dinlesin. O da bana anlatsın. Ondan sonra bakalım kim haklıymış. Kim haksızmış o çünkü beni tanımıyor. Bir de benim gözyaşlarım timsah gözyaşıymış ya. Evladı olmayan, evladını kaybetmeyen benim gözyaşımı anlayamaz. Çünkü benim şu yürek yaramı bir ben bilirim. Evladımın acısından çok beni hiçbir şey acıtamaz. Yine söylüyorum oğlumun katilleri cezalarını bulsun. Bu adalet yerini bulsun şu yargının üzerinden herkes elini çeksin. Ağlayan anaların yüzü gülsün. 5 dakika sonra öleyim ben yaşamayayım.
Ben yaşımı başımı almışım. Ben sağlığı olmayan bir insanım. Ben böbrek hastasıyım. Bir hafta önce spazm geçirdim ben. Ayakta zor duruyorum. İki kişi benim koluma girip beni böyle mahkemeye götürüyor. O şekilde mahkemeye gidiyorum. Göreceksiniz. Eğer ki bu devran böyle devam ederse benim sözüme gelecekler. Yarın o kadar anaların yürekleri yanacak diyecekler ki gerçekten Saniye Ateş haklıymış. Benim gözyaşım onların yüreklerine batsın. Benim yandığım yerden yansınlar. O zaman anlarlar.
Kesinlikle benim kurumla kuruluşla hiçbir işim yok. Hiç kimseye bir şey demiyorum. Ama kimi koruyorlar? Ben buradan söylüyorum. Ben hiçbir şeyden korkum yok. Bir canım var. Allah'a verecek. İzzet Ulvi Yönter, Semih Yalçın, Olcay Kılavuz, Ahmet Yiğit Yıldırım... Halit Türk canlı şahididir. Ona gittiler. 'Sen bununla alakanı kes, biz onu öldürelim' diye."