- REİNA SALDIRGANINDAN MAHKEMEYE : İDAM HÜKMÜ VERİLSE İYİ OLUR (GENİŞ)
* Katliamı gerçekleştirdikten sonra yaralılardan biri gibi emekleyerek kaçışanların arasına karışan Masharipov, koluna giren otomatik silahlı iki kişi tarafından mağdurlardan biri sanılıp kaldırıma bırakıldığını söyledi.
Haber: Özden ATİK / İstanbul, DHA
39 kişinin hayatını kaybettiği Reina katliamını gerçekleştiren ve 11 Şubat'ta tutuklanan Abdulkadir Masharipov nöbetçi mahkemeye verdiği ifadesinde, "Bana Türkiye aleyhine çalışıyor. Türkiye'ye karşı diyorlar, ben Türkiye Devleti'ne karşı bir şey yaptığımı düşünmüyorum. Türkiye karşıtı bir harekette bulunmadım. Öç aldım. Yaptıklarımdan pişman değilim. Kısas yaptığımı düşünüyorum" dedi.
TERCÜMANLA SORGULANDI
Nöbetçi İstanbul 11. Sulh Ceza Hakimliği'nce tercüman eşliğinde sorgulanan Abdulkadir Masharipov kimlik sorgusunda, üniversite mezunu ve öğretmen olduğunu belirtti. Masharipov, "Ben DEAŞ örgütü üyesiyim. Bu örgütün amacı İslami halefinin meydana getirilmesidir. Örgütün lideri Abu Bakir Bağdadi'dir" dedi. Reina olayından önce herhangi bir eyleme katılmadığını belirten Masharipov, "Dünyada Hıristiyanların yaptıkları öldürme olaylarına karşı onlardan öç almak amacıyla onların bayram günü eylem yapmayı düşündüm. Amacım Hıristiyanları öldürmekti" dedi.
"TELEGRAMLA İRTİBAT KURUYORDUK"
Afganistan'da silah eğitimi aldığını, 2016'da Van'dan Türkiye'ye girdiğini, daha sonra İstanbul'a geldiğini belirten Masharipov, "Eşim ve çocuklarımla Suriye'ye gidecektik ancak giriş kapalıydı.Türkiye'de Horasan'dan Şam'a gidenler vardı. Onlar yardım yapıyorlardı. Geçimimi bu şekilde sağlıyordum. Türkiye'de herhangi bir örgütsel toplantıya katılmadım. Telefonla irtibat kurmuyorduk. Bilgisayarda telegram programı vardı. Suriyedekilerle bu program ile irtibatım oluyordu" dedi.
BİR HAFTA ÖNCE EYLEM TALİMATI ALMIŞ
Olaydan bir hafta önce Ebu Cihad'ın eylem talimatı verdiğini talimat sonrası Başakşehir ve Kayaşehir'de daire kiraladığını, Suriye'den gelen bir kişinin eve silah getirdiğini, bu kişinin yüzünü açmadığını ve adını söylemediğini anlatan Masharipov, çanta içerisinde silahları bıraktığını söyledi.
TAKSİM'DEN VAZGEÇMİŞ
Silahların nereden bulunduğunu bilmediğini öne süren Masharipov, "Önce Taksim Meydanı'nda eylem yapacağımı söylediler. Taksim'de ayın 31'inde keşif yapmak istedim. Eğer karar verseydim, silah kullanıp oradaki insanları öldürecektim. 31 Aralık akşamı saat 20.00'de fikrimi değiştirdim. Taksim'e giriş yoktu. Her taraf polis kaynıyordu . Saat 21.00'de Reina'ya keşif yapmaya gittim. Daha önceden Reina'nın içine girmemiştim. Ebu Cihad ile konuştuğumda 'bunu 31 Aralık'ta yapayım, yoksa başka bir gün yapamam' dedim" diye konuştu. Ebu Cihad'ın Reina'nın adresini ve 5-6 fotoğraf gönderdiğini söyleyen Masharipov, "Kapının önüne kadar gittim. Polis yoktu. Güvenlik de göremedim" dedikten sonra Zeytinburnu'na gidip silahları aldıktan sonra Reina'ya geldiğini söyledi.
"İDAM HÜKMÜ VERİLSE İYİ OLUR"
Silahlar teslim edildiğinde el bombası olarak bildiği şeyin, flash bang olduğunu bilmediğini de ifade eden Abdulkadir Masharipov, ilk geldiğinde polis görseydi olayların daha farklı gelişebileceğini de iddia etti. Masharipov, "İçeri girmek isterken polis beni gördü, ateş açtı. Sonra ben polise açtım. İçeri girdim. Kalaşnikofu rastgele insanların üzerine ateş ettim. Mermiler bitince iki tane flash bang attım. Üçüncüsünü intihar etmek için yüzüme tuttum. Ama ölmedim. Rehin düşmeyeyim diye kendini öldürecektim. İdam hükmü verilse iyi olur. Aslında ölmek için girmiştim." diye konuştu.
"MAĞDURLARDAN BİRİYMİŞİM GİBİ EMEKLEYEREK DIŞARI ÇIKTIM"
Eşyaları ve silahı çıkmaya çalışırken içeride bıraktığını, kapının hemen yanında üzerindekileri çıkardığını belirten Masharipov, "Sanki ben de mağdurlardan biriymişim gibi emekleyerek dışarıya çıktım. Kapının girişinde iki tane silahlı kişi vardı. Ellerinde otomatik silah vardı. Beni de yaralanmış biri zannederek iki kolumdan tuttular ve dışarıya götürüp yolun kenarına kaldırımın üzerine bıraktılar. Beni bırakıp gittiler. Ben de kalktım, daha sonra yavaşça gittim. Yüzümü yıkadım. Yolun kenarına çıkıp arabaları durdurmaya çalıştım. İlk taksi beni götürmek istemedi" dedi.
UYGURLU EMLAKÇIYLA İRTİBAT KURMUŞ
Tam dört taksi değiştirdiğini, Zeytinburnu'nda bir lokantada tanıdığı Uygur uyruklu bir gençten borç alarak taksi parası ödediğini, sabaha kadar kalmakta ısrar edince içeride kaldığını, kendisinden telefon istediğini Ebu Cihad'a ulaşmaya çalıştığını, ulaşamayınca Uygur emlakçı Tulpar ile irtibat kurduğunu, Tulpar'ın kendisini bir daireye getirdiğini, bu dairede Ebu Cihad ile irtibat kurduğunu, Ebu Cihad'ın kendisine araba gönderdiğini ve başka bir yere gönderdiğini anlattı.
"ÖRGÜTÜN NEDEN MÜSLÜMAN ÜLKELERE EYLEM YAPTIĞINI BİLMİYORUM"
Türkiye'de herhangi bir örgütle bağlantısı olmadığını söyleyen Masharipov, "Yakalandığım gün evde yatıyordum. Kapı çalınmaya başladı. Evde Ali diye emlak işlerine yardımcı olan kişi, benim nikahımda olan bayan ve iki bayan daha vardı. Ali bana kapıyı çaldıklarını söyledi. Sustum ve yattım. Polisler içeriye geldiler ve beni yakalayıp götürdüler. Örgütün neden Müslüman ülkelere karşı eylem yaptığını bilmiyorum. Gücü yetse başka dinden ülkelere de hakimiyet kurabilir" ifadelerini kullandı.
"ÖÇ ALDIM, PİŞMAN DEĞİLİM"
Abdulkadir Masharipov son sözünde ise "Bana Türkiye aleyhine çalışıyor. Türkiye'ye karşı diyorlar, ben Türkiye Devleti'ne karşı bir şey yaptığımı düşünmüyorum. Türkiye karşıtı bir harekette bulunmadım. Öç aldım. Yaptıklarımdan pişman değilim. Kısas yaptığımı düşünüyorum" dedi.
11 ŞUBAT'TA TUTUKLANMIŞTI
Abdulkadir Masharipov, "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "Silahlı terör örgütüne üye olma", "Tasarlayarak birden fazla kişiyi kasten öldürme", "Nitelikli bir şekilde birden fazla kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs etme" ve "Vahim nitelikte silah bulundurma" suçlarından 11 Şubat'ta tutuklanmıştı.
============================
- KARTAL METROSUNDA ENGELLİ KİŞİ İNTİARA GİRİŞİMİNDE BULUNDU
Haber - Kamera: Arzu KAYA / Uğur AYAZSIN / İstanbul, DHA
Kartal metro istasyonunda bacakları engelli olan 36 yaşındaki U.Ö., kendisini tekerlekli sandalyeyle Kadıköy - Tavşantepe seferini yapan metronun önüne bıraktı. Metronun altında kalan Özer itfaiye tarafından kurtarıldı. 1 yıl önce geçirdiği trafik kazası sonrası sakat kaldığı öğrenilen U.Ö.'nün durumunun ağır olduğu öğrenildi.
Olay, Kartal Metro İstasyonu'nda saat 15.30 sıralarında meydana geldi. Alınan bilgiye göre, 1 yıl önce geçirdiği trafik kazası nedeniyle bacaklarını hissetmeyen 36 yaşındaki U.Ö., ailesi ile Ankara'da yaşıyordu.
HALASININ YANINA GELMİŞTİ
U.Ö., 2 hafta önce gezmek için İstanbul Kartal'da oturan halasının yanına geldi. Öğleden sonra halasının evinden bakıcından habersiz dışarı çıkan U.Ö., Kartal Metro İstasyonu'na geldi.
U.Ö., Kadıköy-Tavşantepe seferini yapan metronun istasyona geldiği sırada kendisini tekerlekli sandalye ile metronun önüne bıraktı.
İTFAİYE METRONUN ALTINDAN ÇIKARDI
Metro hemen durduruldu. İhbar üzerine olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. İtfaiye ekipleri metronun altında kalan 36 yaşındaki adamı kısa sürede kurtardı.
YARALININ DURUMU AĞIR
Yaralı U.Ö., ambulansa konularak Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Burada tedavi altına alınan U.Ö.'in durumunun ağır olduğu belirtildi.
OLAY YERİNDE AYAKKABISI KALDI
Yaralı olarak kurtarılan U. Ö.'nün olay yerinde kırılmış haldeki tekerlekli sandalyesi ve ayakkabısının teki kaldı. Görevliler malzemeleri istasyonun deposuna götürdü.
SEFERLER TEK HATTAN YAPILDI
Olay nedeniyle metro seferleri aksadı. Metro istasyonunun Tavşantepe hattı kapatıldı. Seferler Kadıköy hattından karşılıklı yapıldı. Gerekli incelemelerin yapılmasının ardından metro seferleri normale döndü.
Olayı gören bir kişi, itfaiye ekiplerinin geldiğini bir süre sonra metrodan yaralı halde engelli birinin çıkartıldığını belirtti. Polis, olayla ilgili inceleme başlattı.
Görüntü Dökümü:
--------------------------
-Metro istasyonu
-Metronun kapatılması
-Özer'in altında kaldığı metro
-Özer'in tekerlekli sandalyesi
-Özer'in ayakkabısı
-Metrodaki çalışma
-İstasyondaki yolcular
-Metro seferlerinin tek hattan yapılması
-Görgü tanığı ile röportaj
-Genel ve detay
======================
- MARMARAY SEFERLERİNDE AKSAMALAR YAŞANIYOR
Ersan SAN-Ali Kerem BENGİ /İSTANBUL DHA
Marmaray Seferlerinde teknik bir arızdan olduğu açıklanan aksamalar yaşanıyor. Yenikapı Marmaray İstasyonu'nda, "Teknik bir arızadan dolayı trenlerimiz gecikmeli olarak çalışmaktadır" şeklinde anons yapılıyor. Arızanın nedeniyle ilgili henüz herhangi bir açıklama yapılmadı.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Yenikapı Marmaray istasyonu
-Yapılan anons
================================
- BALIK YOK, SEBZENİN FİYATI ÇOK. İSTANBUL'DA ÇARŞI PAZAR
* Halde kasası 10, manavda tanesi 4 TL. Tüketicinin kıvırcık şaşkınlığı.. Balık tezgahları boş. Hamsinin kilosu 15 TL'ye kadar çıktı
Haber: Özgür ALTUNCU - Kamera: İdris TİFTİKCİ, İstanbulDHA
İstanbul'da balık sıkıntısı yaşanıyor. Balık tezgahları boş. Hamsinin kilosu 15 TL'ye kadar çıktı. Balıkçılar bunun nedenini hava şartları olarak açıklıyor. Balık o kadar az ki durumdan amatör balıkçılar bile şikayetçi. Galata Köprüsü üzerinde 4 saattir olta başında beklediğini söyleyen amatör balıkçı durumu kendi dilinde anlatıyor : Bir tık bile yok" diye anlatıyor .
MEYVE SEBZE HALİ ESNAFI ŞİKAYETÇİ
Benzer bir durum manav tezgahlarında da yaşanıyor. Fiyatların yüksekliğinin sebebi olarak kendilerinin günah keçisi ilan edildiğini oysa hal çıkış fiyatlarının belli olduğunu söyleyen İstanbul Yaş Meyve Sebze Bostan Komisyoncuları Derneği Başkan Yardımcısı Muhittin Baran uluslararası market zincirlerini suçladı. Baran, " Hal çıkış faturasını isteyeceksiniz.1 Liraya mi çıkmış, 1 kuruş 20 kuruşa hatta 2-3 liralık farka satılıyor. 2 liralık fiyat farkını onlara sormak lazım"diye konuştu.
KASASI 10 TL, TEK FİYATI 4 TL
Baran en çarpıcı örneği Kıvırcık için verdi. Bazı manavlarda tanesi 4 TL'ye satılan kıvırcığın kasa fiyatının 10 TL olduğunu söyledi. İstanbul Yaş Meyve Sebze Bostan Komisyoncuları Derneği Başkan Yardımcısı Muhittin Baran," Bedava alın bunu götürün, kiloda 60 kuruş etkiler. Şu kıvırcığın hal çıkışı sandığı 10 tl. Bir sandıkta 11 kıvırcık var. Şunu 2 liraya sattığını düşün. Bunun 23 lirası kardır"dedi.
Görüntü Dökümü:
----------------------------------
- Olta balıkçılarından detay
- Balıkçılarla röportaj
- Balık tezgahlarından detay
- Manav tezgahlarından detay
- İstanbul Yaş Meyve Sebze Bostan Komisyoncuları Derneği Başkan Yardımcısı Muhittin Baran ile röportaj
========================
- CHP'Lİ SAĞ'DAN İSTANBUL'DAKİ İNŞAATLAR İÇİN KOT ÖNERİSİ
Ezgi ÇAPA, İSTANBUL DHA
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)'nin CHP'li Meclis üyesi Hüseyin Sağ , Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın Şehircilik Şurası'ndaki "Kot, denilen bir olay var. Bununla ne yazık ki müteahhitler, acımasız bir şekilde yolsuzluk yapıyor. Meyilli bir arazide beyefendi, inşaatı en yüksek noktadan alıyor. Kazanmak istiyorum, derken şehre ihanet ediyorsunö sözlerini hatırlatarak, "İstanbul'da kot alma noktasının en düşük noktadan alınması yönünde' çalışma yapılması önerisinde bulundu.
Bu konunun İmar ve Bayındırlık Komisyonu'na havale edilmesini talep eden Sağ, İBB Meclisinde yaptığı konuşmada, "Sayın Cumhurbaşkanının söylediği bir şeyi gündeme getiriyorum. Bunu AKP grubunun getirmesi lazımdıö diye konuştu. AK Parti grubu adına söz alan Ak Parti Grubu Sözcüsü Faruk Aydın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın her sözünün arkasında olduklarını, sözlerini emir saydıklarını söyleyerek "Bu teknik bir çalışma. Kurum görüşlerini almadan böyle bir şeyin gündeme alınması gibi bir uslubümuz yok. O yüzden gündeme alınmasına karşıyızö dedi.
Konuşmaların ardından oylanan teklif reddedildi.
Görüntü Dökümü:
--------------------
Meclisten görüntü
CHP üyesi Hüseyin Sağ'ın konuşması
Ak Parti Sözcüsü Faruk Aydın'ın konuşması
Oylamadan görüntü
Genel ve detay görüntüler
==========================
- HAVALİMANI KONTROLÖRLERİ DİPLOMALARINI ALDI
Faik KAPTAN - Murat ÇAKIR/İSTANBUL DHA
Atatürk Havalimanı Hava Trafik Kontrol Ünitelerinde ve yapımı süren Yeni Havalimanı'nın ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla atamaları yapılan ve temel ATC kursunun tamamlayan 60 hava trafik kontrolörü, düzenlenen törenle diplomalarını aldılar.
Haziran ayında başlayan ve bu ayın 10'unda biten 116 ve 117. Dönem temel ATC kursu diploma töreni Atatürk Havalimanı İç Hatlar Terminali konferans salonunda yapıldı. Her iki dönem kurs birincileri Gıda Mühendisi Betül Ertem ile elektrik elektronik mühendisi Buğrahan Kaya özellikle Yeni Havalimanı açıldığında orada hizmet verebilmek için eğitimlerini yaptıklarını, eğitimin bir sonraki aşamasının da yurt dışında olacağını söylediler.
Buğrahan Kaya gelecekte 3. Havalimanı personeli olacakları için oradaki meydan sahası ve yapısı üzerinde eğitim gördüklerini belirterek, şunları söyledi:
" Burada simülasyon eğitimi aldık. Atatürk Havalimanı'nda başlayacağız ama daha sonra inşallah emekli olana kadar 3. Havalimanında devam edeceğiz. Tabii yurtdışında özel eğitim alacağız. Dünyada çok sayılı meydanda uygulanan bir prosedür var orada.3. havalimanı çok büyük bir havalimanı olacağı için farklı bir prosedür uygulanacak. Başta Paris'te olmak üzere yurtdışında eğitimlerimizi tamamlayıp orada devam edeceğiz. 3. Havalimanı için şöyle söyleyeyim, çok daha netleşmedi ama 3. Havalimanı pist uzunluğu ve genişliği olarak çok farklı boyutlarda, dolayısıyla biz Türkiye'deki mevcut tüm hava sahalarında iniş ve kalkışı aynı anda yapamıyoruz. Fakat orada pist uzun olduğu için iniş ve kalkış operasyonları ona göre değişecek ve birden fazla kule olacağı malumatı geldi. Kuleler arası koordinelerde farklı olacak."
SEKTÖR HİÇBİR ZAMAN ÖLMEYECEK
Diğer dönemin birincisi Gıda Mühendisi Betül Ertem de, öMayıs ayında eğitime başladık. 8 aylık zorlu bir sürecin sonuna geldik. Neden düşündüm... İş çekici geliyor insana. Uçakları yönlendirmek çok güzel. Aksiyon bir oyun gibi geliyor. Radar da ilgimi çekti. Sektör hiçbir zaman ölmeyecek ve heyecanı yitirmeyecek. Ben böyle düşünüyorum. Bu meslek çok fazla bilinmiyor. 4 yıllık gıda mühendisliği mezunuyum. Gıdayı değil havacılığı tercih ettim. Kuzenim pilot. Bir yola baş koyduködedi.
Yeni göreve başlayan kontrolörlerin diplomaların başta DHMİ Başmüdürü Timur Alp Bayrak, TAV İstanbul Genel Müdürü Kemal Ünlü ve diğer ilgililer verdi. Diploma töreni sonunda bazı kursiyerler cep telefonundan çaldıkları Ankara'nın Bağları türküsüyle kısa süreli olsa da günün yorgunluğunu attılar.
Görüntü Dökümü:
-------------------------
-Kontrolörlerin topluca fotoğraf çektirmeleri
-Törenden görüntüler ve konuşmalar
-Ertem ve Kaya ile röportaj
-Dereceye girenlere diplomaların verilmesi
-detaylar
==============================
- İSTANBULLU'YA RÖGAR TUZAĞI. SON BİR BUÇUK AYDA SADECE O BÖLGEDE 152 TANESİ ÇALINMIŞ
Ramazan EĞRİ - Uğur AYAZSIN, İstanbulDHA
Görme engelli bir İstanbullu'nun kapağı çalınan rögara düşmesinin hiç de tesadüfi olmadığı ortaya çıktı. İSKİ sadece o bölgede son 45 günde 152 tane rögar kapağının çalındığını, bunlardan kendi sorumluluğuna girenlerin yenileriyle değiştirildiğini açıkladı. İSKİ'den yapılan açıklamada,
"İstanbul genelinde yer alan altyapı şebekesinde Son aylarda Kurumumuza ait kanal kontrol baca kapaklarının da İstanbul'un birçok bölgesinde çalındığına dair ihbarlar alınmaktadır. Kurumumuza gelen ihbarlar ve yapılan denetimler neticesinde çalındığı tespit edilen kapakların yerine derhal yenileri monte edilmektedir.
11 Şubat 2017 tarihinde gece saat 23:00 sularında Ataşehir İlçesi, İçerenköy Mahallesi, Kiptaş Sokak üzerinde, kullanılmayan bir marketin açık otoparkında özel mülk içerisinde yer alan parsel baca kapağının çalınması sebebiyle, Serkan Boz isimli görme engelli vatandaşımız bu parsel bacasına düşerek yaralanmıştır. Söz konusu nokta için Kurumumuza intikal etmiş herhangi bir ihbar bulunmamaktadır.
Yalnızca son 45 gün içerisinde söz konusu bölgede 152 adet baca kapağının çalındığı Kurumumuza intikal etmiştir. Yapılan denetimlerde bunlardan 70 adedinin Kurumumuza ait olduğu, 82 adedinin ise diğer kurumlara ait olduğu belirlenmiştir. Kurumumuza ait olduğu belirlenen söz konusu kapakların yerine derhal yenileri monte edilmiştir.
Ayrıca Kurumumuzca İstanbul genelinde, kanal kontrol baca kapaklarının çalınmasını engelleyebilmek için hurda değeri olmayan baca kapaklarının kullanımı yaygınlaştırılmaktadır. Söz konusu üzücü olay sebebiyle Sayın Serkan Boz'a acil şifalar diler, kamuoyunun bilgisine sunarız. " denildi.
Görüntü Dökümü
------------------------
Serkan Boz'un itfaiye ekiplerinin yardımıyla çıkarılması
Boz'la hastanede yapılan röp
==============================
- KARLA MÜCADELE EKİBİNDEN 3 İŞÇİNİN ÖLÜMÜNE İLİŞKİN DAVA
Yüksel KOÇ/İSTANBUL DHA
İSTİNAF Mahkemesi, Ümraniye'de Karayolları Genel Müdürlüğü'nün karla mücadele ekiplerine çarparak 3 işçinin ölümüne neden olmak suçundan 17 yıl 6 aylık hapis cezası alan Servet Bozkurt'un, cezanın düşürülmesi yönündeki istinaf talebini dosya üzerinden karara bağladı. Mahkeme, tutuklu sanık Bozkurt'un cezanın düşürülmesi yönündeki istinaf talebini esastan reddederek, yerel mahkeminin kararının yasaya uygun olduğuna hükmetti.
Ümraniye'de 1 Ocak 2016 tarihinde Karayolları Genel Müdürlüğü'nün karla mücadele ekibine çarparak 3 işçinin ölümüne neden olan Servet Bozkurt, yargılandığı Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından, 10 Ekim 2016 tarihinde, "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne" neden olduğu gerekçesi ile 17 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Yerel mahkemenin bu kararı hem sanık tarafından hem de maktüllerin yakınları tarafından İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşınarak istinaf edildi.
Dosya, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, "Taksirle öldürme" suçlarına bakan 19. Ceza Dairesi'ne gönderildi. 8 Şubat 2017 tarihinde Hasan Dicle başkanlığında toplanan 19. Ceza Dairesi, dosya üzerinden tarafların istinaf taleplerini değerlendirdi.
KARAR YASAYA UYGUN
Daire, Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklu sanık Servet Bozkurt aleyhine, "Bilinçli taksirle birden çok kişinin ölümüne neden olmak" suçundan kurulan 17 yıl 6 aylık hapis cezasının yasaya uygun olduğuna karar verdi. Yerel mahkemenin kararınında usul ve esasa dönük hukuka aykırılık bulunmadığına hükmeden 19. Ceza Dairesi, hem sanığın hem de maktüllerin yakınlarının istinaf taleplerinin esastan reddine karar verdi. Daire, tutuklu kaldığı süre ve tahliyesi durumunda kaçma şüphesinin bulunmasını gerekçe göstererek sanığın tahliye talebinin de reddine karar verdi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
TEM Otoyolu'nda 1 Ocak 2016 tarihinde Kavacık yönüne doğru otomobiliyle seyrden Servet Bozkurt, Karayolları Genel Müdürlüğü'nün karla mücadele ekiplerine çarpmış, işçiler Selahattin Karaman, Abdullah Ceylan ve Alican Gürkan'ın ölümüne neden olmuştu. Aynı gün çıkarıldığı Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklanan Servet Bozkurt hakkında, açılan dava Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmüş, mahkeme 10 Ekim 2016 tarihinde Bozkurt'u, "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak" suçundan 17 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırmıştı.
=========================
- SAKARYA'DA SAĞLIK ÇALIŞANLARINA FETÖ OPERASYONU: 20 GÖZALTI
Haber - Zeki GÜNAL / İSTANBUL DHA
Sakarya merkezli sağlık çalışanlarına yönelik olarak yapılan FETÖ/PDY 3. dalga operasyonunda aralarında halen görevde olan doktor ve hemşirelerin de bulunduğu 20 kişi gözaltına alındı.
Sakarya İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğü ekipleri, Sakarya, Bursa ve Balıkesir' de Cuma günü sağlık çalışanlarına FETÖ/PDY 3. dalga operasyonu yaptı. Halen görevde bulunan ve haklarında yasal işlem yapılarak açığa alındıktan sonra ihraç edilen Doktor, Hemşire, Diş Hekimi ve Ebe'lerin de aralarında bulunduğu 20 kişi gözaltına alındı. Örgütün haberleşme ağı Bylock'u kullandıkları tespit edilen 20 şüpheli Emniyetteki işlemlerin ardından bugün sağlık kontrolünden geçirilerek adliyeye sevk edildi.
Görüntü Dökümü:
------------------------
-Şüphelilerin sağlık kontrolünden geçirilmesi
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz