Dha İstanbul Bülteni - 2 

1- BAKAN ALBAYRAK: YAZ SAATİ UYGULAMASIYLA ALAKALI AYNI İSTİKAMETTE DEVAM EDECEĞİZ   Haber-Kamera: Erhan TEKTEN/İSTANBUL,(DHA)  Enerji Bakanı Berat Albayrak, İstanbul Sanayi Odası tarafından

1- BAKAN ALBAYRAK: YAZ SAATİ UYGULAMASIYLA ALAKALI AYNI İSTİKAMETTE DEVAM EDECEĞİZ

Haber-Kamera: Erhan TEKTEN/İSTANBUL,(DHA)
Enerji Bakanı Berat Albayrak, İstanbul Sanayi Odası tarafından düzenlenen Enerji Verimliliği Ödül Töreni'ne katıldı. Albayrak burada yaptığı konuşmada dün yaz saati uygulamasını Danıştay'ın durdurma kararına ilişkin, " Esas yönüyle ilgili olarak hiçbir etkisi yok. Sadece usulle ilgili kanundaki maddenin geçerlilik süresi ile ilgili bir husus. Teknik bir konu arkadaşlar.Usulle ilgili düzenlemeyi yapıp birkaç gün içerisinde bitirip, devam edecek" dedi.

Reklam
Reklam

Berat Albayrak konuyla ilgili şöyle konuştu; "Yaz saati uygulaması ile ilgili Danıştay'ın dünkü kararının açıkcası esas yönüyle ilgili olarak hiçbir etkisi yok. Sadece usulle ilgili kanundaki maddenin geçerlilik süresi ile ilgili bir husus.Teknik bir konu arkadaşlar. Usulle ilgili düzenlemeyi yapıp birkaç gün içerisinde bitirip, devam edecek. Aynı istikamette devam edeceğiz. Orada da bir problem yok. Çünkü hakikaten verimlilik dedik. Çünkü bu verimlilik hususunda yaz saati uygulaması Türkiye'ye çok önemli bir katkı yaptı.Ne yaptı? Rakamsal olarak; raporlar yeni geldi.Dedik bunun ekonomik rakamsal analizi nedir diye? Bakanlık olarak biz bir çalışma yapmıştk ama, dışarıdan da üçüncü bir gözle Türkiye'nin en iyi üniversitlerinden bir tanesi olan; teknik olarak kimine göre en iyisi olan İstanbul Teknik Üniversitesi ile de bir çalışma yaptırarak baktığımızda, büyüme ısınma tüketimi saat ayarlaması noktasında yaklaşık geçtiğimiz yıl 540 milyon liralık, bir tasaruffa da etki etmesi itibariyle çok ciddi pozitif bir etki ortaya koymuştu. Bu süreç devam edecek"

Reklam
Reklam

Görüntü Dökümü:
-----------
-Albayrak'ın açıklamaları

28.09.2017 - 12.52 Haber Kodu : 170928079

===============================

2- BAKAN AĞBAL: (MTV ZAMMI) VATANDAŞIN TEPKİSİNE HAK VERİYORUM

*Maliye Bakanı Naci Ağbal,

" (2018 yılı için MTV'ye yapılan yüzde 40'lık zam) Vatandaşın bu konudaki tepkisine hak veriyorum. Vatandaşlarımız bu konuda her zaman duyarlı olsunlar, başımızın üstüne"

" 2018'den itibaren bir kişi araç almak istediğinde 50 bin liralık aracı alanın vergisi daha düşük olacak, daha pahalı alanın vergisi de daha yüksek olacak. Bu hakkaniyete, adalete uygun"

Haber-Kamera: Enver ALAS - İstanbul,DHA
Maliye Bakanı Naci Ağbal, "8. İstanbul Finans Zirvesi"nde konuştu.
Bakan Ağbal, açılış konuşmasının ardından program moderatörünün sorularını yanıtladı. Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV)'ne 2018 yılından geçerli olmak üzere yüzde 40 zam yapılmasına yönelik bir soru üzerine, Naci Ağbal, "MTV her sene artıyor. Enflasyon ne kadarsa otomatik olarak artıyor. Eğer biz bu düzenleme yapmasaydık MTV, 2018 yılında yüzde 15 oranında artacaktı. Örneğin bu sene 500 lira MTV ödemiş bir vatandaş, gelecek sene hiçbir müdahale yapmamış olsaydık 575 lira ödeyecekti. İki taksite böldüğümüzde yaklaşık olarak 32,5 lira fazla ödeyecekti. Şimdi biz yasal bir düzenleme yaptık. MTV'de yeni bir tarife ürettik. Bu tarifeye göre rakamlar bunlardır. Bu rakamlarla önceki rakamları kıyasladığımızda bir artış olarak karşımıza çıkıyor. Bu sene 500 ödedi, gelecek sene 575 ödeyecekti. Şimdi vatandaşımıza diyoruz ki 700 lira öde. Herkes aynı arabayı kullanmıyor. Herkesin aynı yaşta arabası yok. Vatandaşın bu konudaki tepkisine hak veriyorum. Vatandaşlarımız bu konuda her zaman duyarlı olsunlar, başımızın üstüne. Burada bir sorun yok" diye konuştu.

Reklam
Reklam

"HAKKANİYETE ADALETE UYGUN"
Ağbal, konuşmasının devamında ise "Samimiyetle bunu yaptık ancak birşey daha yaptık. Yıllardır konuşulan birşey vardı; ben araç alıyorum 50 bin liraya komşum da alıyor 200 bin liraya. İkimizin de MTV'si aynı. İkimizde aynı parayı ödüyoruz. Buna adalete uygun denir mi? Burada önemli bir değişikliğe daha gidiyoruz. MTV'de vergi ödeme gücü ilkesine uygun olmalı. 2018'den itibaren bir kişi araç almak istediğinde 50 bin liralık aracı alanın vergisi daha düşük olacak, daha pahalı alanın vergisi de daha yüksek olacak. Bu hakkaniyete, adalete uygun. Geçen sene ÖTV'de bu düzenlemeyi yaptık, bu sene de MTV'de yaptık. 2017 yılı sonuna kadar eski sistem geçerli. Araba almak isteyenler için bu yıl sonuna kadar araba almak, gelecek yıllara dönük ödenecek vergiler bakımından avantaj getiriyor" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü
--------------------
-Bakana sorular
-Ağbal'ın açıklamaları
-Genel ve detay
28.09.2017 -12.19 Haber Kodu : 170928064

3- NACİ AĞBAL VERGİ DÜZENLEMESİ İLE İLGİLİ KONUŞTU

Reklam
Reklam

*Maliye Bakanı Naci Ağbal,

" (Emlak Vergisi artışıyla ilgili yapılan düzenleme) Her ne şekilde olursa olsun bir arsa veya arazinin metrekare değeri 2018 yılı için 2017'deki belirlenmiş değerin yüzde 50 daha fazlası olamaz. Burada vatandaşlarımızdan büyük bir memnuniyetle geri dönüş alıyoruz"

" (Özel İletişim Vergisi) Vatandaşımız telefon konuşmalarında artık daha az vergi ödeyecek. Vatandaşlarımıza hayırlı olsun"

" (Kurumlar Vergisi'nin yüzde 20'den yüzde 22'ye çıkması) Açıkcası ortaya çıkan ihtiyaçların karşılanmasında finans sektörünün mevcut imkanlara göre böyle bir vergi yükünü katlanabilir, sürdürülebilir gördüğümüz söyleyeyim"

Haber-Kamera: Enver ALAS/ İSTANBUL,(DHA)
Maliye Bakanı Naci Ağbal, Şişli'de bir otelde katıldığı '8. İstanbul Finans Zirvesi'nin ikinci gününde, açılış konuşmasının ardından program moderatörünün sorularını yanıtladı. 2018-2020 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programı'nı dün açıklanmasıyla birlikte başta Motorlu Taşıtlar Vergisi olmak üzere Özel İletişim Vergisi, Emlak Vergisi ve Kurumlar ile Gelir Vergileri'nde yapılan yeni düzenlemeler Bakan Ağbal'a soruldu.

Reklam
Reklam

Emlak değerlerinde nasıl bir artış olacağıyla ilgili soruya Ağbal, emlak vergisinde arazi ve arsalarda metrekare değerlendirmesinin belediyeler tarafından yapıldığını hatırlatarak, "Bakanlık olarak belediyelerin yaptığı çalışmaları dikkatle izledik. Maliye Bakanlığı olarak belediyelerin değerlemelerde yaptığı artış oranlarına baktık ve şunu gördük; bazı belediyelerde ekonomik gerekçelerle açıklanamayacak astronomik emlak değerleri vergisinde artış var. Yüzde 300, yüzde 500, yüzde 3000 denilebilecek artışlar var. Hükümet olarak bu duruma kayıtsız kalamazdık. Bakanlık olarak bir çalışma yaptık" diye konuştu.

"YÜZDE 50'DEN DAHA FAZLASI OLAMAZ"

Dün Meclise teslim gönderilen torba yasada bununla ilgili düzenlemenin yer aldığını belirten Ağbal, "Her ne şekilde olursa olsun bir arsa veya arazinin metrekare değeri 2018 yılı için 2017'deki belirlenmiş değerin yüzde 50 daha fazlası olamaz. Burada vatandaşlarımızdan büyük bir memnuniyetle geri dönüş alıyoruz. Bir yanlıştan dönülmesi noktasında hükümet olarak insiyatif aldık. Vatandaşlarımız aşırı, fahiş denilebilecek emlak vergisinden kurtulmuş oldu" dedi.

Reklam
Reklam

2018'DEN İTİBAREN YÜRÜRLÜKTE

Yasanın ne zaman yürürlüğe gireceğiyle ilgili soruya da Naci Ağbal, "Bu sene emlak vergisi değerlerine ilişkin çalışmalar tamamlandı. Bu komisyon kararları 2018 yılında ödenecek emlak vergileri sırasında olacak. Bu vergiler de Mayıs ayında ödeniyor. Eğer bu düzenlemeyi yapmasaydık vatandaşlarımız gelecek sene Mayıs'ta astronomik artışlarla karşı karşıya kalacaklardı. Şimdi çok daha makul, enflasyonla tutarlı emlak vergisini ödeme imkanına kavuşmuş olacaklar" şeklinde yanıt verdi.

ÖZEL İLETİŞİM VERGİSİ

Bakan Ağbal'a yeni düzenlemeyle Özel İletişim Vergisi'nde yapılan indirim de soruldu. Bu konuda vatandaşların lehine büyük bir vergi indirimi getirdiklerini kaydeden Ağbal, şunları söyledi:

"Cep telefonlarından yüzde 25 Özel İletişim Vergisi alıyoruz. Evinizde sabir bir telefon varsa bu oran yüzde 15. Şimdi bu çok karmaşık bir vergileme sistemi. Faturaya bakıyorsunuz üç tane farklı farklı vergi oranı var. Sektörle görüşerek vergi sistemini basitleştirerek vatandaşın üzerindeki bu vergi yükünü azaltmak için yüzde 25 ve yüzde 15 olan bu oranları yüzde 7,5'a düşürdük. Dolayısıyla vatandaşımız telefon konuşmalarında daha az vergi ödeyecek. Vatandaşlarımıza hayırlı olsun."

Reklam
Reklam

"ÖNÜMÜZDEKİ 3 YILLIK SÜREÇTE KAMU KÜÇÜLECEK"

Orta vadeli programda bütçe disiplininin çok önemli olduğuna vurgu yapan Naci Ağbal, MTV, Özel İletişim Vergii, Kurumlar ve Gelir Vergisi'nde de artışlar yapıldığını söyledi. Ağbal, "Vatandaşımız tabiki daha fazla vergi ödeyecek. Bunları yaparken kamu harcamalarında da önemli kesintilere gidiyoruz. Önümüzdeki 3 yıllık sürede kamu küçülecek, daha az harcayacak. Varsa verimsiz harcamalar ve israf, bunların üzerine gideceğiz. Bu ekonomik büyümeyi getirecek. Önümüzdeki süreçte Türkiye ekonomisi yine güçlenecek" dedi

"BÖYLE BİR VERGİ YÜKÜNÜ KATLANABİLİR, SÜRDÜRÜLEBİLİR GÖRDÜK"
Finans sektörü üzerindeki kurumlar vergisi 2 puan artırdıklarına anımsatan Ağbal, "Açıkcası ortaya çıkan ihtiyaçların karşılanmasında finans sektörünün mevcut imkanlara göre böyle bir vergi yükünü katlanabilir, sürdürülebilir gördüğümüz söyleyeyim Burada önümüzdeki süreçte bankalar finans kurumları vergileri yüzde 20 yerine yüzde 22 oranında ödeyecekler" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü
--------------------
-Bakana sorular
-Ağbal'ın açıklamaları
-Genel ve detay

Reklam
Reklam

===============================

4- İBB'DE SEÇİM GÜNÜ (1)

Gülseli KENARLI / İstanbul DHA
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) bugün yeni başkanını seçecek. Geçen cuma günü Kadir Topbaş'ın istifası ile boşalan İBB Başkanlığı koltuğu için bugün saat 15.00'da il meclisinde seçim yapılacak. CHP, Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu aday gösterirken, AK Parti'nin seçimin hemen öncesinde adayını açıklaması bekleniyor. Seçimde oy kullanma beklenen İBB meclis üye sayısı AK Parti 179, CHP 127, MHP 2 ve bağımsız 1 olmak üzere toplam 309 kişi. Kapalı oylamanın yapılacağı seçim 3 turlu olacak.

==================================

5- TOPBAŞ'TAN HAKKINDAKİ İDDİALARA CEVAP

* Kadir Topbaş,

"Dosyalardan bahsediliyor geçmişte de benzer dosyaları iade ettiğimiz oldu. Bu farklı bir davranış olarak değerlendirilmemeli"

"Yolsuzluklara pirim vermeyi bırakın, yanımızdan dahi geçmedi. İstanbul'da belki bin tane şantiye var, müteahhitleri tanımam"

"Bundan sonraki ömrümü İslam'a, Müslümanlığa ve insanlığa adıyorum ve hizmetleri buralarda yapmak istiyorum.

"Partimden ayrılmadım. Ama bundan böyle idari ve siyasi bir görev beklemiyorum"

Haber: Erhan TEKTEN - İSTANBUL DHA
Eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ahmet Selamet'in verdiği yemekte İBB çalışanlarına hitap etti. Konuşmasında istifa sürecini anlatan Topbaş, hakkındaki iddialara da cevap verdi.

"İSTANBUL'U GÖREV AŞKIYLA YÖNETTİK"
Kadir Topbaş, İBB başkanlığının Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlıktan sonra Türkiye'deki en büyük güç ve dünyada çok saygın bir görev olduğunu belirterek, başkanlığı bırakma kararının anlık olmadığını, son bir aydır düşündüğünü söyledi. Topbaş, "Yıllık 42 milyar liralık bütçeye sahip böyle bir gücü bırakarak, makam ve mevkiye bağlanmış olmadığımızı gösterdik. İhtiraslarımız olmadı, İstanbul'u görev aşkıyla yönettik. Yolsuzluklara pirim vermeyi bırakın, yanımızdan dahi geçmedi. İstanbul'da belki bin tane şantiye var, müteahhitleri tanımam. Öyle bir dönem ki; Türk siyasi hayatında kayda düştü. Siyasetin makam ve mevki için yapılmayacağını, gerektiği zaman onur ve şerefle, izzet-i ikbal ile Babıali'den ayrılmayı bildiğimizi göstermiş olduk hamdolsun. Türkiye'nin birçok yerinde arayıp üzüntülerini belirtenler var. Bu her siyasiye nasip oymayacak çok önemli bir şey. Beni sevenler üzüldüler biliyorum. Kusura bakmasınlar, böyle olması daha hayırlı" diye konuştu.

"BİLEREK HİÇBİR YANLIŞ YAPMAMAYA ÖZEN GÖSTERDİM"
Topbaş, "Soruyorlar, 'yorgun mu ihanet mi'. Benimle iş yapan arkadaşlar sabahın 3'ün de 5'in de eve bırakıp bir kaç saat sonra evden aldıklarını bilirler. Benim ekiplerim yedekleri var benim yedeğim yoktu. Türk siyasi hayatı bunu kayda düştü, Siyasetin makam mevki için yapılmayacağını gerektiğinde onur ve şerefinle devlet kapısından ayrılmanın bir gereği olduğunu bildi. Bu benim şahsı kimliğim.
İnşallah AK Partililer arasından bir kardeşimiz belediye başkanlığı koltuğuna gelecek. Sizden dileğim arzum şu çok daha fazla çalışınız. 'Başkan ne güzel bir ekip kurmuş demek ki başarısının arkasında bu arkadaşlar var' densin" diye konuştu.
İstifanın reddettiği 5 imar dosyasının meclisten geçmesine bağlanmasıyla ilgili de konuşan Topbaş, "Şunu özellikle belirtmek istiyorum; Bilerek hiçbir yanlış yapmamaya özen gösterdim. Gerektiğinde duruş sergileyerek aynı siyasi partiden olmamıza rağmen 3 ayrı bakanlığımıza dava açtık. Dosyalardan bahsediliyor geçmişte de benzer dosyaları iade ettiğimiz oldu. Bu farklı bir davranış olarak değerlendirilmemeli" dedi

BUNDAN SONRAKİ HAYATIMI İSLAM'A VE İNSANLIĞA ADIYORUM
Kadir Topbaş, "Rabbimden bundan sonraki hayatımla ilgili hep şunu niyaz ettim; 'Ya Rabbi, bundan sonraki ömrümü İslam'a, Müslümanlığa ve insanlığa adıyorum ve hizmetleri buralarda yapmak istiyorum. Bana bu fırsatı ver' dedim. Partimden ayrılmadım. Ama bundan böyle idari ve siyasi bir görev beklemiyorum. Bundan sonra UNACLA Başkanlığı görevimi devam ettirerek, her bölgeye giderek, orada tüm insanlık için hayırlı işler yapmaya çalışacağım. Belediye başkanlığı koltuğuna inşallah AK Parti'den bir arkadaşım gelecek. Sizden ricam, benim dönemlerimden daha fazla çalışmanız. Ki bu şehirde hizmet devam etsin. Bize danışıldığında da hiç yüksünmeden bilgi ve deneyimlerimizi cömertçe paylaşmaya hazırız. Savaşları askerler yapar, zaferler komutanlara yazılır. Benim başarımın asıl sahibi sizsiniz" dedi.

"KİMSEYE EL BAĞLATMADIM
"İnsan her şeyi affeder, ama adam yerine konulmamayı affetmez" sözünü, Başkanlığı boyunca herkese değer verdiğini anlatmak amacıyla kullandığını aktaran Topbaş, sözlerini şöyle sürdürdü; "Beyoğlu Belediye Başkanlığımdan itibaren odama elini bağlayarak, boynunu bükerek giren müdürlerime, Allah'tan başkasının önünde el bağlama, boynunu bükme dedim. Kimseye el bağlatmadım. İşte bu bahsettiğim, 'İnsan şeyi affeder, ama adam yerine konulmamayı affetmez' sözünün tezahürüdür. Bugün İstanbul güzel hizmetler aldıysa, bu davranışımdan ve ekip çalışmasından dolayıdır. Hayatımda hiç yoruldum da demedim. Meşguliyet değiştirerek, başka bir işle dinlendim" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:
------------
-Topbaş'ın açıklamaları
28.09.2017 - 13.28 Haber Kodu : 170928091

6- BAKAN KURTULMUŞ: BÖLGEDE BİR OYUN OYNANIYOR

- UYDUDAN ÇIKARTILAN TV'NİN MUHABİRİ KURTULMUŞ'A REFERANDUMU SORDU

Haber: Özgür ALTUNCU / Kamera: İdris TİFTİKCİ - İstanbul (DHA)
Uluslararası İstanbul Film ve Televizyon Fuarı'nın açılışına katılan Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Kuzey Irak Bölgesel Yönetiminin Bağımsız Referandumu kararının ardından TÜRKSAT'tan çıkartılan Barzani'ye yakın RÜDAW Televizyonunun muhabirinin referandum sorusuyla karşılaştı.

"BÖLGEDE BİR OYUN OYNANIYOR"
RÜDAW'ın muhabiri, Bakan Kurtulmuş'a " Bölgesel yönetimle ilişkilere ehemmiyet veren bakanlardan biri olarak, şuan ki durumu nasıl değerlendiriyorsunuz" diye sordu. Kurtulmuş bu soruya, " Herkesin hassasiyetle bu konuyu değerlendirmesi lazım. Bölgede bir oyun oynanıyor. 90'ların başından itibaren, hatta daha geriye giderseniz Birinci Dünya savaşından itibaren bölgede oynanan oyunun adı, daha fazla böl, parçala, yönettir. Bu bölgede çekişmeler, tartışmalar maalesef körüklenerek bugüne kadar gelmiştir. Bölge halklarının ortak çıkarı, daha fazla bölünmekten değil, daha fazla bütünleşmekten ve ortak hedeflere yoğunlaşmaktan geçiyor" yanıtını verdi.

AYRIŞMA TAVIRLARINDAN VAZGEÇİLMELİ
Kuzey Irak'taki Kürtlerle en ufak bir problemlerinin olmadığını söyleyen Kurtulmuş, " Aynı şekilde Kuzey Suriye'de yaşayan Kürt kardeşlerimizle en ufak bir problemimiz yoktur. Ama bölgede yeni hassasiyetler oluşturarak, bir takım çatışma alanlarının oluşturulmasının kimseye faydası olmayacağını, bu referandumun en çokta bölgede yaşayan Kürt kardeşlerimizi rahatsız edeceğini biliyoruz. Biz Kürtlerin, Türklerin, Arapların, Farsilerin, bölgede yaşayan diğer etnik unsurların geleceği, ortaklaşmadan, kaderimizi birleştirmekten ve dayanışmaktan geçiyor. Ayrışmaya vesile olacak tavırlardan kaçınmak lazım" diye konuştu.

"KAZANAN EMPERYAL GÜÇLERDİR"
"Referandumun bölgeye en ufak bir katkısı olmayacağını biliyoruz" diyen Kurtulmuş sözlerini şöyle tamamladı: Lübnan'da iç savaş oldu, kim kazandı? İran - Irak uzun yıllar savaştı, kim kazandı ? Yemen ikiye bölündü, kim kazandı ? Suriye paramparça oldu , kim kazandı ? Irak'ın şehirleri paramparça hale geldi, bundan kim kazandı ? Ne Araplar, Ne Kürtler, ne Türkler, ne de diğer etnik unsurlar, hiç birisi kazanmadı. Kazanan emperyal güçlerdir. Kazanan bu bölge üzerinde hesapları olan güçlerdir. Herkesin bu ana resmi görmesi lazım. Kanaatimce, Kuzey Irak'taki referandum pazılın sadece küçük bir parçasıdır. Kuzey Irak'taki dostlarımızın da, bunu bu şekilde görmesi lazım. Bu ayrışma senaryolarına katkıda bulunacak adımlardan vazgeçmeleri, geri adım atmaları gerekiyor. Ümit ediyorum ki, evet referandum yapıldı, geçti. Bundan sonra süratle Kuzey Irak Yönetimi buradaki durumu düzeltecek adımları atacaktır..."
Numan Kurtulmuş aynı muhabirin RÜDAW'ın Türksat'tan çıkartılmasıyla ilgili sorusunaysa yanıt vermedi.

Görüntü Dökümü:
--------------------
- Açılış töreninden detay
- Bakan Kurtulmuş'un fuarı geçmesinden detay
- Kurtulmuş'un açıklamaları
28.09.2017 - 12.49 Haber Kodu : 170928077_

7- BAŞBAKAN YARDIMCISI IŞIK: TÜRKİYE TELEVİZYONUN SİHİRLİ GÜCÜNÜ 15 TEMMUZ'DA GÖRDÜ

Haber: Özgür ALTUNCU / Kamera: İdris TİFTİKCİ - İstanbul (DHA)
Lütfi Kırdar Kongre Merkez'inde düzenlenen Uluslararası İstanbul Film, Televizyon Forum ve Fuarı'nın açılış töreninde konuşan Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, "Biz Birinci Körfez savaşını canlı yayınlarda izlemiştik. En son 15 Temmuz darbe girişimini an ve an televizyonlar aracılığıyla canlı yayında izledik. Ben Milli Savunma Bakanı olarak bir taraftan TV'de gözüm. Ne oluyor, ne bitiyor ? Diğer taraftan bu hain darbe girişimi nasıl engellenir onun gayreti içerisindeyim. Televizyonun sihirli gücünü Türkiye en son 15 Temmuz gecesi gördü. Bir gazetecimizin sayın Cumhurbaşkanımıza cep telefonundan bağlanması ve onu bütün Televizyonların canlı yayınlaması sayesinde, pek çok defa teşebbüs edilmiş ve başarılı olmuş bir darbe girişimi engellenmiş oldu. Bu açıdan da baktığınızda, TV'lerin ne kadar önemli olduğunu, toplumların hayatının idamesinde bile ne kadar kritik önemde ve değerde olduğunu bir kez daha görmek lazım" dedi.

PYD - YPG'Yİ ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇISI GÖSTEREN DİZİLER
Bir terör örgütünü öcü göstererek, başka bir terör örgütünün propagandasının yapılmasının kesinlikle kabul edilemez olduğunu söyleyen Işık," Son dönemde biliyoruz ki, PKK'nın Suriye kolu olan PYD-YPG'nin bir özgürlük savaşçısı gibi sunulmasına yönelik televizyon dizilerinin yapıldığını biliyoruz. Burada bütün insanların ortaya koyması gereken ortak tavrın, insanlık değerlerine karşı savaş açanlara karşı, ortak duruş olsa gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.

KURTULMUŞ'TAN ÇAĞRI
Aynı törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş da, Türkiye'nin son dönemde bir algı operasyonuyla karşı karşıya kaldığını hatırlatıp, " Türkiye'nin hem sinema sektörüne, hem Televizyonlarına büyük iş düşüyor. Engin kültürümüzün barış diline katkı sunması için, siz sektör temsilcilerine iş düşüyor. Dizilerimizi bu dilin bir aracı olarak kullanmak artık sektörün kolay bir şekilde yapabileceği bir iştir diye düşünüyorum"diye konuştu.
"Dünyanın bazı yerlerinde, özellikle Batı Avrupa'da, Türkiye düşmanı bir takım algılarla boğuşmak zorundayız"diyen Kurtulmuş sektör temsilcilerini buna karşı mücadeleye çağırdı.

Görüntü Dökümü:
----------
- Açılış töreninden genel ve detay görüntüler
- Işık'ın konuşması
- Kurtulmuş'un konuşması
- Törenden detaylar
28.09.2017 - 13.34 Haber Kodu : 170928094

8- KADRİ GÜRSEL: DİĞER ARKADAŞLARIMIZI DA BIRAKIN

Haber-Kamera: Ümit TÜRK - İstanbul / DHA
Cumhuriyet Gazetesi'nin avukatlarına destek olmak için Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda avukatlar tarafından başlatılan "Adalet Nöbeti"nin bu haftaki basın açıklamasına tahliye olan yazar Kadri Gürsel katıldı.
Cumhuriyet Gazetesi'nin yazar, yönetici ve avukatlarına yönelik davada tutuklanan gazetenin avukatlarının serbest bırakılması için Mart ayında başlatılan "Adalet nöbetiö 26'ncı haftasında da devam etti. Adalet Nöbetine CHP Milletvekilleri Mahmut Tanal ve Barış Yarkadaş da katıldı. Avukatlar, adliye binası içinde bulunan Themis heykelleri önünde bir süre 'adalet nöbeti' tuttuktan sonra adliye önünde konuya ilişkin basın açıklaması yaptı.

"BAROLAR BİRLİĞİ BAŞKANI FEYZİOĞLU DAVETMİZE RAĞMEN KATILMADI"
Açıklamada konuşan Avukat Gülendam Şan, Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'nun davet etmelerine rağmen tutukları adalet nebetine katılmadığını söyledi. Şan, "Nöbetimize hocalarımız, baro başkanlarımız, milletvekilleri ve dışarıdaki gazeteciler düzenli olarak katıldılar. Nöbetimize davetimize rağmen bir tek kişi katılmadı. O da Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu 'dur. Feyzioğlu'nun Barolar Birliği Başkanı olarak elbette çok işi var. Bizler de sosyal medyadan takip ediyoruz. Bu yoğun gündeminde "Adalet Nöbetiöne katılımını beklerdik" dedi. Şan ayrıca, iki hafta önce gözaltına alınan 16 avukatın savcılık ve sorgu sürecinde bazı hukuksuzluklara uğradığını ileri sürerek Feyzioğlu'ndan bu konuda da bir açıklama yapmasını beklediklerini söyledi.

"ÇÜRÜMEDİĞİMİZİN KANITI OLARAK BURADAYIM… ASIL ÇÜRÜYENLER…"
Bu haftaki açıklamada Pazartesi görülen duruşmada tahliye olan yazar Kadri Gürsel konuştu. Gürsel şunları söyledi;
"Attığımız başlıklar, yazdığımız haberler, yaptığımız gazetecilikten dolayı bize duydukları nefretin diliyle konuşanlar biz cumhuriyet tutuklularının cezaevinde çürüdüklerini yazıp söylüyorlardı. Ben bugün karşınızda, ne aklımızın ne ruhumuzun ne kalbimizin ne de bedenimizin çürümediğinin kanıtı olarak bulunuyorum. Bizler çürümedik. Alnımız da aktır başımızda diktir. Bu arada Türkiye'de çürümüş birçok şey vardır. En başta da bizim hapiste çürüdüğümüzü söyleyenlerdir. Ayrıca soylu, yüce kavramlar adına dikilen binaların içinde oynanan oyunlarda çürümüştür. Bu oyunların parçası olarak yazılan iddianameler de tarafımızdan çürütülmüştür. Cumhuriyetçileri içeri tıkan iradenin bu oyundan umduğu fayda miadını doldurmuştur. Hükmünü icra ettiyse etmiştir. Bundan sonra yargılananla yargılayanın yer değiştirdiği görülecektir. Dolayısıyla benim buradan cumhuriyetçileri içeriye tıkan iradeye mesajım şudur; vakit varken geride bıraktığımız dört arkadaşımızı lütfen serbest bırakın. Sizin menfaatinizin icabıdır. Vicdan, akıl icabıdır aynı zamanda ama, ben menfaatinize seslenmek istiyorum, sizin siyasi menfaatinizin icabıdır öncelikle"

Görüntü Dökümü:
------------
- Avukatların adliye önünde toplanması
- Avukat Gülendam Şan'ın konuşması
- Kadri Gürsel'in konuşması
- Genel detaylar

28.09.2017 - 13.32 Haber Kodu : 170928093

===================

9- İSTANBUL'DAKİ TERÖR OPERASYONU : 16 GÖZALTI

Haber-Kamera: Ramazan EĞRİ-Ozan URAL - Çağatay KENARLI, İstanbul DHA
İstanbul Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü ekipleri, kırsal alana gidecek PKK'lılara barınma imkanı sağladığı iddia edilen kişilere yönelik operasyon düzenledi. Polis ekipleri yaptığı fiziki ve teknik takip sonucunda İstanbul'da 9 ilçede bulunan adresleri belirledi. TEM ekipleri, Özel Harekat ekiplerinin desteğiyle gece saatlerinde eş zamanlı baskınlar yaptı. Yapılan operasyonda hakkında yakalama kararı bulunan 20 kişiden 16'sı yakalanarak gözaltına alındı. 4 kişinin ise yakalanması için polis ekiplerinin çalışmaları devam ediyor. Gözaltına alınan şüpheliler, Vatan Caddesi'nde bulunan Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne getirildi. Şüphelilerin emniyetteki işlemleri devam ediyor.

Görüntü dökümü:
------------------
-Polis ekiplerinin binaya girmesi
-Bina önünde önlem alan polisler
-Özel harekat polislerinin binadan çıkmaları
-Şüphelilerin sağlık kontrolünden geçirilmesi(EK)
-Genel ve Detay

28.09.2017 - 02.34 Haber Kodu : 170928005
28.09.2017 - 03.33 Haber Kodu : 170928006

============================

10- SARIYER'DE SOKAKLAR GÖLE DÖNDÜ, EVLERİ SU BASTI, ARAÇLAR YOLA SAPLANDI

Haber-Kamera: Mehmet İlkay ÖZER İstanbul DHA
İstanbul'da etkili olan yağmur bazı ilçelerde sel baskınlarına neden oldu. Sarıyer, Reşitpaşa Mahallesi, Muhtar Sokakta bulunan evleri su bastı, araçlar sularla birlikte gelen mıcır nedeniyle yola saplandı.
Akşam saatlerinden itibaren etkisini göstermeye başlayan yağış bazı ilçelerde sel baskınlarına neden oldu. Yağışın yoğun olduğu Sarıyer'de bazı evleri su bastı. Başlayan yağmurun ardından bazı noktalarda istinat duvarları çöktü. Bu noktalardan birisi de Sarıyer, Muhtar Sokak oldu. Sokak boyunca akan suyla birlikte taşınan mıcır nedeniyle seyir halinde olan araçlar kuma saplandı. Evlerin içini su bastı. Bazıları yol boyunca akan suyun evlerine girmemesi için yol boyuna tahtalarla barikat kurdu. Burada yaşayanlar evlerine biriken suyun tahliyesi için çalışırken, yolda kalan araç sahipleri de kürek yardımı ile araçlarını saplandıkları yerden çıkartmaya çalıştı.
Aracı mıcıra saplanan bir servis şoförü, Bir buçuk saattir burada bekliyoruz. Yukarıdan gelen sel ile birlikte önümdeki araç ters döndü. Daha sonra selle birlikte gelen mıcır arabamın altına doldu. Perişanız burada diye konuştu.
Görüntü Dökümü
--------------------
-Su basan evlerin içi
-Röportajlar
-Yola saplanan araçlar
-Araçlarda bekleyenler ile röportaj
-Yol kenarına barikat kuranlar
-Genel ve detaylar
27.09.2017 - 21.43 Haber Kodu : 170927237_

===========================

11- SEL İSKİ'NİN KAPATTIĞI 4 METRELİK ÇUKURU GERİ AÇTI

Haber-Kamera: Hasan YILDIRIM - İSTANBUL DHA
İstanbul'da dün akşam saatlerinde etkili olan yağmur su baskınlarına ve yol çökmelerine neden oldu. Etkili yağmur Sarıyer Nuri Paşa Caddesi üzerinde devam eden altyapı çalışmalarını da etkiledi. Yoldan akan sular nedeniyle cadde dereye döndü. Yaşanan hasar gündüz ortaya çıktı. Altyapı nedeniyle döşenen borular ortaya çıkarken kapatılan 4 metrelik çukur yeniden açıldı. Vatandaşlar yoldan yürümekte güçlük çekti. Mahalle sakini Durcan Alver, "Dün akşam yağan etkili yağmur nedeniyle ekiplerin döşediği borular söküldü.Her şey ortaya çıktı. Bütün emek boşa gitti. Çalışan arkadaşların emeğine üzüldüm. Burası asfaltlansa böyle olmazdı" dedi.
Belediye ekipleri yollardaki çamurları temizledi. Sakıp Sabancı Caddesi üzerindeki atık su boruları temizlenerek çamurlar kaldırıldı.

Görüntü Dökümü:
-----------
Nuri Paşa Caddesi'nden görüntü
Altyapı çalışmaları nedeniyle döşenen borular
Boruların ortaya çıkması
Oluşan çukur
Vatandaşların çamurlu yolda yürümesi
Vatandaşlarla röp.
Sakıp Sabancı Caddesi üzerinde temizlik yapan işçiler
Genel ve detaylar

============================

(geniş haber)
12- İSTANBUL'DA 4 OPERASYONDA 1 TON 670 KİLO UYUŞTURUCU ELE GEÇİRİLDİ

- Nefes kesen operasyon anları polis kamerasında

Haber-Kamera: Çağatay KENARLI, İstanbul DHA
İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri 20-26 Eylül tarihleri arasında yaptığı 4 operasyonda 1 ton 670 kilo 66 gram çeşitli uyuşturucu madde ele geçirildi. Ele geçirilen uyuşturucu maddeler Vatan Caddesi'nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün avlusunda sergilendi.

DİYARBAKIR'DAN İSTANBUL'A GETİRİLEN UYUŞTURUCULAR YAKALANDI
Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Diyarbakır'dan İstanbul'a uyuşturucu madde getirildiği bilgisi üzerine 2 farklı operasyon gerçekleştirdi. İlk operasyon 20 Eylül'de Bağcılar'da 3 adrese düzenlediği eş zamanlı operasyonda 330 kilo 760 gram esrar, 3 bin 750 ecstacy hap, 6 tabanca, 1 av tüfeği, 9 mermi, 1 hassas terazi ve 15 bin lira para ele geçirdi. Ekipler 23 Eylül'de yaptığı ikinci operasyonda ise, Diyarbakır'dan İstanbul'a gelen bir kamyoneti TEM Otoyolu Pendik Kurtköy mevkisinde durdurarak arama yaptı. Kamyonette yapılan aramalarda 130 kilo 400 gram esrar ele geçirdi.

İNGİLTERE'YE GİDEN MASALARDAN 208 KİLO EROİN ELE GEÇİRİLDİ
18 Temmuz'da İstanbul'dan İngiltere'ye yollanan masalar içinde 280 kilo eroin bulunması üzerine İngiltere polisi ile yapılan işbirliği kapsamında masaları İngiltere'ye yolladığı belirlenen şüpheliler polis ekipleri tarafından takibe alındı. Ekipler, 23 Eylül'de firmanın Maltepe ve Kartal'da ki mobilya atölyelerinde aralarında bulunduğu 3 adrese yaptığı baskında İngiltere'ye gönderilmek üzere hazırlanmış ahşap masaların içerisine zulalanmış 208 kilogram eroin ile 4 bin 250 ectacy hap, 2 pres makinesi, 1 karıştırma makinesi ve 3 hassas terazi ele geçirildi.

1 TON BONZAİ PİYASAYA SÜRÜLMEDEN YAKALANDI
Polis ekipleri, yurtdışından getirilen ham maddeleri işleyerek ürettiği bonzaiyi piyasaya sürmeye hazırlanan bir şebekeyi takibe aldı. Ekipler, 26 Eylül'de Beylikdüzü ve Bağcılar'da 3 adrese eş zamanlı operasyon yaptı. Yapılan aramalarda 43 çuval içinde yaklaşık 1 ton bonzai ve bonzai yapımında kullanılan çeşitli malzemeleri ele geçirildi.

14 ŞÜPHELİNİN EMNİYETTEKİ İŞLEMLERİ DEVAM EDİYOR
Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, operasyonlar kapsamında toplam 14 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınan şüphelilerin emniyetteki işlemleri devam ediyor.

Görüntü Dökümü
--------
(Polis Kamerası)
-Polis ekiplerinin operasyona gitmesi
-Ekiplerin yaptığı operasyonlar
-Polislerin masaları kesmesi
-Ele geçirilen uyuşturucu maddeler

(Aktüel Görüntü)
-Ele geçirilen uyuşturucu maddelerin görüntüsü
-Polis ekiplerinin avluda uyuşturucu maddeleri sergilemesi
-Polis ekiplerinin masaları kesmesi
-Masanın içinden çıkan uyuşturucu maddeler
-Genel ve detaylar

28.09.2017 - 12.12 Haber Kodu : 170928059

13- ÇİFTLİK EVİNDE FİLM GİBİ OPERASYON

Haber-Kamera: Ali AKSOYER/İSTANBUL(DHA)
Sultangazi'de iki uyuşturucu çetesi arasında yaşanan 1 kişinin ölümü 1 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan silahlı çatışma olaylarının şüphelileri Silivri'de bir çiftlik evine yapılan film gibi operasyonla gözaltına alındı. Özel harekat polisleri ve polis helikopterinin destek verdiği operasyonda 4 şüpheli gözaltına alındı. Çiftlikte bulunan çok sayıda tüfek ve tabanca inceleme altına alındı. Yakalanan şüphelilerin cinsel saldırıdan, yaralamaya, hırsızlıktan uyuşturcu kullanmaya çok sayıda polis geliş kayıtları var.

SOKAK ORTASINDA ÇATIŞMA YAŞANMIŞTI

Sultangazi ilçesi Uğur Mumcu mahallesi, 2316 sokak üzerinde bir oto yıkamacıda 23 Eylül 2017 tarihinde meydana gelen olayda, yıkamacı önüne gelen iki araçtan içerde oturanların üzerine ateş açılmıştı. Oto yıkamacıda bulunanlarında karşılık vermesi çıkan silahlı çatışma sonucu Orhan A.(43) vurularak hayatını kaybederken Arig M.(30) ağır şekilde yaralanmıştı. Saldırganlar olayın ardından kaçmışlardı.

ÖLEN KİŞİNİN ÇOK SAYIDA SABIKASI ÇIKTI

Asayiş Şube Müdürlüğü tarafından başlatılan soruşturmada, olayın iki uyuşturucu çetesi arasında yaşanan rant kavgası sonucu meydana geldiğini tespit edildi. Saldırı sırasında hayatını kaybeden Orhan A.'nın daha önceden uyuşturucu bulundurmak, yağma, gasp, mühür ihlali, tehdit, yaralama gibi suçlardan onlarca kaydı olduğunu tespit etti.

ÇİFTLİK EVİNE FİLM GİBİ OPERASYON

Cinayet Büro Amirliği ekipleri saldırıyla ilgili güvenlik kameralarını inceleyek önce saldırganların kullandığı otomobillerin plakasını ardından kimliklerini tespit etti. Gerekli delillerin toplanmasının ardından Silivri, Büyüksinekli köyünde önceki gün operasyon yaptı. Özel harekat polisleri, ve polis helikopterinin katıldığı operasyonda baskın yapılan çiftlik evinde Vahap P.(35), Ağıt K.(35), Mahsun K.(23) ve Yasin G.(24) gözaltına alındı. Şüphelileriden Ağıt K.'nın ayağından vurulduğu öğrenildi. Operasyon sırasında saldırganlarında polisle kısa bir çatışmaya girdikleri belirtildi.

ÇİFTLİKTE BULUNAN SİLAHLAR İNCELENİYOR

Polis saldırganları etkisiz hale getirdikten sonra çiftlik evinde yaptığı aramada çok sayıda av tüfeği, yivli tüfek ve 4 adet tabancayı inceleme altına aldı. Ele geçirilen silahların balistik incelemesinin yapıldığı öğrenildi. Öte yandan çiftilk evinde yapılan aramada çok miktarda para ele geçirildiği belirtildi.

HEPSİNİN ONLARCA SABIKASI VAR

Gayrettepe'de bulunan Asayiş Şube Müdürlüğüne getirilen şüphelilerden 3'ünün daha önceden cinsel saldırı yüzünden polise geliş kayıtları bulunduğu öğrenildi. Şüphelilerden Vahap P.'nin daha önceden huzuru bozma, ruhsatsız silah bulundurmak, uyuşturucu bulundurmak, cinsel istismar, kasten yaralama suçlarından polise geliş kaydı bulunduğu öğrenildi. Diğer şüpheli Agıt K.'nin ise uyuşturucu bulundurmak, yaralama, mala zarar vermek, cinsel saldırı suçlarından daha önceden gözaltına alındığı belirlendi. Diğer şüpheliler Mahsun K.'nın da uyuşturucu bulundurmak, kasten yaralama, mala zarar vermek suçlarından, Yasin G.'nin ise cinsel saldırı ve kasten yaralama suçlarından polise geliş kaydının olduğu belirlendi.

Poliste işlemleri tamamlanan şüpheliler geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye sevk edildiler.

Görüntü Dökümü:
------------
-Baskınla ilgili görüntüler
-Şüphelilerin adliyeye sevki
28.09.2017 -11.37 Haber Kodu : 170928050

==========================

14 - BERAT ALBAYRAK VE BİLAL ERDOĞAN'A HAKARET EDİLMESİ DAVASI...

Haber: Özden ATİK / İstanbul, DHA
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Necmettin Bilal Erdoğan ve İHH İnsani Yardım Vakfı'na ilişkin sözleri nedeniyle "Tekmili Birden IŞİD" adlı kitabın yazarı Hamide Yiğit'in yargılanmasına başlandı.
Mahkeme, "Basın Yoluyla hakaret", "Kamu görevlilerine hakaret" ve "Basın yoluyla terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından toplam 2 yıl 4 aydan 14,5 yıla kadar hapis istenen sanık Yiğit hakkındaki dosyanın "iftira" suçu yönünden asliye ceza mahkemesine gönderilmesine karar verdi.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanıklar Hamide Yiğit ve Gülhanım Akkaya katılmadı. Müştekiler Necmettin Bilal Erdoğan, Berat Albayrak ve İHH Vakfı Yönetim Kurulu'nu ise avukatları temsil etti. Müşteki avukatları, sanıklardan şikayetçi olduklarını belirterek davaya katılma talebinde bulundu. Mahkeme heyeti, suçtan zarar görme ihtimaline binaen müştekiler Berat Albayrak ve Necmettin Bilal Erdoğan'ın "katılan" sıfatlarının kabulüne karar verdi.

SAVCI MÜTALAASINI VERDİ
Duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan Savcı Uğur Yaşar Güngör, sanık Hamide Yiğit'in yazarı olduğu "Tekmili Birden IŞİD, El Kaide'den IŞİD'e Amerika için Cihat" isimli kitapta, müştekilerin silahlı terör örgütü IŞİD'e yardım ettikleri ve bu örgütü destekledikleri iddiasına yer verildiğini belirtti. Mütalaada, bu suçun "Basın yoluyla iftira" suçunu oluşturduğu, bu suçtan yargılama yapma görevinin ise İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ne ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesini talep edildi. Sanık Hamide Yiğit hakkında, kitabında "Silahlı terör örgütü (PKK/PYD) propagandasını yapmak" suçundan ise dosyanın ayrı bir esas üzerinden sürdürülmesi istendi.

ÖRGÜT PROPAGANDASI DAVASI AĞIR CEZADA DEVAM EDECEK
Mahkeme heyeti, sanık Hamide Yiğit hakkında "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan ve kitabı basan Tekin Yayınevi sorumlusu sanık Gülhanım Akkaya hakkında ise "Açıklama ve yayınlama suçunun basın yoluyla işlenmesi" suçundan açılmış dava dosyasının ayrılarak sürdürülmesine hükmetti. Sanık Hamide Yiğit hakkında "Basın yoluyla iftira" suçundan ise görevsizlik kararıyla dosyanın İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verdi.

SANIK HAMİDE YİĞİT: "KİMSEYE HAKARET ETME KASTIM YOK"
Öte yandan sanık Hamide Yiğit Ankara'da talimatla alınan ifadesinde, "Ben akademisyen geçmişi olan bir araştırmacı yazarım. Kitabımı 2 yıllık çalışma süreci sonunda 350'nin üzerinde kaynakçadan faydalanarak yazdım. Eserdeki kaynakçalar usulüne uygun olarak belirtilmiştir. Terörü övme gibi bir amacım yoktur. El Kaide ve IŞİD'i anlattım. Ortadoğu'nun barışına hizmet etmek için bu eseri yazdım. Kimseye hakaret etme kastım yoktur" dediği belirtildi.

İDDİANAME
İddianamede, sanık Hamide Yiğit'in birinci baskısı 2016 yılında yapılan "Tekmili Birden IŞİD, El Kaide'den IŞİD'e Amerika için Cihat" isimli kitabın yazarı olduğu, kitabın içeriğindeki ifadeler dolayısıyla İHH Vakfı, Necmettin Bilal Erdoğan ve Berat Albayrak vekilleri tarafından savcılığa şikayette bulunulduğu ifade ediliyor. Kitapta sanık hakkında Türkiye Cumhuriyeti devleti ve hükümeti ile ilgili iddiaları nedeniyle TCK'nin 301. maddesi uyarınca ayrı bir soruşturma açıldığı ve Adalet Bakanlığı'ndan izin alınmak üzere fezleke düzenlendiği belirtiliyor. Sanık Hamide Yiğit hakkında "Zincirleme şekilde sesli yazılı, görüntülü ileti yoluyla hakaret", "Basın Yoluyla hakaret", "Kamu görevlilerine hakaret" ve "Basın yoluyla terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından 2 yıl 4 aydan 14,5 yıla kadar hapis istemiyle cezalandırılması talep edilirken; kitabı basan yayınevi sahibi Gülhanım Akkaya'nın "Açıklama ve yayınlama suçunun basın yoluyla işlenmesi" suçundan 5 bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılması talep ediliyor.

========================

16- İSTANBUL'DAKİ ANA DARBE TEŞEBBÜSÜ DAVASI…(1)

Haber: Serpil KIRKESER / İstanbul DHA
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminde İstanbul'daki eylemleri planladıkları iddia edilen 9'u firari 15'i tutuklu toplam 24 sanığın yargılandığı davanın 12. duruşması başladı. Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampusunun karşısında bulunan binada İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen duruşmaya 15 tutuklu sanık ile taraf avukatları hazır bulundu. Duruşma, tutuklu sanık Muzaffer Düzenli'nin avukatının savunması ile devam ediyor.

==============================

16- 21. İSTANBUL TİYATRO FESTİVALİ PERDELERİNİ AÇIYOR

Haber: Orhan SENCER / İSTANBUL, (DHA)
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 21. İstanbul Tiyatro Festivali, 13-26 Kasım tarihleri arasında tiyatroseverlerle buluşacak.
21. İstanbul Tiyatro Festivali'nin programı Zorlu PSM Sky Lounge'da gerçekleştirilen özel bir gecede tanıtıldı. Mert Fırat'ın sunuculuğu üstendiği gecede 21. İstanbul Tiyatro Festivali Onur Ödülleri de takdim edildi. Toplantının açılış konuşmasını yapan İKSV Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, festivalin bu yıl 6 uluslararası, 13 yerli yapıma yer verdiğini belirterek, şunları söyledi:
"2002 yılında sürdürülebilirliğini sağlamanın bir yöntemi olarak iki yılda bir düzenlenmeye başlayan İstanbul Tiyatro Festivali, 2017'den itibaren izleyicileriyle yeniden her yıl buluşacak. Bu kararı hayata geçirme sürecinde İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nı heyecanla, dayanışmayla, dostlukla destekleyen izleyicilerimize, sanatçılara ve sponsorlarımıza gönülden teşekkür ediyoruz. 1989 yılından bu yana Türkiye'den ve dünyadan performans sanatları alanındaki en özgün, en dikkat çekici örnekleri izleyiciyle buluşturan festivalimiz bu yıl programında 6 uluslararası, 13 yerli yapıma yer veriyor. İzleyiciler, festivalin devam ettiği iki hafta süresince tiyatronun heyecan verici dünyasında derin bir nefes alma şansı yakalayacak. 50. yılına doğru ilerlerken İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nın hedeflerinden biri, özellikle gençler için etkinliklerinin erişilebilirliğini artırmak ve daha fazla kişinin kültür-sanat yaşamına katılımını sağlamak. İKSV Kültür-Sanat Kart projemizin yanı sıra festivallerimizde de bu amaçla bazı yenilikler yapıyoruz. İstanbul Tiyatro Festivali'nde de bu yıl, festival sponsorları Aygaz, Opet ve Tüpraş'ın desteğiyle, festivalin öğrenci biletlerinin 10 TL karşılığında alınabilmesini sağlıyoruz. Öğrencilerin festivali takip edebilmelerinin önündeki maddi engelleri kaldırabilmek amacıyla geliştirdiğimiz bu uygulamaya katkılarından dolayı sponsorlarımıza içten teşekkürlerimizi sunuyor ve tüm öğrencileri oyunlarımıza bekliyoruz. Tiyatro, kendimizi ve dünyamızı farklı bir bakış açısıyla yeniden keşfetmemizi sağlayan, düşüncelerimizi bağımsızlaştıran bir güce sahip. İzleyicilerimizin festival boyunca bu gücü hep hissetmelerini ve doyurucu bir festival dönemi geçirmelerini diliyor, festivali geniş kitlelere duyurmak konusundaki çabaları için basın mensupları ile festivalimizin gerçekleştirilmesine katkıda bulunan tüm kurum ve kuruluşlara teşekkürlerimi sunuyorum."

Aygaz Genel Müdürü Gökhan Tezel, geleceğe yatırım yapan projelere destek verdiklerini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"Aygaz olarak, içinde bulunduğumuz toplumdan bağımsız bir gelişimin mümkün olamayacağı bilinciyle geleceğe yatırım yapan projelere destek veriyoruz. Köklü bir kültürel zenginliğe sahip ülkemizde çeşitli alanlarda sürdürülebilir projeler yürütüyor, bu faaliyetlerin daha da çoğalmasına katkı sağlamayı amaçlıyoruz. Uzun yıllar İstanbul Tiyatro Festivali'ne verdiğimiz destek de bu değerli projeler arasında yer alıyor. İstanbul'u tiyatronun merkezi haline getiren, 13 yıldır destek verdiğimiz İstanbul Tiyatro Festivali'nin bundan böyle her yıl düzenlenecek olmasından ve bu yıl ayrıca festival kapsamındaki öğrenci projesine de sponsor olarak daha fazla gencin tiyatro ile buluşmasına vesile olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bizimle aynı heyecanı paylaşan tüm sanatseverlere ve sanatçılara iyi seyirler dilerken, bu değerli organizasyonun gerçekleştirilmesinde emeği geçen başta festival ekibi olmak üzere herkese teşekkürlerimizi sunuyorum."

Opet Genel Müdürü Cüneyt Ağca da şöyle konuştu:
"Türkiye'nin markası Opet, kültür, sanat ve spora destek olmayı öncelikli görevleri arasında sayan bir marka. İstasyonlarımızdaki ürün ve hizmetlerimizin yanı sıra sosyal sorumluluk projelerimiz ve sponsorluklarımız ile de Türk insanının hayatının içinde yer alıyor ve farkındalık yaratıyoruz. Projelerimizin sonuçlarını ve sürdürülebilirliğini önemsiyoruz. Ülkemizde gerçekleşen sanat etkinlikleri arasında öncü bir role sahip olan ve bugüne kadar iki yılda bir hayata geçen Tiyatro Festivali'nin bundan böyle her yıl seyirciyle buluşacak olması da bizlere ayrı bir sevinç katıyor. Bu yıl, 'öğrenci bileti' uygulamasıyla daha fazla gencimizin bu seçkin eserleri izleme fırsatı bulacak olması bizleri ayrıca mutlu ediyor. Toplumumuzun kültürel zenginleşmesi için büyük önem taşıyan tiyatro sanatının nitelikli ve güncel örneklerinin izleyiciyle buluşturulduğu bu değerli organizasyonla, genç kuşakların zihninde yeni ufukların açılmasına fırsat sunuyor olmaktan ötürü gururluyuz."

Tüpraş Kurumsal İletişim Müdürü Seval Kızılcan, İstanbul Tiyatro Festivali'ni bu yıl da destekliyor olmaktan gurur duyduklarını söyleyerek, şu ifadeleri kullandı:
"Tüpraş olarak, ülkemizin enerji ihtiyacını karşılamakta üstlendiğimiz rolün yanı sıra, sürdürülebilir kültür politikalarının geliştirilmesini sorumluluklarımız arasında sayıyoruz. Koç Topluluğu Enerji Grubu Şirketi olarak, kurucumuz merhum Vehbi Koç'un "ülkem varsa ben de varımö felsefesinden aldığımız ilhamla İstanbul Tiyatro Festivali'ni bu yıl da destekliyor olmaktan gurur duyuyoruz. Ülkemiz ve tiyatro sanatımıza itibar sağlayan uluslararası bu festivali başarıyla organize eden İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'na teşekkürlerimizi sunuyor, herkese keyifli ve enerjisi yüksek, "bağımsızlık" teması ile tiyatro bağımlılığımızı artıracak bir festival diliyoruz. Tüpraş enerjisi ile kültür ve sanatı gönülden desteklemeye devam edecek."

İstanbul Tiyatro Festivali Direktörü Leman Yılmaz ise, 21. İstanbul Tiyatro Festivali programı ile ilgili detayları aktardı ve bu yıldan itibaren festivalin her yıl olmasına dair yaşadığı mutluğu ve düşünceleri şu sözlerle ifade etti: "21. İstanbul Tiyatro Festivali önemli değişiklikleri de beraberinde getiriyor. Bildiğiniz gibi İstanbul Tiyatro Festivali, 2002-2016 yılları arasında iki yılda bir düzenlenerek yoluna devam etmişti. Bizler ise gerek seyirciler, gerek festivalin mutfağında çalışanlar olarak festivalin ilk fırsatta yeniden ilk düzenine dönebileceği umudunu hep yüreğimizde taşıdık. Bunun için çalışmalar yaptık, destekler bulmaya çalıştık. İstanbul gibi büyük bir kentte iki yılda bir düzenlenen bir tiyatro festivalinin yeterli olmadığını biliyorduk. Seyircimizin yabancı yapımları iki yılda bir ancak festival programında izleyebildiğinin farkındaydık. Yerli ve yabancı yapımların her geçen gün gelişen bir üretim ağı içinde olduğunun ve bu sürece festivalin ayak uydurması gerektiğinin bilincindeydik. Çalışmalarımızı hızlandırdık ve 2017 yılından başlayarak İstanbul Tiyatro Festivali'ni her yıl düzenlemeye karar verdik. Festivalimizin dönemi Mayıs ayı idi. Ancak kentin yapısal faktörleri, ilk gösterimlerini festivalde yapan yapımların yurtdışı festivallerinde yer alabilmesi için yeterli zamana sahip olabilmeleri, sezona hazır olmaları, yurt dışındaki festivallerin ve tiyatroların sezon programlarıyla eş zamanlı olabilmek adına festivalimizi kasım ayına aldık."
Basın toplantısı ve ödül töreninde ayrıca 21. İstanbul Tiyatro Festivali'nin gerçekleştirilmesine katkıda bulunan TC Kültür ve Turizm Bakanlığı, Bakırköy Belediyesi, Kadıköy Belediyesi, Zorlu Performans Sanatları Merkezi, Zorlu Holding A.Ş, ENKA Vakfı, Institut Français İstanbul, Tekfen Holding, Goethe-Institut İstanbul ve İsveç Başkonsolosluğu'na birer teşekkür plaketi de verildi.

ÜÇ İSME ONUR ÖDÜLÜ
21. İstanbul Tiyatro Festivali Onur Ödülleri'ne bu yıl tiyatro dünyasının üç önemli ismi layık görüldü. Festivalin ilk Onur Ödülü, yönetmen, senarist, dekoratör ve akademisyen Duygu Sağıroğlu'na takdim edildi. Festivalin bir diğer Onur Ödülü yarım asırdır gazeteci, yazar, insan hakları savunucusu, feminist ve gönülden bir tiyatrosever olarak Türkiye'nin kültür-sanat yaşamına damga vurmuş Zeynep Oral'a verildi. Festivalin son Onur Ödülü ise, kural tanımayan koreografileriyle dünya çapında ses getiren, günümüzün en önemli koreograflarından Angelin Preljocaj'a verilecek. Angelin Preljocaj'a ödülü, 18 Kasım Cumartesi akşamı Zorlu PSM Ana Tiyatro'da sahnelenecek son eseri Fresk'in gösteriminin ardından sunulacak.

19 TİYATRO VE DANS TOPLULUĞUNDAN 55 GÖSTERİ
21. İstanbul Tiyatro, Koç Holding Enerji Grubu Şirketleri Aygaz, Opet ve Tüpraş'ın sponsorluğunda 13-26 Kasım tarihleri arasında zengin bir programla tiyatroseverlerle buluşacak. İlk kez 1989 yılında gerçekleştirilen, yerli ve yabancı tiyatro, dans ve performans topluluklarının izleyiciyle buluştuğu uluslararası bir etkinlik olan İstanbul Tiyatro Festivali, 2002 yılından beri iki yılda bir Mayıs ayında düzenleniyordu. Festival, bu sene yıllık seyrine geri dönecek ve iki hafta boyunca ulusal ve uluslararası klasik ve çağdaş yorumları izleyiciler ile buluşturacak. 21. İstanbul Tiyatro Festivali'nde yurt dışından 6, Türkiye'den 13 olmak üzere 19 tiyatro dans ve performans topluluğunun 55 gösterisinin yanı sıra yan etkinlikler programında bulunan okuma tiyatrosu, söyleşi ve kitap tanıtımları, film gösterimleri, atölye çalışmaları ve ustalık sınıfları gibi ücretsiz etkinlikler de gerçekleştirilerek.

18 FARKLI MEKANDA İZLEYİCİYLE BULUŞACAK
21. İstanbul Tiyatro Festivali oyunları ve yan etkinlikleri her iki yakadaki 18 farklı mekanda izleyicileriyle buluşacak. Festival oyunları "En Yüksek Katkıda Bulunan Mekan Sponsoruö Zorlu PSM (Ana Tiyatro, Drama Tiyatrosu, Studio) başta olmak üzere Moda Sahnesi, ENKA İbrahim Betil Oditoryumu, Çevre Tiyatrosu, Caddebostan Kültür Merkezi, Yunus Emre Kültür Merkezi (Turhan Tuzcu Sahnesi, Müşfik Kenter Sahnesi), DasDas, Kenter Tiyatrosu, ve MSGSÜ Bomonti Yerleşkesi Şebnem Selışık Aksan Sahnesi salonlarında izlenebilecek. Festival programında yer alan ücretsiz yan etkinlikler ise, Tüyap Kitap Fuarı, Moda Sahnesi, Fransız Kültür Merkezi, MSGSÜ Bomonti Yerleşkesi, Sahne Khas, Studio Oyuncuları ve Salon İKSV'de gerçekleştirilecek.

FESTİVALİN ULUSLARARASI KONUKLARI…
21. İstanbul Tiyatro Festivali bu yıl yurt dışından 6 tiyatro ve dans topluluğunu konuk edecek. Festivalde Antik Yunan tiyatrosunun efsanevi yönetmeni Theodoros Terzopoulos'un kurucusu ve yönetmeni olduğu Attis Tiyatrosu, 7 yıl aradan sonra Bir Daha ile, bu yıl Onur Ödülü'nü alacak kural tanımayan koreografileriyle dünya çapında ses getiren Fransız koreograf Angelin Preljocaj ise son eseri Fresk ile izleyicilerle buluşacak. Shakespeare'in ölümsüz oyunu III. Richard ise çağdaş tiyatro sahnesinin en heyecan verici isimlerinden Thomas Ostermeier'in yorumuyla sahnelenecek. Festival seyircisinin 18. İstanbul Tiyatro Festivali'nde sahnelenen Hamlet'teki performansıyla hatırlayacağı Lars Eidinger, III. Richard karakteriyle izleyenleri yine büyüleyecek. Festival programında ayrıca İtalyan katılımcı tiyatro topluluğunun hem çocukları hem de büyükleri dünyaya kelebeklerin gözünden bakmaya davet ettiği Kelebekler, Portekizli yönetmen Pedro Penim'in 2017'den başlayarak bir melankoli atlasının kılavuzluğunda zamanda yolculuğa çıkaran performansı Önce ve Lübnan asıllı Kanadalı oyun yazarı ve yönetmen Wajdi Mouawad'ın hem yazıp hem yönettiği hem de oynadığı, Mouawad'ın kişisel arayışına dair duygu yüklü bir oyun olan Yalnız yer alacak.

FESTİVALİN YERLİ YAPIMLARI…
21. İstanbul Tiyatro Festivali programında Türkiye'den 13 yapım yer alacak. Festivalin ilk oyunu çağdaş tiyatro sahnesinin dikkat çekici yönetmenlerinden Serdar Biliş'in güncel yorumu ile Çehov klasiği Martı, Pürtelaş Tiyatro prodüksiyonu ve güçlü oyuncu kadrosuyla seyircisiyle buluşacak. 21. İstanbul Tiyatro Festivali programında B Planı prodüksiyonu Sami Berat Marçalı'nın yazıp yönettiği öteki olmak, göçmenlik ve iletişim meseleleri çevresinde kurguladığı oyunu Yuva, Semaver Kumpanya'dan yönetmen Volkan M. Sarıöz'ün rejisiyle Herman Koch'un aynı adlı romanından uyarlanan Akşam Yemeği, Bakırköy Belediye Tiyatroları'ndan Ceren Ercan'ın yazdığı ve Yelda Baskın'ın yönettiği Seni Seviyorum Türkiye ve Shakespeare ile oyunlar oynamayı seven Kemal Aydoğan'ın yönetiminde Fırtına da sahnelenecek. Festival programında ayrıca, İsviçreli oyun yazarı Friedrich Dürrenmatt'ın yazdığı, usta tiyatrocu Ahmet Mümtaz Taylan yönetmenliğinde DasDas Sahne prodüksiyonuyla Uyarca, Türk tiyatrosunun büyük ustası Genco Erkal'ın yönettiği ve çağın en can yakıcı derdine değinen Göçmenleeeer, Galata Perform'un yerli tiyatro yazınına yeni soluklar kazandırdığı Yeni Metin Yeni Tiyatro projesinin bir ürünü olan When In Rome Mesut Arslan'ın şaşırtıcı rejisiyle, işlerinde bedenin olanaklarını araştıran, yeni nesil tiyatronun başarılı isimlerinden yönetmen Mirza Metin'in tasarlayıp yönettiği Şermola Performans yapımı olan Panopticon yer alacak. Çağdaş dans sanatçısı Canan Yücel Pekiçten, konsepti ve koreografisi kendisine ait olan performansı All About The Heart ile üç farklı operaya konu olmuş üç kadın karakterin öyküsünü bildiğimizin ötesinde bir yorumla sahneye taşırken, çalışmalarını beden, ses ve ritim ilişkisi üzerine yoğunlaştıran çağdaş dans ikilisi Taldans ise, ilk Rus fütürist operası Güneşin Zaptı'nı festival seyircisiyle buluşturacak. Türkiye edebiyatının insanın karanlık tarafını anlatan derin ve sessiz ustası Nahid Sırrı Örik'in, bugüne dek hiç sahnelenmeyen yapıtı İhanet Ankara Devlet Tiyatroları tarafından Özen Yula yönetiminde sahnelenecek. Zorlu Holding'in düzenlediği Bir Hayal Bir Oyun yarışmasının kazananı 9 yaşındaki Gökhan Kızıklı'nın sınır tanımayan hayalleri, Serdar Saatman'ın uyarlaması, Gaye Cankaya'nın yönetmenliğini üstlendiği Zorlu Çocuk Tiyatrosu'nun yapımı Karton Şehir sahneye taşınacak.

FESTİVALİN YAN ETKİNLİKLERİ…
21. İstanbul Tiyatro Festivali'nde gösterilerin yanı sıra 10'nun üzerinde okuma tiyatrosu, söyleşi ve kitap tanıtımları, film gösterimleri, atölye çalışmaları ve ustalık sınıfları da ücretsiz gerçekleştirilecek. Antik Yunan tiyatrosunun yaşayan efsanesi, Attis Tiyatrosu'nun kurucusu ve yönetmen Theodoros Terzopoulos, Dionysos'un Dönüşü kitabının da tanıtılacağı bir söyleşi ve Küreselleşme Çağında Oyuncu başlıklı panelde izleyiciyle bir araya gelecek. Yönetmenin festival kapsamında sahnelenecek ve bir üçlemenin son halkası olan Bir Daha eserinin ilk oyunları olan Alarme ve Amor'nun beyazperde gösterimleri de yapılacak.
Yan etkinlikler kapsamında İsveçli yönetmen ve oyun yazarı Mattias Andersson tarafından kaleme alınan İyi Davranışlar'ın okunacağı, Yiğit Özşener yönetmenliğinde bir okuma tiyatrosu ve ardından yazarın katılımıyla bir söyleşi gerçekleştirilecek. Yan etkinlikler programında ayrıca dans ve performans sanatçısı Tuğçe Tuna ve İsveçli yönetmen, dramaturg ve müzisyen Johan Petri ve Türkiye Eleştirmenler Birliği işbirliğinde birer atölye çalışması, Festivalin onur ödülü sahibi Angelin Preljocaj'ın çağdaş yorumu ile sahneye koyduğu Blanche Neige'in ve Oliver Assayas tarafından Preljocaj yapıtı Eldorado'nun prova sürecinde çekilen belgesel Eldorado/Preljocaj'ın gösterimleri, Studio Oyuncuları'nın kurucusu ve çok sayıda başarılı oyuncunun "hoca"sı Şahika Tekand'dan bir ustalık sınıfı ve "Türkiye ve Avrupa'da Çocuklar İçin Kültür ve Sanat" başlıklı bir söyleşi yer alıyor.

ULUSLARARASI TİYATRO PROFESYONELLERİNE YÖNELİK ETKİNLİKLER…
Festival kapsamında yerli tiyatro sahnesinin başarılı örneklerinin yurt dışında farklı festivallerin ve kurumların programlarında yer almasını ve daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlamak amacıyla ilk kez 2014'te düzenlenmeye başlayan "Uluslararası Platform" 2017 yılında da devam edecek. Bu yıl İstanbul Tiyatro Festivali uluslararası konuklarını iki farklı tarihte ağırlayacak. İlk buluşma İstanbul Tiyatro Festivali ve Corner in the World X bomontiada ALT işbirliğiyle 16-19 Kasım tarihlerinde gerçekleştirilecek. Fransa'dan ONDA Kurumu'nun desteği ile çok sayıda tiyatro profesyoneli festival programından bir bölümü izleme fırsatı bulacak. İkinci profesyonel buluşma ise 23-26 Kasım tarihlerinde gerçekleştirilecek.

Görüntü Dökümü:
------------------------
-Basın toplantısındaki açıklamalar
-Ödül töreni
-Detaylar

28.09.2017 - 13.35 Haber Kodu : 170928095_

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: