1- "TEKMECİ SALDIRGAN" DAVASINI İZLEYEN KADINLARDAN ADLİYE BAHÇESİNDE AÇIKLAMA
"8 Mart'ta yeni haklar kazanmak için iddialıyız
"Bugün bu dava da bu açıdan önemlidir. Kadınların özgürlüklerine, yaşam tarzlarına saldırılara karşı olay vuku bulduğunda çok önemli bir tepkiyi yükseltti toplumumuz ve bu anlamda da geri adımlar attırdı"
Haber-Kamera: Arzu KAYA, İstanbul DHA
Çekmeköy'de belediye otobüsünde Ayşegül Terzi'ye şort giydiği için tekme atan Abdullah Çakıroğlu'nun 9 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davada hakkında zorla getirme kararı çıkarıldı.
"DÜNYA KADINLAR GÜNÜNDE KADINLARIN DAVASINDAYIZ"
8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde görülen davanın 4. celsesi için duruşma öncesi ve sonrası basın açıklamaları yapıldı. Dava öncesi adliye bahçesinde açıklama yapan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyesi çok sayıda kadın "8 Mart Dünya Kadınlar Gününde kadınların davasındayız", "Ayşegül'e atılan tekmenin hesabını soracağız" yazılı pankartlar açarak, "Kadın cinayetlerini durduracağız" ve "Asla yalnız yürümeyeceksin" şeklinde sloganlar attı.
"BUNDAN SONRA FAİLLERİN BUNLARI GERÇEKLEŞTİRMELERİ DAHA ZORDUR"
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav kadınların zor günler geçirdiğini belirterek, "İşte bunu belgeleyen davalardan birinin kapısındayız şuanda. Kadınların sesi her gün kan dondurucu bir şekilde ölümle kesilmeye çalışıldı. Şiddet yükseldi, yaşam tarzımıza müdahaleler oldu. 8 Mart'ta yeni haklar kazanmak için iddialıyız. Bugün bu dava da bu açıdan önemlidir. Kadınların özgürlüklerine, yaşam tarzlarına saldırılara karşı olay vuku bulduğunda çok önemli bir tepkiyi yükseltti toplumumuz ve bu anlamda da geri adımlar attırdı. Şimdi biz yaşam tarzını çok daha cesaretle sahipleniyoruz. Ayşegül kardeşimizi çok yıpratan bir süreç yaşadık ama bundan sonra faillerin bunları gerçekleştirmeleri kesinlikle daha zordur" dedi.
"BÖYLE BİR GÜNDE EMEKLERİMİZİN KARŞILIĞINI ALMAK UMUDUYLA..."
Dava sonrası adliye bahçesinde konuşan Ayşegül Terzi'nin avukatlarından Bahar Ünlüer Öztürk ise, "3 Mayıs'ta sanık zorla getirilecek. 8 Mart, böyle bir günde emeklerimizin karşılığını almak umuduyla emeklerinizin kutlu olmasını temenni ediyoruz" diye konuştu. Dava bitiminde yapılan açıklamaya Terzi'nin babası Temel Terzi de katıldı.
2- JANDARMADAN KADIN SÜRÜCÜLERE KARANFİLLİ JESTİ
Haber-Kamera: İhsan YALÇIN / İstanbul DHA
İstanbul İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Dünya Kadınlar Günü nedeniyle yol kontrolünde durdurdukları araçlardaki kadınlara karanfil hediye etti.
İstanbul İl Jandarma Komutanlığı bugün 400 jandarma personeliyle 10 ilçede asayiş denetimi yaptı. Motorlu asayiş timleri ile trafik ekiplerinin de destek verdiği denetimlerde, narkotik ve arama kurtarma köpekleri de kullanıldı.
Uygulama noktalarından biri de Zekeriyaköy'dü... 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla özellikle kadın sürücülerin kullandığı araçlar durduruldu. Jandarma ekipleri, kadın sürücülere ve araçlardaki kadınlara sürpriz yaparak karanfil ve çeşitli hediyeler verdi. Kadınlar kendilerini karanfillerle karşılayan jandarma ekiplerini görünce bir anlık şaşkınlık yaşa da bu jest karşısında ekiplere teşekkür etti.
3- İSTİNAF MAHKEMESİ BALYOZ DAVASI SANIĞININ 800 BİN LİRA TAZMİNATINI 120 BİN LİRAYA DÜŞÜRDÜ
Haber: Yüksel KOÇ/İSTANBUL, İstinaf Mahkemesi, İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Balyoz sanıklarından emekli Kurmay Albay Hasan Nurgören'e verdiği 800 bin TL'lik manevi tazminat davasına ilişkin kararını kaldırdı. İstinaf Mahkemesi, Nurgören'e 120 bin TL manevi tazminat ödenmesine hükmetti.
Balyoz davasından 14 Şubat 2011 tarihinde Balyoz davasından tutuklandıktan sonra 9 Ekim 2013 tarihinde tahliye olan Emekli Kurmay Albay Hasan Nurgören, beraat ettikten sonra İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ne başvurarak, İstanbul Muhakemat Müdürlüğü aleyhine 136 bin 175 lira maddi, 2 milyon lira da manevi tazminat davası açtı.
Davaya bakan İstanbul 3 Ağır Ceza Mahkemesi, Nurgörün'in tazminat talebini 1 Kasım 2016 tarihli duruşmada karara bağladı.
Maddi kaybı olmadığı gerekçesi ile Nurgören'in 136 bin 175 liralık maddi tazminat talebini reddeden İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi, 2 milyon liralık manevi tazminat talebini de kısmen kabul etti. Davalı İstanbul Muhakemat Müdürlüğü'nün davacı Nurgören'e 800 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmeden mahkeme, bu paraya, tutuklama tarihi olan 14 Şubat 2011 tarihinde itibaren yasal faiz işletilmesine karar verdi.
Taraflar bu kararı İstinaf Mahkemesi'ne taşıdı. İstinaf Mahkemesi, tarafların talebini duruşmalı karara bağlama kararı alarak bugüne duruşma günü verdi.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi'nde bugün görülen duruşmaya, davacı Hasan Nurgören ve Avukatı İlkay Sezer katılırken, İstanbul Muhakemat Müdürlüğü'ne temsilen kimse duruşmaya gelmedi.
Duruşmada söz alan Hasan Nurgörün, 2011 yılında Erzincan Muhabere Alay Komutanlığı'nda görevliyken tutuklandığını belirterek, "32 ay haksız yere tutuklu kaldım. Ben teğmenlikten itibaren sınıf birincisi olarak Kurmay Albaylığa kadar çıktım. Bu başarıdan dolayı alay komutanı olarak görevlendirildim. TSK'da alay komutanı olarak görev yapanların yüzde 100'e yakını generalliğe terfi eder. Eğer bu kumpas olmasaydı 2011 yılında generalliğe terfi edecektim. Ailece bu konuda mağdur olduk. Mağduriyetlerin maddi olarak telafi edilmesi mümkün değildir. Ben tahliye olduktan sonra tekrar göreve döndüm. 2 yıl çalıştım, ancak aradan süre de geçtiği için rütbe ve makam olarak bu mağduriyetlerin giderilemeyeceğini anladım. Sonra emekli oldum. Bu nedenle dilekçemiz doğrultusunda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini talep ederim" dedi.
Müvekkili Nurgörün ile aynı dönemde orduda bulunduğunu söyleyen Avukat İlkay Sezer, "Kendisini 17 yaşından beri tanırım. Kendisi onuru, haysiyeti ve şerefi için orduda görev yapmış, çok başarılı olduğu için malum kumpaslar sonucu tutuklanmıştır. Şayet tutuklanmasaydı şu an tümgenerallik rütbesinde olacaktı. Dilekçemiz doğrultusunda karar verilmesini talep ederiz" dedi.
Esas hakkındaki mütalaasını veren duruşma savcısı Osman Öztürk, yasal şartları oluşmadığı gerekçesi ile maddi tazminat talebinin reddine, sebepsiz zenginleşmeye neden olmayacak bir tutarda da manevi tazminata hükmedilmesini talep etti.
Kısa bir ara veren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi Başkanı Hasan Dicle, yerel mahkemece davacıya verilen 800 bin TL manevi tazminata ilişkin hükmü kaldırdıklarını açıkladı.
Yerel mahkemenin kararını kaldıran 19. Ceza Dairesi, zararı oluşmadığı gerekçesi ile davacının maddi tazminat talebini reddetti. 19. Ceza Dairesi oy birliği ile, davalı İstanbul Muhakemat Müdürlüğü'nün davacıya 120 bin TL tazminat ödemesine hükmetti.
Davaya ilişkin tutar 40 bin TL'nin altında olduğu için, tarafların bu kararı Yargıtay'a taşıma hakları bulunuyor.
========================
4- İSTANBUL'DA SİBER DOLANDIRICILIK OPERASYONU
* Dolandırıcılığın boyutunun 2 milyon lira olduğu belirtilirken 8 kişi tutuklandı
Haber-Kamera: Çağatay KENARLI , İstanbul DHA
İstanbul Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerine başvuran çok sayıda kişi, banka kartları ve kredi kartlarından bilgileri dışında para çekimi yapıldığı yönünde şikayetçi oldu. Polis ekipleri şikayetler doğrultusunda çalışma başlatarak şebekeyi 3 ay boyunca takip altına aldı. Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri çalışmaların ardından şüphelilerin kullandığı Ümraniye ve Beykoz'da bulunan adreslere operasyon düzenledi. Adreslerde yapılan aramalarda 2 dizüstü bilgisayar, 11 harddisk, çok sayıda hafıza kartı, çeşitli telefonlar ile sim kartlar ve 1 pompalı tüfek ele geçirildi. Operasyon kapsamında şebeke liderleri olduğu iddia edilen Ceyhun K.'nın da aralarında bulunduğu 22 kişi gözaltına alındı. Şüpheliler Vatan Caddesi'nde bulunan Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde ki işlemlerinin tamamlanmasının ardından dün mahkemeye sevk edildi. Şüphelilerden şebeke liderleri olduğu iddia edilen Ceyhun K. ile Salih A., Kadir T., Emre E., Sefa K., Halil İbrahim M., Nazan E. ve Emre T. çıkartıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.
BİRİ BANKACI GİBİ KONUŞTURUYOR, DİĞERİ HESAPTAN ÇEKİYOR
Şebeke üyeleri aradıkları vatandaşları genellikle 'Banka kartınızdan bilginiz dışında harcama yapılıyor. Böyle bir harcama mı yapıyorsunuz? Bilginiz dışında ise iptalini gerçekleştirelim' şeklinde ikna ederek kredi kart numarası, son kullanma tarihi ve cep telefonuna gelen şifreyi öğreniyordu. Daha sonra bu bilgilerle ele geçirilen hesaplardan çekilen paralar kendi hesaplarına aktarılıyordu.
YAKLAŞIK 2 MİLYON LİRA VURGUN
Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, ele geçirilen hard disklerde yaptığı ilk incelemelerde şebekesinin binlerce kişinin bilgileriyle yaklaşık olarak 2 milyon lira kazanç elde edildiğini değerlendiriyor.
HESABINDAKİ PARA LAS VEGAS'TAN ÇEKİLMİŞ
Şebekenin hesabından bilgisi dışında para çektiği mağdur Mürsel Kasapoğlu, Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne gelerek şikayetçi oldu. Kasapoğlu, cep telefonuna hesabından 20 dolar çekildiğine ilişkin mesaj gelmesi üzerine banka ile iletişime geçtiğini belirterek, "Cep telefonuma hesabınızdan 20 dolar çekildi diye mesaj geldi. Bunun üzerine gece bankanın müşteri hizmetlerini aradım. Bu sırada 300 dolar daha çekildiği yönünde bir mesaj daha geldi. Banka müşteri temsilcisiyle yaptığım görüşmelerde paranın Las Vegas'tan çekildiğini söyledi. Ben yurtdışına hiç çıkmadığımı ve işte olduğumu belirttim. Banka benden bu usulsüz işlem için parayı talep ediyor. Kredi kartı bilgilerime nasıl ulaştılar bilgim yok, beni daha önce hiç böyle bir şekilde de aramamışlardı" diye yaptığı görüşmeyi basın mensuplarına anlattı. Polis ekipleri ise şebekenin parayı İstanbul'dan çekmesine rağmen özel programlar aracılığıyla başka bir yerden çekilmiş gibi göstermiş olabileceğini öne sürdü.
Görüntü Dökümü
-------------
-Şüphelilerin bankadan para çekmesi
-Şüphelilerin sağlık kontrolünden geçirilmesi
-Sergiden görüntü
-Ele geçirilen bilgisayarlar
-Ele geçirilen harddiskler
-Mürsel Kasapoğlu ile röportaj
-Genel ve detay görüntüler
08.03.2017 - 13.03 Haber Kodu : 170308077_
==================
5- 2 MİLYON TL'LİK SAHTE PARFÜM OPERASYONU
Haber: Süleyman KAYA - Kamera: İbrahim AKTÜRK /İSTANBUL, Bahçelievler'de piyasaya sahte parfüm sürüldüğü ihbarı üzerine bir depoya baskın yapan polis, piyasa değeri yaklaşık 2 milyon TL olan 200 bin adet sahte parfüm ele geçirdi. Olayla ilgili 1 kişi gözaltına alındı.
İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü'ne bağlı ekiplere, Kocasinan Mahallesi, İnönü Caddesi üzerinde bulunan bir depoda sahte parfümler bulunduğu yolunda bir ihbar geldi. Bunun üzerine harekete geçen polis, adrese baskın düzenledi. Polis, depodaki A.Ç, isimli bir kişiyi gözaltı aldı. Polis, ünlü markaların taklitlerinin yapıldığı 200 bin adet sahte parfüm ele geçirdi. Parfümlerin piyasa değerinin yaklaşık 2 milyon TL olduğu belirtildi. Gözaltına alınan A.Ç, sorgulanmak üzere Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü.
Görüntü Dökümü:
-Sahte parfümlerden detay görüntüler
-Polisin parfümleri incelemesi
-Kolilerin içindeki parfümler
-Parfümlerin kamyonete yüklenmesinden görüntü
-Detaylar
===========================
6- "KIRIM'DAN KALKAN GEMİLER TÜRK LİMANLARINA GİREMİYOR"
Haber-Kamera: Gülseli KENARLI - İdris TİFTİKCİ / İstanbul Türkiye ile Kırım arasında deniz ticareti durma noktasına geldi. Kırım limanlarında kalkan gemiler Türk limanlarına yaklaşık iki haftadır "Port Of Clearance" belgesi Selin Global Dış Ticaret Genel Müdürü Arzıgül Kaymakçı, "Son zamanlarda gemilerimiz Sevastopol'den geldiğinde, Zonguldak Limanı'na yanaştırılmıyor. Bu büyük bir sorun; çünkü, topladığımız yükleri ihracatçılarına geri göndermek zorundayız. Gemi yanaştırılmıyor dolayısıyla yükleme yapılamıyor" dedi.
"Zonguldak ve Sivastopol arasında deniz ticareti durdu"
Selin Global Dış Ticaret Genel Müdürü Arzıgül Kaymakçı, "Biz birkaç senedir, Ro-Ro gemilerine ve Ro-Pax gemilerine acentelik yapıyoruz. Seferlerimiz Zongundak'tan Sevastopol limanları arasında yapılmaktaydı. Ancak, son zamanlarda gemilerimiz Sevastopol'den geldiğinde Zonguldak Limanı'na yanaştırılmamaktadır. Bu büyük bir sorun çünkü topladığımız yükleri ihracatçılarına geri göndermek zorundayız. Gemi yanaştırılmıyor, dolayısıyla yükleme yapılamıyor. Şu anda Zonguldak ve Sevastopol arasında deniz ticaretimiz durmuş durumda" dedi.
"Resmi olarak daha bir bilgi alamadık"
Kaymakçı, Kırım limanları ile ilgili sorunun yaklaşık 2 haftadır gündemde olan bir konu olduğunu belirterek, "Cevap da alamıyoruz; çünkü, resmi yazılı bir dilekçe yok, yanaşamıyorsunuz.
Sadece şifahen biz bu bilgiyi alabiliyoruz, resmi olarak daha bir bilgi alamadık" diye konuştu.
"Talep çok yüksek"
Narenciye, yaş meyve-sebze ve inşaat malzemeleri taşıdıklarını belirten Kaymakçı, "Senelik olarak sadece bizim iki gemimizle yaptığımız ticaretten 150 milyon dolar kadar kayıp söz konusu. Geçen senenin istatistiklerine göre Kırım'a Türkiye'den 680 (gemi) kalkmıştır. Talep çok yüksek. Şu an çok büyük sıkıntıdayız. Yapılan yatırımlar, şu an mevcut yapılan bir sürü anlaşma var ve insanlar bizden cevap bekliyorlar. Bu süreç ne kadar daha devam edecek ve ne zaman başlayacaktır" diye konuştu.
"Nedeni Kırım'dan gelmiş olması"
Arzıgül Kaymakçı, gemilerin yanaştırılmama gerekçesi konusunda ise "Gerekçe Kırım limanlarından gelmeleri" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Söz konusu yasak, (gemiler) Kırım'dan geldikleri için. Bizim Türk gemimiz var, tamamen Türk personeli çalışmakta; ama, gemi halen yanaşamıyor. Nedeni de Kırım'dan gelmiş olması."
Görüntü Dökümü:
---------------------
- Arzıgül Kaymakçı ile röportaj
- Limanda bekleyen gemi görüntüsü
- Detaylar
======================
7- MOR HALI ÜZERİNDE MESLEKLERİNDE ÖNCÜ İLK KADINLAR SERGİSİ
Haber-Kamera: İhsan DÖRTKARDEŞ/İSTANBUL, Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Türkiye'de mesleklerinde ilk olan kadınların fotoğrafları Avcılar'da yere mor halıların serildiği açık alanda sergilendi. İstanbul ve Marmara Bölgesi'nin tek kadın belediye başkanı Handan Toprak Benli, Cumhuriyet tarihi boyunca kadınların önemli görevler üstlendiğini, kadınların etkin olduğu her yerde huzur ve güvenin daha kolay sağlanabildiğini söyledi.
Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Avcılar Havuz Meydanı'nın girişindeki taka bugünü kutlayan mesajlar yerleştirilirken, yere mor halılar, alanın üzerine ise mor ve beyaz kordelalar çekildi. Mesleklerinde ilk olan Türk kadınlarının fotoğraf ve kısa özgeçmişlerinin yer aldığı sergi ilgi çekti. Sergide yer alan alanlarında öncü 14 ilk Türk kadını şöyle:
\ İlk ve tek uzak yol Türk kaptanı Nildeniz Sütçü Şen, * İlk kadın Prof.Dr. Fazıla Şevket Giz, * İlk kadın siyasal parti başkanı Doç.Dr. Behide Sadık Boran, * Türkiye ve dünyada ilk yüksek mahkeme üyesi kadın Melahat Ruacan, * İlk kadın radyo spikeri Emel Gazimihal, * İlk kadın komando Tülin Tepedeldiren, * İlk sendika başkanı Dervişe Koçoğlu, İlk kadın veteriner Sabire Aydemir * İlk kadın rektör Prof.Dr. Ayşe Saffet Rıza Alpar, * İlk tiyatro oyuncusu Afife Jale, \ İlk kadın vali Lale Aytaman
İlk kadın pilot Bedriye Tahir Gökmen *İlk kadın başkan vekili Hayriye Ayşe Nermin Neftçi * İlk televizyon spikeri Nuran Devres.
Havuz Meydanı'nda toplanan kadınlara seslenen Avcılar Belediye Başkanı Handan Toprak Benli, Türk kadınının tarih boyunca erkeği ile omuz omuza eşit vatandaşlık ilkesi ile birlikte hareket ettiğini, Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğünde Cumhuriyeti birlikte kurarak yükselttiğini anlattı. Türk kadınının elde ettiği hakları korumasını bildiğini, kadına tecüvüz edenlere bir anlamda af öngören yasa tasarısının karşısında durarak bunu engellediğini anlatırken, Avcılar kadınlarının Binbir Çiçek Kadın Korosu ile dün TBMM'de, bugün Sakarya'da türkülerini söylediğini anlattı. Başkan Toprak Benli Bursa'dan Ankara'daki 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutlamaya giderken kazada ölen kadınların önünde saygı ile eğildiklerini söyledi.
Görüntü Dökümü:
---------
-Yerdeki mor halı ve sergilenen ilk Türk kadınlarının fotoğrafları
-Kadın temizlik işçileri
-Belediye başkanı konuşurken
-İzleyenlerden görüntüler
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz