1- FATİH BELEDİYE BAŞKANI İSTİFASINI AÇIKLADI - 2
Haber-Kamera: Çağatay KENARLI - İSTANBUL DHA
Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, AK Parti İstanbul Milletvekilliği aday adaylığı için istifa etti. Demir kararını belediye binasında düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Mustafa Demir, 24 Haziran'da yapılacak seçimde milletvekili aday adayı olmak için başvuruda bulunacağı belirtildi.
Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir Fatih Kaymakamlığı'na istifa dilekçesini verdikten sonra Vatan Caddesi'nde bulunan belediye binasındaki makam odasına gelerek basın açıklaması yaptı. Demir, siyasete 2001 yılında başladığını belirterek "Ben 2001 yılında AK Parti'nin kuruluşunda İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi olarak siyasi hayatıma başladım. İl Başkan Yardımılığı ve Seçim Koordinasyon Merkezi Başkanlığı gibi görevlerde bulundum. 2004 yılından bu yana da İstanbul'un kalbi sayılan son derece önemli bir ilçe olan Fatih'te de belediye başkanlığı yapmak nasip oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızdan öğrendiğimiz, siyasette ve hizmette temel ilkelerimiz olan insanı önceleyen, dürüst, ilkeli, ahlaklı ve çok çalışmaya yönelik siyasi bir disiplin ve nezaket içerisinde bugünlere kadar çalıştım. Bugün de önümüzdeki erken genel seçimler için milletvekilliği aday adaylığı için belediye başkanlığı görevimden istifa ediyorum. Şu anda tüm aday adayı arkadaşlarımızın yaşayacağı gibi teamül yoklaması ve mülakatlar gibi bir dizi çalışma bizi bekliyor. Biz de bu süreç doğrultusunda çalışmalarımızı devam ettirieceğiz. Beraber yol yürüdüğümüz teşkilat mensuplarımıza ve Fatihte yaşayan herkese teşekkür ediyorum" dedi.
Görüntü Dökümü
---------
-Demir'in açıklaması
-Genel ve detaylar
(geniş haber)
2-OLAYLI DERBİYLE İLGİLİ 5 KİŞİYE TUTUKLAMA İSTEMİ
Haber: Serpil KIRKESER - İSTANBUL DHA
Tatil edilen Fenerbahçe-Beşiktaş maçıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında adliyeye gönderilen şüphelilerden 5'i tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edildi.
TUTUKLAMA İSTENENLER ARASINDA S.D. DE VAR
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Fenerbahçe Ülker Stadı'nda Fenerbahçe ile Beşiktaş arasında oynanan müsabakada, Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş'in de yaralanmasıyla sonuçlanan olaylara ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında emniyette işlemleri tamamlanan 25 şüpheli sabah saatlerinde Kartal'daki Anadolu Adalet Sarayı'na götürüldü. 25 şüpheli, Basın ve Spor Suçları Soruşturma Bürosu Cumhuriyet Savcısı Ahmet Aslan'a ifade verdi. 5 şüphelinin ifadelerinin ardından serbest bırakılmasına karar veren Savcı Aslan, 15 şüpheliyi ise "Yasak madde kullanarak müsabaka düzenini bozma" suçundan adli kontrol hükümlerinin uygulanması talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk etti. Şüpheli S.D.'nin de aralarında bulunduğu 5 şüpheli ise "Silahla kasten yaralama" suçundan tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, Kadıköy Şükrü Saraçoğlu Stadyumu'nda oynanan Fenerbahçe-Beşiktaş futbol müsabakası esnasında 19 Nisan 2018 tarihinde çıkan ve Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş'in de yaralanmasıyla sonuçlanan olaylarla ilgili "Silahla Yaralama", "Müsabaka Alanına Yasak Madde Sokma ve Seyircilere Temin Etme"," Müsabaka Alanında Yanıcı/Yakıcı Madde Kullanma" suçlarından soruşturma başlatmıştı. Soruşturma kapsamında 4'ü çocuk olmak üzere 62 kişi hakkında işlem yapan savcılık, 6 şüpheliyi ise emniyetteki ifadelerinin ardından serbest bırakmıştı. Soruşturma kapsamında 47 şüpheli gözaltına alınmış, bunlardan 25'i bu sabah Anadolu Adalet Sarayı'na sevk edilmişti. Öte yandan 5 şüphelinin ise aranmasına devam ediliyor.
Görüntü Dökümü:
----------------------
-Şüphelilerin adliyeye sevki
-Adliyeden görüntü
3-İSTANBUL'DA "KURT KAPANI 16" DENETİMİ (2)
Haber-Kamera: Hasan YILDIRIM - Hakan KAYA- İbrahim YILDIZ - Akın ÇELİKTAŞ - Anıl UÇAN - İSTANBUL DHA
İstanbul'da 2 bin polis ile 150 noktada 'Kurt Kapanı 16' denetimi yapıldı. Denetime polis helikopteri destek verdi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün yaptığı denetim noktalarından biri de Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı oldu.
Sabiha Gökçen Havalimanı gidiş terminalinde Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı ekipler gelen araçları durdurarak arama yaptı. Ayrıca yolcuların GBT kayıtlarına bakıldı.
Beşiktaş Vapur İskelesi önünde de önlem alan polis ekipleri iskeleye gelen şüpheli kişilerin üzerini ve çantalarını aradı. Şüpheli araçlar durdurularak kontrol edildi. Yolcuların üst aramasını yapan ekipler Genel Bilgi Taraması (GBT) yaptı. 'LEO' isimli polis köpeği de araçlarda uyuşturucu araması yaptı. Bir araçta bulunan çakar nedeniyle, sürücüye 108 lira para cezası uygulandı.
Görüntü Dökümü:
--------------
BEŞİKTAŞ
Polislerin güvenlik önlemleri
Beşiktaş Vapur İskelesi'nden görüntü
Yolcuların aranması
Polislerin araçları durdurması
Araçların aranması
GBT yapılması
Araçların 'LEO" isimli köpekle aranması
Çakarlı bir araca ceza yazılması
Genel ve detaylar
SABİHA GÖKÇEN HAVALİMANI
-Polisin GBT kontrolü
-Polisin araç araması
-polisin üst araması
-Detaylar
4- HAYATINI KURTARAN POLİSE TEKME ATTI, GÜVENLİK GÖREVLİSİNİ ISIRDI
Haber: Zeki GÜNAL-İSTANBUL DHA
Haliç Metro köprüsü korkuluklarına çıkarak intihar girişiminde bulunan bir kişi son anda kurtarıldı. Adı henüz öğrenilemeyen 45 yaşlarındaki adam kurtarma sırasında önce polisi tekmeledi, ambulansa götürülürken de özel güvenlik görevlisini ısırdı.
Haliç Metro köprüsü korkuluklarına çıkıp intihar girişiminde bulunan birini görenler durumu polise bildirdi. Olay yerine deniz polisi ve sağlık ekipleri de sevk edildi. "Vali buraya gelecek" diye bağıran zaman zaman korkuluklardan bu kişiyi polis ve güvenlik görevlileri bir süre ikna etmeye çalıştı. Korkuluklara oturduğu sırada bir güvenlik görevlisi tarafından yakalanarak kelepçelenen, ambulansa taşınırken bir güvenlik görevlisinin elini de ısıran adam, polis eşliğinde hastaneye götürüldü.
Görüntü Dökümü:
-Haliç Metro köprüsü korkuluklarındaki kişi
-Polis ve güvenlik görevlilerinin ikna çabaları
-Aşağıda hazır bekleyen deniz polisi teknesi
-Köprü üzerinden geçen vatandaşlar
-Kişinin köprüden sarkması
-Kişinin demir arkası dönük korkuluklara oturması
-Bir güvenlik görevlisinin yavaşça yanaşıp koşarak kişiyi belinden sarılıp yakalaması
-Kişinin alınması
-Kişinin hırçın davranışları ve polise tekme atması
-Güçlükle zaptedilen kişiye kelepçe takılması
-Kişinin ambulansa taşındığı anda güvenlik görevlisini ısırması
-Elleri kelepçeli kişinin sedyeye alınması
-Kişinin ısırdığı güvenlik görevlisinin eline pansuman yapılması
-Genel ve detay görüntüler
======================
(geniş haber)
5- 15 TEMMUZ GAZİSİ MEHMET YAMAN 22 AY SONRA TABURCU OLDU
Haber-Kamera: Enver ALAS- İSTANBUL,DHA
15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında o zamanki adıyla Boğaziçi Köprüsü'nde darbecilere karşı koyarken başına isabet eden şarapnel parçalarıyla ağır yaralanan gazi Mehmet Yaman, tedavi gördüğü hastaneden 22 ay sonra taburcu oldu. Uzun süre komada kalan ve 10 ameliyat geçiren gazi Yaman, taburcu olduğu hastanede basın mensuplarına el salladı. Eşi Dilek Yaman ise yaptığı açıklamada, "Biz buraya geldiğimizde eşimin sadece kalbi atıyordu. Mehmet'i önce rabbim sonra doktorlarımız bize bağışladı" dedi.
Elektrik malzemesi satan evli ve 3 çocuk babası Mehmet Yaman(44), 15 Temmuz darbe girişimi sırasında, köprüde darbeci askerlerin vurduğu TOMA'ya ait parçaların başına isabet etmesi sonucu ağır yaralanmıştı. Marmara Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alınan 15 Temmuz gazisi Yaman, daha sonra eşinin isteği üzerine özel bir hastaneye nakledildi. Uzun süre komada kalan Yaman, burada süren 572 günlük tedavi sürecinin ardından bugün taburcu edildi.
EŞİ VE DOKTORLARINDAN AÇIKLAMA
Mehmet Yaman'ın taburcu olması nedeniyle bugün eşi Dilek Yaman, hastanenin başhekimi Dr. İsmail Bozkurt, doktoru Prof. Dr. Tuncu Öktenoğlu, İstanbul İl Sağlık Müdürü Kemal Memişoğlu bir basın açıklaması yaptı.
GAZİ MEHMET YAMAN KAMERALARA EL SALLADI
15 Temmuz Gazisi Yaman, basın toplantısına tekerlekli sandalyede getirilirken, yorulmaması için doktorları tarafından konuşmasına müsade edilmedi. 15 Temmuz gazisi Yaman, bunun üzerine kısa bir süre kameralara el salladı.
"ÖNCE RABBİM SONRA DOKTORLARIMIZ BİZE BAĞIŞLADI
Eşi Dilek Yaman ise konuşmasında duygusal anlar yaşadı, doktorlara teşekkür etti. Eşi için "Biz buraya geldiğimizde eşimin sadece kalbi atıyordu" diyen Dilek Yaman, "Mehmet'i önce rabbim sonra doktorlarımız bize bağışladı. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Bir hasta gibi değil de bir kardeş gibi, ailelerinden biriymiş gibi davrandılar. İnşallah bundan sonra çocuklarımızla birlikte güzel bir yaşam geçiririz. Mehmet için de bizim için de çok zor oldu" ifadelerini kullandı.
15 TEMMUZ GECESİ EŞİNİN YAŞADIKLARINI ANLATTI.
15 Temmuz gecesi eşinin yaşadıklarıyla ilgili bilgi veren Yaman, "O gece eşim eve geldi. Yatsı namazını kıldı. Eşim de komşularıyla dışarıya çıktı. İlk olarak Kısıklı'ya gitmişler ancak sonra köprüye geçmişler. Orada TOMA patlamış ve yere düşmüş. O anları hatırlıyor, biliyor. Elhamdülillah şimdi konuşuyor, derdini söylüyor. Bu bile bizim için bir nimet. İnşallah daha da iyi olacak. Geçen yıl Ocak ayı sonunda Başbakanımız buraya gelip ziyaret etti. Cumhurbaşkanımız eve geldi. İnşallah eve de gelmesini isteriz. Mehmet'e moral olur" diye konuştu.
"ÇOK KÖTÜ DURUMDAYDI.
Mehmet Yaman'ın doktoru Prof. Dr. Tunç Öktenoğlu ise tedavi sürecine ilişkin, şunları söyledi:
"Hastanemize geldiğinde durum çok kötüydü. Bilinci kapalıydı. Ciddi bir enfeksiyon tablosu vardı. Bu sürede toplam 10 kere ameliyat oldu. Uzun süre son bir ay öncesine kadar solunum desteği alan hasta şimdi destek almadan kendi solunumunu idare eder hale geldi. Yutma fonksiyonları uzun süre yoktu. Son 2 -2,5 aydır yutma fonksiyonları belirgin bir şekilde düzelme gösterdi. Şimdi ağızdan normal beslenmeye başladı. Dolayısıyla geldiği güne bakarsak çok önemli aşamalar gösterdik. Samimiyetle söyleyebilirim ki bu hastamızı cildiye bölümü dahil psikoloji bölümü dahil hastanemizde bütün bölümler konsülte etti. Bizim açımızdan sevindirici bir durum. En azından hastayı evine gönderilebilecek duruma getirdiğimiz için... Ama daha alması gereken yollar var. Evde bakım alacak. Fizik tedaviye devam edecek. "
Başhekim Dr. İsmail Bozkurt ise "Çok uzun süre hastanemizde hep birlikte sevgiyle bu gazimize baktık. Bugün onu konuşarak bu hastaneden taburcu etmenin mutluluğunu yaşıyoruz" dedi. Öte yandan Başbakan Binali Yıldırım'ın 2017 Ocak ayında Gazi Mehmet Yaman'ı hastanede ziyaret ettiği, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ise Yaman'ın sağlık durumuyla yakından ilgilendiği öğrenildi.
Görüntü Dökümü:
---------------------
-Gazi Mehmet Yaman'ın hasaneye getirilmesi
-Gazi Yaman ve eşi Dilek Yaman
-Yaman'ın kameralara el sallaması
-Hastanenin başhekimi Dr. İsmail Bozkurt'un konuşması
-Doktoru Tunç Öktenoğlu'un konuşması
-Dilek Yaman'ın açıklamaları
-Genel ve detaylar
26.04.2018 - 15.23 Haber Kodu : 180426117
=====================
(EK BİLGİ VE GÖRÜNTÜ)
6- YANGINDA ÖLEN KADININ CENAZESİ ADLİ TIP KURUMUNA GÖNDERİLDİ
Haber-Kamera:Cengiz ÇOBAN-İSTANBUL-DHA
Ataşehir'de 3 katlı binada çıkan yangında hayatın kaybeden Seva Sevgi Meşe'nin cenazesi yapılan incelemenin ardından Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı. Cenazenin binadan çıkarıldığı sırada komşuları gözyaşı döktü.Yangın sırasında ailenin balkonda kahvaltı yaptığı öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma devam ederken yangının çıkış nedeni araştırılıyor.
Görüntü Dökümü:
-Olay yeri ve savcı görüntüsü
-Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması
-Cenazenin binadan çıkarılması
-Adli tıp aracına konması
-Komşularının ağlaması
-Genel ve detay görüntüler
7- AVUKAT ÇİÇEK UZUN YARGILAMADAN YAKINDI: 23 YAŞINDA BAŞLADIĞIM DAVADA 32 YAŞIMA GELDİM
Haber: Özden ATİK / İSTANBUL DHA
Yargıtay'ın bozma kararının ardından yeniden görülmeye başlanan Ergenekon ana davasına devam edildi. Duruşmada, davanın sanıklarından CHP Milletvekili Dursun Çiçek'in avukatlığını yapan kızı avukat İrem Çiçek de uzun yargılamaya dikkat çekerek "Yetkisizlik, görevsizlik, tefrik kararları ile dosya oyalandı. Sonra tefrik edilmiş dosya tekrar birleştirildi. 23 yaşında başladığım davada 32 yaşıma geldim. Tefrik edilerek karar verilmesini talep ediyorum" dedi.
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 5'inci celsesi görülen duruşmaya, aralarında CHP İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek'in de bulunduğu tutuksuz yargılanan 25 sanık ile çok sayıda avukat katıldı.
18 SANIĞIN DOSYASI BİRLEŞTİRİLDİ
Mahkeme Heyeti Başkanı Metin Tamirci, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ve 18 kişinin yer aldığı "İrtica ile Mücadele Eylem Planı" ve "İnternet Andıcı" dosyasının ayrılarak Yüce Divan sıfatıyla yargılama yapılabilmesi için Anayasa Mahkemesi'ne gönderildiğini, Anayasa Mahkemesi'nin de İlker Başbuğ dışındaki 18 sanık yönünden ayırma kararı vererek gönderdiği tekrar bu dosya ile birleştirilmesi için görevsizlik kararı verdiğini belirtti. Ayrıca firari sanık Emrah Gönenci'nin de yakalanarak sorgu ve savunmasının alındığını tutanağa geçirdi.
ERSÖZ: "HUKUKTAN ADALETTEN KAÇMADIM"
Sanıklardan emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün, Ankara Adliyesi'ne SEGBİS'le bağlanılarak sahte kimlik kullandığı iddialarıyla ilgili beyanları alındı. Ersöz, "Yapmış olduğum görev nedeniyle FETÖ gibi terör örgütlerinin açık hedefi halindeydim. Kumpas davasının ana simgelerinden biriydim. Bu örgütün bize saldırıda bulunacağını, öldürmek isteyeceğini biliyordum. Sağlık sorunlarım baş gösterdiği için yurtdışına çıkmıştım. Bu nedenle böyle bir kimlik kullandım. Hukuktan, adaletten kaçmadım. Kumpas davasının ana simgelerinden biriydim. Hastanedeyken iki kez suikaste maruz bırakıldım. Güvenlik ve hastane personelinin dikkatiyle saldırıyı atlattım. Sahte kimliği zorunluluk olarak tedavi olmak için kullandım. Kuddusi Okkır gibi aynı durumu yaşamak istemedim. Örgütün bizleri öldürtmek istediğini biliyordum" dedi.
BERAAT TALEP ETTİLER
Duruşmada söz alan Mehmet Haberal'ın avukatı Şakir Kaleli de, davanın geçen duruşma karar verilecek diye ertelendiğini, bugün ise neden sonuçlanmadığını anlayamadığını söyledi. Avukat Kaleli, dosyanın bazı sanıklar yönünden tefrik edilmesini ya da karara bağlanmasını isteyerek "Bu şekilde top dolaştırmayın" dedi. Kaleli'nin sözlerinin bu şekilde tutanağa geçmesi duruşma salonunda gülüşmelere neden oldu. Sanık avukatlarından Ali Rıza Dizdar da, Yargıtay'ın bozma kararında beraat verilmesi gereken sanıkların olduğunu belirterek, bu nedenle dosyada tefrik kararı verilerek bu sanıklar yönünden davayı beraatle sonuçlandırması gerektiğini söyledi.
İREM ÇİÇEK:"23 YAŞINDA BAŞLADIĞIM DAVADA 32 YAŞINA GELDİM"
Sanık CHP Milletvekili Dursun Çiçek'in kızı avukat İrem Çiçek ise "FETÖ terör örgütü ile ilgili gerek Adli Tıp uzmanları gerek hâkimler gerek savcılar hakkında açılmış davalar var. Bu davalarda sanıklar 'Daha Ergenekon davası hakkında karar verilmedi' şeklinde savunma yapıyorlar. Bu savunma elimizi kolumuz bağlıyor. Yetkisizlik, görevsizlik, tefrik kararları ile dosya oyalandı. Sonra tefrik edilmiş dosya tekrar birleştirildi. 23 yaşında başladığım davada 32 yaşıma geldim. Tefrik edilerek karar verilmesini talep ediyorum" dedi. Duruşmada söz alan bazı sanık avukatları da davanın bir an önce karara bağlanmasını, sanıklara beraat verilmesini talep etti.
DURUŞMA 11 EYLÜL'E BIRAKILDI
Cumhuriyet Savcısı Abdurrahman Hacısalihoğlu, bu duruşmaya kadar yerine getirilmeyen ara karlardan vazgeçilmesi durumunda esas hakkındaki mütalaa için dosyanın savcılığa gönderilmesini istedi. Mahkeme heyeti, hakkında yakalama kararı olan firari sanıklar Turhan Çömez ve Saipir Debzlelvidze'nin yakalanmalarının beklenmesine, daha önceki ara kararlarla istenen yazı cevaplarının beklenmesine karar verdi. Duruşma, 11 Eylül' ertelendi.
=======================
8- 56'NCI ADALET NÖBETİ'NE TAHLİYE EDİLEN AVUKAT AKIN ATALAY DA KATILDI
Haber-Kamera: Özden ATİK / İSTANBUL DHA
Cumhuriyet Gazetesi davasında tutuklu bulunan avukatlar için başlatılan ve her hafta gerçekleştirilen Adalet Nöbeti'ne, tahliye edilen Akın Atalay da katıldı.
Cumhuriyet Gazetesi davası kapsamında tutuklu bulunan avukatlar için başlatılan ve her hafta Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda gerçekleştirilen Adalet Nöbeti'nin 56'ncısı tutuldu. Avukatlar, Cumhuriyet davasında dün tahliyesine karar verilen son tutuklu avukat Akın Atalay'ın da katıldığı nöbet için adliyenin atriumunda toplandı. Themis heykellerinin altında bir süre nöbet tutan avukatlar, daha sonra adliyenin önünde basın açıklaması yaptı. Cumhuriyet Gazetesi davası sanıklarından Murat Sabuncu, Ahmet Şık, avukat Bülent Utku'nun da bulunduğu açıklamaya, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, HDP Milletvekili Filiz Kerestecioğlu da destek verdi.
"MAALESEF TÜRKİYE'DE ADALET VE YARGI DENİLEN ŞEY YOKTUR"
Adiye önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Akın Atalay, "Keşke şunu diyebileceğim bir ülkede olsaydım: 'Keşke adaletin er geç yerini bulacağına hiç şüphe etmedim. Hukukun bir gün egemen olacağına, geri geleceğinden hiç şüphem olmadı' gibi laflar, sözler edebilseydim. Buna hiç inanmadım baştan beri, çünkü resmi doğru görmek zorundayız. Maalesef Türkiye'de adalet ve yargı denilen şey yoktur şu anda" dedi.
"BU KARAR KAMUOYUNA MESAJDIR"
Mahkemenin kendilerini "terör örgütü üyesi olmakla" suçlayamadığı için "terör örgütüne yardım etmekle" suçladığını söyleyen Atalay, "Fakat netice olarak terör örgütlerine, hepsine beraber yardım ettiğimiz hem de yayın yoluyla yardım ettiğimiz gerekçesiyle terör örgütü üyesi diye ceza verdiklerinden daha fazla ceza verdiler. Kamuoyuna hala uyanamamış olanlara, uykuya yatmış olanlara demek istiyorlar ki yargının durumu bu düzeye geldi. Tam rezalet ve sefalet safhasındayız. Hala bundan da anlayamıyorsanız bu karar nedeniyle daha ne diyelim. Bence bu mesajı vermek için böyle bir hüküm oluşturdular. Ben onu bizim lehimize beraat kararı diye yorumluyorum. Bizim kişilerle, insanlarla işimiz yok. Biz değerlerle ve sistemlerle uğraşmaya devam edeceğiz. Görünen o ki çok büyük gedikler açtık" diye konuştu.
KERESTECİOĞLU: "BÜTÜN SİYASİ TUTSAKLARA ÖZGÜRLÜK DİLİYORUM"
Atalay'ın ardından konuşan HDP Milletvekili Filiz Kerestecioğlu ise "Bütün siyasi tutsaklara özgürlük diliyorum. Bu ülke için de özgür, mutlu, yaşanabilir bir gelecek diliyorum. Bunu hep birlikte kuracağız. 24 Haziran'dan sonra daha fazla nefes alabileceğimiz bir ülke yaşayacağız" dedi.
TANRIKULU: "BU HÜKMÜ VERENLER TARAFINDAN BİR SABIKA BELGESİ OLARAK TARİHTE YERİNİ ALACAK"
CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da davanın Cumhuriyet Gazetesi'nin kurumsal kimliğine karşı açılmış bir dava olduğunu belirterek "Bu mahkemenin hükmü dün ceza alan arkadaşlarımız tarafından bir övünç belgesi olacak. Bu hükmü verenler tarafından da bir sabıka belgesi olarak tarihte yerini alacak" diye konuştu.
BARO BAŞKANI DURAKOĞLU: "BİZ DAHA ÖNCE DE BUGÜNLERDEN GEÇTİK"
İstanbul Barosu Başkanı avukat Mehmet Durakoğlu da "Bu mücadelelerimizin temelinde yatan en büyük olgu demokrasi olgusudur. Biz avukatlar olarak bu mücadelenin tarihini yazan insanlarız. Biz daha önce geçtik bugünlerden. Şimdi OHAL'den geçiyoruz. Buradan da geçeceğiz. Biz hancıyız bunlar yolcu. Biz çok iktidar gördük, daha çok iktidar göreceğiz. Biz şimdiye kadar o kadar çok kişiyi yolcu ettik ki, 24 Haziran'da göreceksiniz yine ellerimizi sallayacağız birilerini yolcu edeceğiz" dedi. Açıklamaların ardından grup dağıldı.
Görüntü Dökümü
-------------------------
-Akın Atalay açıklama
-Filiz Kerestecioğlu
-Sezgin Tanrıkulu
-Mehmet Durakoğlu
-Genel ve detaylar
26.04.2018 - 15.28 Haber Kodu : 180426122_