DHA YURT BÜLTENİ - 12

Şehit Uzman Çavuş Aktaş'ın cenazesi memleketi Tokat'a getirildi (2) 10 BİN KİŞİ UĞURLANDI Şehit Piyade Uzman Çavuş Seyfettin Turan Aktaş’ın naaşı Tokat Devlet Hastanesi morgundan alınarak Tokat Cumhuriyet Meydanına getirildi.

Şehit Uzman Çavuş Aktaş'ın cenazesi memleketi Tokat'a getirildi (2)
10 BİN KİŞİ UĞURLANDI

Şehit Piyade Uzman Çavuş Seyfettin Turan Aktaş’ın naaşı Tokat Devlet Hastanesi morgundan alınarak Tokat Cumhuriyet Meydanına getirildi. Burada şehidin eşi Ebru Aktaş, oğlu Kerem Tuğra’yı alarak babasının Türk bayrağına sarılı tabutunun üzerine yatırdı. Şehidin annesi Rabia ve babası Duran Aktaş da oğullarının tabutu başında gözyaşı döktü. Şehidin astsubay okulunda okuyan kardeşi Samet Aktaş ise ağabeyine asker selamı verdi. İkindi namazı sonrası İl Müftüsü Ömer faruk Bilgili'nin kaldırndığı cenaze namazına Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Tokat Valisi Ömer Toraman, Ak Parti Tokat Milletvekili Yusuf Beyazıt, Cumhuriyet Halk Partisi Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, 5'inci Piyade Eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Ömer Ertuğrul Erbakan, 48'inci Piyade Alay Komutanı Albay Aykut Biçeroğlu, Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, İl Emniyet Müdürü Göksel Topaloğlu, Siyasi parti temsilcileri, şehidin ailesi ile birlikte yaklaşık 10 bin kişi katıldı.

Reklam
Reklam

'HADİ, BABAYA EL SALLA'
Cenaze namazının kılınmasının ardından şehidin şehidin oğlu Kerem Tuğra Aktaş, bir kadın polis memurunun kucağında babasının tabutunun arkasından götürüldü. Şehidin naaşının cenaze aracına konulduğu sırada kadın polis memurunun 'Hadi, babaya el salla' dediği duyuldu. Minik Kerem Tuğra ise bu sırada elini başına götürdü.
Şehit Piyade Uzman Çavuş Seyfettin Turan Aktaş, törenin ardından baba ocağı Güryıldız beldesinde toprağa verildi.

Görüntü Dökümü:
-Cenazenin alana getirilişi
-Eşinin oğlunu tabuta yatırması
-Yakınlarının gözyaşları
-Cenaze namazının kılınması
-Cenazenin götürülüşü
-POlis kucagında oğlunun görüntüleri

Haber-Kamera: TOKAT, DHA

============================================

Çanakkale'de orman yangını

ÇANAKKALE'nin Ezine ilçesinde ormanlık alanda yangın çıktı. Rüzgarın etkisiyle kısa sürede büyüyen yangına 2 helikopter ve 9 arazöz ile müdahale ediliyor.

Ezine ilçesinde ormanlık alanda henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Rüzgarın etkisiyle kısa sürede yayılan alevler yaklaşık 10 hektarlık bölgeyi sardı. Köylülerin ihbarı üzerine olay yerine Çanakkale ve çevre ilçelerden itfaiye ve orman ekipleri yönlendirildi. Bölgeye gönderilen 2 yangın söndürme helikopteri müdahaleye başlarken, 9 arazöz ve çok sayıda orman ekibinin de alevlere müdahalesinin sürdüğü belirtildi. Bölgede ekili tarım alanlarının da bulunduğu bildirildi.

Reklam
Reklam

GÖRÜNTÜLER GEÇİLDİ

Mustafa SUİÇMEZ-İpek YAVAŞ/AYVACIK (Çanakkale), (DHA)

=========================================

Bakan Çavuşoğlu, Gazipaşa ilçesini ziyaret etti

DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin 16 yılda çok değiştiğini belirterek, "Ekonomimiz 3.5 kat büyüdü, kişi başına düşen milli gelirimiz 2 bin dolardan, 11 bin dolara çıktı" dedi
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, seçim çalışmaları kapsamında Gazipaşa ilçesini ziyaret etti. Bakan Çavuşoğlu, Ak Parti seçim ofisi önünde Gazipaşa Kaymakamı Nurullah Kaya, Gazipaşa Jandarma Komutanı Binbaşı Levent Elmas, Gazipaşa Belediye Başkanı Adil Çelik, Ak Parti İlçe Başkanı Sait Yılmaz ve çok sayıda partili tarafından karşılandı.
Burada konuşan Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'nin 16 yılda çok değiştiğini ifade etti. Ekonominin 3.5 kat büyüdüğünü, kişi başı milli gelirin 2 bin dolardan 11 bin dolara çıktığını kaydeden Bakan Çavuşoğlu, "Dünyada 17'inci büyük ekonomisi olduk. Avrupa'nın 6'ncı büyük ekonomisi olduk ve dünyada temsilcilik sayısı bakımından 5'inci sıraya çıktık. 241 temsilciliğimiz var. Dünyanın her yerinde aktif bir ülke olduk. Türk Hava Yolları dünyanın her yerine uçuyor. Uçtuğu ülke sayısı bakımından dünyada birincisi. Uluslararası destinasyon bakımından da birinci sırada" dedi.
Türkiye'nin dünyanın her yerinde okullar açtığını, dünyanın her yerine yardım ulaştırdığını kaydeden Çavuşoğlu, "İnsani yardımlarda dünyada birinci olan Türkiye Cumhuriyetidir. Eskiden IMF'den alınan borç paralara havalara uçup seviniyorduk. Şimdi IMF'ye 5 milyar dolar borç verebilir diyebilen bir ülke haline geldik. Devasa projeleri hayata geçirdik. Son yıllarda dünyada gerçekleştirilen 10 mega projenin 6 tanesini Türkiye gerçekleştirdi ve gerçekleştiriyor. Şimdi sıra geldi Kanal İstanbul'a. Üçüncü havalimanının ilk bölümünü 29 Ekim'de açacağız. Cumhuriyetimizin kuruluşunun yıl dönümünde Cumhuriyet Bayramı'mızda Cumhuriyetçilik budur. Lafla Cumhuriyetçilik olmuyor biliyorsunuz" dedi.
Konuşmasında terörle mücadeleye de değinen Bakan Çavuşoğlu, Türkiye içinde kargaşa çıkarılmasına izin vermediklerini söyledi. Teröristleri temizlediklerini ve temizlemeye devam ettiklerini kaydeden Mevlüt Çavuşoğlu, "Ama o teröristlerin yalnız olmadığını da biliyoruz. Sınırın ötesinde de DAEŞ'e de darbeyi indirdik yine PKK ve YPG'ye de darbeyi indirdik. Türkiye'nin topraklarına göz diken kim varsa hesaplarını gördük" diye konuştu.
İsrail'in Kudüs'ü başkent ilan etmesini de eleştiren Mevlüt Çavuşoğlu, "Kudüs davasını hiç kimse savunmasa dahi biz savunacağız. Herkes sussa biz susmayacağız. Adaletsizliklere karşı dik duruşumuzu sürdüreceğiz. Kudüs'ü hiç bir zaman yalnız bırakmayacağız" dedi.
Ak Parti iktidarları döneminde Antalya'da yapılan yatırımlar hakkında da bilgi veren Mevlüt Çavuşoğlu, ardından esnafı ziyaret etti. Merkez Camii'nde cuma namazı da kılan Bakan Çavuşoğlu daha sonra Alanya'ya geçti.

Reklam
Reklam

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------------------
- Bakan Çavuşoğlu'nun gelişi
- Aracın kapısında halkla selamlaşması
- Araçtan inişi
- Protokolün karşılaması
- Bakanın konuşması
- Pazar yerini gezmesi
- Vatandaşlarla sohbeti

Haber- Kamera: Yücel BULUT/GAZİPAŞA(Antalya), (DHA)

========================================================

Bakan Albayrak: Güzel, ümitli ve umutlu günlerin geldiği bir döneme şahitlik edeceğiz

MARDİN'de konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, 24 Haziran'dan sonra sadece güvenlik, barış ve huzur anlamın da değil, ekonomi, istihdam, yatırım anlamında da Mardin başta olmak üzere, bu coğrafyanın Allah'ın izniyle çok daha güzel, ümitli ve umutlu günlerin geldiği bir döneme şahitlik edeceklerini söyledi.

Çeşitli temas ve ziyaretlerde bulunmak Mardin'e gelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'ı, havalimanında Vali Mustafa Yaman, Milletvekili Orhan Miroğlu, eski milletvekili Süleyman Bölünmez, AK Parti Mardin İl Başkanı Nihat Eri ve milletvekili adayları ile partililer karşıladı. Mardin'de ilk olarak tarihi 1'inci Cadde üzerinde esnaf ziyaretinde bulunan Bakan Albayrak, tarihi çarşıdaki esnafları tek tek ziyaret ederek kendileri ile sohbet etti. Esnaf ve vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaşan Bakan Albayrak, kendisiyle fotoğraf çektirmek isteyenleri geri çevirmedi. Esnafın sorun ve taleplerini de dinleyen Bakan Albayrak, yolda gördüğü çocuklarla da sohbet etti. Esnaf ziyareti sırasında esnaflardan ve müşterilerden 24 Haziran seçimlerinde hem AK Parti için, hem de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için destek isteyen Bakan Berat Albayrak, çocuklarla bol bol fotoğraf çektirdi.

Reklam
Reklam

Vatandaşın talep ve sorunlarını da dinleyen Bakan Albayrak, istediği kız vermeyince 10 yıl önce kaçırdığı kız yüzünden işinden olan ve işsiz olduğu için de 4 çocuğuna bakamadığını anlatan Ahmet Samancı'nın taleplerin dinledi. Kendisine yardım yapılması için Vali Mustafa Yaman'a talimat veren Bakan Albayrak, Erdoğan'ın ve Ak Parti'nin kazanması halinde bölgedeki değişime herkesin şahit olacağını söyledi. AK Parti'nin kazanması ile bölgeye yatırım geleceğini anlatan Bakan Albayrak, "Bu bölgede iş istemeyenler, yol istemeyenler olabilir. Ancak, AK Parti yatırım da istiyor, yol da istiyor. 24 Haziran'dan sonra Erdoğan'ın kazanması ile bölgede yatırım da olacak istihdam da olacak. Hep birlikte destek verelim ki bunları birlikte gerçekleştirelim"dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Albayrak konuşmasını daha sonra şöyle sürdürdü:

"Hakikatten, elhamdülillah bugün Mardin’i çok huzurlu, mutlu, hava da gerçi bugün ayrı güzel, çok sıcak yapmamış bu sene ama hakikatten güneşin de bastırmasıyla çok güzel bir hava bulduk. Huzurun, kardeşliğin, barışın yavaş yavaş tesisi. Özellikle güvenlik anlamındaki sürecin de tesisiyle çok şükürler olsun güzel bulduk Mardin’i. Tabii Türkiye çok tarihi günlerden geçiyor, bölge ve dünya tarihi günlerden geçiyor. Bu sürecin en önemli noktası da 24 Haziran. Tabii 24 Haziran’a giderken ülkemizin, toplumumuzun dört bir yanından bu sürecin nasıl okunduğunu, yerinde müşahede edip insanımıza dokunarak bu süreci inşallah yönetmeye gayret ediyoruz. Bugün, Mardin ülkemizin, dünyanın en güzel şehirlerinden bir tanesidir. Özellikle son 2 yılda artan bu hareketlilik huzur ortamıyla, turizm açısından, ekonomik canlanma açısından çok iyi bir mesafe kat etmiştir. Demin gördüğünüz dünyanın dört bir tarafınsan turistlerle karşılaştık, muhabbet ettik. Özellikle son 2 yılda yapılan yoğun yatırımlarla tesis edilen ortamla birlikte, bu canlanmayı görüyoruz. Tabi esnafımızla da bu iletişimdeyiz ama, ben onlara da bunları söyledim, bu daha başlangıç. Geçen yıl bu yıldan önümüzdeki yılda bu yıl itibariyle çok daha iyi bir yılın olacağı bir süreç her geçen gün. Ve bu sürecin miladı da inşallah 24 Haziran ve sonrası olacak. 24 Haziran'dan sonra sadece güvenlik anlamında değil, sadece barış, huzur anlamın da değil, ekonomi, istihdam, yatırım anlamında da bu bölge Mardin başta olmak üzere, Diyarbakır, Siirt, Van, Hakkari, Şırnak tüm bu coğrafyamız, dünyanın en güzel beldeleri burada yöreleri burada şehirleri merkezleri burada Allah’ın izniyle çok daha güzel, ümitli ve umutlu günlerin geldiği bir döneme şahitlik edeceğiz. Cenabı Allah ülkemizin birliğini ve beraberliğini daim kılsın, hep niyetimiz, duamız bu istikamette çalışmalarımız. Bugün Mardin'de hem cumhurbaşkanımızın selamını iletmek için geldiğimiz vatandaşlarımıza selamlaşacağız, hem de onların selamlarını alıp dualarını alıp inşallah döneceğiz."

Reklam
Reklam

Bakan Albayrak daha sonra Atatürk Kültür Merkezinde düzenlenen ve basına kapalı yapılan Gençlik buluşması programında gençlerle bir araya geldi. Sivil toplum örgütleri temsilcileriyle de iftarda programında bir araya gelecek olan Bakan Albayrak Valilik ve belediye ziyaretinden sonra kentten ayrılacak.

Görüntü Dökümü:
-Bakan Albayrak'ın esnaf ziyaretinden görüntüler
-Vatandaşlarla, çocuklarla fotoğraf çektirmesi
-Bakan Albayrak'ın esnafla sohbet etmesi
-Bakan'ın kız kaçırdığı için işsiz kaldığını söyleyen adamla sohbet etmesi
-Bakan Albayrak'ın açıklama yapması
-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Nezir GÜNEŞ/MARDİN,(DHA)-

=====================================================

2 terörist fotokapana yakalanınca etkisiz hale getirildi (2)
PKK’LI TERÖRİSTLERİN ÖLDÜRÜLDÜĞÜ İLÇEDE KURBAN KESİLDİ

Giresun’un Güce ilçesinde, terör örgütü PKK'nın sözde Karadeniz yapılanmasına yönelik arazi arama tarama faaliyetlerini sürdüren güvenlik güçlerinin 2 teröristi etkisiz hale getirmesi sonrası belediye tarafından kurban kesildi. Güce Jandarma Komutanlığı önünde kesilen kurbanın ardından dua edildi.

Reklam
Reklam

Olayın yaşandığı Şaban Kalesi mevkiine çıkan ve açıklamalarda bulunan Güce Belediye Başkanı Aytekin Geçgel, teröristlerin imha edilmesinin asker ve vatandaşa büyük moral olduğunu belirtti. Geçgel, “Haber ilçemizde duyulduğunda genç-yaşlı ellerinde Türk bayraklarıyla beraber çarşıda dolaştılar. Bu bizim genimizde var. Tam bir bayram havası yaşadıkö dedi.

Vatandaşlarında ihbarları olduğunu söyleyen Geçgel, “Bir hafta önce muhtemelen bu bölgeye girişim yapıyorlar. Burada en önemlisi vatandaşın ihbarı. Gören vatandaşlarımız emniyet güçlerimize ihbar ediyor. Ondan sonra ise bir takip başlıyor. Bölgede aynı zamanda anlamlı bir yer ve şehitliğimizde var. Bu olayın burada olması da bizi bir bakımdan üzdü ama burada etkisiz hale getirilmesi de sevindirdi. Rusları bu cepheden geri püskürttük, şimdi bu hainleri de burada etkisiz hale getirdik. Bu anlamda ayrıca bir mutluluk yaşıyoruzö ifadelerini kullandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Kurban kesilmesi
Detaylar
Belediye başkanının açıklaması

Haber-Kamera: Hakan KABAHASANOĞLU GİRESUN-DHA

Reklam
Reklam

====================================================

Kılıçdaroğlu: 16 yılda ödenen faiz 151 milyar 34 milyon dolar (2)
“TÜRKİYE’NİN DEĞİŞİME İHTİYACI VARö

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bursa programı çerçevesinde Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi’nde (NOSAB) sanayicilerle bir araya geldi. Burada yaptığı konuşmada Türkiye’nin değişime ihtiyacı olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, bunun için de ‘4 ayaklı bir strateji’ geliştirdiklerini söyledi. Sanayicilere bunu anlatan Kılıçdaroğlu, “Türkiye ne yapmalı ki büyük değişimi ve dönüşümü sağlasın. Ben size bir ufuk çizeceğim. Dört ayaklı bir strateji çizeceğim. Bunun birinci ayağı demokrasidir. Çünkü demokrasinin olmadığı bir yerde hiç kimsenin can ve mal güvenliği yoktur. Demokrasiden uzaklaştıkça çağdaş dünyadan da uzaklaşıyorsunuz. AB bildiri yayınlıyor, başka bir kuruluş bildiri yayınlıyor, gazeteciler yayınlıyor ve herkes Türkiye’yi eleştiriyor. Demokrasi konusunda sağlıklı ve tutarlı adımlar atmalıyız. Hukuk sistemimizi darbe hukukundan arındırmalıyız. Başka ne yapmalıyız? AB diyor ki şu faslı aç ve gereğini yap. Biz bir dayatma olduğu zaman ancak yapıyoruz, peki bizim bir irademiz yok mu? Biz yapamıyor muyuz? Niçin AB’nin bir fasıl açmasını bekliyoruz? Biz AB’nin fasıl açmasını beklemeden AB’nin öngördüğü tüm demokratik standartları yapabiliriz. Oturur parlamento bunu yasa ile çıkarabilir. Ben bunu Sayın Erdoğan’a da Yıldırım’a da Davutoğlu’na da teklif ettim. Niye onlar fasıl açıyorlar ve süre veriyorlar. Biz yapalım ve dönüp ‘Biz zaten yaptık’ diyelim. Demokrasinin olmadığı yerde yeni düşünceler de olmaz. Türkiye’nin birinci ayağı yerine getirmesi lazımö dedi. Stratejilerinin ikinci ayağını ‘Üreten bir Türkiye’ olarak açıklayan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

Reklam
Reklam

“Türkiye üretmezse başarılı olamaz. Beton ekonomisinden üretim ekonomisine dönmemiz lazım. Katma değeri, istihdamı nasıl artıracağız. İşsizliğin önü, enflasyonun önü bir türlü kesilmiyor. Demek ki Türkiye’nin ekonomik anlamda da ciddi bir değişime ve dönüşüme, katma değeri yüksek ürün üretmeye ihtiyacı var. Katma değeri nasıl üreteceğiz? Üniversitelerin bilim üretmesi lazım. İyi yetişmiş eleman gerekiyor. Hayatı dünyayı sorgulayan beyinlere ihtiyacımız var ve hayatın her alanını planlamaya ihtiyacımız var. Devlet Planlama Teşkilatı kapatıldı. Niye katılır bir DPT? Geleceği planlayan bir kuruluşun olmadığı bir ülke düşünebiliyor musunuz? Türkiye’nin 50 yılını 100 yılını görmeye hakkı yok mudur? Herkes kendi evinde planlama yapar. Belediye planlama yapar. Türkiye yarın ne yapacağını bilmiyor. Peki, ne yapmak gerekiyor? İnsani gelişme stratejileri ve bilgi politikaları kurulu kurmamız gerekiyor. Dünya o kadar hızlı ilerliyor ki bunu en iyi siz biliyorsunuz. Bu hızlı değişime ayak uyduran Türkiye’ye ihtiyacımız var. Sanayici üretiyor, rekabete karşı mücadele ediyor, ülkesine döviz getirmek istiyor ama önündeki en büyük engel siyaset kurumu. Şu anda ekonominin, sanayicinin önünde en büyük engel siyaset kurumu. Değeri düşen Türk Lirası. Neden düşüyor ve neden kontrol edemiyoruz? Bunun sağlıklı bir şekilde masaya oturup düşünülmesi gerekiyor.ö

Teknoloji Liseleri kuracaklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, ara eleman sorununu da bu şekilde çözeceklerini belirtti. Kılıçdaroğlu, “Ekonomide ara eleman sıkıntısı var diyorlar. Ben bürokrasiden beri bu sözü duyarım. Bugüne kadar bunun gereği hiç yapılmadı ama biz şöyle bir şey yapacağız. Bütün Organize Sanayi Bölgeleri’nde Teknoloji Liseleri kuracağız. 6 yıl olacak bu liseler. İlk 3 yıl burada okuyacaklar. 3 yıl sonunda hangi alanda eğitim görüyorlarsa o fabrikada staj görecekler. Bunların SGK primlerin Milli Eğitim Bakanlığı yatıracak. Üniversiteye gitmek mi istiyor? Kendi branşıyla ilgili izdüşümü olan fakültesine giderse ayrıca artı puan vereceğiz ama ara eleman sorununu bu ülkenin çözmesi lazım. Tarımın da teknoloji ile buluşturulması lazım. Şimdi bilgi çağındayız. Dijital çağdayız. O kadar hızlı değişiyor dünya. Bugün her saniyede bir buluş var. Türkiye bunu kaçıramaz. Bunu kaçırmamalı. Osmanlı’nın batışı Sanayi Devrimini yakalayamamasından kaynaklanmıştır. Cumhuriyet kurulduğunda toplu iğne üretecek fabrika yoktu. Cumhuriyet sanayi devrimini yakalamaya çalışmıştır. Bunu yaparken Osmanlı’nın borcunu da kuruşuna kadar ödemiştir. Üretim ekonomisi dediğimizde şöyle bir sorun var demokrasi olmadığı için bilim insanları ve gençlerimiz geleceği Batı’da arıyor. Biz yetiştiriyoruz, biz eğitiyoruz ama geleceği yurt dışında arıyorlar. Yapmamız gereken bunu tersine çevirmektir. Biz bilgiyi yakalamak zorundayız. Bilimsel özerkliği olmalı üniversitenin. Üniversite bilgi üretecek. İran üniversitelerinin ürettiği bilgi sayısı Türkiye’ninkileri iki yıldır geçiyor. Biz sürekli kan kaybediyoruz. Samsung’un 2013 yılındaki patent sayısı bütün cumhuriyet tarihi boyunca bizim elde ettiğimiz patent sayısının tam 15 katı. Oysa biz Güney Kore’den önce otomobil üreten bir ülkeydik. Evet, büyüdük ama bu içeride böyle. Rakiplerimize göre büyüdük mü? Olağanüstü bir insan gücümüz varö dedi.

“ANADOLU’NUN İÇİ BOŞALIYORö

Vergi ve sigorta primini zamanında ödeyenlere 1 yıl süreyle sıfır faizli kredi verileceğini de söyleyen Kılıçdaroğlu, Merkez Türkiye Projesi hakkında da bilgilendirdi. Kılıçdaroğlu, “Sizler Bursa’da oturuyorsunuz ama Anadolu’nun içi boşalıyor. Herkes geleceğini büyük kentlerin varoşlarında arıyor. Anadolu’yu tekrar ayağa kalkındırmamız lazım. Onun için Anadolu Kalkınma Kuşakları ve Merkez Türkiye Projesi’ni hayata geçirmeyi düşünüyoruz. Merkez Türkiye Projesi’nin temel amacı bilgi üretmektir. Anadolu’nun ortasında sadece özel bir yasa ile 81 ilin dışında yeni bir bölge tanımlanacak ve orada vergi olmayacak. İleri teknoloji alanı olacak. Bizim düşündüğümüzü hayata geçirdiğimizde 5’inci yılın sonunda kişi başına gelir 15 bin dolara çıkacak. Türkiye’nin gücü potansiyeli var. Olmamasının tek bir nedeni var, siyaset kurumu. Ya sanayinin önünü açacak ya arka sıralarda yer alacağız dünya ligindeö diye konuştu.

STRATEJİNİN ÜÇÜNCÜ AYAĞI

Asgari ücreti net olarak 2 bin 200 lira yapacaklarını da söyleyen Kılıçdaroğlu, stratejilerinin üçüncü ayağını ‘güçlü bir sosyal devlet yapısı’ olarak açıkladı. Kılıçdaroğlu, “Biz asgari ücreti net 2 bin 200 lira düşünüyoruz. Vergisiz. Şu anda Türkiye’de 1 milyon 644 bin emekli bin 500 liranın altında aylık alıyor. Ayda 200 lira ile 500 lira ile kim geçinebilir? Demek ki toplumsal barışı sağlamak sanayicinin güvenle üretim yapacağı iklimi sağlamaktır. Eğer güçlü bir sosyal devlet inşa edemezseniz barışı sağlayamazsınızö dedi.

DÖRDÜNCÜ AYAK: SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Kılıçdaroğlu, stratejinin dördüncü ayağını ‘sürdürülebilirlik’ diye açıklarken, “Bilim, sosyal yaşam hızla gelişiyor, ona ayak uydurmak zorundayız. Şu eleştiri geliyor, kaynak var mı, para var mı? Bunu karşılayabilecek birikim var mı diyorlar. Var. Zaman zaman iktidarı eleştiriyoruz. Biz hiçbir şeye karşı değiliz. Köprüyü, yolu, metroyu kaça yaptın, biz bunu öğrenmek istiyoruz. Bunu öğrenmek her vergi veren vatandaşın hakkıdır. Biz siyaset kurumunun halkı bilgilendirmesi ve halka hesap vermesi gerektiğine inanıyoruz. Siyaset kurumu hesap vermiyorsa orada bir sorun var demektirö şeklinde konuştu.

ORTADOĞU BARIŞ VE İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI

Ortadoğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı’nı kuracaklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Malınızı üretiyorsunuz, ülkeye döviz getiriyorsunuz. Sanayici, ekonominin kamu görevlisidir. Sanayici kendi için değil ülkesi için çalışır. Dolayısıyla sanayici her hükümet tarafından desteklenir. Biz kendi bölgemizde Ortadoğu’da, Kafkaslarda, Doğu’da ve Balkanlar’da neden en güçlü pozisyonda değiliz? Herkesle kavga ederseniz ülkede üretim yapan sanayiciye zarar vermiş olursunuz. Irak’la, AB ile İran ile Suriye ile niye kavga ediyoruz? 25 Haziran’da Allah kısmet eder, Muharrem İnce cumhurbaşkanı, Kemal Kılıçdaroğlu da parlamentoda çoğunluğu olan bir partinin genel başkanı olursa önce Ortadoğu işine el atacağız. Ortadoğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı kuracağız. Kurucuları 4 ülke olacak. Türkiye, İran, Irak ve Suriye. Dört ülkenin liderini bir araya getireceğiz. Egemen güçlerin oyun oynadığı bir yerde bu 4 ülke kendi özgür iradelerini kullanıp bir araya gelemiyorlar mı? Ona öncülük edeceğiz. Esad’a da diyeceğiz, İran’a da Irak’a da diyeceğiz. Ortadoğu’da bir barış atmosferi kuralım diyeceğiz. Hiç kimse bir birinin iç işlerine karışmayacak. Ve Türkiye bölgenin imarı gerekiyorsa bölgenin imarını da yapacak. Emin olun 4 yıl içinde Türkiye bölgesinin lideri olur. O baş belası terör de biter. Sadece Ortadoğu mu, hayır. Ortadoğu barışının da güvencesi olacaktır. İsrail-Filistin sorununu da çözecek. 4 ülke kurucu olacak ama daha sonra arzu eden diğer ülkeler de üye olabilecek. Karadeniz İşbirliği var. Niye Ortadoğu’da yok. Ya Türkiye’yi büyüteceksiniz, ya da hep beraber geriye gideceğiz. Siz daha iyi bilirsiniz. Gelişmiş hiçbir ülkenin başbakanı ben yol yaptım köprü yaptım demez çünkü bunu ayıp sayar. Şu kadar bulaşık makinesi, bu kadar buzdolabı ürettik demez, yoksa herkes alay eder. Çünkü onlar falan gezegendeki altını ülkeme nasıl getiririm diye düşünüyorlar. Bilimde üniversiteler neler yapacaklar onu düşünüyorlar. Onlar yarın ne yapacaklarını bilmiyorlar, ama biz önümüzdeki 100 yıl içerisinde neler yapacağımızı biliyoruz. Aramızda dağlar kadar fark var. Onların ufukları ile bizim ufuklarımız arasında dağlar kadar fark var. Dediğim o 2 trilyon doların küçük bir bölümünü Merkez Türkiye Projesi’ne ayırsalardı, 50 milyon 60 milyon dolar ayırabilselerdi, Trabzon Limanı-Samsun Limanı Mersin’e ve İskenderun’a bağlanabilirdi. Doğu-Batı ekseninde gelişen bir ülke aynı zamanda Güney-Kuzey ekseninde de gelişen bir ülke olurduö dedi.

Milletvekili adayları hukukçu İbrahim Kaboğlu’na büyük haksızlık yapıldığını da söyleyen Kılıçdaroğlu, “Benim sorumluluğum size ufku göstermek ve size yolu göstermek ama sizin de tek tek sorumlulukları var. Bu ülke sadece benim ülkem değil. Kaybettiğimizde sadece ben kaybetmeyeceğim. Ben milletvekilliği aylığı alıyorum, zaten bu bana yetiyor, ama siz kaybederseniz hepimiz kaybederiz. AB fasıl açmadan bizim tamamını yaptığımızda Türkiye’nin itibarını düşünün. Şu anda bile görevine son verilip, mahkemeye başvurulması yasaklanan bir tabloyla karşı karşıyayız. Üniversiteden atılıyor hoca ama mahkemeye başvurmaya hakkı yok. Adalete erişiminin engellendiği bir tablo ile karşı karşıyayız. İbrahim Kaboğlu, şu anda İstanbul’dan 1. sıradan adayımız. Kaboğlu, dünyanın bilinen en önemli anayasa hukukçularından biridir. Hem Türkiye’de hem de Paris’te anayasa hukuku dersi verirdi. Türkiye’de üniversiteden attılar, yurt dışına gitmesin diye pasaportuna el koydular, Dünya Anayasa Kongresi yapıldı ve o kongrenin tüm delegeleri İbrahim Kaboğlu için özel bildiri yayımladılar. Bu benim ağrıma gitti. Kaboğlu eline silah almadı, kimseyi dövmedi. Yaptığı tek iş ders vermek. Ama tahammül edemiyorsunuz. Siyaset aynı zamanda tahammül işidirö dedi. Kılıçdaroğlu, “Konya’dan küçük bir Hollanda 180 milyar doların üzerinden tarım ürünü ihraç ediyorsa, devasa bir ülke Türkiye ise 17 milyar dolarlık tarım ürünü ihracat yapıyorsa, o zaman oturup düşünmemiz lazım. Tek bir eksiğimiz var, o da namuslu siyaset. Türkiye güçlü bir ülke, sorunlarını aşma kapasitesine sahip bir ülke. Asla karamsar değilim. Hiç kimsenin de karamsar olmasını istememö diye konuştu.

Görüntü geçildi

Mehmet İNAN- Enver Fatih TIKIR/BURSA(DHA)

========================================================

Akşener: Siyasetçinin görevi, vatandaş aç mı tok mu bilmek

İYİ Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisine yönelik "Milletin cebindeki parayı niye soruyorsun? Kendi cebindeki paraya bak" sözlerine, "Bir siyasetçinin, devlet adamının görevi; vatandaşın, milletinin cebinde ne var ne yok, aç mı tok mu, bilmektir" diye karşılık verdi.

Meral Akşener, 24 Haziran'daki Cumhurbaşkanlığı ve 27'nci Dönem Milletvekili Genel Seçimi çalışmaları kapsamında Hatay'da Emlak Evler Alanı'nda düzenlenen mitingda partililere seslendi. Mitinge geç kaldığı için özür dileyerek sözlerine başlayan Akşener, 'Cumhurbaşkanı Akşener' sloganı atan partililerine, "Gençler karar verirse böyle oluyor, kadınlar verirse böyle oluyor, adamlar da verirse iş bitiyor" dedi.

Seçim vaatleri arasında yer alan 'gençlere 500 lira vatandaşlık maaşı'nın eleştirilmesine tepki gösteren Akşener, "Bana 'Nereden kaynak bulacaksın' diyorlar. Ben önce ne yapacağım biliyor musunuz? Bu bakanlar, eşleri, çoluğu, çocuğu sizin cebinizden çıkan vergilerle kiralanmış lüks arabalara biniyor ya; diyeceğim ki onlara, 'İnin aşağıya" ifadelerini kullandı.

Terör örgütü FETÖ/PDY'ye yönelik eleştirilerle sözlerini sürdüren Akşener, "Öyle bir sistem kuracağım ki bir daha ordunun içine, polisin içine, eğitimin içine, yargının içine, ne FETÖ ne metö ne ketö giremeyecek. Yeniden sanayileşeceğiz. Yeniden fabrikalar açılacak. Eğer israfı kesersek, şeker fabrikalarının 1 yıllık zararının karşılığı, sarayın 13 günde harcadığı paraya eş. Günahtır be" diye konuştu. Bir vatandaşın kendisine seslenmesi üzerine sözlerini kesen Meral Akşener, partilinin bebeğini kucağına alarak öptü.

TÜLBENT HEDİYE EDİLDİ

Kendisine çok sayıda tülbent hediye edilen Meral Akşener, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'ı eleştirerek şöyle dedi:

"Biz Çankaya'ya gittiğimizde 'Bu tülbentlerle, bu yemenilerle müze açacağım' diyorum. Damat kızmış. Diyor ki 'Benim kayınpederimin öyle bir seçmeni var ki Mars'ta 4 şeritli yol yapsa bu seçmen inanır'. Bu aziz milleti ne yerine koymaktır? Onu bir kenara koyduk. Çılgın projeler yapılıyor ya. Son çılgın proje, Mars'a 4 şeritli yol açmak. Ondan sonra tüm bunları anlattıktan sonra Damat Bey diyor ki, 'Birisi de çıkmış tülbent müzesi yapacakmış, çok şaşırdım' diyor. Damat Bey, annenin başındaki tülbenti de mi bilmiyorsun sen? Bu tülbentin ne manaya geldiğini bilmiyor musun?"

'ÖĞRETMEN ÇOCUKLARIMIZ HEPİNİZİ TAYİN EDECEĞİM'

İşsizlik ve eğitim sistemine ilişkin de eleştirilerini sürdüren Akşener, korumasında bulunan cüzdanındaki kimlik kartını isteyerek, "İşte bizim çılgın projemiz. 81 milyonu, bu nüfus kağıdı ülkenin tapu sahibi yapıyor. Dolayısıyla, senin iş bulmak için bu ülkenin bütün vatandaşlarıyla aynı haklara sahip olabilmen için torpil de bu. Ağa da bu, paşa da bu, reis de bu. Bu gençleri umutsuz hale getirme sebebi bilerek, iş bilmeyerek değil, bilerek. Bir taraftan öğretmenlerimiz işsiz, bir taraftan gıda mühendislerimiz işsiz, ziraat mühendislerimiz işsiz ama diğer taraftan tarımın her alanında çiftçi yok edilmiş. Muhataplarıyla yan yana gelse ve biz gıda ihraç eden, tarım ürünü ihraç eden ülke oluruz. Ha buradan size söz veriyoruz. 5 yıl içinde ülkemiz dışarıdan gıda ithalatı yapmayan bir ülke olacak. Öğretmen çocuklarımız, kadrolarınız norm kadroya göre hepinizi tayin edeceğim."

'SURİYE İLE İLİŞKİLER DÜZELECEK'

Akşener, ekenomi ve dış politikadaki sorunlara yönelik de değerlendirmelerde bulunarak, şunları kaydetti:

"Benzine, mazota zam, elektriğe zam, yarın doğal gaza zam. Bunlar dolarla gelmiyor mu? Yeni açıkladığınız ihracatın ithalatı dengelediği noktayı. Türkiye bunu sürdürebilir mi? Sürdüremez. Suriye diyorsunuz. Evet Suriye'nin iç işlerine elini kim koydu? Karşılığı ne oldu? 4 milyon mültecimiz oldu. Yerinden yurdundan edilmiş insanlar oldu. Suriye ile ilişkiler düzelecek, herkes vatanında mutludur. Elbet Suriyeli kardeşlerimiz vatanlarına gidecekler. İnşallah seneye 2019'da Ramazan ayında her ilden temsilcilerle Suriyede iftar yapacağız. Ticaret durdu. Alışveriş durdu. Kim kazandı? Amerika kazandı, Rusya kazandı, tüm bunların karşılığı olarak Rusya ve Amerika bizim sınırımızda komşumuz oldu."

SİYASETÇİ, MİLLETİN CEBİNDEKİ BİLMEK ZORUNDA

İYİ Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisine yönelik 'Milletin cebindeki parayı niye soruyorsun? Kendi cebindeki paraya bak' sözleri için de şunları söyledi:

"Gençlere soruyorum, 'Cebinde ne kadar var' diye. Muhterem bozuluyor. Erzurum'da, başka yerlerde gitti söyledi. 'Milletin cebindeki parayı niye soruyorsun?' diyor. 'Bak kendi cebindeki paraya'. Böyle bir densizlik olabilir mi? Bir siyasetçinin, devlet adamının görevi; vatandaşın, milletinin cebinde ne var ne yok bilmektir. Aç mı tok mu bilmektir. Siyasetçinin kendi cebindeki parayı düşünmesi kabul edilecek bir durum değildir. Yüzüğünü çıkardı gösterdi, 'Tüm malım mülküm bu yüzük. Bir gün zengin olursam, derlerse ki Erdoğan zengin olmuş, bilin ki hırsızlık yapmıştır'. Ben söylemiyorum, kendisi söyledi. Elhak doğru söyledi. Eğer ekonomiyi güvenilir hale getirmezsek yani iç ve dış yatırımcı yatırım yapmaya kalktığı zaman rüşvet vermeyeceğine emin hale getirmezsek, iç ve dış yatırımcıyı senden benden diye ayırmazsak, önüne gelenin tokatlamadığı bir sistemi kuramazsak, sanayileşme bugünkü gibi durur. Bina üzerinden ekonomik yapı kurulur, ondan sonra da Türkiye bugün içinde bulunduğu duruma gelir."

Akşener konuşmasını tamamladıktan sonra milletvekili adaylarını sahneye çağırarak seçimlerde oy istedi.

Hüseyin BOZOK/HATAY, (DHA)

============================================================================

Otomobil sulama kanalına uçtu

ADANA’nın Kozan ilçesinde virajı alamayan bir otomobil sulama kanalına düştü.

Olay, Çanaklı Mahallesi kanal boyu mevkisinde meydana geldi. Emre Topaloğlu'nun kullandığı 01 RA 019 otomobil, direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu virajı alamayarak sulama kanalına düştü. Olay yerine gelen Cankur ekibi, sürücü Emre Topaloğlu ve yolcu koltuğundaki Songül Bozat'ı otomobilden çıkardı. Araçtan çıkanların sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi.

Görüntü Dökümü
------------------------
- Kanala düşen araç
- Aracın üzerine çıkanlar
- Olay yerindeki kalabalık
- İtfaiye aracı

SÜRE:33" BOYUT:34 mb

Haber-Kamera:ADANA,(DHA)

====================================================