Maden ocağında patlama: 2 işçi yaralandı, 3 işçi mahsur(6)
OCAK SAHİBİ GÖZALTINDA
Zonguldak’ın Kilimli ilçesinde 3 madencinin öldüğü, 2 madencinin de yaralandığı ruhsatsız kömür ocağının sahibi İsmail K., polis ekiplerince gözaltına alındı. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.
ZONGULDAK (DHA)
=====================
TİRE'DE YAĞMUR VE DOLU ETKİLİ OLDU
İZMİR'in Tire ilçesinde doluyla birlikte 30 dakika boyunca etkili olan sağanak yağmur, zemin kattaki ev ve iş yerlerinde su baskınlarına yol açtı.
Tire kent merkezi başta olmak üzere ilçe genelinde bugün saat 13.00 sıralarında yağmur başladı. Etkisini arttıran yağmur, 30 dakika boyunca doluyla karışık sağanak olarak yağdı. Zemin katta kalan ev ve iş yerlerinde, su baskınları yaşandı. Ayrıca sokak ve caddeler de suyla dolup taştı. Yağmurun şiddetle olduğu anlarda bir otomobilin sel sularına kapılıp sürüklendiği görüldü. Yağmur etkisini yitirirken, ilçede güneş açtı. Belediye ekiplerinin de çalışmasıyla sular çekildi. Kentin bazı kesimlerinde 30 dakikayı bulan elektrik kesintisi de oldu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
- Sel sularına kapılan motosikletten görüntü
- Suyla dolu yollardan görüntü
Haber- Kamera: TİRE (İzmir), (DHA)
========================
160 KİLOMETRE HIZLA GELEN KAZADA MUCİZE KURTULUŞ
- Tek teker şov yapmak isterken kaza yaptı, şans eseri ölümden döndü.
- O anlar kameraya yansıdı
Motosikletinin önünün kaldırmak isterken dengesini kaybederek düşen sürücü kazayı mucize eseri hafif sıyrıklarla atlattı. O anlar kameraya yansıdı. Kaza Zonguldak Ereğli'de meydana geldi. Motosikletli grup, Karamürsel'e doğru ilerliyordu. Hızı 160 kilometreye ulaştığında Suat K. motosikletinin önünü kaldırarak tek teker ilerlemek istedi. Ancak bir anda dengesini kaybetti. Suat K. taklalar atarak metrelerce sürüklendi. Motosikleti de yolda savruldu. Kaza anı arkasında ilerleyen arkadaşının kamerasına saniye saniye yansıdı.Suat K. şans eseri kazayı hafif sıyrıklarla atlattı. Suat K., üzerindeki koruyucu elbise sayesinde ölümden döndü.
Kontrol amacıyla hastaneye götürülen Suat K. ayakta tedavinin ardından taburcu edildi.
Görüntü Dökümü:
----------
-Motosikletin kaza anı
Haber: Çağrı ÇALIŞKAN - İSTANBUL DHA
GÖRÜNTÜLER DGS DEN İSTANBUL AKIŞINDA GEÇİLDİ
=======================================================
EŞ KURBANI EBE, GÖREV YAPTIĞI HASTANEDEN TÖRENLE UĞURLANDI (EK)
TOPRAĞA VERİLDİLER
Çanakkale'de, uzaklaştırma kararı bulunan eşi Fuat Şen'in (31) silahla vurarak öldürdüğü boşanma aşamasındaki eşi Sedef Şen (30), bugün Ezine ilçesi Bozeli köyünde öğle namazından sonra kılınan cenaze namazının ardından gözyaşları arasında toprağa verildi.
Eşi Sedef Şen'i öldürdükten sonra aynı silahla yaşamına son veren Fuat Şen de bugün Ayvacık ilçesine bağlı Küçükkuyu beldesi Arıklı köyünde öğlende kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi.
=======================================================
YOLDA ÇIRILÇIPLAK YÜRÜDÜ
SAKARYA'nın Serdivan ilçesinde, çırılçıplak sokağa çıkan kişiye görenler gözlerine inanamadı. Esnaf ve vatandaşlar, sokakta çıplak yürüyen adama müdahale ederek, bir iş yerinden aldıkları kıyafetleri giydirdi.
Olay dün, Serdivan Arabacıalanı Mahallesi'nde meydana geldi. Bunalıma giren bir kişi, kıyafetlerini çıkartarak çırılçıplak halde sokağa çıktı. Ara sokaklardan caddeye kadar yürüyen kişiyi görenler gözlerine inanamadı. Yaklaşık 200 metre bu şekilde yürüyen adama çevredeki vatandaşlar müdahale etti. Esnaf ve vatandaşlar çıplak adamı alışveriş merkezinin girişinde bulunan kapalı alana götürdü. Yakında bulunan iş güvenliği kıyafetleri satan dükkandan getirilen kıyafetler giydirildi. Neden böyle bir şey yaptığı sorulduğunda cevap vermeyen kişi, haber verilmesi üzerine olay yerine gelen ailesine teslim edildi.
Olay yerine gelen polis, çıplak yürüyen kişi ve ailesini polis merkezine götürdü. İfadesi alınan kişinin, ekibiyle birlikte inşaat işiyle uğraştığı ve son dönemde iş anlamında yaşadığı sıkıntılar yüzünden bunalıma girdiği öğrenildi. Şahsın çıplak yürüdüğü anlar ise çevredeki iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansıdı.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Adam çıplak yürürken
-Güvenlik kamerası görüntüsü
-Olay yerinden detay görüntüler
(Haber: Aziz GÜVENER/SAKARYA, (DHA)
================================================
ALANYA KADIİNİ MAĞARASI'NDA 100'Ü AŞKIN İNSAN İSKELETİ BULUNDU
ISPARTA Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü tarafından Antalya'nın Alanya ilçesindeki Kadıini Mağarası'nda yapılan kazı çalışmalarında, 100'ü aşkın insan iskeleti kalıntısı elde edildi. Kazı çalışmasını yürüten Dr. Nalan Damla Yılmaz Usta, iskeletlerin 400-800 metrede bulunduğunu, 5-7 bin yıl öncesine ait olduğunu tahmin ettiklerini söyledi.
SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü tarafından Antalya'nın Alanya ilçesindeki Kadıini Mağarası'nda 100'ü aşkın insan iskeleti kalıntısı bulundu. Anadolu'daki en yoğun buluntunun tespit edildiği mağara içi ölü gömme alanı olarak tanımlanan, 400 ile 800 metre arasındaki noktada elde edilen buluntuların, 5-7 bin yıl öncesine ait olduğu değerlendiriliyor.
Antropoloji Bölümü Sosyal Antropoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Nalan Damla Yılmaz Usta, Ekim 2017'de Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan alınan izinle Alanya Arkeoloji Müzesi başkanlığındaki bir ekiple başlayan bilimsel çalışmalarla Anadolu'nun insanlık tarihine ışık tutacak yeni verilere ulaştıklarını söyledi. Dr. Usta, "İskeletler, Kalkolitik ve Tunç Çağı'nda insanların biyolojik ve morfolojik özelliklerine ışık tutabilecek verileri içeriyor. Anadolu'da özellikle Erken Tunç Dönemi'nde bu denli yoğun bir buluntu literatürde yok. Alanya tarihinde insanlık açısından bu kadar eskiye dayanan çok sayıda buluntu olmamıştı. Bu çalışmayla o dönemdeki Alanya'nın kültür tarihini aydınlatacağız" dedi.
'100'Ü AŞKIN İNSAN İSKELETİ BULUNTUSU'
Buluntuların bir diğer öneminin de Anadolu'da ilk kez bu denli yoğunlukta mağara toplu mezarın gün ışığına çıkarılması olduğunu vurgulayan Dr. Usta, keşfin Ekim 2017'de Akdeniz Üniversitesi Mağara Araştırma Topluluğu (AKÜMAK) ve Anadolu Speleoloji Grubu Derneği (ASPEG) üyelerinin faaliyetleri sırasında tesadüfen gerçekleştiğini aktardı. Dr. Nalan Damla Yılmaz Usta Usta, şöyle konuştu:
"Mağaracılık ekibinden birkaç arkadaş Antropoloji Bölümü olarak bize ulaştı. Sosyal Antropoloji Anabilim Dalı Başkanlığından Dr. öğretim üyesi Hilal Yakup İpekoğlu ile birlikte anılan bölgeye gittik. Daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı izniyle Alanya Müze Müdürlüğü başkanlığında çalışmalara başladık. Alanya Müzesi Müdürü Seher Türkmen başkanlığında Kadıini Mağarası'nda kurtarma çalışmaları gerçekleştirdik. 5 gün boyunca 100'ü aşkın insan iskeleti buluntusunu bilimsel olarak arkeolojik kazı ve veri toplama yöntemlerini uygulayıp çıkardık, kataloglamasını yaptık, çizim ve fotoğraflama işlemlerinden sonra Kadıini Mağarası dışına çıkardık. Burada sadece iskelet bulmadık. Arkeolojik buluntular da vardı. İskelet kalıntılarını Alanya Müzesi'nin izniyle SDÜ Antropoloji Bölümü'ne getirdik. Analizlerimiz, incelemelerimiz devam ediyor. İskeletlerin üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz."
'BAZI ÖRNEKLER GÖMÜLDÜĞÜ ŞEKİLDE DURUYOR'
Kalıntıların 400 ile 800 metreler arasında kaldığını ve düz bir yolda değil, mağaranın içindeki kollarda bulunduğunu söyleyen Dr. Nalan Damla Yılmaz Usta, "Mağarada yıllar içinde su basmaları ve çökmeler gibi birçok hareket olmuş ve bazı kemikler birbirine karışmış durumdaydı. Bazı açmalarda balçığın içinde bir karışma durumu söz konusuydu. Ama bazı örnekler gömüldüğü şekilde duruyor, bazıları da mağara zeminine zamanla biriken karstik çökeltiyle birleşmişti. Şimdi örneklere baktığımızda kafataslarının üzerinde bir tabaka var. Bu tabaka karstik oluşum ve tamamen kemiğe yapışmış durumda. Laboratuvar ortamında küçük kazıma işlemiyle bunların bir kısmı çıkarılabildi. Ama çoğunluğu yine kemikler üzerinde mevcut. Bu oluşumla kaplanmayan iskeletler de var tabii ki" diye konuştu.
'İSKELETLER ÇOK FAZLA BOZULMADAN GÜNÜMÜZE GELEBİLMİŞ'
Alanya tarihinde insanlık açısından Kalkolitik ve Eski Tunç çağlarına tarihlendirilen bir buluntu geçmediğini de belirten Dr. Usta, şöyle devam etti:
"Bu açıdan önemli. Tabii mağaradaki 1950'li yıllarda Prof. Dr. Kılıç Kökten hocamızın yaptığı çalışmalarda Üst Paleotik Dönem'e ait insan izleri, kalıntılar ele geçmiş. Ama bunlar sınırlı sayıda. Şimdi ise mağaranın içinin insanlar tarafından çok yoğun kullanıldığına dair bilgiler sunması açısından bu iskeletler önemli. Aynı zamanda Anadolu'da özellikle Erken Tunç Dönemi'ne tarihlendirilen iskelet serisine de çok rastlanmıyor. İskeletlerin korunma durumu çok iyi. Çünkü mağaranın içerisindeki demir iyonları kemiğe işlemiş ve kemiğin yapısını oldukça sertleştirmiş. İskeletler çok fazla bozulmadan günümüze gelebilmiş ve Anadolu'nun bu dönemine ışık tutabilmeleri açısından gerçekten önemliler. İskeletler Kalkolitik ve Eski Tunç çağlarında insanların biyolojik, morfolojik ve kültürel özelliklerine ışık tutabilecek önemli veriler içeriyor."
'ÖLÜ HEDİYELERİNE DE RASTLADIK'
SDÜ'de iskeletlerin yaşlandırmasıyla ilgili çalışmaların sürdüğünü de vurgulayan Dr. Nalan Damla Yılmaz Usta, sonuç netleştiğinde yayın halinde bunun da bilim dünyasına sunulacağını belirtti. Bu iskeletlerin neden mağaranın içinde olduğu sorusuna yanıt aradıklarını söyleyen Dr. Usta, "Bu topluluk mağaranın çok derin kısımlarını ölülerini gömdükleri alan olarak kullanıyorlardı. Çünkü bunların arasında arkeolojik olarak ölü hediyelerine de rastladık. Bazı iskeletler üzerinde yakıldıklarına dair izler de var. Bunun da ölü gömme gelenekleri açısından anlamı var. Belki de hasta olan bireylere hastalığından kurtulsun ve arınsın diye böyle bir işlem uygulanıyordu" dedi.
'ÖLÜM YAŞLARINI SAPTAMAYA ÇALIŞIYORUZ'
Şu an bireylerin demografik özelliklerini ortaya koymaya çalıştıklarını anlatan Dr. Usta, şunları kaydetti:
"Bireylerin ölüm yaşı, ortalama ömür uzunluğu neydi? Bebek ve çocuk ölümleri oranı nasıldı? Kemiklerinde iz bırakan hastalıkları nelerdi? Enfeksiyonel hastalıklar, travma var mıydı? Epigenetik yani ölçülemeyen varyasyonlar ne sıklıktaydı? Eser element analizi yaparak ve bu buluntuların yanında elde ettiğimiz bazı arkeolojik materyalleri de değerlendirerek, bu insanlar neyle besleniyorlardı? Ağız ve diş sağlıkları nasıldı? Anadolu'da ve dünyada bu topluluğa yakın kimler var? Kemikleri ve dişlerinden hastalıklarını saptamaya uğraşıyoruz. Bunlar hakkında verilere ulaşabileceğiz. Genel anlamda inanç sistemlerine de dair ipuçları sağlayabileceğimizi düşünüyorum. Kısacası Kadıini insanlarının yaşamlarını anlamaya çalışacağız. Son olarak, Kadıini insanları için muhtemelen yerleşik hayata geçmiş hem tarımla uğraşan hem de hayvancılıkla uğraşan topluluktu diyebiliriz."
İLK KEŞİF 2012 YILINDA
Akdeniz Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Mağara Araştırmaları Topluluğu, Kadıini Mağarası'nda 25 Şubat 2012'de haritalandırma çalışması yaptığı sırada sarkıt, dikit, şelale, akarsu ve dar geçitler nedeniyle oldukça zorlu bir yolculuğun ardından mağaranın yaklaşık 400 metre içerisinde 2 ayrı yerde çok sayıda insan kemiği ve kafatasıyla karşılaştı. O tarihte gördükleri kemikleri fotoğraflayan ve video kaydı alan öğrenciler, mağara içerisinde 3 grup halinde 14 saat süren araştırma sonunda mağaranın ulaşılamayan birçok galeri ve katmanı olduğu da tespit etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ (ARŞİV)
---------------------------------
- Ekibin mağara içerisinde ilerlemesi
- Ekibin kemikleri bulması ve kameraya kaydetmesi
- Mağara incelemesinden detay görüntüler
Haber: Ali ÇEVİKBAŞ- Kamera: ANTALYA-DHA)
======================================
TURGUT ÖZAL TIP MERKEZİ'NDE, 500'ÜNCÜ KEMİK İLİĞİ NAKLİ KIBRIS GAZİSİNE
MALATYA İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi'ne bağlı İlik Nakli Ünitesi'nde 500'üncü hastaya kemik iliği nakli gerçekleştirildi.
Turgut Özal Tıp Merkezi'nde kemik iliği nakli gerçekleşen Kıbrıs gazisi Celalettin Budancır'ın (64) ziyaretine; İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, Kök Hücre Nakli Merkezi Hematoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İrfan Koku, Hematoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Emin Kaya ve Kök Hücre Nakli Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Mehmet Ali Erkurt katıldı.
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay, 500'üncü nakil ile 2018 yılında nakille, Türkiye'nin üniversite ile eğitim ve araştırma hastaneleri arasında Türkiye'nin birinci sırasına oturduğunu kaydederek, şunları söyledi:
"Bu şehrimiz, hastanemiz ve ülkemiz için çok önemli çünkü bu nail hastalarımızın çok büyük bir kısmı Malatya dışından, Türkiye'nin her yerinden bize geliyor. 500'üncü nakil hastamızda Bingöl'den geldi. Bu 500'üncü naklimizi de bir tesadüf olarak da Kıbrıs gazimize yaptık. Hastanemiz nakillerde başarıdan başarıya koşuyor. Kemik iliği naklindeki bu başarı, karaciğer nakli başarısı kadar önemli bir durumda, burası önemli bir merkezi. 2019 yılında hematoloji, onkoloji ayrı bir hastane kuruyoruz. 217 yataklı kanser merkezi kuruyoruz. Oradaki kemik iliği nakli buranın üç katı olacak. Türkiye'de birinciyiz ama bu merkezle beraber açık ara birinci olacağız."
Hematoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Emin Kaya ise halk arasında kan kanseri diye bilinen hastalıklarda kardeşten, akrabadan veya akraba dışı kök hücre nakilleri yaptıklarını belirterek, "500'üncü kemik iliği naklini yapılan hastamız Celallettin Budancır. Kendisi daha önce tedavi gördü, hastalığı tekrarladı. Kurtarma tedavisinin ardından, kök hücre nakli yaptık. Biz, hastalara başlangıç tedavisinden kök hücre nakline kadar sağlık hizmeti verebiliyoruz. Hastanın tedavi giderlerinin tamamını da sosyal güvenlik kurumu tarafından karşılanıyor" diye konuştu
Kemik iliği nakli gerçekleşen Celalettin Budancır da doktorlara teşekkür etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------------
- Doktorların ziyareti
- Hastadan görüntüler
- Rektör Kızılay'ın ziyareti
- Nakil gerçekleşen Celallettin Budancır'ın konuşması
- Rektör Kızılay'ın açıklaması
- Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Taha AYHAN-MALATYA-DHA)
GÖRÜNTÜ BOYUTU: 548 MB
=================================
BİTLİS’TE TARİHİ YAPILAR TEK TEK RESTORE EDİLİYOR
BİTLİS'te başlatılan 'Sokak Sağlıklaştırma' projesi kapsamında bu yıl 445 meskende giydirme yapılırken, tarihi alanlarda da restorasyon çalışmaları devam ediyor. Proje kapsamında tarihi Sinema Yokuşu, yapılan ışıklandırmayla güzel bir görünüme kavuştu.
Tarihi boyunca çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan Bitlis'te tarihi mekanlar, hayata geçirilen projelerle gün yüzüne çıkarılıyor. Doğu Anadolu Projesi (DAP) Bitlis Belediyesi ve İl Özel İdare tarafından ortaklaşa yürütülen 'Sokak Sağlıklaştırma' projesi kapsamında tarihi Sinema Yokuşu yapılan ışıklandırmayla güzel bir görünüme kavuştu. Bitlis Belediyesi Başkan Yardımcısı Hüseyin Aras, üçüncü etap sokak sağlıklaştırması ile beraber toplamda 600’e yakın iş yeri, ofis ve konutta projenin uygulandığını belirtti.
Tarihi Sinema Yokuşu'nu restore ettiklerini belirten Aras, burada da belediye olarak hem içme suyu hem de alt yapı hatlarını yenilediklerini söyledi. Aras şöyle konuştu:
"Sokakta bulunan zemin ve kaldırım yenilemesi giydirmeleri başta olmak üzere dubalar ve korkuluklarda yenileme çalışmaları yapıldı. Öte yandan kayaların ıslah çalışması da yapılarak kayaların aşağı düşmesini engelleyen çelik ağlarlar örüldü. Burasının inanç turizminin önemli bir durak noktası olmasını hedefliyoruz. Mardin’de bu kadar tarihi eser yok ama onlar bizden 20 sene önce bu işe başladı. Bunun nimetini yemeye başladılar. UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine alınacak kadar çok tarihi eserimiz var. Sadece merkezde 28 tarihi cami var. Külliye, medrese türbeleri ve hanları çok daha fazla eser bulunuyor. Görev sürecimiz süresinde hedeflediğimiz tüm çalışmaları bittirme durumuna getireceğiz."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------------------------
-Bitlis'te yapılan restorasyon çalışmalarından detaylar
-Eski Sinema Yokuşunun gece görüntüsü
-Çalışmalardan detaylar
-Bitlis Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Aras ile röportaj
-Sinema Yokuşundan yürüyen vatandaşlar
-Kentten genel görüntüler
Özcan ÇİRİŞ- Ceren KURTYE/BİTLİS, (DHA)-
======================================
AYSEL ÖĞRETMEN, 'BENİM ADIM ÖĞRETMEN' ŞARKISINA KLİP ÇEKTİ
ÇANAKKALE'nin Gelibolu ilçesi 75'inci Yıl Cumhuriyet İlkokulu'nda sınıf öğretmenliği yapan Aysel Cihan Karaman, 'Benim Adım Öğretmen' şarkısına, 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle klip çekti. Aysel Cihan Karaman'ın kendi yazdığı ve bestelediği 'Benim Adım Öğretmen' isimli şarkısı, dinleyen meslektaşları ile öğrencilerin beğenisini kazandı.
Gelibolu ilçesinde yaşayan evli ve 1 çocuk annesi Aysel Cihan Karaman, 10 yıl önce 'Benim Adım Öğretmen' isimli bir şarkı besteledi. Öğretmen Aysel Cihan Karaman, geçtiğimiz 10 Kasım'da, 'Benim Adım Öğretmen' şarkısına, 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle klip çekti. Karaman'ın klibinde, öğrencileri, meslektaşları ve okul müdürü de yer aldı.
24 Kasım Öğretmenler Günü'nde, meslektaşlarının gününü kutlamak için bu klibi çektiğini belirten Karaman, "Ben çok klip yapma taraftarı değildim, ama öğretmen arkadaşlarım, idarecilerimiz ve öğrencilerimiz çok seviyorlar bu şarkıyı ve 'biz de klip yapalım' dediler. Hazırlıklarımızı yaptık, sonra da klibimizi çektik. Hep birlikte bu klibin güzelleşmesini sağladılar. Aynı zamanda Gelibolu Sanat Derneği stüdyosunu kullanarak, orada klipteki görüntüleri kaydettik. Okulda öğrencilerimiz ve öğretmen arkadaşlarımızla özel çekimler gerçekleştirdik. Montajı yapıldı. Güzel bir klip olduğunu düşünüyorum. 10 Kasım 2006 yılında bestelediğim, söylediğim ve 2018 yılında da klibini çektiğim, 'Benim Adım Öğretmen' şarkısını bütün öğretmen arkadaşlarıma, bu uğurda şehit olmuş tüm öğretmenlerimize ve baş öğretmenimiz Atatürk'e ithaf ettim. Hepimizin öğretmenler günü kutlu olsun, mutlu olsun" dedi.
Aysel Cihan Karaman'ın klibinde oynayan Okul Müdürü Bilal Duman ise, "Öğretmenimiz sosyal yönü iyi olan biri. Öğrencileri ve arkadaşları tarafından da sevilen başarılı bir öğretmenimiz. Bizim okulumuzun öğretmeni olmasından da gurur duyuyoruz. Yazdığı ve söylediği şarkısı da mükemmel. Okul olarak bu şarkının klibinde amatörce yer aldık" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Aysel Cihan Karamanın klip görüntüsü.
-Aysel Cihan Karaman ve öğrencilerinden genel ve detay görüntü.
-Aysel Cihan Karamanın açıklama görüntüsü.
Haber-Kamera: Doğan ZELOVA/GELİBOLU(Çanakkale), (DHA)
=====================================