1)SURİYE'DE EL YAPIMI PATLAYICILAR İMHA EDİLİYOR
ZEYTİN Dalı Harekatı kapsamında Suriye'nin Afrin bölgesinde terör unsurlarından arındırılan bölgelerde, güvenlik güçlerinin mayın ve el yapımı patlayıcı imhası sürüyor. Teröristlerin kaçarken harekata katılan askerleri hedef almak için hazırladığı çok sayıda tuzak, askerler tarafından imha edildi. Reyhanlı'nın karşısında bulunan ve bir süre önce TSK ve Özgür Suriye Ordusu güçleri tarafından teröristlerden temizlenen Afrin kırsalındaki Mersawa bölgesinde arama tarama faaliyeti devam ediyor. Güvenlik güçlerinin bölgede yaptığı aramalarda, teröristlerin gerilerinde bıraktığı çok sayıda hain tuzak gün yüzüne çıkarıldı. Mersawa bölgesinde de kazdıkları hendekleri yarım bırakarak kaçan PYD/PKK’lı teröristlerin Türk askerlerine yönelik hazırladığı çok sayıda el yapımı patlayıcı ve düzenek kontrollü şekilde imha edildi. Teröristlerin bombalı saldırılar için mutfak tüplerini kullandığı ve bunları toprağa gömerek kamufle ettiği de görüldü.
GÖRÜNTÜ GEÇİLECEK
Mehmet YİRUN- Yılmaz BEZGİN/REYHANLI (Kilis), (DHA) -
===================================================
2)BU ARAÇ YÜRÜYEN ÇİFTLİK GİBİ
AYDIN'da tarım ürünleri üreten bir firmanın ilkini 2014'te hayata geçirip günümüze kadar 4'üncüsünü yaptığı 3 katlı, 300 küçükbaş hayvan ya da 90 büyükbaş hayvan taşıyabilen canlı hayvan taşıma aracı, yürüyen çiftliği andırıyor. Dikkat çeken araçta, hayvanların rahat edip, yolculukta stres yaşamamalarının amaçlandığı belirtildi. Aydın'da tarım makineleri üzerine faaliyet gösteren bir firma, canlı hayvan taşıma aracıyla dikkat çekti. Baba mesleği damper, silobaz ve tanker üretimini sürdürdüklerini belirten firmanın Genel Müdürü Hakan Maraş, "Biz 2014 yılında ilgili projeyi geliştirdikten sonra bu aracı yapmaya başladık. Daha sonrada Türkiye'de ilk olarak yine Aydın bölgemizde bulunan bir müşterimize satışını gerçekleştirdik. Bu aracın tasarımı yapılırken, karayolu limitleri ve sınırları dahilinde 2.5 metre genişliğinde ve 13.60 uzunluğunda yapıldı. İçerisi bölmeler halinde 3 kattan oluşuyor. Aracın yaklaşık 300 küçükbaş hayvan alma kapasitesi var. Yetiştirilmek üzere olan sığırlardan yaklaşık 90 hayvan alabilirken, kesimlik olarak üretilmiş çok büyük canlı hayvanlar için de kilolarına bağlı olarak iki katta 30 ila 40 civarında canlı olarak taşıma yapılabiliyor" dedi.
HER ŞEY DÜŞÜNÜLMÜŞ
Bir yerden bir yere canlı hayvan sevkiyatı yapılırken, her türlü rahatlığı düşündüklerini belirten Maraş, "Canlı hayvan aracının dışında bir takım gözetleme kuleleri var. Yolculuk anında hayvanlardan kayıp var mı, yok mu diye iki veterinerler tarafından gözetleme pencereleri var. Hayvanların içeride fazla olmasıyla hava sirkülasyonu yapabilmesi için havalandırma pencereleri var. Aracın içindeki pis kokuyu yok etmesi için çok sayıda vantilatörler sayesinde içeriye temiz havanın girmesi sağlanıyor. İçerisinde ışıklandırma sistemi de mevcut. Yolculuk esnasında hayvanların su içme ihtiyacı olduğunu biliyoruz. İçeride hayvanların su içmesi için emzikler ve küçükbaş hayvanlar için de yalaklar bulunuyor. Hayvanların dışkılarını bile alt kısma sızarak içeride ıslak kalmasını önlenmiş oluyor. Arkada belli bir açıda çıkış rampası mevcut. Hayvanlar buradan kaymadan rahat bir şekilde çıkabilecekler. Aracın içerisinde de hayvanlar giderken düşmemesi için kaymaz zeminler var" bilgisini verdi.
4'üncü aracı da ürettiklerini belirten Maraş, "Bu aracın değeri ise 100 bin ila 130 bin Euro arasında değişebiliyor. Bizim kurban bayramlarımız var. Bu bayramda kurbanlıklar fazlaca bir sevkiyat noktasına getirildiği için bu araç aslında Türkiye için olmazsa olmaz bir araçtır. Bu araçlarla yapılan sevkiyatta hayvanlar stres yaşamıyor ve uzun yolculukta kilo kaybı olmuyor" dedi.
Görüntü Dökümü
--------------------------
- Canlı Hayvan Taşıma Aracı'nın içinden ve dışından görüntü
- Hakan Maraş ile röp.
- Genel ve Detay görüntü
(Haber- Kamera: Burhan CEYHAN / AYDIN, (DHA)
====================================================
3)NUSAYBİN'DE DİREKTE MAHSUR KALAN KEDİ KURTARILDI
MARDİN'in Nusaybin ilçesinde telefon direğinin tepesine çıkan ve orada saatlerce aşağgı inimediği için mahsur kalan bir kedi, İtfaiye ekiplerinin çalışması sonucu kurtarıldı.
Nusaybin ilçesi Yeşilkent Mahallesi Sümbül sokak üzerinde bulunan telefon direğin tepesine çıkan kedi saatlerce kurtarmayı bekledi. Kedinin sesini duyan mahalle sakinleri, Mardin Büyükşehir Belediyesine bağlı Nusaybin İtfaiye ekibine haber verdi. Haber verilmesi üzerine olay yerine gelen ekipler, Telefon direği üzerine bulunan kedinin yanına merdiven uzatarak kediye kurtardıl. İndirilen ve sokakta serbest bırakılan kedi uzaklaşarak gözden kayboldu.
Görüntü Dökümü:
------------------------
-Tlefon direğinin tepesinde kurtarılmayı bekleyen kedi
-İtfaiye ekibinden görnütüler
-Uzatılan merdivenden çıkan itfaiye erinin kediye bulundruğu yerden alması
-Kedinin aşağıda bırakılması
-Genel ve detay görnütüler
4)AŞKI İÇİN KALBİNİ, CANI İÇİN BÖBREĞİNİ VERDİ
SAMSUN'da yaşayan ve böbrek yetmezliği hastası olan Resul Cebi'ye 2,5 ay önce eşi Zeynep Cebi'den alınan böbrek nakledildi. 2 çocuk sahibi Cebi çifti, 8 yıldır bir yuvayı ve hayatı paylaştıklarını belirterek nakil li ile böbreklerini de paylaştıklarını söyledi. Zeynep, Cebi eşine böbreğini verme kararı alırken bir an bile tereddüt etmediğini dile getirdi.
Samsun'da yaşayan ve 18 yıldır böbrek yetmezliği tedavisi gören Resul Cebi'nin (37) sağlık durumu geçen yıl kötüleşti. Diyalize girmeye başlayan Cebi'ye doktorlar böbrek nakli olması gerektiğini söyledi. Bunun üzerine Cebi'nin ailesinde uygun kan ve doku uyumu bulunup bulunmadığı araştırıldı. Yapılan tetkiklerde Cebi'nin annesi ve erkek kardeşinin dokusunda uyum olmadığı belirlendi. 8 yıllık eşi Zeynep Cebi'nin (34) ise dokusu uyum sağladı. Bunun üzerine geçen 5 Aralık'ta Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yapılan ameliyatla 2 çocuk annesi Zeynep Cebi'den alınan böbrek eşine nakledildi. Ameliyat başarılı geçti. Eşinin sağlığına kavuştuğu için çok mutlu olduğunu belirten Zeynep Cebi, "Karar vermek zor olmadı çünkü böbreğimi vereyim mi vermeyeyim gibi bir düşüncem hiç olmadı. Ben direk eşime böbreğimi vermek istedim ve zaten gönüllüydüm. Çok şükür kanımız ve dokumuz uyum sağladı. Çok az bir ihtimal gerçekleşti bizim için mucize oldu. Ben aynı durumda olsam eşim de hiç düşünmeden bu kararı verirdi. Biz bir aile olarak sevinçlerimizi, üzüntülerimi hayatımızı paylaşıyorduk şimdi böbreklerimizi de paylaştık tam bir bütün olduk şu anda" dedi.
Memur olan Resul Cebi, ise hiç bir akrabalık yakınlığı bulunmayan eşinin dokusunun kendisi ile uyum sağlamasının çok düşük bir ihtimal olduğunu ve bu ihtimalin gerçekleştiğini dile getirerek "18 yıldır bu süreç vardı bir anda kötüleşti 4,5 ay diyalize girdim sonra doktorlarım ya diyalize devam edeceğimi ya da nakil olacağımı söylediler. Eşimle dokularımız tuttu ve Allah razı olsun böbreğini bana verdi. Biz eşimle severek evlendik hem kalbimizi hem böbreğimizi paylaştık. Allah bütün hastalara şifa versin. Eşim hasta olsa ben aynı kararı verecek olsam bende bir dakika tereddüt etmezdim. Eşim de böyle yaptı. 5 Aralık'ta kendisinin doğum gününde nakil ameliyatı oldum. Şimdi sağlık dururum gayet iyi. Bundan sonra hayatımızı artık daha sağlıklı bir şekilde devam ettireceğiz. Herkesin organ nakli konusunda duyarlı olmasını istiyoruz" diye konuştu.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Resul ve Zeynep Cebi'den detaylar
-Röportajlar
(SÜRE:3.31 Dk) (BOYUT:396.36 MB)
Haber-Kamera:Yaprak KOÇER/SAMSUN, (DHA)
======================================================
5)EV VE PLAJ GİYİM TASARIM YARIŞMASI DEFİLEYLE SONA ERDİ
DENİZLİ İhracatçılar Birliği'nin (DENİB) yenilikçi ürünleri ve tasarımı teşvik etmek amacıyla bu yıl 6'ncısını düzenlediği Ev ve Plaj Giyimi Tasarım Yarışması defileyle sona erdi. Ünlü mankenler tasarımcıların kıyafetlerini podyumda sergiledi. Yarışmada dereceye girenlere ödülleri verildi. Ev ve Plaj Giyim tasarım yarışması final defilesi Karahayıt Mahallesi'ndeki bir otelde yapıldı. Defile öncesi konuşan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve Denizli İhracatçılar Birliği (DENİB) Başkanı Süleyman Kocasert, bu yıl ki yarışmanın '3D Dreams' temasıyla yapıldığı, Denizli'deki tekstil kültürünün M.Ö. 2 binlere kadar dayandığını söyledi. Denizli'nin, Türkiye'nin havlu ihracatının yüzde 80'ini kendi başına karşıladığını belirterek, "Dünyanın 200'den fazla ülkesine bu şehirden havlu ve bornoz ihracatı yapılıyor. Ev tekstili anlamında gerçekten güçlü bir konuma sahibiz. Uzun yıllardan beri de dünyanın en ünlü markalarına fason üretim yapıyoruz. Artık bu fason kültürden kurtulma adına, artık daha yüksek katma değerli ihracat yapma adına önce inovasyon, sonra Ar-Ge, tasarım ve markalaşmaya geçmeliyiz. İhracatçılar olarak 500 milyar dolarlık ihracat hedefini katma değerli ürünler üreterek gerçekleştirebiliriz. Global dünyada lider markalar çıkarmak en büyük hedefimiz. Bunun için markalaşma, tasarım, Ar-Ge ve inovasyona önem vermeliyiz. Bu yarışmayı bu bakımdan önemsiyoruz. Yüzlerce başvuru arasından 10 kişi finale kaldı. Dereceye girecek olanlar dünyanın en iyi moda akademilerinde Ekonomi Bakanlığı'nın bursuyla iki yıl eğitim alacaklar, dünya çapında bir modacı olma yolunda adım atacaklar" dedi.
Konuşmanın ardından yarışmada finale kalan tasarımcıların kıyafetleri Barış Murat Yağcı, Ece Begüm Yücetan, Ebru Öztürk, Gizem Barlak'ın da aralarında bulunduğu mankenler tarafından defilede tanıtıldı. Ünlü modacılar Hakan Akkaya, Atıl Kutoğlu, Sedef Orman, Emre Erdemoğlu, Niyazi Erdoğan, Özlem Erkan, dereceye giren yarışmacıları belirledi. Yapılan değerlendirme sonucunda Gülhan Ateş birinci, Melike Dolan ikinci, Şilan Göker üçüncü oldu. Abdul Cihat Sünbül de jüri özel ödülüne layık görüldü. Yarışmada dereceye giren tasarımcılardan birinciye 10 bin, ikinciye 8 bin, üçüncüye ise 5 bin lira para ödülleri protokol üyeleri tarafından verildi. Yarışma sonunda sanatçı Güliz Ayla da mini bir konser verdi.
Görüntü Dökümü
--------------------------:
- Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve Denizli İhracatçılar Birliği (DENİB) Başkanı Süleyman Kocasert'in konuşması
-Defileden görüntü
-Dereceye girinlere ödüllerinin verilmesi
-Konserden görüntü
-Genel ve detay görüntüler
( Haber-Kamera: Ramazan ÇETİN / DENİZLİ, (DHA)