DHA YURT BÜLTENİ 2
1 - Güreş sevgisi yine sokakta yatırdı
EDİRNE'de bu yıl 657'ncisi düzenlenen Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri nedeniyle kentteki tüm otel ve pansiyonlar dolunca, güreşleri izlemek farklı illerden gelenler Selimiye Camii çevresindeki mezarlık ile bahçelerde kurdukları çadırlarda uyudu.
Edirne Belediyesi tarafından bu yıl 657’ncisi düzenlenen Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde Er Meydanı'nda güreş heyecanı başladı. Pehlivanlar yaklaşık 33 derecelik sıcak havada güreş tutarken, onları izlemek Türkiye’nin farklı şehirlerinden binlerce güreş sever Edirne’ye akın etti. Yoğunluk nedeniyle şehirdeki otel ve pansiyonlar tamamen doldu. Kırkpınar güreşlerini Sarayiçi Er Meydanı'nda izlemek için Edirne'ye gelenler yer bulamadığı ya da otel fiyatları yüksek olduğu için geceyi sokaklarda, Selimiye Camii içerisinde, mezar taşları sergileme alanlarında yanlarında getirdikleri battaniye, yorgan ve çadırları kurarak geçirdi. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte güreşleri izlemek için hazırlık yapan güreş severler, sadece güreş sevgisi nedeniyle sokakta yatmayı göze alarak Edirne'ye geldiklerini söyledi.
Sakarya'dan güreşleri izlemek için Edirne'ye gelerek Selimiye Camii arkasındaki yeşil alanda çadır kuran Hüseyin Şengöl, 10 senedir çadırda kaldığını belirterek, "Her sene gelmeye çalışıyoruz. Güreşleri izliyoruz, heyecanlı müsabakalar oluyor. Otellerde yer yok, olursa da fiyatlar bize uymuyor. Çadırda, bahçede, araba da uyuyoruz. Güreş sevgisi dışında sokakta kalmayız. On senedir geliyoruz. Arkadaşlarımızla sohbet ediyoruz, sabah kalkıp şimdi de güreşleri izlemeye gideceğiz" dedi.
Kocaeli'den gelen Aydemir Evcenler de Selimiye Camii çevresinde çadırda kalmadığı tercih ettiğini kaydederek, "Sokakta daha rahat ediyoruz. 25 senedir güreşlere geliyoruz. Temiz havada daha rahat. Otellere hiç gitmedim, gerek duymuyorum. Edirne Belediyesi ve emniyeti güvencemizi veriyor. Bizde böyle huzurlu bir şekilde yatıyoruz. Oteller zaten dolu. İlk zamanlar baya mücadele verdik. Bir ay önceden oteller dolu oluyor, bulamıyoruz. Desteklediğimiz pehlivanlar var, onları izleyeceğiz" şeklinde konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Selimiye Camii çevresindeki çadırlar
-Sokakta uyuyanlar
-Uyuyanlardan detay
-Hüseyin Şengöl ile röp.
-Aydemir Evcenler ile röp.
-Cami içinde uyuyanlar
-Havadan çadırlar
-Genel görüntüler
Haber-Kamera: Engin ÖZMEN-Ali Can ZERAY/EDİRNE,(DHA)
===============
2 - Samsun'daki cinayet anının yeni görüntüleri ortaya çıktı
SAMSUN'da geçen 9 Temmuzda park etme meselesi yüzünden çıkan tartışmada polis memuru Adem Y.’nin tabancasından çıkan kurşun ile bir kişinin öldüğü ve bir kişinin de ağır yaralandığı olayla ilgili yeni görüntüler ortaya çıktı.
Olay, İlkadım ilçesi Pazar Mahallesinde geçen 9 Temmuz'da meydana geldi. İdidaya göre İlyasköy Polis Merkezi’nde görevli polis memuru Adem Y. ile işyeri sahibi Rasim Sabah (34) ve Fatih Ç.(36) arasında park etme meselesi yüzünden tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine darp edildiği iddia edilen polis memuru Adem Y. beylik tabancası ile Rasim Sabah ve Fatih Ç.’ye ateş etti. Rasim Sabah kaldırıldığı hastanede hayatını kaybederken, ağır yaralı olan Fatih Ç.nin ise tedavisinin halen devam ettiği belirtildi.
Saat 19.25 sıralarında meydana gelen ve MOBESE tarafından saniye saniye kaydedilen olayda Adem Y.’nin kırmızı otomobilini park etmesi, Rasim Sabah’ın aracın kapısını açması, üç kişi arasında yaşanan arbede, Adem Y.'nin Rasim Sabah'ı vurma anı ve sonrasında yaşananlar kameraya yansıdı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------
///////////GÜVENLİK KAMERASI
-Kırmızı aracın işyerinin önüne yanaşması
-Kırmızı araçtan bayanın aşağıya inmesi ve gitmesi
-Kırmızı aracın yanında oturan dışarıda oturan Rasim Sabah’ı (beyaz tişört) aracın kapısını açması
-Rasim Sabah ve siyah tişörtlü birinin Adem Y.’ye vurmaları
-Adem Y.’nin aracından silahını alışı
-Adem Y.’nin Rasim Sabah’a ateş etmesi
-Çevredeki vatandaşların biranda dağılmaları
-Adem Y.’nin eşinin gelişi, yaralanan Rasim Sabah’a bakması ve eşinin yanına koşması
-Adem Y.’nin olay yerinden uzaklaştırılmaya çalışılması
/////////////AKTÜEL GÖRÜNTÜ
-Olay sonrası görüntüler
-Yaralınının ambulansa taşınması
Hastaneden görüntü
Haber-Kamera Gökhan İÇKİLLİ - SAMSUN, (DHA)
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
===============
3 - Emekli polis memurunun öldürüldüğü anların görüntüleri ortaya çıktı
İZMİR'in Bornova ilçesinde, polis memurluğundan emekli olduktan sonra özel bir sitede güvenlik görevlisi olarak çalışırken bıçaklanarak öldürülen 63 yaşındaki Hasan Hüseyin Koç'un saldırıya uğradığı anların güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde İ.B.H.'nin çıkan tartışma sonrasında Koç'u bacağından bıçaklaması ve olay yerinden kaçması yer alıyor.
Olay, geçen yıl 3 Şubat'ta gece saatlerinde Mevlana Mahallesi 177632 Sokak'ta meydana geldi. Polis memurluğundan emekli olduktan sonra bir sitede güvenlik görevlisi olarak çalışmaya başlayan Hasan Hüseyin Koç, çıkan tartışmada sitenin arazisinin sahibinin oğlu İ.H.B.'nin bıçaklı saldırısına uğradı. Koç, bacağına isabet eden bıçak darbeleriyle ağır yaralanırken, İ.H.B. olay yerinden kaçtı. İhbar üzerine gelen sağlık ekibinin olay yerinde ilk müdahaleyi yaptığı Koç, ambulansla hastaneye götürülürken yolda kalbi durdu. Sağlık görevlilerinin yaptığı kalp masajıyla yaşama döndürülen Koç, Ege Üniversitesi Hastanesi'nde yapılan müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Olay sonrası çevredeki güvenlik kameralarını incelemeye alan polis, zanlı İ.H.B.'yi kısa süre sonra yakaladı. Emniyetteki sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen cinayet zanlısı İ.H.B., tutuklandı. Yapılan yargılama sonucunda İ.H.B., 'kasten öldürme' suçunda müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
MÜDAHELE ETMEK İSTEYEN KİŞİYİ UZAKLAŞTIRMAK İSTİYOR
Öte yandan emekli polis memurunun saldırıya uğradığı anların güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde güvenlik kulübesine gelen İ.H.B., tartışmanın ardından elindeki bıçağı Koç'un bacağına saplıyor. Ağır yaralanan ve aşırı kan kaybeden Koç ise saldırıdan kurtulmak için olay yerinden uzaklaşmak isterken yere yığılıyor. Yerde yatan Koç'un başına köpekler toplanıyor, İ.H.B. köpekleri kovalıyor. Görüntülerde İ.H.B.'nin rahat tavırları dikkat çekerken, yoldan geçen ve Koç'a müdahale etmek isteyen motosikletli bir kişiyi de uzaklaştırmaya çalışıyor. Motosikletli kişinin gitmemesi üzerine İ.H.B. arkasına bakmadan olay yerinden kaçıyor. Görüntülere son olarak, Koç'un ambulansla hastaneye kaldırılması yansıyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
- Güvenlik kamerası görüntüleri
- Genel ve detay görüntüler
Haber Mehmet CANDAN - Kamera İZMİR, (DHA)
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
===============
4 - Karslı ozanlardan 15 Temmuz deyişleri
Bedir ALTUNOK / KARS, (DHA)-15 Temmuz hain darbe girişiminin 2'nci yıl dönümü nedeniyle Karslı aşıklar saz ve sözleriyle FETÖ terör örgütünü kınadı.
Türkiye'ye methiyeler dizen aşıklar FETÖ'ye de lanet yağdırdı. Karslı halk ozanı Arif Gülcani de her akşam sahne aldığı Kafkas Kahvaltı Salonu'nda müşterine 15 Temmuz gecesi yaşananları, FETÖ terör örgütü ve ele başını kınayan deyişler seslendiriyor. Karslıların büyük ilgi gösterdiği aşıklardan Gülcani'nin 15 temmuz gecesi için yazdığı deyişi şöşle seslendirdi:
"15 Temmuz’da hain saldırı / Türkiye’mi yenemezler / Şehit verdik biz her yerde / Türkiye’mi yenemezler. Silahlar patladı gece yarısı / Ağladı yavruların anası / Yıkıldı FETÖ’cülerin ana binası / Türkiye’mi yenemezler. Yiğitlerin çıktı tanka / Göğüs gerdi demir tanka / Yapmıyorum buradan şaka / Türkiye’mi yenemezler. Görüyordu burada gözümüz / bakın doğru oldu atasözümüz / Ayıramazlar bizler biriz / Türkiye’mi yenemezler. Mevlam kurtarmasın bak kötüyü / Söylüyorum nerden neyi / Çok şükür indirdik zalim FETÖ’yü / Türkiye’mi yenemezler. Gülcani’yim söyleyecem / gönülden bayram eyleyecem / Türkiyem için bak diyecem / Türkiye’mi yenemezler.
Aşık Gülcani daha sonra değişlerine kahramanlık türküleriyle devam ettirdi. Geceye katılan vatandaşlarda hain FETÖ’yü kınayan açıklamalarda bulundular.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Aşığın değişleri
Genel ve detaylar
Haber-Kamera: Bedir ALTUNOK / KARS, (DHA)
413 MB
===============
5 - Meyveleri çürüten sirke sineğine 'sirkeli' tuzak
ÇANAKKALE'de başta kiraz, erik ve şeftali olmak üzere birçok ürüne yumurtalarını bırakarak çürümesine neden olan Kanadı Noktalı Sirke Sineği'ne (Drosophila Suzukii) karşı sirkeli mücadele başlatıldı. Dallarından sağlam bir şekilde koparılarak kasalanan, ancak toptancıya ulaşıncaya kadar çürüyen ve ekonomik değerini yitiren şeftalileri, sirke sineğinden korumak isteyen üreticiler, çare olarak meyve ağaçlarına sirkeli tuzaklar kurdu.
Birçok meyveye zarar veren Kanadı Noktalı Sirke Sineği, Türkiye'de ilk olarak 2016 yılında Osmaniye'de görüldü. Geçen yıl da Çanakkale'de görülen sirke sineği, meyve üreticilerinin kabusu oldu. Üreticilerin yaşadığı mağduriyet ve şikayetler üzerine Çanakkale İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ile Çanakkale Ziraat Odası bu zararlıya karşı mücadele başlattı. Ekipler, kiraz, kayısı, erik, şeftali, nektarin, armut, Trabzon hurması, kivi, incir, çilek, üzüm ve elma bahçelerinde çalışma yaptı. Merkez ilçe başta olmak üzere Bayramiç, Yenice, Gökçeada, Lapseki, Biga, Ezine, Bozcaada ve Ayvacık ilçelerinde sirke sineği zararlısı hakkında çiftçiler bilgilendirildi.
ÜRETİCİLER AĞAÇLARA SİRKE TUZAĞI KURDU
Sirke sineği tuzağı hazırlama ve asma konusunda üreticilere bahçelerinde birebir verilen eğitim ardından, meyve bahçelerine 3 ton sirke kullanılarak toplamda 5 bin 500 adet sirke sineği tuzağı dağıtıldı. Üreticiler de bunları meyve ağaçlarına asarak zararlıya karşı tuzak kurdu. Sirke sineğine karşı elma sirkesi kullanılırken, yarım litrelik pet şişelerin üst kısımlarına 3 mm'lik telle 8-10 adet delikler açılıyor. Pet şişelere 200 mililitre kadar elma sirkesi konuluyor ve kapağı kapatılıyor. Kapak kısmından bir iple bağlanan tuzak, yerden 1-1,5 metre yükseklikte olacak şekilde ve her ağacın dalına zararlı yoğunluğuna göre asılıyor. Bahçenin büyüklüğüne ve zararlının yoğunluğuna göre mücadelede 4-6 adet tuzak kullanılıyor. Sirke kokusunun çekici özelliği nedeniyle gelip delikten şişenin içine düşen sinekler imha oluyor.
Çanakkale Ziraat Odası Başkanı İsmail Kaya, şeftali üreticilerinin kabusu olan sirke sineği ile mücadele noktasında bölgede ciddi çalışmalar başlatıldığını söyledi. Sirke sineğinin ürünlere ciddi şekilde zarar verdiğini belirten Kaya, şöyle konuştu:
"Sirke sineği ile bioteknik mücadele kapsamında üreticilerimiz çeşitli denemeler yapıp belli bir mesafe almak istiyorlar. Bu noktada yarım kiloluk su şişesi tuzaklarına 100-150 gram elma sirkesi koyarak bu sirke sineğini yok etmek için tarım arazilerinde çalışmalar yapılıyor. Çünkü bu çalışmalar yapılmadığı takdirde sirke sineği dediğimiz zararlı çok kısa sürede üreyebiliyor ve ciddi şekilde ürüne zarar veriyor. Böyle bir zararlı ile mücadeleye başladık .İnşallah üreticilerimiz bu tuzaklarla mücadelede başarılı olur ve ürünlerini değerinde satar."
'HAVALAR SERİN GİDİNCE ŞEFTALİYE DE YANSIDI'
Çanakkale'de sirke sineğinin ilk olarak kiraz döneminde başladığını belirten Çanakkale Ziraat Odası Ziraat Yüksek Mühendisi Özge Kara da, "Bu yıl sıcaklıklar mevsim normallerinin altında seyretti. Kirazda çürümeyle başladı. Üreticiler olayı anlayamadı. Normal çürüme zannettiler. Çünkü çok küçük olduğu için dikkatli bakılırsa görülebilen bir zararlı sirke sineği. Yumurta borusunu meyveye batırmak suretiyle oraya yumurtalarını bırakıyor. Ürün içindeki larvalar meyveyle besleniyor. Burada diğer patojenlerin üremesine neden oluyorlar. Aynı şekilde havaların serin gitmesi nedeniyle olay şeftaliye de yansıdı. Şeftali de nektarin de zarar gördü. Bunun üzerine elma sirkesiyle mücadeleye başladık. Sirke sineği için şeftali ağaçlarına tuzak hazırladık. İçinde elma sirkesi olan pet şişeyi meyve ağaçlarının dallarına asıyoruz. Bu çekici bir tuzak olduğu için sirke sineği deliklerden içeriye girip, ölüyor. Bu sene üreticiye geçici olarak 'Spinosad' adlı aktif madde tavsiye edildi. Ancak çok randıman sağlanmıyor ve maliyeti de çok yüksek. Bunun yerine elma sirkesi tuzağı üreticiye hem maliyet açısından, hem de mücadele açısında başarılı bir sonuç veriyor" dedi.
'SİNEĞİ KENDİSİNE ÇEKİYOR'
Saraycık köyünde şeftali, kiraz ve erik üreticisi olan Adnan Metin Oğuz (59), sirke sineğinin başta kiraz olmak üzere, papaz eriği ardından şeftali gibi olgun meyvelere aşırı zarar verdiğini ifade ederek, "Sirke sineği meyvelerin üzerine konduğu vakit çökme yapıyor. Yumurtasını mahsullere bıraktığı zaman ürün çürüyor. Pazar değerini kaybediyor. Ürünü topladığımızda hiç bir belirti, hiç bir iz yok. Ama sineğin içine yumurtasını bıraktığı ürünü pazara, toptancıya gönderdiğimiz vakit orada ürün çürüyor ve çöküyor. Tabi sonra çiftçiyle kabzımal yada marketçi arasında problem yaşanıyor. Sirke sineğinden dolayı şu ana kadar erik, şeftali ve kirazda zararımız var. Sirke sineği ile mücadele için hasat dönemi gelmiş ağaçlara sirke sineği tuzakları kuruyoruz. Yüzde 5'lik asit oranına sahip elma sirkesi kullanıyoruz. Sirkenin kokusu sineği kendisine çekiyor. Şişedeki delikten giren sirke sineği de sirkenin içine düşüp, imha oluyor" diye konuştu.
'ELMA SİRKELİ ŞİŞELERİ AĞAÇLARIMIZA ASTIK'
Üretici Adnan Metin Oğuz'un eşi Gülsüm Oğuz (57) ise sirke sineğiyle mücadele için bahçeye sirke tuzakları koyduklarını ve başarılı olduklarını söyledi. Şeftali bahçesinde sirke sineğine karşı yaptıkları mücadeleyi anlatan Oğuz, "Şeftalilerimizi sirke sineğinden korumak için içinde elma sirkesi bulunan şişeleri ağaçlarımıza astık. Çivi ile deldiğimiz şişelerin içine sirke sinekleri düşüp, ölüyor. Bu yöntemle ürünlerimize zararlıdan korumuş oluyoruz" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Şeftali tarlasından drone görüntüsü.
-Şeftali tarlasında sirke sineği için bağlanan sirke bulunan su şişesinden genel ve detay görüntü.
-Şeftalilerden genel ve detay görüntü.
-Su şişesi içindeki sirkeden detay görüntü.
-İsmail Kaya ile röp.
-Özge Kara ile röp.
-Adnan Metin Oğuz ile röp.
-Gülsüm Oğuz ile röp.
KJ: Haber-Kamera: Burak GEZEN-Mustafa SUİÇMEZ/ÇANAKKALE,(DHA)
Görüntü HD. 469 MB.
===============
6 - Sanayi esnafının 'birader' ablası
DENİZLİ'de 3. Sanayi Sitesi'nde hırdavat malzemeleri satan mağaza işleten, iki çocuk annesi 38 yaşındaki Sümeyra Dikyol, hem hayat hikayesi hem de iş hayatındaki başarısıyla şiddet gören, çalışma hayatında cesareti olmayan kadınlara örnek oldu. Sanayi sitesi içinde erkeklerin egemen olduğu bir alanda hırdavatçılık yapan Dikyol'u, kendilerinden biri olarak görüp, 'birader' diye seslenen sanayi esnafı, boş zamanlarında birlikte tavla bile oynuyor.
Sümer Mahallesi'nde 3. Sanayi Sitesi'nde hırdavat mağazası işleten iki çocuk annesi Sümeyra Dikyol, hem hayat hikayesi hem de iş hayatındaki başarısıyla dikkat çekiyor. Sümeyra Dikyol, henüz 16 yaşında ticaret lisesi öğrencisiyken, daha mezun bile olmadan evlendi. İki kızından ilkini 18, ikincisini 21 yaşında dünyaya getirdi. 11 yıl süren evliliği boyunca eşinden şiddet görüp, aldatıldığını belirten Dikyol, boşanmasının ardından iki kızıyla yeni bir hayata başladı.
EVLERE TEMİZLİĞE GİTTİ
İki kızına iyi bir hayat verebilmek ve geçmişte gördüğü şiddeti unutabilmek için yeni bir hayata başlayan Sümeyra Dikyol, çeşitli sektörlerde çalıştı. Evlere temizliğe gitti, kantinde işçi olarak çalıştı, güvenlik görevlisi oldu, ardından sanayi içinde bir hırdavatçı mağazasında ön muhasebe de çalıştı. 4 yıl boyunca çalıştığı hırdavatçı mağazasında işi öğrenen Dikyol, kendi işini kurmaya karar verdi. Arkadaşlarından bir miktar borç alıp, kredi de çeken Dikyol, kendine kapalı kasa bir kamyonet satın aldı, içine raflar yaptırdı, ardından raflara hırdavat malzemeleri koyarak ilçelerde ve köyleri dolaşarak, satış yapmaya başladı. Bir kadın olarak önüne çıkan tüm zorluklara göğüs geren Dikyol, kazandığı parayı sermaye yapıp, 200 bin lira borçlanarak şimdi sahibi olduğu hırdavatçı mağazasını satın aldı. Dikyol, sanayi sitesi içinde aldığı mağazada erkeklere adeta taş çıkartıyor.
SANAYİ ESNAFININ 'BİRADER'İ OLDU
Kendi mağazasında birde kadın personel istihdam eden Dikyol, erkeklerin yapabileceği bütün işleri yapmaktan çekinmiyor, ağır civata ve zincir dolu çuvalları kaldırıyor, büyük makasla ya da spiralle istenen uzunlukta zincirleri kesiyor. Mağazaya gelen müşterilerinin takdirini kazanan Dikyol, sanayi esnafının da 'biraderi' oldu. Sanayi sitesinde çevresinde mağaza işleten tek kadın olan Dikyol'un işyerine gelen erkek müşteriler, kendileri gibi gördükleri Dikyol'a 'Birader' diye hitap edip, alışverişini yapıyor. Dikyol, boş zamanlarını ise işyerinde sanayi esnafıyla tavla oynayarak geçiriyor.
"SANAYİ SİTESİ ESNAFI İLE KARDEŞ GİBİYİZ"
Yaşadıklarının şiddet gören kadınlara örnek olmasını isteyen Sümeyra Dikyol, "Ağır bir hayat hikayem var, anlatmaya kalksam kelimeler yetmez. Ama artık yeni bir hayatım var. Sanayi sitesinin dışarıdan bakılınca erkeklerin yoğun olduğu, kadınların olmadığı, korkutucu bir yer gibi geliyor. Ancak hiç de öyle değil. Sanayi sitesi kardeşçe ve samimi insanların olduğu bir yer. Ben de 9 yıldır bu sanayi sitesi içinde çalışıyorum ve bana alıştılar. Sanayi esnafıyla kardeş gibiyiz. Bugüne kadar hiçbir yanlış davranışlarını görmedim. Esnaf kardeşliği içinde çalışıyoruz. Boş vakitlerimizde esnaflarla tavla oynayıp, mangal bile yakıyoruz. Kadınlar şiddet ve taciz konusunda asla taviz vermesinler. Kadınlar şiddet gördüğü yerde durmasınlar. Ben sanayi gibi ortamda bu işi yapabiliyorsam, kadınlar herşeyi yapabilir. Kendilerine güvensinler" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-İşyerinin dışardan görüntüsü
-Sümeyra Dikyol'un işyerinde görüntüsü
-Mağazaya gelen esnafların birader demesinden
-Dikyol'un esnafla tavla oynaması
(KJ Haber-Kamera: Ramazan ÇETİN / DENİZLİ, (DHA)
===============
7 - Bolu'nun, 'Akbaba Lokantası' yırtıcı misafirlerini ağırlıyor
Murat KÜÇÜK/DÖRTDİVAN(Bolu),(DHA) - BOLU'nun Dörtdivan ilçesinde 'Akbaba Lokantası' adıyla kurulan istasyonda, nesli tükenme tehlikesi bulunan 4 tür akbaba ile yırtıcı kuş ve memelilere besin desteği sağlanıyor. Kuş gözlemcisi ve fotoğraf tutkunlarının ilgisini çeken istasyondan çekilen fotoğraf ve videolar vahşi doğa belgesellerini aratmıyor.
Dörtdivan Belediyesi tarafından ilçeye yaklaşık 5 kilometre uzaklıkta bulunan Çavuşlar Mahallesi Kolköse mevkiindeki boş araziye bölgedeki yırtıcı kuş türlerinin gözlemlenebileceği bir istasyon kuruldu. Oluşturulan istasyonda sakallı, akkuyruk, kızıl ve kara akbaba başta olmak üzere ak kuyruklu kartal, şah kartal, kuzgun gibi yırtıcı kuş ve memeliler gözlemlenebiliyor. Kuşlara, telef olan büyükbaş, küçükbaş ve tavukların leşleri veriliyor. Dünyada nesli tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olan 4 tür akbabanın bir arada yaşadığı yer olarak bilinen bölgeye yerli, yabancı kuş gözlemcisi ve fotoğraf tutkunları büyük ilgi gösteriyor.
Fotoğrafçılar, güzel kareler yakalayabilmek için birbiriyle yarışıyor. Fotoğraf tutkunları ve kuş gözlemcileri, kuşları gözlemleyebilmek için sabaha karşı 04.00'de istasyona giriş yapıyor. Yabani kuşların bölgede insan görmesi halinde yeniden gelmeyeceklerinden endişe edilirken, kuş gözlemcileri, bölgedeki doğal yapıya uygun şekilde kamufle edilmiş istasyon içindeki bölmelerden ses çıkarmadan gizlice kuşları gözlemleyip fotoğraflayabiliyor. Sessiz bekleyiş saatlerce sürebiliyor. Daha önceden belediye tarafından bırakılmış olan leşlere sabahın ilk ışıklarında önce kuzgunlar geliyor. İstasyon içinde sessiz olunması ve insanların kendisini belli etmemesi halinde akbaba, kartal ve diğer yırtıcı kuşlar da kuzgunların oluşturduğu güvenli ortamda leşleri yiyerek karınlarını doyuruyor. Çekilen video ve fotoğraflar vahşi doğa belgesellerindeki görüntüleri aratmıyor. İstasyondan, yırtıcı kuşlar bölgeden uzaklaştıktan sonra çıkılabiliyor.
4 yıldır kuş gözlemciliği ve fotoğrafçılık yapan emekli Albay Ferit Başbuğ, kuş gözlemlemek için Ankara’dan geldiğini ifade ederek, "Buraya kuş gözlemlemeye geldik. Türkiye'nin her yerinde kuş gözlemciliği yapıyoruz. Bir tane şah kartal var buraya inmesini bekliyoruz. Bütün kuzgunlar burada. Önce kuzgunlar iniyor. Daha sonra diğerleri geliyor. Sesimizi duyarlarsa kaçacaklarından endişe ederek dikkatli oluyoruz. Kızıl akbaba, kara akbaba, şah kartal ve ak kuyruklu kartalı bekliyoruz." dedi.
Tesisi ilçeye kazandıran Dörtdivan Belediye Başkanı Hasan Uzunoğlu, "Burası akbaba gözlem merkezi adı altında belediyemiz tarafından oluşturulan yaklaşık 1 aydır faaliyet gösteren doğal yaşamı canlı tutmak için özellikle dünyada nesli tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olan 4 tür akbabanın aynı anda yaşadığı tek yer. Biz de bunları önemsiyoruz. Doğanın korunması ve nesli tükenme tehlikesi olan hayvanların burada beslenmesi için uğraşıyoruz. Bizim de arazimiz uygun. İlçemiz de buna uygun. Yuvaları zaten ormanlık alanlarda. Biz de böyle bir çalışma başlattık. Bu hayvanların burada beslenmesini sağlayarak hem doğal yaşamlarını sürdürmelerini istiyoruz, hem de nesli tükenen bu hayvanların korunmasına yardımcı oluyoruz." diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Yırtıcı kuşların görüntüleri
-Leş yemeleri
-Kuş gözlemcisi ile röportaj(Kısık sesle)
-İstasyondan görüntüler
-Belediye Başkanı Hasan Uzunoğlu ile röportaj
-Detaylar
Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/BOLU,(DHA)
655 MB
=========
8 - Erdek'te zincirleme kaza: 2 yaralı
Tuncar ERTAN/ERDEK (Balıkesir), (DHA)- BALIKESİR'in Erdek ilçesinde TIR, otobüs, kamyon ve otomobilin karıştığı zincirleme kazada, 2 kişi yaralandı.
Kaza, saat 06.00 sıralarında Erdek İlçesi Düzler Mahallesi'nde meydana geldi. Hüseyin Çeşmeci yönetimindeki 35 EAS 21 plakalı ayçiçek yağı yüklü TIR, kavşakta kırmızı ışıkta bekleyen Bahattin Tunç yönetimindeki 10 ADN 82 plakalı otomobil, Şaban Doğan yönetimindeki 41 U 3224 plakalı kamyon ve 10 TJ 810 plakalı otobüse çarparak yan yattı. Kazada, TIR şöförü Hüseyin Çeşmeci ile kamyon şoförü Şaban Doğan yaralandı.
Araçlarda sıkışan yaralılar, sıkıştıkları yerden çıkarılarak hastaneye kaldırıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Kaza yerinden detaylar
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ