(Özel) - Jandarma sınavına girdi, organlarının ters olduğunu öğrendi
KAHRAMANMARAŞ'ın Andırın ilçesinde yaşayan Mehmet Köroğlu (27), jandarma uzman erbaşlık sınavında sağlık raporunu almak için gittiği hastanede iç organlarının ters yerde olduğunu öğrendi. Tüm sınavları başarıyla geçmesine rağmen, organlarının yerinin ters olmasından dolayı elendiğini belirten Köroğlu, "Bunun bir çözüm yolunun bulunması, yetkililerin buna bir el atması lazım" dedi.
Andırın'da 3 çocuklu ailenin en küçüğü olan Mehmet Köroğlu, çok sevdiği askerlik hayalini gerçekleştirmek için nisan ayında jandarma uzman erbaşlık için başvuru yaptı. Adana'da girdiği tüm sınavları kazanan Köroğlu, sağlık raporu alması için Osmaniye Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Hastanede ultrasona giren Köroğlu'nun tıptaki karşılığı 'Situs inversus totalis incidence' olan organlarının ters olduğu ortaya çıktı. Kalbi sağ tarafta olan ve diğer iç organları da normal insanlara göre ters yerde olan Mehmet Köroğlu, bu nedenle jandarma uzman erbaşlığı alınmadı.
'ŞU AN KALBİN ATMIYOR'
Mehmet Köroğlu, organlarının ters yönde olduğunu duyunca önce inanamadığını söyledi. Köroğlu, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Ultrasonu çeken kişi sol tarafa baktığında 'Şu an kalbin atmıyor' dedi ve o anda bir şok geçirdim. Sonra sağ tarafa bakınca kalbimin sağ tarafta olduğunu söyledi. Ben o an inanamadım şaka yapıyor sandım sonra diğer organlarıma baktığında da onların da ters olduğunu söyledi. Bunun, uzmanlık için engel olduğunu söylediler ve bir hayalim yıkılmış oldu. Bir şekilde askeriyeye girip o üniformayı giymek istiyordum üzerime ama bunu elde edemedim."
'YETKİLİLERİN EL ATMASI LAZIM'
Kendisi gibi ailesinin de ilk başta inanmadığını, raporu görünce de çok şaşırdıklarını ifade eden Köroğlu, kendisine bu durumun jandarma astsubaylık için engel olmadığını söylendiğini ancak astsubaylık için sevk edildiği Kahramanmaraş Necip Fazıl Şehir Hastanesi'nde de aynı teşhisin konulması üzerine astsubaylıktan da elendiğini söyledi.
Uzman erbaşlık sınavında 400 metre koşuyu birincilikle bitirdiğini, barfiks, mekik gibi diğer sporları da başarıyla tamamladığını ifade eden Mehmet Köroğlu, astsubaylığın spor mülakatından da 95 puan aldığını belirtti. Organlarının ters olmasının bir engel olmadığı için spor mülakatlarını başarıyla geçtiğini kaydeden Köroğlu, şunları söyledi:
"Doktorlar 'Sağlık açısından hiçbir zararı yok, bu şekilde ömür boyu yaşayabilirsin. Sana bir sıkıntısı olmaz' dediler ama benim hayalim olan her şeyden mahrum bırakıyor bu durum. Bu durumdan dolayı bütün yollarım kapanmış gözüküyor. Ne yapacağımı bilmiyorum, istediğim mesleğe bir türlü ulaşamıyorum. Bunun bir çözüm yolunun bulunması, yetkililerin buna bir el atması lazım."
'ASKERLİK EN BÜYÜK HAYALİMDİ'
Ağabeylerinden birinin jandarma uzman çavuş, diğerinin polis olduğunu belirten Mehmet Köroğlu, "Askerlik ve polislik bizler için çok önemlidir, değerlidir. O nedenle çocukluğumdan bu yana asker olmanın, o üniformanın altında vatanıma hizmet etmenin hayalini kuruyordum tıpkı uzman çavuş ağabeyim gibi. Ama 27 yaşında öğrendiğim ve bugüne kadar da sağlık açısından hiçbir problem yaşamadığım organlarımızın yerlerinin ters olması nedeniyle en büyük hayalim yıkıldı. Hayallerimin gerçekleşmesi için yetkililerden yardım bekliyorum" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------
- Mehmet Köroğlu'nun yürümesi
- Köroğlu ile röp.
Köroğlu'nun raporları göstermesi
- Köroğlu ile röp.
- Genel ve detay görüntüler
Haber: Ömer KOÇ-İskender ZENGİN Kamera: Ömer KOÇ KAHRAMANMARAŞ-DHA)
557 MB
======================================
Eşini rahatsız ettiği iddiasıyla marketçiyi bıçakladı
KONYA'da market işleten Murat Kesici, eşini rahatsız ettiğini ileri süren Mustafa A. tarafından bıçaklanarak ağır yaralandı.
Olay, saat 22.30 sıralarında merkez Selçuklu ilçesi Mehmet Akif Mahallesi Gülizar Sokak'ta meydana geldi. Mustafa A., eşi Fadime A.'yı rahatsız ettiğini ileri sürdüğü market işleten Murat Kesici ile parkta buluştu. İkili konuşurken yanlarına Fadime A.'nın kardeşleri Gökhan K. ve Muhammet K. geldi. İki grup arasındaki tartışma kavgaya dönüştü. Kavga sırasında Mustafa A., yanında getirdiği bıçakla Kesici'ye saldırıp ağır yaraladı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. 3 yerinden bıçaklanan Murat Kesici, ambulansla Konya Numune Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı. Kesici'nin hayati tehlikesinin devam ettiği belirtildi.
Asayiş Şubesi Cinayet Büro Amirliği ekipleri olaya karıştığı tespit edilen Gökhan ve Muhammet K.’yi kısa sürede yakalayarak gözaltına aldı. Polis, Murat Kesici’yi bıçaklayan Mustafa A.'yı yakalamak için ise çalışmalarını sürdürüyor.
Görüntü dökümü:
---------------------------
- Yaralının ambulansla hastaneye getirilmesi
- Olay yerinden detay
- Polisin olay yerindeki incelemeleri
(KJ:Haber-Kamera: Mehmet IŞIK KONYA DHA))
======================================
Çaykara'da toplu balık ölümleri endişelendiriyor
TRABZON'un Çaykara ilçesindeki Köknar Deresi'ndeki nesli tükenme tehlikesi altındaki kırmızı benekli alabalıkların ölümü, endişeye neden oldu. Toplu balık ölümleri üzerine harekete geçen yetkililer, balık numuneleri alarak inceleme başlattı. Vatandaşlar, toplu balık ölümlerine dere yatağı üzerine inşaatı süren hidroelektrik santral (HES) projesine beton taşıyan mikserlerden dereye bırakılan kimyasal atıkların neden olduğunu öne sürdü.
Çaykara ilçesindeki Köknar Deresi'nde, Doğu Karadeniz Bölgesi'nde nesli tükenme tehlikesi altında olan ve Doğa Koruma ve Milli Parklar ekiplerince koruma altına alınan kırmızı benekli alabalık ölümleri yaşanmaya başladı. Köknar Deresi boyunca ölü alabalıklar kıyıya vurmaya başladı. Kırmızı benekli alabalıkların ölümü, endişeye neden oldu. Toplu balık ölümleri üzerine harekete geçen yetkililer, balık numuneleri alarak inceleme başlattı. Vatandaşlar, toplu balık ölümlerine dere yatağı üzerine inşaatı süren hidroelektrik santral (HES) projesine beton taşıyan mikserlerden dereye bırakılan kimyasal atıkların neden olduğunu öne sürdü. Vatandaşlar, topladığı ölü balıkları toprağa gömdü.
'DENETİMLER YETERSİZ KALIYOR'
Dere yataklarında denetimlerin yetersiz kaldığından yakınan Mustafa Çakıral, balık ölümlerine üzüldüklerini söyledi. Çakıral, "Çocukluğumuz bu derelerde geçti. Bu zamana kadar derelerde hiçbir balık ölümüne rastlamadık. Fakat bu dönemlerde balık ölümlerini çok fazla rastlıyoruz. Yetkililere bilgi verdik. Ekipler, bu derede bulunan kırmızı benekli alabalıklar neslinin tükenmekte olduğunu, bu balıkların korunması gerektiğini söyledi. HES ve yol şantiyelerinin bütün atıkları derelere dökülüyor. Bu firmalar hiçbir kural tanımıyor. Yetkililerin de denetimleri yetersiz kalıyor. Bu dereler 2-3 kişinin insafına bırakılmış. Beton mikserleri bu derede yıkanıyor. Buradan çıkan atıkların balıkların ölümlerinde etkili olduğunu sanıyoruz" dedi.
'ŞAŞIRMIŞ HALDEYİZ'
Ahmet Kalma da derelerin tüm insanlığa ait olduğunu belirterek " Alabalık ölümleri karşısında şaşkına döndük. Kaymakamlıktan gelen bilgiye göre bir beton şirketine ceza yazılmış. Bu deredeki balıklar yok olduktan sonra ceza bizim için çok önemli değil. Yaşam alanımız yok oluyor. Şaşırmış haldeyiz. Bu dere sadece benim veya buradakilerin değil. Bu dere hepimizin. Derelerin korunması gerekiyor. Önceden bu dere gürül gürül akardı şimdi ise can suyu bile yok" diye konuştu.
KAYMAKAM: ZİNCİRLEME KATLİAM VAR
Çaykara Kaymakamı İhsan Ayrancı ise balık ölümleri ile ilgili adli ve idari soruşturma başlatıldığını açıkladı. Ayrancı, "Bölge endemik türlerin yaşadığı, korunması gereken ve nesli tükenmekte olan canlıların bulunduğu bir konumda. Bu canlıların korunması başta vatandaşların, yöre halkının ve devletimizin görevidir. Deredeki ekosistemi bozmamak son derece önemlidir. Derede balıkların yanı sıra mikro organizmalar var. Bu mikro organizmalardan beslenen canlılar ve bu canlılardan beslenen balıklar var. Dolayısıyla derede zincirleme bir katliam var. Buna müsaade etmemiz mümkün değildir" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Dere detayları
Ölü balık detayları
Vatandaşların balık toplaması ve gömmesi
Vatandaşlarla röp.
Detaylar
Haber-Kamera: Emre KOLTUK TRABZON-DHA
======================================
Sokak hayvanlarına yardım konseri
İZMİR'de sokak hayvanlarına destek amacıyla sevilen müzisyenlerin de katılımıyla rock müzik konseri düzenlendi. Girişin ücretsiz olduğu konserde, hayvanseverlerin desteğiyle 750 kilo kedi ve köpek maması toplanarak hayvan barınağına teslim edildi.
İzmirli gitar eğitmeni Gökhan Özden, Güzelbahçe ilçesi Yelki Mahallesi'nde, iş adamı Savaş Okan Okşit'in ikamet ettiği bir arazide sokak hayvanlarına destek amacıyla konser verdi. Farklı müzik gruplarının da destek verdiği geceye katılanlar yanlarında köpek maması getirerek sahipsiz hayvanlara yardım eli uzattı.
Ufak kafeteryalar veya park alanlarında, sahipsiz hayvanlara mama desteği sağlamak amacıyla sosyal sorumluluk projeleri düzenleyen Gökhan Özden, destek konserlerini daha büyük kitlelere ulaştırmak istediğini söyleyerek "İş adamı Savaş Okan Okşit kendi yaşadığı çiftlik arazisini kendisine ait ses düzeneği ile birlikte bizim kullanımımıza sundu. İzmirli hayvanseverlere ev sahipliği yaparak müthiş bir konser gecesi gerçekleştirdik. Pislick Kedi, Relics, Sinestezi ve Mechanical Rooster gibi müzik gruplarının yanı sıra gönüllü birçok müzisyen hiçbir gelir beklemeden sahne aldı. Emrah Tekşan, Burak Alanyalı ve Fotoğraf Sandığı ekibi destek kampanyasının sosyal medya ayağı için gönüllü olarak çalıştılar. Gecenin sonunda 750 kilo bağış mama toplanarak Hayvanlar İçin Projeler Derneği (HİPDER) ile Nebiha Deprem Şopengazi Hayvan Barınağı'na teslim edildi. Bu konserleri geleneksel hale getirmeyi planlıyoruz" dedi. Özden, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile birlikte daha büyük organizasyonlar yapabileceklerini belirterek, destek veren herkese teşekkür etti.
Şopengazi Hayvan Barınağı adına mamaları teslim alan Nuran Ergün ise tüm hayvanseverlerin barınakları ve bakım evlerini daha sık ziyaret etmeleri gerektiğini belirterek sokaktaki sahipsiz canlıların insanlara ihtiyacı olduğunu vurguladı.
Geceye katılan müzisyenler "Savunmasız canlara karşı şiddete dur de" çağrısı yaptı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Konserden genel ve detay görüntü,
-Mamalardan görüntü,
-Nuran Ergün ile röp.
-Müzisyenlerin şiddete dur çağrısından görüntü.
KJ: Haber- Kamera: Nevra UÇKAÇ / İZMİR, (DHA)
======================================
Şırnaklı çocuklar İspanya'da Türkiye'yi temsil edecek
ŞIRNAK'ın Cizre ilçesinde genç 22 futbolcu adayı, İspanya'nın Barcelona kentinde 13-19 Ekim 2018 tarihleri arasında düzenlenecek Costa Brava futbol turnuvasına katılarak Türkiye'yi temsil edecek.
Uluslararası Yetenek Avcıları Futbol Akademisi, Cizre ilçesinde 13-14 yaş grubu çocukların katımıyla yaptığı elemeler sonucunda başarı sağlayan 22 kişi, Barselona'da düzenlecek turnuvaya katılım sağlayarak, Türkiye'yi temsil edecek. 13-19 Ekim tarihleri arasında düzenlecek olan Costa Brava Futbol Turnuvası'na katılacak 22 kişi, önce İstanbul'a götürülerek Galatasaray ve Fenerbahçe kulüplerinin alt yapısında hazırlıklarını yapacak.
İspanya'daki turnuvada 64 ülke yarışacağını anlatan Cizre Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Faik Arıcan, Türkiye'yi sadece Cizreli çocukların temsil edeceğini söyledi. Antremanda öğrencileri ziyaret eden Kaymakam Arıcan, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi "İlçemizde önemli bir öğrenci potansiyelimiz var. Neredeyse nüfusumuzun üçte birinden fazlası bu güzel çocuk ve gençlerimiz oluşturuyor. Onları olumlu anlamada motive edebilmek içerisinde sosyal, kültürel ve sportif faaliyetleri de bizler destekliyoruz. UEFA'nın düzenlediği, Gençlik ve Spor Bakanlığmızın desteklediği bir güzel projeyi de ilçemizde görmekten mutluluk duyuyoruz. Bu güzel çocukları İspanya'da yapılacak turnuvada hep beraber izlemiş olacağız. Ülkemizde sadece Şırnaklı çocuklar tercih edilmiş. Onun için yetkililere destekleri için teşekkür ediyorum."
Görüntü dökümü:
-Elemelere katılan çocuklar stadyumda top koşturmaları
-UEFA ve proje yetkilililerin çocuklarla sohbeti ve bilgilendirmesi
-Elemelere geçiş
-Kaymakam Arıcan'n açıklaması
-Turnuvaya katılacak çocuklardan görüntü
-Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Halil COŞKUN/CİZRE (Şırnak), (DHA)
======================================
Antalya'da fuhuş operasyonu: 9 tutuklama
Bülent TATOĞULLARI- Mithat ABAKAN/ANTALYA,(DHA) - ANTALYA'da, polis ve jandarmanın düzenlediği fuhuş operasyonunda gözaltına alınan 5'i kadın 9 kişi tutuklandı.
Antalya Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Ahlak Kumar Büro ekipleri ve jandarma tarafından Finike ilçesi ve kent merkezinde 'Fuhşa teşvik, aracılık ve yer temin etmek' suçunu işledikleri tespit edilen şüphelilere yönelik operasyon yapıldı. Belirlenen 13 adrese düzenlenen eşzamanlı baskınlarda 3'ü kadın 6 şüpheli gözaltına alındı. Şüpheliler Ö.D., Ö.Ç., E.Ö., M.Ö., S.H.A. ve C.G. Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerinin ardından çıkarıldıkları sulh ceza hakimliğince tutuklandı.
MANAVGAT'TA 3 TUTUKLAMA
Manavgat ilçesi Side Mahallesi'nde ise jandarma ekipleri Azerbaycanlı Zulfiya Sevkozieva ile Gulnara Mamazhanova'nın apart otel sahibi Yusuf A. ile birlikte Kırgızistan ve Özbekistan'dan getirdikleri kadınlara fuhuş yaptırdığını belirledi. Otele baskın yapan ekipler, Yusuf A., Zulfiya Sevkozieva ve Gulnara Mamazhanova'yı gözaltına aldı. Side Jandarma Karakolu'na götürülen şüpheliler, ifade işlemlerinin ardından çıkarıldıkları sulh ceza hakimliğince 'fuhşa yer temin etmek, fuhşa aracılık etmek ve insan ticareti' suçlarından tutuklandı. Her iki baskında 7'si yabancı uyruklu 10 kadın kurtarıldı. Yabancı uyruklu kadınlar sınır dışı edilmek üzere Antalya Göç İdaresi Geri Gönderme Merkezi'ne teslim edildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Şüphelilerin şubeden çıkışı
- Ekip arabasına binmeleri
- Fuhşa sürüklenen kadınların şubeden çıkışı
- Kadınların kendi arasında konuşması
Manavgatta gözaltına alınan şüphelilerin adliyeye getirilmesi
Adliyeden genel görüntü
Haber: Bülent TATOĞULLARI- Kamera: Mithat ABAKAN/ANTALYA, (DHA)
======================================
İki yıldır Antalya'nın su altı zenginliklerini görüntülüyor
640 kilometre sahiliyle dünyanın en güzel plajlarına sahip Antalya'nın kitap haline getirilen su altındaki tarihi batık, antik kent ve doğal güzelliklerini görüntüleyen 'balık adam' Tahsin Ceylan, bu güzelliklerin uluslararası tanıtımlarında kullanılması için film hazırlıyor. Ceylan, bu amaçla iki yıldır Akdeniz'in derinliklerinde çekim yapıyor.
Antalya turizmin 12 aya yayılması ve alternatif turizm çeşitliliğiyle birlikte pazar çeşitliliğinin de artırılmasına yönelik Antalya Valisi Münir Karaloğlu'nun öncülüğünde, Akdeniz'e 640 kilometre sahil bandı bulunan kentin, su altındaki zenginliklerinin ortaya çıkarılması için 2016 yılında başlatılan çalışma sürüyor. Bu projede görev alan su altı görüntü yönetmeni Tahsin Ceylan, Gazipaşa'dan Kaş'a kadar Akdeniz'in derinliklerine yaptığı dalışlarla su altındaki antik kentler, mağaralar, tarihi batıklar, canlı türleri ve diğer doğal zenginlikleri görüntülüyor. Ceylan'ın çalışmasının birinci bölümünde çekilen fotoğraflar 'Antalya'nın Su Altı Cenneti' adıyla kitap haline getirildi. Tahsin Ceylan, Antalya su altı zenginliklerinin ortaya çıkarılması ve tanıtılmasına yönelik çalışmanın ikinci bölümünde ise film hazırlıyor. Film, Antalya'nın tanıtımı için ulusal ve uluslararası festivallerde kullanılacak.
'ZİYARETE GELME GAZİPAŞA'DAN İŞE BAŞLA'
Tahsin Ceylan, projenin Antalya Valisi Münir Karaloğlu'nun isteği üzerine başladığını söyledi. Karaloğlu'nu, Antalya Valiliği görevine atandıktan bir hafta sonra aradığını belirten Ceylan, "Kendisini arayıp 'Sayın Valim ziyaretinize gelmek istiyorum' dedim. Vali Bey, 'Sen gelme benim ziyaretime, git Gazipaşa'dan çalışmaya başla' dedi. Çalışma böyle başladı" dedi.
TEK BİR KAYNAK YOKTU
Antalya'nın ciddi bir dalış potansiyeli bulunduğunu dile getiren Ceylan, "Çok sayıda insan dalışa geliyor ama Antalya'nın su altındaki faunası, florası, canlı yaşamı, kültürel varlıklarını tanıtan bütün halinde tek bir kaynak yoktu. Antalya'nın su altı kaynaklarını tanıtan bir kitap yaptık. Bakıyoruz bu kitap Antalya'yı ziyaret eden bütün yabancı büyükelçiler ve ziyaretçilere veriliyor ve çok da beğeniliyor" diye konuştu.
İKİ YILDIR SU ALTINDA
Bu çalışmadan sonra Vali Karaloğlu'nun Antalya'yı tanıtan, yurtdışına giden firmaların envanter konusunda zayıf kaldığını ve onlar için de bir tanıtım filmi hazırlanmasını istediğini belirten Ceylan, "O çalışmayı da yine Gazipaşa'dan Kaş'a kadar yapıyoruz. Kitapla birleştirirsek iki yıldır bu sahil şeridinde su altında çalışmaya devam ediyoruz. Ekolojik olarak da tabii fakirleştiğimiz konular burada ortaya çıkıyor. İki yıldır su altındayım. Neler vardı, neleri kaybettik, neler daha iyiye gidiyor onu da görüyoruz" dedi.
İNANILMAZ GÜZELLİKLER
Gazipaşa'dan Kaş'a kadar Alanya, Yat Limanı, Kemer, Demre, Olympos gibi birçok noktada dalışlar yaparak su altı zenginliklerini görüntüleyen Tahsin Ceylan, şunları kaydetti:
"Gazipaşa mesela inanılmaz su altı kültürel varlıklarına sahip, yani tarihi eserlerin çok olduğu güzel, korunaklı bir yer. Alanya Kalesi'nin arkası mağaralarıyla dalış turizminin gözdesi, her gün Alanya'da ortalama 500 kişi dalış yapıyor ki bunun 490'ı yabancı. Antalya Yat Limanı'nda Türkiye'nin en büyük batığı St. Didier isimli Fransız gemi batığı var. İçi askeri mühimmat dolu. İnanın Antalya'da bir anket yapsanız yüzde 90'ı orada bir gemi batığı olduğunu bilmez. Kemer Üçadalar kendi başına çok güzel yerler. Ama en çok dalgıç Antalya sınırlarında nereye gidiyor derseniz Kaş'a gidiyor. Kaş'ta dalış merkezleri bu işin çok ciddi altyapısını oturttu ve dünya standartlarının çok üstünde hizmet veriyor. O hizmet dalgıçları Kaş'a çekiyor. Kaş'ta dalış turizmine katkı sağlamak için tank batırıldı. Her gün ortalama 100 kişi dalış yapıp ziyaret ediyor. Antalya hem kültürel varlıkları, hem su altındaki canlılığı açısından Türkiye'nin zenginliğini içinde taşıyor."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------------
- Tahsin CEYLAN ın sualtındaki çalışmalarından görüntüler
- RÖP:Tahsin CEYLAN
- Detaylar
528 MB//4.21 SN
Haber:Mehmet ÇINAR- Kamera:Emrah GÜL/ANTALYA,(DHA)
======================================
Örtü altında altın çilek yetiştirdi
AFYONKARAHİSAR'ın Sandıklı ilçesinde oturan İbrahim Kunt, bahçesine 2 yıl önce kurduğu serada altın çilek yetiştirdi.
İsviçre'de emekli olduktan sonra memleketi Sandıklı ilçesine bağlı Alagöz köyüne kesin dönüş yapan İbrahim Kunt, boş zamanlarını değerlendirmek ve kendi ihtiyaçlarını karşılamak için evinin bahçesine sera kurdu. Burada domates, salatalık ve biber yetiştirmeye başlayan İbrahim Kunt, sebzenin yanında deneme amaçlı ektiği altın çileği de yetiştirmeyi başardı.
'2 YIL ÖNCE BAŞLADIM'
Birkaç fidanla üretime başlayan İbrahim Kunt, 1 fidanda en az 3 kilo ürün elde ettiğini söyledi. 2 yıldır serada altın çilek yetiştirdiğini anlatan Kunt, ürettiği altın çilekleri eşi dostuyla paylaştığını söyledi. İbrahim Kunt üreticilere alternatif ürün olarak altın çileği önerirken, şöyle dedi:
"Ben altın çilek üretimine 2 yıl önce başladım. Örtü altındakiyle dışarıdakinin farkı var mı? Örtü altında olduğu zaman daha hızlı yetişiyor. Hiçbir hastalık olmuyor. Bir tek dalda da tahminen 3 kilogram civarında verim alınıyor. 3 kiloda ekonomik sonucu çok yüksek. Geçen yıl iyi bir sonuç aldım. Bu sene de deneme yapıyoruz. Ben bunu pazarlamak için değil kendimiz yemek ve eşe dosta dağıtmak için yetiştiriyorum. Geçen yıl reçel yaptım. Çok güzel oldu. Bu yıl da kurutmasını deneyeceğim."
'TERMAL BİR SERADA 11 AY VERİM ALINABİLİR'
İlaç ve gübre kullanmadan sadece humus toprağı ve biraz da yanmış gübreyle altın çileği yetiştirdiğini kaydeden İbrahim Kunt, "Yetiştirilmesi tavsiye edilecek bir ürün. Açıkta da olur ama kapalı ortamda hele hele termal bir serada sanırım 11 ay verim verecek durumda. Bir taraftan ürün verirken bir taraftan da çiçeklenme devam ediyor. Bu da uzun bir süre verim vereceğini gösteriyor. Kasım ayına kadar burada verim verecek" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- İbrahim Kunt örtü altı tarım yaptığı serayla görüntü
- Altın çilek fidesi ilk yetişirken görüntü
- Altın çilek çiçeği görüntü
- Altın çilek fidanında altın çilekler görüntü
- İbrahim Kunt altın çilek fidanına bakım ve altın çilekleri toplarken görüntü
- RÖP: İbrahim Kunt
- Tabakta altın çilek görüntüsü
369 MB /// 03.20"
HABER- KAMERA: Ahmet DAĞLI/SANDIKLI (Afyonkarahisar), (DHA)
======================================