DHA YURT BÜLTENİ-2

1)DİYARBAKIR'DA 17 KÖY VE BAĞLI MEZRALARDA SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI   DİYARBAKIR'ın Lice ve Kulp ilçeleri kırsalında terör örgütü PKK'ya yönelik düzenlenecek operasyonlar nedeniyle 17 köy ve bağlı mezralarında bu sabah itibariyle sokağa çıkma yasağı ilan edildi.Lice ve Kulp ilçeleri sınırları içerisindeki dağlık ve ormanlık alanda faaliyet yürüten, aralarında üst düzey örgüt yöneticilerinin de bulunduğu değerlendirilen bölücü terör örgütü mensuplarını ve işbirlikçilerini etkisiz hale getirmek, bölgede operasyon başlatıldı.

1)DİYARBAKIR'DA 17 KÖY VE BAĞLI MEZRALARDA SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI

DİYARBAKIR'ın Lice ve Kulp ilçeleri kırsalında terör örgütü PKK'ya yönelik düzenlenecek operasyonlar nedeniyle 17 köy ve bağlı mezralarında bu sabah itibariyle sokağa çıkma yasağı ilan edildi.Lice ve Kulp ilçeleri sınırları içerisindeki dağlık ve ormanlık alanda faaliyet yürüten, aralarında üst düzey örgüt yöneticilerinin de bulunduğu değerlendirilen bölücü terör örgütü mensuplarını ve işbirlikçilerini etkisiz hale getirmek, bölgede operasyon başlatıldı.
Operasyonla ilgili Diyarbakır Valiliği'nden yapılan açıklamada, şöyle denildi:
"Operasyon icra edilen bölgelerde halkın can ve mal güvenliğinin sağlanması ve sivil vatandaşların zarar görmemesi amacıyla, 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun ilgili maddeleri gereğince, Lice ilçesine bağlı Çıralı, Kıyıköy, Dallıca, Kutlu, Oyuklu ve Türeli köyleri ile bağlı mezraları, Kulp ilçesine bağlı Karaağaç, Kamışlı, Çukurca, Demirli, Bayırköy, Bağcılar, Akbulak, Düzce, Temren, Uygur ve Taşköprü köyleri ile bağlı mezraları 5 Şubat 2019 Salı günü saat 06.00’dan itibaren geçerli olmak üzere ikinci bir duyuruya kadar sokağa çıkma yasaklanmıştır."Açıklamada, söz konusu yasağa uyulması, vatandaşların can ve mal güvenliği yönünden önem arz etmekte olup, yasağın bitim süresi ayrıca duyurulacağı belirtildi.

Reklam
Reklam

DİYARBAKIR, (DHA)

========================================================

2)TORBALI'DA BİNLERDE DEKAR TARIM ALANI SULAR ALTINDA KALDI

İZMİR'de önceki hafta günlerce etkili olan sağanak yağmur sonrası, Torbalı'da binlerce dekar alan sular altında kaldı. Torbalı Ziraat Odası Başkanı Yılmaz Girgin, ilçede 64 bin dekar tarım alanının selden etkilendiğini, bunun 10 bin dekarının ise ekili ve dikili alanlardan oluştuğunu söyledi. Geçen hafta İzmir'i etkisi altına alan sağanak yağmur, kentte hayatı her alanda olumsuz etkiledi. Günlük yaşamı da zorlaştıran sağanak yağışlar, İzmir'deki tarım alanlarında zarara yol açtı. Torbalı'da binlerce dekarlık tarım alanı sular altında kaldı. Yağış sonrası tarlalar büyük göllere dönüştü. Çiftçiler olumsuz hava koşulları nedeniyle mağduriyet yaşadı. Torbalı Ziraat Odası Başkanı Yılmaz Girgin, ilçede 64 bin dekar alanın sular altında olduğunu açıkladı. Ekili ve dikili alanlarda üreticinin büyük zararının bulunduğunu söyleyen Yılmaz Girgin, "Ekili ve dikili alanlar sular altında kaldı. Bu nedenle zarar tespiti tam olarak yapılamıyor. Sular çekildikten sonra tam olarak zarar tespit çalışması yapılacak" dedi.
Şuanda 10 bin dekar ekili ve dikili alanın sular altında olduğunu belirten Girgin, şuana kadar 100 kişinin zararın tespit edilmesi için başvuruda bulunduğunu da anlatan Girgin, sular altında kalan alanlarda genelde buğday ve arpanın yanı sıra kışlık sebze ve meyvelerin ekili olduğunu açıkladı. Çiftçilerin büyük zararının olduğunu, zararın hükümet tarafından karşılanması gerektiğini ifade eden Torbalı Ziraat Odası Başkanı Yılmaz Girgin, "Çiftçilerimizin mağdur olmasını istemiyoruz. Yaşanan şey bir doğal afet. Burası da doğal afet bölgesi ilan edildi. Üreticinin mağduriyetinin biran önce giderilmesini istiyoruz" dedi.

Reklam
Reklam

Görüntü Dökümü
--------------------------
- Drone görüntüleri
- Genel ve detay görüntüler

Umut KARAKOYUN- Tekin GÜRBULAK-KOCAELİ/DHA)

==========================================================

3)SOKAK KÖPEKLERİNİN KEDİ EVİNE SALDIRMASI KAMERADA

DENİZLİ'de yayın yapan bir televizyon kanalında çalışan gazeteciler tarafından çevredeki kedilerin barınması için yapılan kedi evine sokak köpekleri saldırdı. Kedi evi zarar görürken, o anların güvenlik kameraları tarafından görüntülendiği ortaya çıktı.
Merkezefendi İlçesi Saraylar Mahallesi'ndeki binasından yayın yapan DRT Televizyonu çalışanları çevredeki sokak kedileri için binanın ön kısmına kedi evi yaptı. Evlerin içini battaniye ve yastıkla donatan televizyon çalışanları, gün içinde gelen 10 kediyi de mamayla besliyor. Kedilerin soğuk havada barınıp, beslendiği kedi evi geçen 1 Şubat'ta sokak köpeklerin saldırısına uğradı. Sokakta kovaladıkları kedilerin televizyon binası önündeki kedi evine girdiğini gören köpekler, yuvaları adeta dağıttı. 3 sokak köpeği kedi yuvalarındaki tüm örtü, yastık ve çarşafları dışarı çıkarıp, dağıttı. Köpekler, kedi evlerini talan edip, parçaladı. Yaşananların binanın güvenlik kamerası tarafından kaydedildiği ortaya çıkarken, zarar gören kedi evleri televizyon çalışanları tarafından düzeltilerek eski haline getirildi. Televizyon çalışanlarından Mülayim Cengiz, sabah iş yerine geldiğinde kedi evlerindeki dağınıklığını fark edip, güvenlik kamerası kayıtlarını incelediklerini belirterek, "Görüntülerden kedilerin saldırıya uğradığını gördük Neyse ki kedilerde bir şey yok" dedi. Televizyon çalışanlarından muhabir Pınar Çankaya ise kedi evini birlikte çalıştığı arkadaşlarıyla yaptıklarını vurgulayıp, "Köpeklerin kedi evine saldırdığını görünce şok olduk. Neyse ki köpekler, kedilere zarar verememiş" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Görüntü Dökümü
--------------------------
-Köpeklerin kedi evlerine saldırıdan güvenlik kamerası görüntüsü
-Kedilerden görüntü
-Televizyon çalışanlarının kedileri beslemesi
-Mülayim Cengiz ve Pınar Çankaya ile röp.

Haber:Ramazan ÇETİN - Kamera: Deniz TOKAT / DENİZLİ, (DHA)

===================================================

4)ÖLDÜRÜLEN KOCASININ YERİNE ŞİRKETİN BAŞINA GEÇTİ, REKOR SATIŞ YAPTI

BURSA'da iş adamı Fatih Karaman'ın (38) 7 ay önce iş başarısını hazmedemediği iddiasıyla dayısı tarafından öldürülmesinin ardından eşi Yadigar Karaman şirketin başına geçti. İşi yapmaması için tehditler alan Karaman yaptığı açıklamada, "Eşim bu şirket için çok mücadele etti, bu şirketi çok büyüttü. Şimdi de bayrağı ben devraldım. 2 çocuğumuz var onlar için çok daha iyi yerlere gelmek istiyorum" dedi.
Bursa'da 6 Temmuz 2018'de merkez Nilüfer ilçesinde Bağdat Hurma Tatlısı firmasının sahibi olan Fatih Karaman, otomobili ile kırmızı ışıkta beklerken dayısı Yılmaz S.'nin silahlı saldırısına uğradı. Başından ağır yaralanan Karaman, Çekirge Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Uzun süre Yoğun Bakım Servisi'nde kalan Karaman'ın tüm müdahalelere rağmen beyin ölümü gerçekleşti ve Karaman'ın organları bağışlandı. Olayın ardından Karaman'ın eşi Yadigar Karaman(38) eşinin üçüncü kuşak yöneticisi olduğu şirketin başına geçmeye karar verdi. 15 çalışanın olduğu, günde yaklaşık 1 ton hurma tatlısı üreten şirketin dördüncü kuşak yöneticisi olan Yadigar Karaman yaptığı açıklamada, "7 ay önce, bu iş uğruna küçük dayısı eşimin canına kıydı. Eşimin dayısıyla bu işyerinden kaynaklı husumeti vardı. Bir sabah eşim evden çıktığında aracında onu kafasından vurdu. Eşim 32 saat yoğun bakımda kaldı. Olay yerinde beyin ölümü gerçekleşmişti. Daha sonra organ bağışı yaptık. 2 böbreği hayat buldu. Katil cezaevine gitti. Davamız devam ediyor" dedi.
"HEDEFLERİM VAR"
Eşinin bu firma için çok mücadele ettiğini söyleyen Karaman, "Ben de ondan bu bayrağı alıp devam etmek istedim. 2 çocuğum var onlar için çok daha iyi yerlere gelmek istiyorum hedeflerim var" şeklinde konuştu. Daha önce hiç yöneticilik yapmadığını belirten Karaman, "Ustalarımız 25 yıldır bizimle. Herkes bana destek oldu. İlk üç ay şirkete gelemediğim süreçte onlar yönettiler. 3 ay sonra ben devraldım. 4 aydır da işimin başındayım bu süreçte şirketi çok iyi yerlere getirdim. İşi daha iyi öğreniyorum. Yurtdışı projelerimiz de var. Teklifler geliyor. Şehir dışı şube teklifleri geliyor" dedi.
"TEHDİTLER ALIYORUM AMA KORKMUYORUM"
Hayatını kaybeden eşi ile aralarında husumet olan kişilerden tehditler aldığını da söyleyen Karaman, "Tehditler aldım. Daha sonra yanımıza dükkan açtılar. Bize hala rakip olmaya çalışıyorlar. Ama ben korkmuyorum. Sonuçta adalet var. Sonuna kadar devam edeceğim" şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü:
------------------------
-Fatih Karaman cinayeti olay yeri görüntüleri(ARŞİV 06/07/2018)
-Yadigar Karaman'ın ofisinden ve çalışmalarından detaylar
-İmalathaneden detaylar, tatlının üretimi
-Yadigar'ın üretime yardım etmesi, kalite kontrolü
-Seyyar tezgahta tatlı satışı
-Şubede tatlı satışı ve hazırlanması
-Yadigar Karaman İle röportaj

Reklam
Reklam

Süre:4.24 Boyut:492 MB
Haber: Enver Fatih TIKIR-Kamera: Semih ŞAHİN/BURSA, (DHA)

=================================================

5)TELLİ, TUŞLU, VURMALI, NEFESLİ 20 ENSTRÜMANI ÇALABİLİYOR

BURSA’nın İnegöl ilçesinde, 15 yaşında gitar çalmayı öğrenen Kenan Akgün (66), telli, tuşlu, vurmalı, nefesli 20 enstrüman çalarken bu süreçte 20 de beste yaptı. Akgün, geçtiğimiz yıl gittiği Macaristan’da bir kilisedeki bozuk piyanoyu tamir ederek, kilise içinde ilahi de çaldı. 51 yıldır müzikle ilgilenen Akgün, "Müzik benim yaşam biçimim" dedi.
Kenan Akgün, yaptığı açıklamada “Müziğe 15 yaşında Amerikan müziklerini dinleyerek başladım. Yurdaer Doğulu vardı, Kenan Doğulu’nun babası, onu örnek alarak ilk enstrümanım gitar oldu. Amcamla beraber akustik bir gitarı ortak olarak aldık. O çalmayı öğrenemedi, ben öğrendim. Gitar başta olmak üzere, keman, ney, org, piyano, trompet, darbuka, yan flüt, klarnet, akordeon, bağlama, mandolin, ut, cümbüş, kanun, tambur, banjo gibi 20 enstrümanı rahatlıkla çalıyorum. Kendi kendimi yetiştirdim. Oğlum Erhan da müzik aleti işyeri açtı. Onun sattığı tüm enstrümanları çalıyorum, böylelikle öğrenmem daha kolay oldu“ dedi.
ÖĞRETİYOR VE ÖRNEK OLUYOR
Kendi öğrendiği enstrümanların eğitimini de verdiğini aktaran Akgün, “Öğrencilerim var. Onlara müzik aşılamaya, örnek olmaya çalışıyoruz. Elime herhangi bir enstrüman aldığımda kolayca çalabiliyorumö diye konuştu.
BESTE DE YAPIYOR
64 yaşında yani 2 sene önce beste yapmaya da başladığını aktaran Akgün, “20 civarında da bestem var. Piyasaya sürmüyorum, çünkü peşinden koşmak lazım. İnternette yayınlıyorumö ifadelerini kullandı.
KİLİSEDE İLAHİ ÇALDI

Reklam
Reklam

Kenan Akgün, geçtiğimiz yıl gezi amacıyla gittiği Macaristan’da bir kilisede bozuk piyanoyu tamir ettiğini belirterek, "Tamirini yaptığım piyanoyla, kilisede, 'Sordum Sarı Çiçeğe' ilahisini çaldım" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-------------------
-Genel görüntü
-Müzik aletlerini çalması
-Açıklama

Görüntünün süresi: 4.11 DK BOYUT 469 MB

Haber-Kamera : Yavuz YILMAZ/İNEGÖL,(DHA)

=============================================================

6)EN YEŞİL 10 YIL ÖNCESİ VE SONRASI FOTOĞRAFI

İZMİR'de yaşayan ve fırsat buldukça kent çevresindeki ormanlık alanlara giderek kır gezileri ve dağ yürüyüşleri yapan 13 yaşındaki Beyza Ece Sungur, sosyal medyadaki "10yearschallenge" akımına, 3 yaşındayken annesinin kucağında gittiği Çiçekli Kent Ormanı'ndaki fotoğraflarıyla katıldı. Beyza Ece, 3 yaşında iken annesinin kucağında verdiği pozu, 10 yıl sonra aynı yerde annesinin yanında verdi. İzmir'in Karşıyaka ilçesinde yaşayan Beyza Ece Sungur, her fırsatta annesi Gülsüm Sungur'la birlikte kent çevresindeki ormanlık alanlara giderek kır gezileri ve dağ yürüyüşleri yapıyor. Sabuncubeli Yolu üzerindeki Çiçekli Kent Ormanı'nın ise, Beyza Ece'nin hayatında önemi çok büyük. Çiçekli Kent Ormanı, Sungur'un henüz 3 yaşında bebekken annesiyle birlikte gittiği ilk orman. Yeşil, doğa ve temiz havayla ilk kez burada tanıştığını belirten Beyza Ece Sungur, "Babam da mesleği gereği ormanlarla sürekli iç içe. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 'Ormansız yurt, vatan değildir' diyor. Bu çok önemli bir söz. Orman, hem insan sağlığı açısından hem de ekolojik denge açısından çok önemli. Şehirde sürekli kalabalığa maruz kalıyorum ve ormana geldiğimde huzurla doluyorum. Sosyal medyada, son zamanlarda, '10yearschallenge' temalı bir akım başladı. İnsanlar, 10 yıl önce çekildikleri fotoğrafları şimdiki halleriyle yan yana koyuyorlar. Ben de 3 yaşında bebekken buraya geldiğimde, annemin kucağında çekildiğim fotoğrafla, aynı yerde aynı açıdan 10 yıl sonra çekildiğim fotoğrafı yan yana koyarak sosyal medya hesaplarımdan paylaştım. Burada kahvaltı etmek, ağaçları izlemek, kuş seslerini dinlemek, her şey çok güzel" dedi.
Anne Gülsüm Sungur da kızının yeşili ve ağaçları çok sevdiğini, sürekli fidan diktiğini dile getirerek, "Burası sık sık geldiğimiz bir yer. Kızımın ilk gittiği orman olması nedeniyle de bizim için ayrıca önemi var. Onun, 3 yaşındayken burada fotoğraf ve videolarını çekmiştik. Şimdi 13, yaşında. Dün kucağımda geldi, bugün kırlarda koşuyor" dedi.

Reklam
Reklam

Görüntü Dökümü
-------------------
- Beyza Ece'nin 3 yaşındayken ormanda oynamasından görüntü
- Beyza Ece'nin 13 yaşındayken aynı ormanda görüntüsü
- Beyze Ece ile röp.
- Anne Gülsüm Sungur ile röp.
- Genel ve detay görüntü

(Haber-Kamera: Davut CAN / İZMİR, (DHA)