1)GİRESUN’DA TERÖRİSTLERLE ÇATIŞMA: 1 ASKER YARALI (1)
GİRESUN'un Güce ilçesine bağlı Körükbelen Yaylası’ndaki kırsalda güvenlik güçleri ile PKK'lı teröristler arasında sabah 05.15 sırasında çatışma çıktı. Çatışmada bir asker kasık bölgesine isabet eden mermi sonucu yaralandı. Bölgeye çok sayıda takviye birliler sevk edildi. Bölgede operasyon devam ediyor.
GİRESUN (DHA) -
==============================================
2)KIZ KARDEŞLER TREN KAZASINDA HAYATINI KAYBETTİ
TEKİRDAĞ'da dün meydana gelen tren kazasında hayatını kaybeden 24 kişi arasında Özgenur Dikmen (20) ile kardeşi Gülce Dimken(12) de bulunuyor. Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinde yaşayan Funda Dikmen, kızları Özgenur ve Gülce'yi de yanına alarak hafta sonu Edirne'nin Uzunköprü ilçesinde yaşayan annesini ziyarete gitti. Ziyaretin ardından Çerkezköy'e trenle dönen anne ile kızların bulunduğu tren, raylardan çıkarak devrildi. Kazanın ardından yakınları sosyal medya hesaplarından Özgenur ve Gülce Dikmen'e ulaşamadıkları duyurdu. Sabaha kadar süren aramalarda kazada anne Funda'nın yaralandığı, kızları Özgenur ve Gülce'nin hayatlarını kaybettiği ortaya çıktı. İstanbul Marmara Üniversitesi öğrencisi olduğu belirtilen Özgenur ile Çerkezköy 75'nci Yıl Ortaokulu öğrencisi Gülce Dikmen'in cenazeleri otopsilerinin ardından yakınlarına teslim edildi. Cenazeleri alan yakınları gözyaşları içinde hastaneden ayrıldı. Kız kardeşlerin Uzunköprü'de toprağa verileceği öğrenildi.
Görüntü Dökümü:
---------------------
- Yakınlarının görüntüsü
- Hastane morgundan görüntüler
- İki kardeşin fotoğrafları
- Detaylar
Haber-Kamera: Gülseli KENARLI - Mehmet YİRUN - Harun UYANIK-Şaban KARDEŞ/TEKİRDAĞ,(DHA)
=====================================================
3)KAYBOLDUKTAN 8 GÜN SONRA CESEDİ BULUNAN UFUK TATAR, TOPRAĞA VERİLDİ
HATAY'ın Hassa ilçesinde, 1 Temmuz'da zihinsel engelli amcasıyla kaynaktan içme suyu almaya gittiği Amanos Dağları eteklerinde kaybolan ve 8 gün sonra kaybolduğu yere yaklaşık 4 kilometre uzaklıkta ormanlık alanda bulunan konuşma engelli 6 yaşındaki Ufuk Tatar'ın cenazesi toprağa verildi. Ufuk Tatar'ın sarp kayalık ve dik yamaçları geçerek zorlu coğrafyada cesedinin bulunduğu noktaya nasıl ulaştığı ise henüz aydınlatılamadı.Kırıkhan ilçesinde yaşayan tarım işçisi Muhammet Tatar, 1 Temmuz Pazar günü, ailesiyle birlikte Amanos Dağları'nın eteklerinde yer alan Hassa'nın kırsal Arpalıuşağı Mahallesi yakınlarında oturan ablasını ziyarete geldi. Zihinsel engelli olduğu bildirilen amca Mehmet Tatar (34), iddiaya göre, saat 15.00 sıralarında, yeğeni konuşma engelli Ufuk ile birlikte eve 100 metre uzaklıkta bulunan dağ eteğindeki kaynaktan su almaya gitti. Ancak Ufuk, Amanos Dağı eteğindeki kaynaktan amcası bidonlara su doldururken ortadan kayboldu. Ufuk'un kaybolduğu jandarmaya bildirildi.
Dağ taş aranan küçük Ufuk'un cenazesi dün kaybolduğu su kaynağına yaklaşık 4 kilometre uzaklıkta Yoluklar Mahallesi'ndeki ormanlık alanda çocuk cesedi buldu. Yaklaşık 30 metre yükseklikten düştüğü değerlendirilen Ufuk Tatar'ın cenazesi, Cumhuriyet Savcısı ile olay yeri inceleme ekiplerinin yaptığı çalışmanın ardından Hassa Devlet Hastanesi'ne getirildi. Buradan da Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne sevk edildi.
TOPRAĞA VERİLDİ
Burada yapılan otopsinin ardından Ufuk'un cenazesi ailesine teslim edildi. Babası Muhammet Tatar'ın yaşadığı Kırıkhan ilçesine getirilen Ufuk'un için 201 Evler Yörükler Camii'ne getirildi. Kırıkhan Kaymakamlığı'na vekalet bakan Hassa Kaymakamı Yusuf Turan, Kırıkhan Belediye Başkanı Ayhan Yavuz, Hassa Belediye Başkanı Abdurrahman Demirel, babası Muhammet, dedesi Mustafa, babaannesi Zeynep, annesi Durdu amcaları ile yaklaşık 200 kişi katıldı. Cenaze namazı sırasında oldukça bittin görünen ve ayakta duramayan baba Muhammet Tatar, sandalyede oturup başına ellerinin arasına alarak bekledi. Anne Durdu Tatar da 'Kuzum yavrum' diye gözyaşı döktü. Kılınan cenaze namazının ardından küçük Ufuk'un cansız bedeni, tabutla Yörükler Mezarlığı'na götürülüp gözyaşları arasında toprağa verildi.
ORAYA NASIL GİTTİ?
Jandarma Arama Kurtarma ekipleri başta olmak üzere AFAD, UMKE, gönüllü köy kurucuları ve köylüler tarafından 8 gün boyunca aranan küçük Ufuk'un kaybolduğu noktan sarp kayalık ve dik yamaçları geçerek zorlu coğrafyada cesedinin bulunduğu noktaya nasıl ulaştığı ise merak konusu oldu. Yetişkin insanların bile tepeyi aşmasının mümkün olmadığı değerlendirilirken 6 yaşındaki bir çocuğun sadece bir patika yol olan tepeyi aşma ihtimalinin güç olduğu, kaçırılıp, sonradan oraya atılma ihtimali olabileceği de değerlendiriliyor.
Olayla ilgili soruşturmayı sürdüren Cumhuriyet Savcısının araştırması ve Adli Tıp Kurumu'nun otopsi raporu bu sorulara cevap olacak.
Görüntü Dökümü
----------------------------
- Babanın yakınlarının yardımı ile camiye gelişi
- Tabutun musalla taşına konması
- Cenaze namazından görüntüler
- Babanın sandalyede oturarak saf tutması
- Namaz kılınması
- Cenazenin araca konulması
- Ufuk'un yakınlarından görüntü
- Cenaze aracının gidişi
Haber-Kamera: Hüseyin BOZOK-Ufuk AKTUĞ/ KIRIKHAN(Hatay), (DHA)
========================================================
4)YKS SONRASI TATİL İÇİN KÜBA'YA GİTTİ MOTOSİKLET KAZASINDA ÖLDÜ
Fakültesi'nde doçent olan Elif ve Teoman Atıcı çiftinin, Yüksek Öğretim Kurumları Sınavına girdikten sonra dinlenmesi için Küba'ya gönderdikleri 20 yaşındaki çocukları Metehan Atıcı burada kiraladığı motosiklet ile kamyona arkadan çarpınca yaşamını yitirdi. Motosiklete olan tutkusu ile bilinen Fenerbahçe taraftarı olan Metehan Atıcı Bursa'da, gözyaşları arasında toprağa verildi.
Bu yıl Yükseköğretim Kurumları Sınavı'na (YKS) giren, Metehan Atıcı önceki hafta sonu girdiği başarılı geçen sınavının ardından. UÜ Tıp Fakültesi'nde Doçent olan annesi Elif ve babası Teoman Atıcı tarafından ailesi tarafından tatil yapıp dinlenmesi için Küba'ya gönderildi. Motosiklete karşı aşırı ilgisi olan Metehan Atıcı Küba'nın Başkenti Havana'da geçtiğimiz salı günü kiraladığı motosiklet ile gezerken direksiyon hakimiyetini kaybederek önünde seyir halinde bulunan otomobile çarptı. Kaza sonrası savrulan Metehan Atıcı yapılan tüm müdahaleye rağmen geçtiğimiz perşembe günü yaşamını yitiri. Acı haber 2 çocukları bulunan Elif ve Teoman Atıcı çiftini yasa boğdu.
"TABUTU FENERBAHÇE BAYRAĞINA SARILDI"
Cenazesi ailesi taraından Türkiye'ye getirilen Metehan Atıcı, Osmangazi İlçesinde bulunan İzzettinbey Pınarbaşı Camii'inde kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi. Talihsiz gencin tabutuna çok sevdiği Fenerbahçe'nin bayrağı ve üzerinde ismi olan sarı-lacivertli forma konulurken üzerinde fotğrafı bulunan motosikletler ile gelen arkadaşları Metehan Atıcı'yı son yolculuğunda yalnız bırakmadı.
Görüntü Dökümü:
----------------------------
-Cenaze namazından görüntüler
-Anne babasından detaylar
-Defnedilmesi
-Cenazeye katılan motor kulüpleri görüntüleri
-Detaylar
Süre: 2 dakika 57 saniye Boyut: 332 MB
=====================================================
5)POYRAZ'IN TEDAVİSİ YARIM KALMASIN
İZMİR'in Karşıyaka ilçesinde yaşayan Yücer ailesinin 4 yaşındaki oğlu SMA Tip 1 hastası Poyraz Yücer, yaklaşık 2 milyon lira değerindeki 4 dozluk ilaç için devlet desteğinden yararlandı. İlacı kullanmaya başladıktan sonra Poyraz'ın sağlık durumunun iyiye gittiğini belirten baba Volkan Yücer, Sağlık Bakanlığı'nın tüm tip 1 hastalara 5'inci dozu ödediğini belirterek, "Tedaviyi sürdüren doktor talepte bulunmadığı için bu ilaçtan mahrum kaldık. Poyraz'ın tedavisi yarım kalmasın" dedi.
Tuğba Yücer (30) ve Volkan Yücer (34) çiftinin ilk oğlu, Simge Yücer'in (11) kardeşi Poyraz Yücer, 'gevşek bebek sendromu' olarak da bilinen Spinal Müsküler Atrofi (SMA) hastalarından biri. Anne Tuğba Yücer'in sağlık personeli olarak çalıştığı Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Poyraz'a henüz 3.5 aylıkken SMA Tip 1 teşhisi konuldu. O dönemde tedavi için gerekli olan ilacın bulunmaması nedeniyle ilk dozu 3.5 yaşında alabildi. Poyraz Yücer, tüm tip 1 hastaları gibi Spinraza adlı ilacın 4 dozunu aldı.
Geçen haziran ayında 5'nci dozu almaları gerekirken Poyraz'ın tedavisini sürdüren doktorun ilaç talebinde bulunmadığını ileri süren baba Volkan Yücer "5'inci doz için hastaneye gittiğimizde doktorumuz herhangi bir istem yapamayacağını, bunun yasak olduğunu söyledi. Bunun üzerine ilaçla ilgili ruhsatlandırmayı yapan kurumla görüştük. Fakat doktorun ilacı yazması gerektiği, aksi taktirde hastamıza ilaç verilemeyeceği söyleniyor. Tip 2 ve 3'lerin ilacını almasını beklerken tip 1'lerin ilaç alması engelleniyor. Bunun için çok üzgünüz. Tip 1 hastası olup da 4 ve 5'nci dozunu alan hastalar var. Bazı hastanelerde bu ilaç yazılıyor, bazılarında yazılmıyor. Ne yapacağımızı bilemiyoruz" diye konuştu.
Kadın kuaförlüğü yaparken dükkanını kapatan ve gününün tamamını Poyraz'ın bakımına ayıran baba Volkan Yücer, evin geçimini eşinin aldığı maaşla sağladıklarını söyledi. Bu ilacın Poyraz'ın yaşamasını sağlayacağını savunan Yücer, "Poyraz ilk hastalandığında yaşaması için belirli bir süre veriliyordu. Ama şimdi elini kolunu oynatmaya başladı. İyiye doğru gidiyor. Tedaviyi sürdüren doktor talepte bulunmadığı için bu ilaçtan mahrum kaldık. Poyraz'ın tedavisi yarım kalmasın" dedi.
"POYRAZ İLACA ÇOK İYİ TEPKİ VERDİ"
Poyraz'a haftada 5 seans fizyoterapi uygulayan uzman fizyoterapist Buket Uzun, fiziksel aktivitesini arttıracak çalışmalarla birlikte alternatif tedavilerden yararlandığını anlattı. Tedaviye ilk başladıklarında Poyraz'ın hiçbir hareketi olmayan bir çocukken bazı hareketleri kazandığını söyleyen Uzun, "İki ile başladığı fiziksel aktivite skoru 17'ye kadar yükseldi. Üstelik 4'üncü dozu aldıktan sonra bir ölçüm yapılmadı. Şuan bu değerin daha da yükseldiğini düşünüyorum. 20-25 lere kadar çıkmış olabilir. Dolayısıyla Poyraz ilaca çok iyi tepki verdi. Kış döneminde bazı enfeksiyonlar geçirmesine rağmen çok iyi bir gelişimi var. Ayaklarını, kollarını çekip bırakabiliyor. Emekleme pozisyonuna aldığımızda ve kollarını desteklediğimizde poposunu tutabiliyor. Eskiden bunların hiçbirini yapamıyordu" dedi. Poyraz'ı 6 ay önce destekli oturtabilmek için bile iki kişiye ihtiyaçları olduğunu anlatan Uzun, "Boyun ve sırt kasları güçsüz olduğu için bir kişi boynunu tutuyordu, bir kişi sırtını destekliyordu. Şuan solunumu da iyileşti. Annesi, babası onu alıp balkonda oturabiliyor. Kısa süreli dışarı bile çıkabiliyor. Bunlar çocuk için büyük gelişme. 5 ve 6'ncı dozu alınca neler olabileceğini düşünmek bile bizi heyecanlandırıyor" diye konuştu.
"İLK 4 DOZ BOŞA GİDEBİLİR"
Tedaviye devam edilmemesi durumunda Poyraz'ın durumunun geriye gidebileceğini dile getiren Uzun, SMA'nın giderek kas kaybı artan bir hastalık olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:
"Devlet 4 dozu karşıladı ama bunların hepsi boşa gidebilir. Yakın zamanda SMA tip 1 hastası bir çocuğumuzun 6'ncı dozu aldıktan sonra ventilatörden ayrıldığını ve fiziksel aktivitesini yükselttiğini duyduk. Ama 6'ncı dozdan sonra bunu sağladı. Poyraz'da da aynı gelişmenin sağlanabileceğini düşünüyorum. Bu kadar yoğun kas kaybının olduğu bir hastalıkta sabırlı olmak gerekir."
Görüntü Dökümü:
----------------------------
-Baba Volkan Yücer'in kucağındaki Poyraz ile detay görüntüsü,
-Anne Tuğba Yücer Poyraz'a aspire yaparken görüntü,
-Anne baba ve Poyraz'ın birlikte görüntüsü,
-Fizyoterapist Buket Uzun'un Poyraz'ı çalıştırırken görüntüsü,
-Poyraz'ın kolunu ve bacağını hareket ettirmesinden görüntü,
-Baba Volkan Yücer ile röp,
-Fizyoterapist Buket Uzun ile röp.
Haber: Nevra UÇKAÇ - Kamera: Mücahit BEKTAŞ / İZMİR, (DHA)
==================================================
6)YARALI BULDUĞU EBABİLİ KURTADI
ŞANLIURFA'da bakkal Halil Akdağ, sokakta bulduğu yaralı ebabili et ve sütle besledi. Akdağ, 3 gün bakkalda beslediği ve internetten türünün ebabil olduğunu öğrendiği kuşu Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Müdürlüğü'ne teslim etti.
Süleymaniye Mahallesi'nde bakkal işleten Halil Akdağ, evine giderken sokakta yolda hareketsiz halde bir kuş gördü. Yaralı olduğunu düşündüğü kuşu bakkalına götüren Akdağ, internetten yaptığı aramada, bulduğu türün ebabil olduğunu öğrendi. Akdağ, 3 gün boyunca su ve et vererek beslediği kuşu doğal alanına bırakmak istedi. Ancak Akdağ kuşun yüksek bir yerden bırakılması gerektiğini internet üzerinde yaptığı araştırma sonucu öğrenince, durumu, Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Müdürlüğü'ne bildirdi. Ebabili teslim alan İl Müdürlüğü görevlileri, kuşu kontrolünün ardından doğaya bıraktı.
Kuşu bulan Halil Akdağ, "İş yerimden eve gittiğim sırada sokakta kuşu buldum ve yardım etmek için aldım. İnternetten araştırdığımda ebabil olduğunu öğrendim ve esnaf arkadaşlarımla 3 gün boyunca kendisine baktık. Yüksek yerden doğaya bırakılması gerektiğini öğrenince de durumu Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Müdürlüğü'ne ilettik. Ekipler gelerek, kuşu bizden teslim aldı, veteriner kontrolünden geçirerek doğal hayatına saldılar" dedi.
Görüntü Dökümü:
----------------------------
- Karton kutu içinde muhafaza edilen ebabil kuşu
- Kutudaki kuşa et verilmesi
- Kuşu inceleyenler
- Kuşu bulduğunu anlatan Halil Akdağ
- Kuşu görevlilere teslim edilmesi
- Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Ali LEYLAK- ŞANLIURFA-DHA)
240MB
=====================================================
7)SSPE HASTASI OĞLU İÇİN UMUT ARIYOR
ADANA'da 'subakut sklerozan panensefalit' (SSPE) hastası oğlu Ahmet Hakan Nuröz'ün (6) 2 ay sonra yatağa mahkum kalacağını belirten Hayriye Nuröz (30), kök hücre tedavisi yapılması durumunda oğlunun sağlığına kavuşabileceğini söyleyip, yardım istedi.
Merkez Seyhan ilçesindeki Denizli Mahallesi'nde oturan 2 çocuk annesi Hayriye Nuröz, küçük oğlu Ahmet Hakan’ın geçen mart ayında okuldan eve geldikten sonra kafasının üstüne düşmesi nedeniyle gittikleri hastanede hastalığı öğrendiklerini kaydetti. Hastalığın birçok belirtisi olduğunu söyleyen Nuröz, "Oğlumun düşmesi hastalığın bir belirtisi. Bu hastalık baş düşmesiyle başlıyor, öne doğru düşmeler oluyor, konuşamamaya başlıyor, bildiklerini unutuyor, anneyi babayı tanımıyor, her eşyayı karıştırıyor artık. Bilmiyor, kırıyor, döküyor. Yoldan geçen birine anne diye bağırabiliyor. Sen benim annem değilsin diyor sıçramaları oluyor. Bir keresinde de bana ağabey demişti" diye konuştu.
2 AY SONRA YATAĞA DÜŞECEK
Konuşurken gözyaşlarına hakim olamayan anne Nuröz, "Acı çekiyorum. 2 ay sonra yatağa düşecek, ben nasıl yaşarım? Bu hastalığa çare bulunabilir. Yatağa düşmüş komaya girmiş bir hasta tekrar ayağa kalkabildi. Demek ki bunun çaresi var. Kimse bize yardım etmiyor yol göstermiyor, açıklama yapmıyor"diye konuştu.
TÜRKİYE’DE 2 BİN 500 HASTA VAR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Sağlık Bakanlığı'na yardım çağrısında bulunan Nuröz, şunları söyledi:
"Bu hastalığın çözümü için bir proje var. Kök hücre projesi. Bir çocuğumuza da kök hücre tedavisi uygulanıyor. Bu projenin kapsamlı bir şekilde hayata geçirilmesi gerekiyor. Türkiye’de şu an ortalama 2 bin 500 kişi bu hastalıkla savaşıyor. 10 gün önce 20 yaşındaki bir gencimize yine bu hastalığın tanısı koyuldu. Anlatılamaz bir durum, çaresiziz."
Görüntü Dökümü
-------------------------
- Anne ile çoğun detay görüntüleri
- Çocuğun kullandığı ilaçlarının görüntüleri
- Anne ile röportaj
- Anneden detay görüntüler
- Annenin ağlayarak konuşması
- Annenin çocuğuna sarılması
- Çocuğun hastalık raporu
- Çocuğun duvardaki fotağrafı
BOYUT: 222 MB SÜRE: 03' 38"
Haber-Kamera: Can ÇELİK- Nuri PİR/ADANA, (DHA)
==========================================================
8)TÜRKİYE'NİN ÜZÜM AMBARI ALAŞEHİR'DE HASAT ZAMANI
TÜRKİYE'nin üzüm ambarı' olarak nitelendirilen Manisa'nın Alaşehir ilçesinde 2018 yılı ihracatlık üzüm hasat dönemi başladı. Alaşehir'in kırsal Çakırcaali Mahallesi'ndeki bağında sezonun ilk 'Superior' cinsi üzümünü yetiştiren üretici İsa Kızıltepe, Alaşehir Belediye Başkanı Ali Uçak ve Alaşehir Ziraat Odası Başkanı Necdet Türk tarafından birer çeyrek altınla ödüllendirildi.Dünyanın en kaliteli üzümlerinin yetiştirildiği Gediz Havzası'nda 2018 üzüm sezonu açıldı. Süperior cinsi üzümün ilk hasadı için Alaşehir'de tören düzenlendi. Üretici İsa Kızıltepe'ye ait Çakırcaali Mahallesi'ndeki bağda düzenlenen hasat törenine, Alaşehir Belediye Başkanı MHP'li Ali Uçak ve Alaşehir Ziraat Odası Başkanı Necdet Türk ile üreticiler katıldı. Törende sezonun ilk Süperior cinsi üzümünü yetiştiren Kızıltepe, teşvik amacıyla Belediye Başkanı Uçak ve Ziraat Odası Başkanı Türk tarafından birer çeyrek Cumhuriyet altıyla ödüllendirildi.
Törende konuşan Alaşehir Ziraat Odası Başkanı Necdet Türk, ilk etapta Superior türü üzümle başlayan hasat döneminin, önümüzdeki günlerde Sultaniye ve diğer çeşitler ile devam edeceğini belirtip, "Bugün hasadını yaptığımız, 'Superior' cinsi üzüm kilosu ortalama 2.70 TL ile 3.50 TL arasında değişiyor. Kesilen üzümler Rusya başta olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç edilecek. Bu yıl ürün iyi, kalite iyi. İhracat yaptığımız ülkelerle de bir sorunumuz yok. Üreticilerimiz kalıntısız ürün yetiştirmeyi öğrendi. Bu yıl ihrcaatın daha iyi olacağını düşünüyorum" dedi.
"ÜRETİCİLERDE SİGORTA BİLİNCİ GELİŞMELİ"
Üzüm üreticisinin afetler nedeniyle mağdur olmaması için bilinçlenmesi gerektiğini vurgulayan Türk, "Üreticinin tek güvence kaynağı olan sigortasını yaptırması gerekir. Şu anda yüzde 80 civarında üreticimiz sigorta yaptırmaktadır. Bu rakamın yüzde 100'lere ulaşmasını istiyoruz. Afet olduğunda artık devlet kesinlikle üreticiye yardım etmemektedir. Sadece Tarım Kredi Kooperatifleri'ne ve Ziraat Bankası'na olan borçları ertelemektedir. Ayrıca üreticilerimiz mağdur olmamak için ürünlerini sattıkları kişileri tanımıyorlarsa ve tereddütleri varsa Ziraat Odası veya Ticaret Borsası yetkililerine mutlaka danışmalı" diye konuştu.
Üzüm hasat döneminin başlamasıyla birlikte işçi yoğunluğu yaşanacağını da vurgulayan Türk, "Dolayısıyla trafikte bir artış yaşanacaktır. Geçmiş yılarda yaşadığımız trafik kazalarında birçok işçi kardeşimiz hayatını kaybetti. Bu tür kazalar hemen hemen her yıl yaşanıyor. Bunların önlenebilmesi için kolluk görevleri artırılmalı, işçi taşıyan minübüslerin daha bakımlı ve denetimli olması gerekir. Minibüs sürücüleri kapasitelerinin üzerinde işçi almamalıdır. Bu konuda tüm vatandaşlar olarak daha duyarlı olmamız gerekir" diyerek, uyarılarda bulundu.
Sezonun Superior cinsi ilk üzümünü üreten Alaşehir'in kırsal Çakırcaali Mahallesi'nden İsa Kızıltepe de bu sene mahsullerinin iyi olduğunu belirtip, "Üzümlerimizi güzel yetiştirmeye çalıştık. Kesimimiz devam ediyor. Zaten biz bu üzümleri ziraat mühendisimizin gözetiminde yetiştiriyoruz. Herkes rahatlıkla yiyebilir, üzerinde hiçbir kalıntı yok. Onun gözetiminde ilaçlarımızı atıyoruz. Bu seneki üzüm fiyatlarından da memnunuz" dedi.
Üzüm kesiminde çalışan tarım işçisi Mahsude Akçakaya da 53 lira günlük yevmiye aldıklarını belirtih, bu rakmaların az olduğunu söyledi.
"HEDEF ÜZÜM İHRACAAT RAKAMINI ARTTIRMAK"
Alaşehir ve yöresinin en önemli geçim kaynağı olan üzümde kesim döneminin başladığını belirten Alaşehir Belediye Başkanı Ali Uçak, "Nasip olursa 11 Temmuz'da ilk ihracatımızı başlatacağız. Üreticilerimiz bu yıl dolu ve aşırı yağışlardan dolayı bazı sıkıntılar yaşadı. İnşallah bir daha doğal afetlerle karşılaşmayız. Alaşehir'in üzümün başkenti olmasının en büyük sebebi ilçemizde bulunan Gümrük Müdürlüğü ve Gümrük Kapısı'dır. Gümrük Müdürlüğü'nün Alaşehir'e kazandırılmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Alaşehir'de özellikle yaz aylarında Türkiye'nin yaş sebze meyve ihracatında söz sahibi olan firmaları binlerce TIR, binlerce işçi hareketi Alaşehir ekonomisine olumlu yönde katkı sağlamaktadır. Alaşehir halkımız için bir gelir kaynağıdır. Geçen yıl 254 bin ton üzüm ihracatı yaparak Türkiye rekoru kırdık. Bu yıl bu rakamı daha da arttırmaya çalışacağız" dedi.
Görüntü Dökümü
-------------------------
-Üzüm hasadından görüntü
-Hasadı yapılan üzümlerin kamyonlara taşınmasından görüntü
-Üzüm bağından görüntü
-Alaşehir Belediye Başkanı Ali Uçak ile röp.
-Alaşehir Ziraat Odası Başkanı Necdet Türk ile röp.
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Nurettin DOĞAN / ALAŞEHİR (Manisa), (DHA)
===========================================================
9)670 DEKARLIK LAVANTA DERESİ'NDE HASAT BAŞLADI
BURDUR'un Yeşilova ilçesine bağlı Akçaköy'de bulunan 670 dekarlık genişliğiyle bütünlük olarak Türkiye'nin en büyük lavanta bahçesi olan Lavanta Deresi'nde hasat Burdur Valisi Hasan Şıldak'ın da katıldığı programla başladı.
Lisinia Doğa Projesi kapsamında Burdur Gölü'nün kurtarılması amacıyla hayata geçirilen Akçaköy'deki Lavanta Deresi'nde hasat Vali Hasan Şıldak, Kaymakam Abdulhamit Karaca, Garnizon Komutanı Albay Hakan Tutucu, İl Emniyet Müdürü Arif Çankal, İl Jandarma Komutanı Albay Orhan Kılıç, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) Genel Sekreteri Abdullah Madenci, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Oktay Darcan ile Lisinia Doğal Yaşam Merkezi'ndeki gönüllüler katıldı.
Lisinia Doğa Projesi sorumlusu ve proje yürütücüsü Öztürk Sarıca, 670 dekarlık alanda lavanta, kekik ve limon melisa üretimi yaptıklarını söyledi. Sarıca, "Bu yıl burası 3 yaşında. Salda Gölü'ne giden bütün turlar bu alana uğruyor. Ülkemizin bacasız fabrikası olan turizmin, ekoturizmin canlanması anlamında önemli olduğunu düşünüyoruz. Sadece buradaki lavantadan çıkarılan yağ ve lavantaların demet olarak satılması değil, balının yapılması, arasında küçükbaş hayvanların otlatılması, ekoturizm anlamında çok ciddi katkılar sağlaması bizim için çok önemli" dedi.
Akçaköy'de toplam 2300 dekarlık alanda aromatik bitki yetiştiriciliği de yapıldığını anlatan Öztürk Sarıca, lavanta hasadının 2 ay süreceğini aktardı
Vali Hasan Şıldak, lavanta üretim alanının Burdur'da yıldan yıla geliştiğini kaydederek, "Bilhassa Yeşilova ilçemizde insanlarımız bu üründen elde ettikleri gelirin farkına vardıkça yaygınlaşıyor üretim. Aynı anda hem hayvancılığın hem lavanta tarımının yapılabilmesi mümkün. Bu üretimin bölgede yaygınlaşmasını sağlamak için farkındalık oluşturmak ve çiftçilerimizi teşvik etmek için buradayız. Öztürk Bey'in faaliyetlerini desteklemekteyiz. Her türlü desteği vermeye hazırız" diye konuştu.
Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Oktay Darcan da şöyle dedi:
"Şu anda Türkiye'nin en büyük bahçesinde bulunmaktayız. İlimizde lavantanın kapalı bahçe anlamında üretim alanı 2500 dekarı geçmiş durumda. Bu 10 yıl önce buralarda olmayan bir faaliyetken, bölge insanına katlanarak ekonomik katma değer sunmaya devem ediyor."
Daha sonra Vali Şıldak ve beraberindekilerle yerli ve yabancı gönüllüler lavanta hasadı yaptı.
Görüntü Dökümü
-------------------------
- Lavanta bahçesinden detay
- Öztürk Sarıca ile röp.
- Oktay Darcan'ın röp.
- Abdullah Madenci'nin röp.
- Vali Şıldak ile röp.
- Lavanta hasadı
- Detay (Drone görüntüsü)
HABER- KAMERA: Mesut MADAN/BURDUR, (DHA)
===================================================
10)'MANUKYAN' LAKAPLI AFİFE'NİN FUHUŞ ÇETESİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
ADANA'da tuzaklarına düşürdükleri kadınlara zorla fuhuş yaptırdığı öne sürülen çeteye yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 5"i kadın 19 kişi adliyeye sevk edildi.
Ahlak Büro Amirliği ekipleri, 3 aylık teknik ve fiziki takiple kadınları fuhşa zorlayıp, aracılık ve yer temininde bulunan kişilerin adreslerini belirledi. 4 Temmuz'da, Adana merkezli Diyarbakır, Mersin, Hatay ve İstanbul'da 17 adrese şafakla birlikte baskın düzenleyen ekipler, 'Manukyan' lakaplı çete lideri Afife F.'nin de aralarında bulunduğu, 5'i kadın, 19 kişiyi gözaltına aldı. Fuhuş için Adana'nın deniz kıyısında bulunan ilçesi Karataş'ı seçen şüphelilerin, gelen müşterilerden 150 lira otel, 150 lira da birlikte olacakları kadın için para aldıklarını saptandı. Polis, eğlence tesislerine gelen erkeklere kadın ayarlandığını, bu kadınların '1-2-3-4-5' numaralı deniz manzaralı kabinlere götürülüp, fuhşa zorlandığını tespit etti. Polisin, sağlık taraması yapan doktor, tatilci çift, belediyenin temizlik görevlisi, telekomünikasyon çalışanı ve nüfus görevlisi gibi takip ettiği şüphelilerin, fuhuş yapmak için 'temizlik yapmak', fuhuş yapan kadın için 'temizlikçi, karpuz, oda', çetenin ağına düşürülen yabancı kadın için 'kaçak çay', fuhuş yapan Türk kadınlara da 'Türk çayı' gibi şifreli mesajlarla haberleştikleri belirlendi.
ÇETE LİDERİNİN 2 ÇOCUĞU AKADEMİSYEN, DİĞERİ DOKTOR
Polis ayrıca, 'Manukyan' lakaplı çete lideri Afife F.'nin sevgilisi Mehmet K. ile karı-koca rolüne girdiği otele tatile gelen kadınlara ise çeşitli ikramlarda bulunup güvenlerini kazandığı saptadı. Afife F. ve sevgilisi Mehmet K.'nın daha sonra kadınlara, 'Ne kadar güzel ve seksisin. Bunu fırsata çevirebilirsin, çok para kazanırsın' deyip kandırdıkları kadınlara fuhuş yaptırdığı anlaşıldı. Ayrıca, Afife F.'nin 3 çocuğundan 2'sinin üniversitede akademisyen, diğerinin de doktor olduğu ifade edildi. Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheliler, nöbetçi mahkemeye sevk edildi.
Görüntü Dökümü
----------------------------
- Zanlıların Emniyet Müdürlüğünden çıkarılması
**ARŞİV**
- Karataş'taki fuhuş yapılan yerin görüntüleri
- Otelin görüntüsü
- Zanlıların otelden çıkarılması
- Araca bindirilmesi
Haber:Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,(DHA)
SÜRE:02'59" BOYUT:182 MB
=========================================================
11)İZMİR İTFAİYESİ'NİN YENİ ARAZİ ARACI ENGEL TANIMIYOR
İZMİR Büyükşehir Belediyesi'nin arama kurtarma ekipleri, karada ve suda ilerleyebilen yeni arazi aracıyla daha da güçlendi. İzmir İtfayesi bünyesine katılan 8 tekerlekli araç, düzenlenen tatbikat kapsamındaki görevini başarıyla yerine getirdi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Arama Kurtarma ve Afet İşleri Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren ekipler, sürekli geliştirdikleri araç filolarına şimdi de 8 tekerlekli amfibi aracı dahil etti. Özellikle doğada kaybolanların aranmasında zamana karşı yarış veren arama kurtarma ekipleri, karada ve suda gidebilen arazi aracıyla hareket kabiliyetlerini daha da geliştirdi.
Doğada kaybolan kişilerin aranması ve kurtarılması konusunda personelini de hazırlıklı tutmayı hedefleyen İzmir İtfaiyesi, Urla Barbaros Mahallesi'ndeki Koca Göl civarında bir tatbikat gerçekleştirdi. Senaryo gereği kaybolan bir genç kızı aramak üzere bölgeye ulaşan İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Arama Kurtarma ekipleri, tüm imkanlarını seferber etti. Dalgıçlar gölün içinde arama yaparken, arama köpeği İzci ise ormanlık alana yönlendirildi. Drone yardımıyla da tüm arazi havadan tarandı. Türkiye şampiyonu unvanlı arama köpeği İzci'nin, ormanlık alanda yardım bekleyen yaralı haldeki genç kızı bulmasıyla sağlık ekipleri amfibi arazi aracıyla bu noktaya ulaştı. Yeni aracın hem karada hem suda gidebilme özelliği sayesinde genç kız kısa sürede olay yerinden alınarak hastaneye götürüldü.
İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Arama Kurtarma ve Afet İşleri Şube Müdürlüğü yetkilileri, doğada arama kurtarma çalışmaları konusunda sahip oldukları yeni ekipmanlarla birlikte çalışma pratiklerini geliştirmek üzere sık sık tatbikatlar düzenlediklerini söyledi. İzmir Büyükşehir İtfaiyesi yetkilileri, Türkiye'de çok az sayıda kurumun sahip olduğu 'karada ve suda gidebilen' yeni arazi aracının arama kurtarma çalışmalarına güç katacağını dile getirdi.
Görüntü Dökümü
----------------------------
- Tatbikatın aşamalarından belediyenin çektiği görüntüler
Haber: İZMİR, (DHA)
=========================================================
(ÖZEL)
12)ELEKTRİK TELLERİNE TAKILAN YAVRU KIRLANGICI İTFAİYE KURTARDI
KAHRAMANMARAŞ'ın Andırın ilçesinde, elektrik tellerine takılan yavru kırlangıcı, itfaiye kurtardı.
Yeni Mahalle'de elektrik tellerine takılan, kurtulmak için çırpınan yavru kırlangıcı gören çevre sakinleri, itfaiyeden yardım istedi. Gelen ekipler, itfaiye merdiveni ile ulaştıkları kırlangıcı takılı olduğu elektrik tellerinden kurtardı. Bir ayağının da kırık olduğu belirlenen kırlangıç, kendini kurtaran itfaiye erinin elinde bir süre bekledikten sonra uçup gitti.
Görüntü Dökümü
----------------------------
- İtfaiyenin olay yerine gelmesi
- İtfaiyenin merdiven ile kuşa yaklaşması
- Kırlangıcın kurtarılması
- İtfaiye erinin elindeki yaralı kuş
- Kırlangıcın kırık olan ayağı
- Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: İskender ZENGİN-KAHRAMANMARAŞ-(DHA)
213 MB
=========================================================
13)RUS HİPHOP ŞARKICISI KEMER'DE KONSER VERDİ
RUS hiphop şarkıcısı Egor Kreed, Antalya'nın Kemer ilçesinde sahneye çıktı.
Kemer'deki Club Aura'daki Egor Kreed konseri için saat 22.30'da kapılar açıldı. Gece kulübü kısa sürede dolarken içeri girmek isteyenler uzun kuyruklar oluşturdu. Yaklaşık 4 bin kişinin girebildiği gece kulübünde önce go-go dansçısı kızlar ve DJ performansları sergilendi.Rus hiphop şarkıcısı Egor Kreed saat 02.00'de sahneye çıktı. Genç şarkıcının hayranları fotoğraf ve görüntü çekebilmek için büyük çaba harcadı. Yaklaşık 1 saat sahnede kalan Egor Kreed'e, şarkılarda hayranları da eşlik etti.
Görüntü Dökümü
------------
- Egor Kreed sahnesinden
- Seyircilerden detay
210 MB /// 01.52ö
HABER- KAMERA: Levent YENİGÜN/KEMER (Antalya), (DHA)