DHA YURT BÜLTENİ-6

Yolcu otobüsü TIR'a çarptı: İlk belirlemelere göre 13 ölü, 18 yaralı (3) ÖLÜ SAYISI 13'E ÇIKTI Çorum'un Osmancık ilçesinde, yolcu otobüsünün park halindeki TIR’a çarpması sonucu meydana gelen kazada, ölenlerin sayısı 13'e çıktı.

Yolcu otobüsü TIR'a çarptı: İlk belirlemelere göre 13 ölü, 18 yaralı (3)
ÖLÜ SAYISI 13'E ÇIKTI
Çorum'un Osmancık ilçesinde, yolcu otobüsünün park halindeki TIR’a çarpması sonucu meydana gelen kazada, ölenlerin sayısı 13'e çıktı. Yanan otobüste ekiplerin incelemesinin sürdüğü ve hayatını kaybedenlerin sayısında artış olabileceği bildirildi.

Haber-Kamera: Mustafa ULUSOY / OSMANCIK(Çorum),(DHA)

============================================

'Zeytin Dalı Harekâtı'nda 53'üncü gün; 3 bin 393 terörist etkisiz hale getirildi/EK
TSK: AFRİN KENT MERKEZİ KUŞATILDI
Genelkurmay Başkanlığı'nca Afrin'deki terör örgütlerine yönelik 53 gündür sürdürülen 'Zeytin Dalı Harekatı'nın son durumuna ilişkin açıklama yapıldı.
Afrin kent merkezinin kuşatılarak, harekat için kritik öneme sahip bölgelerin ele geçirildiği belirtilen açıklamada, 'Zeytin Dalı Harekatı'nın planlandığı şekilde sürdürüldüğü kaydedildi. TSK tarafından yapılan açıklama, şöyle:"Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, hudutlarımızda ve bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamak maksadıyla, Suriye’nin kuzeybatısında Afrin bölgesinde, PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ’a mensup teröristleri etkisiz hale getirmek ve dost ve kardeş bölge halkını bunların baskı ve zulmünden kurtarmak üzere, 20 Ocak 2018 saat 17.00’den itibaren başlatılan 'Zeytin Dalı Harekâtı' başarıyla sürdürülmektedir. Harekât, ülkemizin uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları, BMGK’nin terörle mücadeleye yönelik özellikle 1624 (2005), 2170 (2014) ve 2178 (2014) sayılı kararları ve BM sözleşmesinin 51’inci maddesinde yer alan Meşru Müdafaa Hakkı çerçevesinde, Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılı olarak icra edilmektedir. Harekâtın planlama ve icrasında sadece teröristler ve bunlara ait barınak, sığınak, mevzii, silah, araç ve gereçler hedef alınmakta olup, sivil/masum kişilerin ve çevrenin zarar görmemesi için her türlü dikkat ve hassasiyet gösterilmektedir. Harekât esnasında tüm faaliyetler hem askeri hem ahlaki değerler anlamında diğer dünya ülkelerine örnek olacak bir anlayışla icra edilmekte, harekât bölgesinde kalan sivillerin sağlık hizmetleri dâhil temel insani ihtiyaçları özveriyle karşılanmaktadır. Bu kapsamda ele geçirilen bölgelerde güvenliğin sağlanmasını müteakip öncelikle bölge halkının evlerine dönmelerine yardımcı olunmakta ve eş zamanlı olarak Kızılay ve AFAD ile koordineli şekilde insani yardım faaliyetleri başlatılmaktadır.
Zeytin Dalı Harekâtı ile sadece PKK/KCK/PYD-YPG terör örgütünün değil aynı zamanda DEAŞ terör örgütünün de etkisiz hale getirilmesi hedeflenmektedir. Harekât kapsamında gerçekleştirilen operasyonlar neticesinde 12 Mart 2018 tarihinden itibaren Afrin kent merkezi kuşatılmış, müteakip harekat için kritik öneme sahip bölgeler ele geçirilmiştir. Harekâtın başlangıcından itibaren 3393 terörist etkisiz hale getirilmiştir. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da harekat esnasında sivil/masum bölge halkının zarar görmemesi için her türlü tedbir alınmaya devam edilmektedir. Hava harekâtı ve kara ateş destek vasıtaları ile desteklenen kara harekâtı planlandığı şekilde başarıyla devam etmektedir."

Reklam
Reklam

Haber:GAZİANTEP,(DHA)

===========================================

Kereste yüklü TIR devrildi: 1 ölü

KONYA'nın Seydişehir ilçesinde kontrolden çıkan kereste yüklü TIR'ın devrilmesi sonucu sürücü Yavuz Güç (51) hayatını kaybetti.
Kaza, bugün saat 06.00 sıralarında Seydişehir-Antalya karayolunun 9'uncu kilometresinde meydana geldi. Yavuz Güç idaresindeki 34 GV 8106 plakalı kereste yüklü TIR, iddiaya göre sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu savruldu. Önce bariyerlere sonra kayalıklara çarpan TIR, devrildi. Kazada sürücü Yavuz Güç olay yerinde hayatını kaybetti. Güç'ün cenazesi otopsi için Seydişehir Devlet Hastanesi Morgu'na götürüldü. Kaza sonrası TIR adeta hurda yığınına döndü. Polis kazayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü
-------------------
- Kaza yerinden detay
-TIR'dan detay
- Genel ve detay

Haber- Kamera: Yaşar COŞKUN SEYDİŞEHİR/KONYA,(DHA)

=========================================

3 bin nüfuslu beldeden 450 asker

AFYONKARAHİSAR'ın Çay ilçesine bağlı 3 bin nüfuslu Karamık Karacaören beldesi nüfusuna kayıtlı 450 asker, Türk Silahlı Kuvvetleri'nde (TSK) görev yapıyor. Bu askerlerden 400'e yakınının ailesi beldede yaşarken, kimi 1, kimi 5 çocuğunun yolunu gözlüyor.
Çay ilçesine bağlı Karamık Karacaören beldesi, nüfusuna oranla çıkardığı askeri personel sayısıyla dikkati çekiyor. Geçen yılın verilerine göre, 3 bin kişinin yaşadığı belde nüfusuna kayıtlı yaklaşık 450 askeri personel, TSK'da görev yapıyor. Subay, astsubay ve uzman çavuş olan askerlerin 400'e yakınının ailesi beldede yaşarken, diğerleri belde dışında oturuyor. Aileler arasında kiminin 1, kiminin 5 çocuğu TSK'da görevde bulunuyor.
2016'DA 3 ŞEHİT VERDİ
Türkiye'nin dört bir yanında, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde görev yapan askeri personelden bazıları, Suriye'nin Afrin bölgesinde sürdürülen 'Zeytin Dalı Harekatı'na katılıyor. 'Fırat Kalkanı Harekatı'nda, 2016 yılında, Piyade Uzman Onbaşı Fatih Olcay, aynı yıl Hakkari'de Piyade Uzman Çavuş Fatih Ak ve Piyade Uzman Çavuş Mehmet Esen'i teröre şehit veren beldenin 1 de görev şehidi bulunuyor. Beldedeki asker aileleri, son dönemde en çok 'Zeytin Dalı Harekatı'nı takip ediyor. Harekata ilişkin haberleri dikkatle izleyen aileler, çocuklarıyla gurur duyduklarını söyledi.
'İŞSİZLİKTEN DEĞİL; VATAN, BAYRAK VE MİLLET SEVDASINDAN'
Beldenin Belediye Başkanı MHP'li Muhterem Algül, 3 bin nüfuslu olmalarına rağmen TSK'da 450'ye yakın gençlerinin görev yaptığını belirtti. Subay, astsubay ve uzman çavuşlarla gurur duyduklarını aktaran Algül, gençlerin işsizlikten değil; vatan sevdası dolayısıyla askerliği seçtiğini vurguladı. Algül, "Bizim topraklarımız elverişlidir. Aslına bakarsanız geçim sıkıntısından kaynaklanan askerliğe özenti değildir. Tamamen vatan, bayrak ve millet sevdasından kaynaklanan askerliğe karşı ilgi ve alaka vardır. Beldemiz nüfusuna kayıtlı TSK'da 450'ye yakın subay, astsubay ve uzman çavuş görev yapmaktadır. Şu an Afrin'de devam eden harekatta görev alan Mehmetçiklerimiz var" dedi.
'VATANIMIZIN VE MİLLETİMİZİN YANINDAYIZ'
Beldelerine, farklı konuyla ilgili jandarma veya 112 ekipleri geldiğinde tedirgin olduklarını anlatan Başkan Algül, "Haberleri izlerken, gerçekten tedirgin oluyoruz. Hassas bir dönemden geçtiğimizi biliyoruz. Her zaman vatanımızın ve milletimizin yanındayız. Beldemizde çok sayıda asker olmasına rağmen ailelerimiz çok tedirgin ve endişeli. Bazen beldemizde jandarma veya 112 ekipleri başka bir konudan geldiğinde 'Eyvah, ne oldu, yine mi? Bir şey mi var?' gibi endişeler yaşıyoruz" diye konuştu.
'O EVLADIMI DA SEVE SEVE FEDA EDERİM'
Hakkari'nin Çukurca ilçesinde, 2016 yılında şehit düşen Piyade Uzman Çavuş Fatih Ak'ın babası Ramazan Ak, vatan ve bayrak uğruna canını vermeye hazır olduğunu vurguladı. Şehit babası olmaktan gurur duyduğunu belirten Ak, "1 evladım daha var. Vatan uğruna o evladımı da seve seve feda ederim. Bir Fatih değil, binlerce Fatih bayrağımız uğruna feda olsun" dedi. 'Zeytin Dalı Harekatı'nı yakından takip ettiğini kaydeden şehit babası Ak, dualarının kahraman Mehmetçik ile olduğunu dile getirdi.
'BİZİ ARAMADIĞI ZAMAN ÇOK TEDİRGİN OLUYORUZ'
Kardeşinin 'Zeytin Dalı Harekatı'nda öncü birlik olarak görev yaptığını anlatan Hüseyin Fidan ise gurur duyduğunu vurguladı. Fidan, "Kardeşimle en son sabah görüntülü görüştük. Haftada bir sefer sesini duyuyoruz. O, bizi aramadığı zaman çok tedirgin oluyoruz. Gözümüze uyku girmiyor. Merakta kalıyoruz. Annem ve babamla birlikte dua ediyoruz, Mehmetçik'imiz için. Kardeşim evli ve 1 çocuğu var. Sürekli haber kanallarını izliyoruz" diye konuştu.
'OĞULLARIMA VATANI EMANET ETTİM'
İbrahim Erkol da 4 çocuğunun hepsinin uzman çavuş olarak Doğu ve Güneydoğu'da görev yaptığını belirterek, şunları söyledi:"4 evladım da vatani görevlerini yapmakta. Çocuklarımın uzman çavuş olmasından şeref duyuyorum. Bizim çocuklarımız vatanımızı ve bayrağımızı bekliyor ve terör örgütleriyle savaşıyor. Niçin savaşıyorlar? Halkımız, milletimiz, toprağımız, bayrağımız ve bizler için savaşıyorlar. Oğullarıma vatanı emanet ettim. Onlar da bana çocuklarını emanet etti. Vatan onlara, evlatları ise bana emanettir. 4 uzman çavuş oğlum var. 4 oğlum daha olsun vatanım için seve seve gönderirim. Ayrıca damadım da uzman çavuş ve Afrin'de görev yapmakta. Gerekirse vatan için ben de giderim."
5 ÇOCUĞU DA ASKER
Zeki Öğüt ise 5 çocuğundan 1'inin subay, 2'sinin astsubay, 1'inin de uzman çavuş olduğunu anlatırken, diğerinin eğitim gördüğünü kaydetti. Tüm evlatlarının TSK'da görev yaptığını, bundan gurur duyduğunu ve her zaman onlara dua ettiğini vurgulayan Öğüt, çocuklarından birisinin El Bab'da görevine devam ettiğini, diğerinin Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde görev yaptığını, diğer çocuklarının ise başka illerde olduğunu anlattı. Reyhanlı ve El Bab'da görev yapan evlatlarıyla sürekli telefonla görüştüğünü belirten Zeki Öğüt, "Çocuklarımla görüştüğümde iyi olduklarını söylüyorlar. Konuştuğumuzda 'Vatan ve millet için buradayız baba' diyorlar" dedi.

Reklam
Reklam

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
------------------------------
- Belde girişinden detay
- Beldedeki şehitler parkından detay
- Park içerisindedi şehit isimlerinden detay
- Belde meydanında ve kahvelerde oturanlardan detay
- Belde içerisindeki hareketlilikten detay
- Belediye Başkanı Muhterem Algül röp
- Şehit babası Ramazan Ak röp
- Kardeşi Afrin'de olan Hüseyin Fidan ile röp
- 4 çocuğu ve damadı uzman çavuş olan İbrahim Erkol'un evinden detay
- Erkol torunları ile birlikte röp yaparken
- 5 çocuğu asker olan Zeki Öğüt'ten detay
- Zeki Öğüt röp

07.49"
HABER- KAMERA: SAİT KARADUMAN/AFYONKARAHİSAR, (DHA)

=========================================

Erzurum, dünya standartlarının üzerinde halı üretiyor

ERZURUM Atatürk Üniveritesi'ne bağlı Halı, Kilim ve El Sanatları Uygulama ve Araştırma Merkezi'ndeki kursiyerler, dünya standartlarında uygulanmayan çift düğüm tekniğiyle Osmanlı Saray halıları dokuyor. Halı, Kilim ve El Sanatları Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde 35 kursiyer, çift düğüm tekniği ile halıları ilmek ilmek işliyor. Sabah evlerinden servislerle alınan kursiyerler, akşamları da aynı şekilde evlerine bırakılıyor. Öğle yemeklerinin de üniversite tarafından karşılandığı kursiyerler, atölyelerde el emeği ile dünya stardartlarının üzerinde halı üretiyorlar. Meslek sahibi olan kursiyerler aynı zamanda aile bütçesine katkı sağlıyor.Merkezin 1962 yılından beri faaliyette olduğunu anımsatan Halı, Kilim ve El Sanatları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Öğretim Görevlisi Mevlüt Kaplanoğlu, bugüne kadar 10 bin kursiyer öğrencinin yetiştirildiğini bildirdi. Çalışma ortamında kursiyerlere rahat bir ortam sunulduğunu söyleyen Mevlüt Kaplanoğlu, ürünlerin tamamen el emeği olduğunu ifade etti. Halıların çift düğüm tekniği ile dokunduğunu aktaran Kaplanoğlu şunları söyledi:"El emeği olduğu için zahmetli gibi görünse de aslında çok zevkli. Dışarıdan zor gibi görünüyor ama, kızlar başlayınca gönüllü olarak burada kalıyorlar. Dokumuş oldukları ürünlerin karşılığını, düğüm ücreti olarak alıyorlar. Üniversitemiz herhangi bir kar amacı gütmeden buradaki kız öğrencilerimize tamamen destek olmak ve aynı zamanda Türk halı sanatını yaşatmak amacıyla bu hizmeti veriyor. Bin düğüme 5 TL veriyoruz. Bu da ayda yaklaşık bin liraya tekabül ediyor. Öğrencilerimizle sinema, tiyatro, piknik gibi sosyal aktiviteler de yapıyoruz. Dokunan halıların 1 santimetre karesinde 36, metrekaresinde 3 bin 600 düğüm var. Bunu da iyi bir dokuyucu yaklaşık 2 ayda bir metrekare halı dokuyabiliyor. Kökeni Osmanlı saray halılarına dayanıyor. Yün kalitesinde en kaliteli halılar. Bundan sonraki sınıf, ipek halı sınıfına giriyor. Dünya standartlarında da zaten böyle bir halı dokuma tekniği yok. Çift düğüm dediğimiz, Türk düğümü tekniğiyle dokunuyor. Daha çok sanatseverler, halı meraklıları alıyorlar. Kişinin ihtiyacına, kullandığı yere göre sipariş alıyoruz. Metrekaresi 2 bin 250 TL. Bu da 6 metrekare bir halı için 15 bin TL'ye yakın bir fiyat oluyor. Bu kalitedeki halı için fiyatlar oldukça uygun."Yaklaşık 8 yıldır halı dokuduğunu söyleyen Esengül Çolak, çok severek bu işi yaptığını ifade etti. Günde 10 bin düğüm attığını söyleyen Esengül Çolak, "Zor oluyor ama alıştık. Hem aileme destek oluyor, hem de kendi ihtiyaçlarımı karşılıyorum. Meslek sahibi oldum" dedi.
Saat 07.00'de servislerle atölyeye geldiklerini belirten Hacer Budak ise 13 yıldır bu sektörde çalıştığını anlattı. İşini severek yaptığını aktaran Budak, halı dokumanın çok zevkli olduğunu söyledi.
20 yıldır halı dokuyan Zeynep Umdu da müdür ve amirlerinin kendilerine çok destek olduğunu kaydetti. Atölyelerde günde 12 bin ilmek atan arkadaşlarının olduğunu bildiren Umdu, "Sattığımız ürünler olunca 'bu benim emeğim' deyip çok mutlu oluyoruz. Dört dörtlük yün halılar dokuyoruz. Çalışmaktan ellerimiz nasır tuttu, ama insan işini severek yapınca hiçbir şey zor gelmiyor" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Görüntü Dökümü (ÖZEL)
------------------------------
-Halı dokuma merkezi
-Atölyeler
-Halı dokuyan kursiyerler
-Detaylar
-Kursiyerler ile röp.
-Kursiyerlerin dokuduğu halılar
-Müdür Mevlüt Kaplanoğlu ile röp.

(04.45 dk-532 mb)
Haber-Kamera: Hümeyra PARDELİ/ ERZURUM, (DHA)

=============================================

Leylek dostu köy

MUŞ'un merkeze bağlı Muratgören köylüleri, her yıl Mart ayında gelen, baharın müjdecisi leyleklerin yuvalarını bakımdan geçiriyor.
Muratgörenliler, baharın gelmesiyle köye dönen leyleklerin yuvalarını onarmaya başladı. Köylüler, bu yıl erken gelen leyleklerin yuvalarının hazır olduğunu belirterek, yıllar önce boşalttıkları eski evlerini yuvalar olduğu için yıkmadıklarını söyledi. Kış mevsiminin bu yıl çok soğuk geçmemesi dolayısıyla leyleklerin köye daha erken geldiğini kaydeden Muratgören sakini Kayahan Oral, "Köylüler olarak 7'den 70'e hepimiz, leylekleri çok seviyoruz. Karın fazla yağdığı yıllarda leylekler, köye geldiklerinde etrafın karla kaplı olması nedeniyle yiyecek bulmakta zorluk çekiyordu. Biz de yuvalarına her gün yiyecek bırakıyorduk" dedi.
Muratgören'de yaşayan Süleyman Korkmaz ise köydeki 65 konuttan yaklaşık 40'ının üzerinde leylek yuvası olduğunu belirtti. Leyleklerin, köyün neşesi olduğunu dile getiren Korkmaz, "Civarda 'leylek dostu köy' olarak anılıyoruz. Onlar, ailemiz gibi oldu" dedi.

Reklam
Reklam

Görüntü Dökümü
-----------------------------
Leylek ve yuvalarından detaylar
Köyden detaylar
Yuvaların köylüler tarafından onarılması
Röportaj

(Haber-Kamera: Eser AYDIN/ MUŞ, (DHA)

============================================

Önyargıları yıkıp, kahvehanenin 'semra abla'sı oldu

İZMİR'in Konak ilçesi Gültepe semtinde yaşayan Semra Taşkın (51), 'Kadının kahvede ne işi var' sözlerine aldırmayıp, eşi Halit Taşkın ile birlikte çalışmaya başladı. Hem ocakta çalışıp çay demleyen hem de müşterilere servis yapan Taşkın, kısa sürede önyargıları kırıp, kahvenin 'Semra Abla'sı oldu.
İzmir'de iş hayatına, önce bir gömlek atölyesinde başlayan Semra Taşkın, ardından farklı sektörlerde çalışıp, emekli oldu. Ancak evde boş oturmayı sevmeyen Taşkın, ilk olarak eşi Halit Taşkın'ın (54) Konak'ın Gültepe semtindeki Trakya Mahallesi'nde bulunan kahvesine yemek yapıp götürmeye başladı. Ardından kahvede ocakta çalışmaya başlayan Taşkın, hayat arkadaşını ekmek kavgasında yalnız bırakmadı.
Eşini ve işi sevdiği için kahvede çalışmaya karar verdiğini söyleyen Semra Taşkın, ilk başlarda çevresi, arkadaşları ve müşteriler tarafından yadırgandığını anlattı. Daha sonra müşterilerin kendisine alıştığını söyleyen Taşkın, kadınların girmeye dahi çekindiği kahvenin bütün işlerini yapmaya başladığını dile getirdi. Semra Taşkın, "Burada çalışmayı evde oturup dedikodu yapmaya tercih ederim. Beni burada gören arkadaşlarım ve komşularım ilk başta 'Kadının kahvede ne işi var' diye tepki gösterdi. Ben söylenenlere hiç kulak asmadım, yaptığım işten hiç gocunmadım. Söylenenlere aldırış etmeden çalıştım" dedi.

Reklam
Reklam

ÇAY DA DEMLİYOR, SERVİS DE YAPIYOR

Sabah kalktığında ilk önce ev işini yapan, ardından pazar ve mutfak alışverini tamamlayan Taşkın, öğle saatlerinde de kahveye gidiyor. Çay demleyen, kahve yapan Semra Taşkın, müşterilere ikram ediyor. Yaklaşık bir yıldır eşinin yanında çalışan Taşkın, "Buradaki her işi yapıyorum. Eşimle omuz omuza verdik, birlikte çalışıyoruz. Çalışırken hiç zorlanmadım. İnsanlarla sohbeti seviyorum. Müşteriler bana alıştı" diye konuştu.

ŞAŞKINLIĞI ATLATTILAR

Semra Taşkın'ın eşi Halit Taşkın, 5 yıldır kahvehane işlettiğini, eşinin de burada çalışmasını gayet doğal karşıladığını belirtti. "Erkek ve kadın eşit diyorsak bu da normal karşılanmalı" sözleriyle eşine destek veren Taşkın, "Eşimle omuz omuza çalışmak beni mutlu ediyor. Ocağa geçip bana yardım ediyor. Eşim burada çalışırken, olumsuz bir tepki ile karşılaşmadım. Müşteriler ilk etapta biraz şaşırdı. Daha sonra onlar da alıştı. Şaşkınlıkları çabuk geçti" şeklinde konuştu.

MÜŞTERİLER DE MEMNUN

Müşteriler de artık Semra Taşkın'ın kahvede çalışmasından mutlu. Müşterilerden Fikret Futbolcu, bir kadının kahvede çalışmasının kendisini şaşırtmadığını ifade etti. Futbolcu, "Yaşam ortak. Kadın erkek eşit diyoruz. Tarlada kadın, kahvede kadın, pazarda kadın, üretimin her aşamasında kadın. Ancak değer verilirken, kadın hep arka planda kalıyor. Biz kadını hep arka plana atmayı sanki ısrarla istemişiz. Türkiye'de kadın gerçek yerini alamadı, hep dışlandı" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Bir diğer müşteri Hüsamettin Konuk da Semra Taşkın'ın kahvede çalışmasına sıcak bakanlardan. Bir kadının böyle ortamlarda küfür edilmesini engellediğini söyleyen Konuk, müşterilerin daha dikkatli konuştuğunu ve daha derli toplu oturduğunu anlattı.

Umut KARAKOYUN- Mücahit BEKTAŞ/İZMİR, (DHA)-

============================================

Amatör tiyatrocular, kadınlar için sahne aldı

Gaziantep merkez Oğuzeli İlçe Belediyesi tarafından, '8 Mart Dünya Kadınlar Günü' nedeniyle, amatör oyunculardan oluşan tiyatrocuların oynadığı 'Sessiz Çığlık' isimli tiyatro gösterisi sergilendi.
Oğuzeli Belediyesi Kültür ve Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen gösterime, Belediye Başkanı Mehmet Sait Kılıç, MHP Gaziantep İl Başkanı Muhittin Taşdoğan ve vatandaşlar katıldı. Başkan Kılıç, tiyatro gösterimini farkındalık oluşturmak adına gösteriyi gerçekleştirdiklerini ifade ederek şunları dedi:"Bugün burada 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle düzenlemiş olduğumuz amatör bir tiyatro gösterimi yapacağız. Bu tiyatronun ana fikri kadına şiddet ve çocuk gelinler olacak. Bunu bir tiyatro şeklinde halkımızla paylaşmayı uygun bulduk. Biliyorsunuz bizim kültürümüzde kadının ayrı bir yeri ve önemi var. Hem dinimiz açısından, hem Türk kültürü açısından. Günümüze baktığımız zaman bunda maalesef birçok eksiklikler görüyoruz. Peygamber efendimiz ilk vahiyi aldığında bunu paylaştığı kişi bir kadındı yani hazreti Hatice validemizdi. Yine Türk kültüründe devleti Han ile yanındaki hanımı beraber yönetirdi. Bu kadar ki önemliydi ama günümüzde baktığımız zaman maalesef çok üzücü olaylar gündeme gelmekte. İlk emri 'oku' olan bir dinin temsilcileri olarak, kadına ilk seçme ve seçilme hakkı veren Türkiye Cumhuriyeti olarak, yaşadığımız olaylar ve tablolar İslam alemine ve Türk milletine yakışmıyor. Bizde ufakta olsa bir farkındalık oluşturmak adına bir tiyatro gösterisi düzenledik. Gelen misafirlerimize bir hatırlatmada bulanacağız. Kendi dinimizin esasını, kültürümüzün esasını misafirlerimizle paylaşmak istedik." Daha sonra tamamı amatör tiyatroculardan oluşan topluluğun sunduğu tiyatro gösterimi büyük ilgi gördü.

Reklam
Reklam

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------------------------
- Tiyatro gösteriminin yapılacağı salon
- Salondaki izleyiciler
- Başkan Mehmet Sait Kılıç'ın konuşması
- Tiyatro gösteriminin yapılması
- Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 237 MB
Haber- Kamera: Eyyüp BURUN /GAZİANTEP,(DHA)

========================================

Adana'da bilim müzesini 15 bin kişi ziyaret etti

ADANA'da bilimsel ve robotik çalışmalarla önemli projelere imza atan Adana Bilim ve Sanat Merkezi'nin bilimi yaygınlaştırmak için açtığı bilim müzesi 7 yıllık süreçte 15 bin ziyaretçiyi buldu.
Farklı okullarda eğitim gören öğrencileri konuk ederek bilimin yaygınlaşması için çalışmalar yapan Adana Bilim ve Sanat Merkezi, geçmişten günümüze teknolojik gelişimleri tanıtıyor. Merkezde 2011 yılında açılan bilim müzesini, birçok okul ve yetişkinlerin ziyaretleriyle 7 yılda yaklaşık 15 bin kişi gezdi. Merkezin Fizik Öğretmeni Mihrunisa Duran, bilimi daha eğlenceli hale getirip, yaygınlaştırmak adına açtıkları bilim müzesinin büyük ilgi çektiğini belirtirken, şunları söyledi:"Bilim müzemiz yaklaşık 7 yıldır var. Bilimi daha eğlenceli hale getirip, yaygınlaştırmak adına bilim müzesi malzemeleriyle uygulamalı deneyler yapıyoruz. Şuana kadar birçok okul ve yetişkinler ziyarete geldi. Okullar randevu alıyorlar. Öğrencilerini getirip, öğrencilerimizden eğitimler alıyorlar. Bizim öğrencilerimiz de gelen öğrencilere yani akranlarına bilim müzesindeki deneyleri gerçekleştirip, onların bilime olan ilgisini arttırmaya çalışıyor" dedi.

Reklam
Reklam

BİLİME BAKIŞ AÇISI DEĞİŞTİ
Müzeyi gezen öğrencilerin bilime karşı bakış açılarının değiştiğini söyleyen Duran, şöyle devam etti:"Çok olumlu tepkiler alıyoruz. Buraya gelen öğretmenler, öğrencilerini daha iyi tanıyabilme şansı buluyor. Uygulama yaparken öğrencilere bir takım sorular soruluyor. Onlar bir takım bilimsel bağlantılar kurabiliyorlar. Üst düşünme becerileri gösterebiliyorlar. Hem öğretmenler tarafından öğrencileri gözlemleme şansı buluyor. Hem de öğrencinin bilime bakışı değişiyor. Kitapta gördüğü formülleri burada yaptığı için öğrencilerin burada uygulayarak yaptığı için bilim çok daha eğlenceli hale geliyor ve bilime olan ilgileri artıyor."

Görüntü Dökümü
------------------------
- Çocuklar müzeyi keşfederken görüntü
- Fizik Öğretmeni Mihrunisa Duran'ın konuşması
- Müzeyi kefşeden çocuklardan genel ve detay görüntüler
- Müzeden görüntüler

SÜRE:02'59" BOYUT:182MB
Haber-Kamera:Akif ÖZDEMİR/ADANA, (DHA)