DHA YURT BÜLTENİ - 6

Röntgen filmi ve şampuan kutusuyla evlerin kapısını açan 3 kadın yakalandı Adana'da evlerin kapısını röntgen filmi ve şampuan kutusuyla açarak soyan 1'i hamile 3 kadın hırsız, suç üstü yakalandı.

Röntgen filmi ve şampuan kutusuyla evlerin kapısını açan 3 kadın yakalandı

Adana'da evlerin kapısını röntgen filmi ve şampuan kutusuyla açarak soyan 1'i hamile 3 kadın hırsız, suç üstü yakalandı.
Seyhan ilçesi Gürselpaşa Mahallesi'ndeki bir apartmana giren 3 kadını gören vatandaşlar, polisi aradı. Adrese gelen ekipler, kadınları çatı arasında gizlenirken yakaladı. Başak K. (24), Kiraz K. (25) ve Kader Ç. (18) oldukları belirlenen kadınların, 5'inci kattaki daireye girerek hırsızlık yapmak istedikleri ortaya çıktı.
Gözaltına alınan 3 kadının, evlerin kapılarını röntgen filmi ve kestikleri şampuan kutularıyla açtıkları öğrenildi. Şüphelilerden Kader Ç.'nin 3 aylık hamile olduğu, tutuklu bulunduğu cezaevinden bu nedenle ev hapsi verilerek salıverildiği belirlendi. Çok sayıda sabıka kayıtları bulunan kadınların haklarında hırsızlık suçundan kesinleşmiş hapis cezaları olduğu da tespit edildi.
Sorgularının ardından adliyeye sevk edilen Başak L. ve Kiraz K. tutuklandı. Kader Ç. ise ev hapsi verilerek, salıverildi.

Reklam
Reklam

Görüntü Dökümü
------------
- Kadın zanlıların emniyet binasından çıkarılması
- Polis araçlarına bindirilmesi
- Emniyet tabelalarından görüntüler

Haber:Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,(DHA)

========================

Kanserle uçarak mücadele ediyor

Burdur'da mide kanseri teşhisi konulan yamaç paraşütü pilotu Bahri Kılıçaslan (42) hastalığına rağmen uçmaktan vazgeçmedi. Bölgedeki Avşar Tepe'de uçuş yapan arkadaşlarının yanına giderek paraşütle atlayış yapan Bahri Kılıçaslan, "Uçmak beni motive ediyor ve adrenalin salgılıyor. Gerçekten bana da çok büyük faydası oldu. Moral ve motivasyon oldu benim için" dedi.
Türkiye Hava Sporları Federasyonu Burdur İl Temsilcisi ve Burdur Yamaç Paraşütü Spor Kulübü Başkanı Bahri Kılıçaslan midesinde zaman zaman meydana gelen ağrıları kontrol ettirmek için geçen ağustos ayında Antalya'daki özel bir hastaneye gitti. Burada yapılan tetkiklerin ardından Bahri Kılıçaslan'a mide kanseri teşhisi konuldu. Kanser teşhisinden sonra kemoterapi tedavisi başlayan Kılıçaslan, geçen gün Avşar Tepe'den uçan yamaç paraşütçüsü arkadaşlarının yanına gitti. Burdur'da yamaç paraşütü sporunu 11 yıl önce ilk defa başlatan Kılıçaslan, hastalığına rağmen yamaç paraşütüne binerek 380 rakımlı Avşar Tepe'den uçarak Burdur Gölü sahiline indi. Kılıçaslan uçuşu sırasında sosyal medya hesabından da canlı yayın yaptı.
'UÇMAK BENİ MOTİVE EDİYOR'
Bahri Kılıçaslan, "11 yıldır yamaç paraşütüyle uğraşıyorum. Allah'ın takdiri mide kanseri diye bir hastalığa yakalandık. Doktorlar 'istirahat et, bağışıklık sistemi düştüğü için dışarıya çıkmayacaksın' dedi. Ama biz bu sporu yıllardır yapıyoruz. Uçmak beni motive ediyor ve adrenalin salgılıyor. Onun için ister istemez uçma isteği oluştu. Arkadaşların yanına gittim. Ben de uçtum. Gerçekten bana da çok büyük faydası oldu. Moral ve motivasyon oldu benim için" dedi.
(KISACASI HİÇBİR ŞEYİ KAFAYA TAKMAYIN'
Bu tip hastalığa yakalananlara moral ve motivasyonlarını yüksek tutmalarını tavsiye eden Bahri Kılıçaslan, "İyi insanlarla beraber olsunlar. Morallerini bozacak insanlarla beraber olmasınlar. Bu tamamıyla moral ve motivasyonla geçen bir hastalık. Kısacası hiçbir şeyi kafaya takmayın. Yamaç paraşütü yapıyorsanız uçun, başka sporları yapıyorsanız sporunuzu yapmaya devam edin. Kesinlikle sosyal etkinliklerinize devam edin. Allah'ın verdiği bu dertten kurtulduktan sonra Burdur'daki paraşütçü arkadaşlarımla uçmaya devam edeceğim. Bizim uçtuğumuzu gören arkadaşlarımız bize moral verdi. Onların bize söyledikleri bizi de motive etti" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Görüntü Dökümü
--------------
- Bahri Kılıçaslan'ın uçarken yaptığı çekim (cep tel)
- Bahri Kılıçaslan'la röportaj
- Sahile inişi (cep tel çekimi)

Haber- Kamera: Mesut MADAN/BURDUR, (DHA),

==================

Aranan şüpheliler şafak baskınıyla yakalandı

Adana'da polis, çeşitli suçlardan haklarında kesinleşmiş hapis cezası bulunanlara yönelik yaptığı şafak vakti operasyonunda 4 kişiyi yakaladı.
Asayiş Şube ekipleri, çeşitli suçlardan haklarında kesinleşmiş hapis cezası bulunan kişilere yönelik operasyon düzenledi. Seyhan ilçesi 19 Mayıs Mahallesi'ne yapılan şafak baskınına özel hareket polisleri destek verdi. Tespit edilen evlere giren ekipler, 4 kişiyi yakaladı. Şüphelilerin evlerinde yapılan aramadada 4 av tüfeği ve 1 ruhsatsız tabanca ele geçirildi. Ayrıca operasyon anı 'drone' kamerayla havadan görüntülendi. Şüpheliler sorgulanmak üzere emniyete götürüldü.

Görüntü Dökümü
----------
-Operasyonun drone görüntüleri
-Ekiplerin eve girmesi
-Bir şahsın alınması
-Polis aracına bindirilmesi
-Şahsın adli tıp birimine getirilmesi

Reklam
Reklam

SÜRE:02'49" BOYUT:312 MB

Haber:Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: Gökhan KESKİNCİ/ADANA,(DHA)

=====================

Demre'de 40 yıl sonra muz üretildi

Antalya'nın Demre ilçesinde, 1970'li yıllarda muz üretimini bırakan ve seracılık yapmaya başlayan çiftçiler, 40 yıl aradan sonra ilk kez muz üretimi yaptı. Serada yapılan muz üretimi, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından düzenlenen 'Tarla Günü'nde tanıtıldı.
Türkiye'nin muz üretim merkezlerinden Antalya'da, Alanya, Gazipaşa, Manavgat ve Serik ilçelerinden sonra Demre'de de muz üretimine başlandı. 1970'li yıllarda getirisi daha iyi olduğunu için muz bahçelerini sökerek örtü altı tarıma geçiş yapan ve domates, salatalık, patlıcan, biber gibi ürünler yetiştiren üreticiler, yeniden muz üretimine yöneldi. 19 bin 500 dekar alanda örtü altı tarım yapılan Demre'de, 40 yıl aradan sonra muz üretimine başlandı.
İlk üretimi yapan ziraat mühendisi Yusuf Orakçı, geçen yıl 2 dekar serada diktiği 380 muz fidanından bu yıl ilk hasadı yaptı. Dekar başına 8,5 ton olmak üzere toplam 17 ton ürün elde eden Orakçı'nın, gelecek yıl dekardan beklentisi 9-10 ton. Kilosu, toptan 5 lira 70 kuruştan satılan muzdan yaklaşık 100 bin lira gelir hedefleniyor.
İlçe Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Işık, Ziraat Odası Başkanı İbrahim Oğuz, AK Parti İlçe Başkanı Mehmet Koparıcı, üreticiler, ziraat mühendisleri ve muz fidesi üretimi yapan Grow Fide temsilcilerinin katılımıyla Yusuf Orakçı'nın serasında 'Tarla Günü' düzenlendi. Tarla Günü'nde sera hakkında bilgi veren Yusuf Orakçı, işçilik dahil dekar başına maliyetin 6 bin lira olduğunu söyledi.
Serada üretilen muzun en büyük ilacının günde iki kez sulamak olduğunu kaydeden Orakçı, "Sulama seranın içinde yağmurlama sistemiyle yapılıyor. Bol miktarda keçi gübresi veriyoruz. Bir yıl içinde bir kez kırmızı örümcek ve yeşil kurda karşı ilaç yapıldı. Dikim yaparken kök hastalıklarına karşı toprağa ilaçlama yapıldı" dedi.
MALİYETİ DÜŞÜK, KAZANCI YÜKSEK
Yusuf Orakçı, "Bu yıla kadar klasik ürün olan domates, biber, patlıcan yetiştiriyorduk. Yenilik olsun diye muz üretimine başladık. Fidan dikiminden bir yıl sonra hasada başladık. Sebzeye göre girdi maliyeti daha düşük ve kazancı daha yüksek" dedi.
40 YIL SONRA İLK ÜRETİM
Demre Ziraat Odası Başkanı İbrahim Oğuz ise domates ve biberden farklı olarak muz üretimi gerçekleştirilmesinin önemine vurgu yaptı. Serada yaptığı için farklı bir üretim olduğunu kaydeden Oğuz, "Demre'de bu tür farklı üretimlere Ziraat Odası olarak destek vereceğiz. İlçemizde 1970'lere kadar yerli muz üreticiliği vardı. Ancak seracılığın başlamasıyla geliri daha iyi olduğu için üreticiler domates, biber, patlıcan, salatalık gibi ürünleri yetiştirmeye başladı. O dönemde ne kadar alanda üretim yapıldığına dair net bir kayıt yok. Gelinen noktada 40 yıl aradan sonra ilk kez muz üretimi yapıldı" dedi.

Reklam
Reklam

Görüntü Dökümü
------------
- Sera girişinde muz dalı
- Seranın içinden yakın ve uzak bölümler
- Serayı inceleyenler
- Dalların kesilişi, taşınması
- Serayı inceleyenlerden toplu görüntüler
- Röpörtajlar

Haber- Kamera: Ahmet ACAR/DEMRE(Antalya), (DHA)

========================

Kalaycı ustası, yetiştirecek çırak bulamıyor

Mersin'in Tarsus ilçesinde, unutulmaya yüz tutmuş kalaycılığın tek ustası Halis Şimşek (63), mesleğini çok sevdiğini ancak yetiştirecek çırak bulamadığını söyledi.
Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası'nın karşısındaki eski hanın girişinde iş yeri bulunan Halis Şimşek, 50 yıldır kalaycılık yapıyor. Artık yetiştirecek çırak bulamadığını belirten Şimşek, "Kalaycılığa 1970 yılında çırak olarak başladım. Bu mesleği yaparak evlendim. 3 çocuğum oldu. 3'ünü de üniversitede okuttum. Bizim ekmeğimiz bu işten. Başka bir meslekten anlamam. Ben zor ve pis gibi görünen bu mesleğimden memnunum. Getirisi çok değil, eskisi gibi iş de yok ama ben bu işi severek yapıyorum" dedi.
Bitme noktasına gelen mesleklerden olan kalaycılığın Tarsus'taki son temsilcisi olduğunu kaydeden Şimşek, "Çocuklar ilkokul, ortaokul derken liseye gidiyor sonra üniversiteye başlıyorlar ve çıraklık düşünen olmuyor. Biz de çırak bulamadığımız için yeni ustalar yetiştiremiyoruz. Çırak bulamazsak mesleğimiz bitecek. Ben elim ayağım tuttukça, aklım yerinde oldukça, bu işi ölene kadar sürdüreceğim" diye konuştu.
En lezzetli yemeklerin bakır tencere ve kaplarda piştiğini belirten Halis Şimşek, "Bakırda pişen yemek daha lezzetli oluyor. Özellikle baklagilleri pişirirken çıkan asit bakır, kapta yok oluyor. Bakır asidi çekiyor ve yemeğe lezzet katıyor, ancak bakır kapların mutlaka kalaylı olması lazım. Kalayı giden bakırı zarar vermeden tekrar kalaylatmak gerekiyor" dedi.

Reklam
Reklam

Görüntü Dökümü
------------
- İş yerinden genel görüntü
- Bakır tencerelerden görüntüler
- Ustanın çalışmasından görüntüler
- Kalaycı ustası Halis Şimşek ile röp.

Haber-Kamera: Okan ÇALIŞKAN/TARSUS,(Mersin),(DHA)

========================

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, harekatın başarısı için Fetih Suresi'ni okudu

MUĞLA'da bir dizi ziyaret gerçekleştirecek olan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Türk Silahlı Kuvvetleri'nce (TSK) Fırat'ın doğusunun terör örgütlerinden arındırılmasına yönelik başlatılan 'Barış Pınarı Harekatı'nın başarılı şekilde tamamlanması için Fetih Suresi okudu.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere bu sabah Muğla'ya geldi. Prof. Dr. Ali Erbaş, ilk olarak, sabah namazını da kılacağı Menteşe ilçe merkezindeki Şahidi Hazretleri'nin türbesinin de bulunduğu Şahidi Camisi'ne geldi. Diyanet İşleri Başkanı Erbaş'ı, Muğla Vali Yardımcısı Ahmet Algan, Menteşe Kaymakamı Caner Yıldız, İl Müftüsü İbrahim Öcüt, daire müdürleri ve vatandaşlar karşıladı. Prof. Dr. Ali Erbaş, daha sonra namazını kılmak için camiye girdi. Namaz öncesi İmam Yadigar Ceylan, Fetih Suresini okudu. Surenin son bölümünü ise Prof. Dr. Ali Erbaş okuyarak, 'Barış Pınarı Harekatı'nın başarılı şekilde tamamlanmasını diledi. Ardından sabah namazı kılındı. İl Jandarma Komutanlığı'nda görevli komandolar ile polis özel harekat personelinin de katıldığı namazın ardından Erbaş, Şahidi hazretlerinin türbesini de ziyaret edip dua etti. Erbaş, daha sonra Muğla Valiliği'ni ziyaret etmek için camiden ayrıldı.

Reklam
Reklam

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın karşılanması
- Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın cemaat ile cami içindeki görüntüsü
- Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın Fetih suresini okuması
- Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın polis özel harekat ile fotoğraf çekilmesi
- Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın Şahidi hazretlerinin türbesini ziyaret etmesi

Haber: Cavit AKGÜN- Kamera: Aykut KURT /MUĞLA, (DHA)

====================

POYD Başkanı Atmaca: 2020 ile ilgili rezervasyon akışları çok iyi

Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) Başkanı Ülkay Atmaca, "2020 ile ilgili şu ana kadar rezervasyon akışları çok iyi. İngiltere'de yaşanan büyük kriz atlatıldı denilebilir. Sadece otelcilerin alacaklarının durumu belirsiz. Onun dışında pazarın yeni aktörleriyle birlikte 2020 yılı 2019 kadar iyi bir yıl olacak diye düşünüyorum" dedi.
POYD Başkanı Ülkay Atmaca, 2019 turizm sezonunun son durumunu ve 2020 yılından beklentilerini Demirören Haber Ajansı'na (DHA) değerlendirdi. POYD Başkanı Ülkay Atmaca, "2019 rekorların kırıldığı bir yıl oldu. Rekorlar kırılmaya devam ediyoruz. Antalya için hedeflediğimiz 16 milyon turist hedefine emin adımlarla gidiyoruz. Eylül ayı itibariyle Antalya'ya gelen turist sayısı 13 milyona ulaştı. Hiç olmadığı kadar iyi bir sezon geçiriyoruz. Dünya çapında ünlü bir firmanın iflası olmasına rağmen, hala sezon iyi gidiyor. Ekim ayı dolulukları da gayet iyi. Ekimin başı her zaman iyi geçiyordu. Bu sene daha da iyi geçiyor. Son yılların en iyi eylül ayını geçirdik. Ekim ayının ilk haftasında tesislerimizin tamamı dolu. Şu anda gelişen sayılarımız çok iyi. Antalya'ya gelen turist sayısı beklentilerimizin üzerinde" dedi.
'ANTALYA ARTIK DÜNYANIN HER YERİNDEN TURİST AĞIRLIYOR'
2016 yılında turizmde kriz yaşandığını hatırlatan Ülkay Atmaca, "Krizden çıkardığımız derslerle pazar çeşitliliği ve ürün çeşidini çok geliştirdik. Dolayısıyla dünyanın dört bir yanından Antalya'ya turist gelmesi için uğraşılıyor. Bununla ilgili çabalar vardı. Direkt uçuşlar konmuştu. Tüm paydaşların emekleriyle Antalya artık dünyanın her yerinden turist ağırlayan bir şehir haline geldi" diye konuştu.
'REZERVASYON AKIŞLARI ÇOK İYİ'
2019'un henüz bitmediğini kaydeden Ülkay Atmaca, şöyle devam etti:
"Bunun kışı var. Kış aylarıyla ilgili çalışmalarımız devam diyor. Spor ve kongreyle ilgili ciddi çalışmalarımız var. Kışın da iyi geçeceğe benziyor. Büyük tur operatörlerinin tamamı kış için Antalya'ya direkt uçak seferleri koydu. Bu Antalya için çok önemli bir gelişme. Geçen yıl futbol turizminde Antalya'da 2 binin üzerinde kamp yapılmıştı. Bu sene yine yapacağız. Golf turizminde sayımız artmaya devam ediyor. 29 Ekim'de bölgemizde çok büyük bir markanın kongre merkezinin açılışı yapılacak. Bütün bunlar 2019-2020 turizmine çok büyük pozitif etkisi olacak. 2020 ile ilgili şu ana kadar rezervasyon akışları çok iyi. İngiltere'de yaşanan büyük kriz atlatıldı denilebilir. Sadece otelcilerin alacaklarının durumu belirsiz. Onun dışında pazarın yeni aktörleriyle birlikte 2020 yılı 2019 kadar iyi bir yıl olacak diye düşünüyorum."

Reklam
Reklam

Görüntü Dökümü
------------
- Ülkay Atmaca röportaj
- Otelden görüntüler

HABER- KAMERA: Namık Kemal KILINÇ/SERİK (Antalya), (DHA)

========================