Eşinin amcası tarafından sokak ortasında öldürüldü
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde Alperen Kahraman (19), eşinin amcası Durmuş S. tarafın sokak ortasında tabanca ile vurularak öldürüldü. Saldırı sırasında tabancadan çıkan mermilerin isabet ettiği yodan geçen 2 kişi de yaralandı.
Olay, sabah saatlerinde Muhittin Mahallesi Omurtak Caddesi'ndeki bir mağazanın önünde meydana geldi. Alışverişe çıkan Alperen Kahraman, mağazanın önünde içerideki eşi Melisa'yı beklerken yanına Dursun S. geldi. Eşinin amcası olan Durmuş S., belinden çıkardığı tabancayı Kahraman'a doğrultup ateş etti. Başı ve karnına aldığı kurşunlarla yere yığılan Kahraman olay yerinde hayatını kaybetti. Yoldan geçen 2 kişi de kurşanların bacaklarına isabet etmesi sonucu yaralandı.
Silah sesleri üzerine mağazadan çıkan Melisa Kahraman, kucağında 2 aylık bebeğiyle eşini kanlar içinde yerde görünce sinir krizleri geçirdi. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılar, Çorlu Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı. Polis tarafından gözaltına alınan Durmuş S. ise emniyete götürüldü.
Çorlu Kaymakamı Cafer Sarılı, Emniyet Müdürü Serdar Kurtoğlu da olay yerine gelerek bilgi aldı.Cumhuriyet savcısının olay yerindeki incelemesinin ardından Alperen Kahraman'ın cansız bedeni, otopsi için Çorlu Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.
Durmuş S.'nin avukatı olmadan konuşmayı reddettiği belirtildi. Durmuş S. ile Alper Kahraman arasında husumet olduğu öne sürüldü.
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
Haber-Kamera: Mehmet YİRUN/ÇORLU (Tekirdağ), (DHA)-
==================
10 kişinin öldüğü kaza yaralı kurtulan Pakistanlı: Kişi başına 1500 Euro verdik
Edirne'nin Meriç ilçesinde kaçak göçmenleri taşıyan kapalı kasa minibüsün güvenlik güçlerinin 'dur' ihtarından kaçarken bir dükkanının duvarına çarpması sonucu 10 Pakistanlı göçmenin öldüğü kazada yaralanan Pakistanlı Korom Şahzad,(28), şans eseri hayatta kaldığını söyledi. Şahzad, "Kaza yapan araca Yunanistan'a gitmek için binmiştim. Bindiğimiz göçmen aracına kişi başı 1500 Euro verdik" dedi.
Edirne'nin Meriç ilçesinde 26 Haziran günü balık istifi şeklinde kapalı minibüsü konulan 28 Pakistanlı kaçak göçmeni Yunanistan'a kaçak geçişlerini sağlamak için getiren Tayfun Özdemir, önlem alan jandarma ve polis ekiplerinin 'dur' ihtarına uymayarak kaçarken, aracı bir dükkanın duvarına çarptı. Kazada 10 kaçak göçmen ölürken, araç sürücüsü ile birlikte 30 kişi yaralandı. Kazada yaralanan ve Edirne Sultan 1'inci Murat Hastanesi'nde tedavisi süren Pakistanlı Korom Şahzad, koltukları sökülen kapalı kasa minibüste umut yolcuklarının feci bir şekilde son bulduğunu söyledi.
'KİŞİ BAŞI 1500 EURO VERDİK'
Şahzad, İstanbul'dan Yunanistan'a, Yunanistan'dan da Almanya'ya kardeşinin yanına yasa dışı yollarla gitmek istediğini belirterek, Yunanistan'a yasa dışı yoldan gitmek için organizatörlere kişi başı 1500 Euro verdiklerini söyledi. Şahzad, "Kaza yapan araca Yunanistan'a gitmek için binmiştim, bindiğimiz göçmen aracına kişi başı 1500 Euro verdik. Bir hafta İstanbul'da kaldım oradan Yunanistan'a geçip daha sonrada Almanya'ya gidecektim. Almanya'ya güzel iş olduğu için gidecektim, Pakistan'da adam çok ama iş yok, para yok" dedi
DEHŞET ANINI ANLATTI
Kaza öncesi aracın sağa sola yattığını ve yaşadığı olayın dehşet verici olduğunu anlatan Şahzad, "Kaza jandarmanın yolu kesmesi ve arabanın sağ sola yatması sonucu gerçekleşti. Daha sonra araç içinde sıkıştık. Durum çok korkunçtu. Kazada 10 arkadaşım öldü. Bende şans eseri hayatta kaldığımı söyleyebilirim. Benim Avrupa hayalim bu kazadan sonra son buldu. Ailem Pakistan da yaşıyor ben de iyileştikten sonra Pakistan'a gideceğim. Bir daha yasa dışı yollardan ülkemden kaçmayacağım. Avrupa hayalini artık kurmayacağım" dedi.
Kazada yaralanan 10 kişi taburcu edilirken, diğerlerinin tedavisi sürüyor. Araç sürücüsü Tayfun Özdemir ise olayın ardından tutuklanmıştı.
Görüntü Dökümü:
------------
Korom Şahzad'ın yürümesi
Detay görüntü
Açıklaması
Farklı açılardan detay
Haber-Kamera: Ali Can ZERAY/EDİRNE,(DHA)
=====================
Bursa'da tarımsal kalkınmaya destek
Bursa'nın Yenişehir ilçesinde Tarımsal Kalkınma Kooperatifi bünyesine alınan taze fasulye ve ıspanak biçme makinesi gibi tarım aletleri sayesinde işçilik maliyetleri en aza indirildi. Hollanda'dan getirilen makinelerin işçilik maliyetlerini düşürdüğünü belirten yetkililer, tarımsal verimlilikte ise artış beklediklerini kaydetti.
Çeltikçi Mahalle Muhtarı ve Tarımsal kalkınma Kooperatifi Başkanı Hikmet Avşar, çiftçinin en önemli sorunlarının başında gelen pazar sorununa köklü çözüm bulup önemli bir sıçrama yaptıklarını belirtti. Dondurulmuş gıda ve konserve fabrikalarıyla çiftçi adına sözleşme imzaladıklarını ifade eden Avşar, kooperatife ortak çiftçilerin kazançlarının arttığını dile getirdi. Çeltikçi'den kooperatife 81 üye kaydı yaptıklarını ifade eden Avşar, sözleşmeli tarım modelini diğer bölgelerdeki tarımsal kalkınma kooperatiflerine de önerdi. Ortaklarının hiçbir kaygılarının kalmadığına işaret eden Avşar, "Ürün alımı yapan fabrikalarla iletişim halinde olan biziz. Ekim alanlarımız her yıl artarak genişliyor" dedi.
BİN İŞÇİNİN YAPTIĞI İŞİ YAPIYOR
Kooperatife gelişmiş bir hasat makinesi kazandırdıklarını söyleyen Avşar, makinenin bin işçinin 1 günde yaptığı hasadı aynı sürede yapabildiğini vurguladı. Hollanda'dan getirtilen makinenin işçilik maliyetlerini en aza indirdiğini ifade eden Avşar sözlerini şöyle sürdürdü: "Makine 17-18 saat çalışırsa 150 ton taze fasulye biçiyor. Bir işçi ise günde ortalama 100 kilo taze fasulye toplayabiliyor. Makine bin- bin 500 işçinin yaptığını bir günde yapıyor. Yeni bir makineyi daha kooperatif bünyemize katmayı planlıyoruz."
Kooperatif Müdürü Remzi Aşan ise kooperatif çatısı altındaki çiftçilerin, ürünün yetiştirilmesinden pazarlamasına, nakliyesinden tahsilatına kadar hiçbir aşamada sıkıntı çekmediğini anlattı. Ortakların ürünü getirip kooperatife teslim ettiğini ifade eden Aşan, "Geçen yıl 700 dönüm alana ekimi yapılan ıspanak bu yıl bin dönüme, 3 bin dönüm alana ekimi yapılan taze fasulye ise 4 bin 500 dönüme ekildi. Gelecek sezon sözleşmeli ekim alanlarımızın yüzde 50 oranında artmasını bekliyoruz" dedi.
Görüntü Dökümü
--------
-Tarım aletlerinden detaylar
-Tarım arazilerinden detaylar
-Röportajlar
Süre: 05.37 Boyut: 139 MB
Haber-Kamera: Gürhan ADANA/YENİŞEHİR,(Bursa),(DHA)
=====================
Adana'da turizm rekoru kırıldı
Adana Kültür ve Turizm Müdürü Sabri Tari, kentin tarihi, turistik, kültürel ve gastronomik değerleri ile festivalleri sayesinde 2018 yılında, otellerde yüzde 83 oranında doluluk rekoru kırıldığını söyledi. Türkiye'deki otellerde doluluk oranı ortalamasının yüzde 72 olduğunu belirten Tari, "Medyadaki 3'üncü sayfa haberleriyle negatif olan Adana algısı, hızlıca pozitife doğru gidiyor" dedi.
Kültürü, tarihi ve gastronomik değerleriyle Adana'nın, Türkiye'nin en zengin kentlerinden biri olduğunu kaydeden İl Kültür ve Turizm Müdürü Sabri Tari, 5 yıldır hazırladıkları stratejik planların karşılığını almaya başladıklarını söyledi. Son zamanlarda Adana'nın pek çok turistik yerinde tur otobüslerinin görüldüğünü anlatan Tari, "Bunun somut sonucu olarak da otellerde 2018 yılını yüzde 83 gibi bir doluluk oranıyla rekor seviyede kapattık. Türkiye ortalaması yüzde 72,8. Biz yoğun sezonda bazen yüzde 97 oranlarını görüyoruz" diye konuştu.
UNESCO'YA BAŞVURU
Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde 'Festivaller şehri Adana' sloganını belirlediklerini ve bu argümanın da kent misafirine Adana'yı en iyi şekilde anlattığını kaydeden Tari, "Eskiden Adana'yla ilgili medyadaki 3'üncü sayfa haberleriyle negatif olan Adana algısı, hızlıca pozitife doğru gidiyor. Bu da festivallerimiz neticesinde oluyor. Bunun dışında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'ne (UNESCO) 'yaratıcı şehirler' markası adı altında gastronomiyle ilgili Büyükşehir Belediye Başkanlığı vasıtasıyla başvurduk. Ayrıca kente gelen misafirlerimize daha güzel vakit geçirecekleri, tarihi ve turistik yerlere ulaşımı kolaylaştıran, konaklama, yeme- içme olanaklarıyla ilgili altyapı çalışmalarımız hem bakanlığımız hem de valilik tarafından devam ediyor" diye konuştu.
HEDEF, MAVİ BAYRAKLI 4 PLAJ
İl Kültür ve Turizm Müdürü Tari, kentin turistik unsurlarına da dikkat çekerek, şunları söyledi: "'Adana'da var da var' projesiyle Karaisalı ilçesindeki Varda Köprüsü ve Kapıkaya Kanyonu'nda ziyaretçi sayısı hepimizi memnun ediyor. Ziyaretçiler bu mekanda hem doğayı hem de tarihi yaşıyor. Türkiye'de trendi en hızlı yükselen mekanlardan biri. Ayrıca Efes Antik Kenti'nin 4 katı büyüklükte, 4 bin dönüm üzerine kurulu olan Anavarza Antik Kenti dikkat çekiyor. Yani Farsça'da 'yenilmez şehir' anlamına gelen Nabarza. Burasıyla ilgili de karşılama ünitesi hazırladık. Ziyaretçiler burada pek çok ihtiyacını giderebilecek, çaylarını yudumlayabilecek. Kentimiz tarihi, gastronomik ve kültürel anlamda çok zengin potansiyele sahip ancak ayrıca 160 kilometre sahil bandı olan bir deniz kentiyiz. 'Deniz- kum- güneş' turizmiyle ilgili de altyapı çalışmalarımız devam ediyor. Yumurtalık'ta mavi bayraklı 1 plajımız var. Hedefimiz, Adana'da 4 mavi bayraklı plaj daha oluşturup kentteki 'deniz- kum- güneş' turizmini güçlendirmek."
Görüntü Dökümü
----------
- Kültür ve Turizm Müdürü Sabri Tari ile röp
- Adana genel ve detaylar
SÜRE:04'59" BOYUT: 553 MB
Haber:Nuri PİR-Kamera:Eser PAZARBAŞI/ADANA,(DHA)
=====================
Köy muhtarını bıçaklayan şüpheli, adliyeye sevk edildi
Karaman'da, kira meselesi nedeniyle tartıştığı muhtar Hacı Ali Küçükberber'i bıçaklayan Ali Osman G., jandarmadaki sorgusunun ardından adliyeye sevk edildi.
Olay, dün 18.30 sıralarında merkeze bağlı Yollarbaşı köyünde meydana geldi. Mülkiyeti köy muhtarlığına ait kahvehaneyi işleten Ali G. ve oğlu Ali Osman G., kira meselesi yüzünden muhtar Hacı Ali Küçükberber ile tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesiyle Ali Osman G. elindeki bıçakla, Küçükberber'i köy meydanında karnından bıçaklayarak ağır yaraladı. Köylülerin ihbarı üzerine olay yerine jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Küçükberber, ambulansla Karaman Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı. Hacı Ali Küçükberber'in tedavisinin sürdüğü belirtildi.
Ali Osman G. ise jandarma tarafından gözaltına alındı. Jandarmadaki sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen Ali Osman G., gazetecilerin "Neden bıçakladınız?" sorusuna, "Pişmanım. Benim kimseden korkum yok. Görüşmek isteyen herkesle görüşürümö dedi.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
- Şüphelinin jandarma aracından indirilip, adliyeye getirilmesi
- Adliye ve jandarma aracından detay
Haber- Kamera: Muammer ŞEN KARAMAN - (DHA)
===============
Miniklerin umudu oldular
Van Sağlık Bilimleri Üniversitesi Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 2 yıl önce faaliyete geçen, 'Minik Hayaller Çocuk Mağazası', bugüne kadar ailesinin maddi durumu iyi olmayan yaklaşık 2 bin çocuğa ulaştı. Birçok kişinin desteği ile 0-18 yaş arası hastanede yatan ve maddi durumu kötü olan çocukların temel ihtiyaçlarını karşılayan mağazanın destekçileri arasında şarkıcı Sertaç Ortaç ve kardeşleri de bulunuyor.
Van ve çevresindeki birçok kente sağlık hizmeti veren bölgenin sağlık üssü olan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde sağlık çalışanlarının desteği ile 2 yıl önce sosyal sorumluluk projesi kapsamında, 'Minik Hayaller Çocuk Mağazası' açıldı. Hastaneye tedavi olmaya gelen, ama maddi durumu kötü olan ailelerin çocukları ve yeni doğan bebeklerin tüm ihtiyaçlarının karşılanması için başlatılan proje kapsamında bağışçılar tarafından doldurulan mağazada bebek bezi, çocuk elbiseleri, oyuncaklar, çocuk bakım ürünleri olmak üzere çok sayıda temel ihtiyaç malzemesi bulunuyor. Hastaneye gelip doğum yapan veya maddi durumu kötü olduğu çocuklarının bazı ihtiyaçlarını karşılayamayan ailelere hizmet veren mağaza, 2 yılda ailelerinin maddi durumu kötü olan 2 bin çocuğa ulaştı.
Hastane Başhekimi Doç. Dr. Sebahattin Çelik, yaklaşık 2 yıl önce sağlık çalışanlarının başlattığı bu projenin tamamen gönüllük esasına dayandığını, yardımseverlerin 0-18 yaş çocukların temel ihtiyaçlarını karşılanması düşüncesiyle oluşturulduğunu söyledi. Başhekim ;Doç. Dr. Çelik, projenin hayata geçirilmesi ile birlikte hastanede uygun bir mekanda bu mağazanın açıldığını belirterek şöyle konuştu:
"Buraya gelen çocukların ihtiyaçlarını karşılayıp, onları sevindirmek için bu proje hayata geçirildi. Proje, yaklaşık 2 yılda inanılmaz sempati topladı. Birçok çocuğumuza yardım etmiş olduk. Hem buraya bağış yapanlar hem de buraya gelen aileler de bu durumdan çok memnun kalıyor. Maddi durumu kötü olan ailelerin ulaşamadıkları malzemeleri kendilerine verilince çok mutlu oluyorlar. Bu, insanlar arasında da bir bağ kuruyor. Bu yardımlaşma mantığını toplum arasında daha da güçlendiriyor. Buraya bağış yapan herkese çok teşekkür ediyorum. Buraya yaptıkları bağışların her biri çocuklarımızın yüreğine dokunuyor, onları mutlu ediyor. İster bir giyim, isterse bir kitap veya başka yardımlar, çocuklar için çok önemli. Burada bu malzemelerin yanı sıra 18 adet tekerlekli sandalye de dağıttık. Biz bağış yapmak isteyenleri her zaman bekliyoruz."
MAĞAZAYI İLK SERDAR ORTAÇ VE KARDEŞİ DONATTI
Hastane içinde faaliyet gösteren Minik Hayaller Çocuk Mağazası'na sağlık çalışanlarının yanı sıra birçok kişi bağış yapıyor. Bağış için para kabul edilmiyor. Bağışta bulunmak isteyenler, mağazada eksik olan bebek bezi, çocuk elbiseleri, oyuncaklar, çocuk bakım ürünleri, kitap, battaniye olmak üzere çok sayıda malzemeyi bağış olarak yapabiliyor. Ama mağazanın en büyük destekçisi pop sanatçısı Serdar Ortaç ve kardeşleri oldu. Projenin hayata geçirilmesi ile birlikte mağazanın ihtiyacı olan bütün malzemeleri bağış yapan Ortaç kardeşler, desteklerini de hiç eksik etmiyor.
BAĞIŞLAR UMUDUMUZU ARTTIRDI
Bu projenin hayata geçirilmesini sağlayanlardan biri olan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Remzi Sarıkaya, hastaneye 2 yıl önce atandığını belirterek, "Vanlıyım ve bu hastaneye atandığım gün 'Acaba hekimlik dışında da neler yapabilirim?' diye düşündüğümde, özellikle hastaneye yatan ve ihtiyaç sahibi çocuklar için böyle bir proje yapalım dedik. Projeye başladığımızda bağışçı konusunda biraz zorlandık. Daha sonra bazı ünlü isimler Serdar Ortaç, kardeşi Sertaç Ortaç ve yurt dışından bazı bağışçılar yardım etti. Mağazanın ilk donatan Ortaç kardeşler oldu. Ve halen yardımlarını sürdürüyorlar. Onların bağış yapması bizim umudumuzu arttırdı. Biz de yılmadan projeye devam ettik. Bağışçıların yardımları devam ederken, biz de emin bir şekilde burada ihtiyaç sahiplerine bu yardımları ulaştırmaya sürdürüyoruz" diye konuştu.
Kardiyoloji Uzmanı Dr. Remzi Sarıkaya, hastanenin anne dostu bir hastane olduğunu ve bağışlar arasında kesinlikle mama ve biberon kabul etmediklerini, anne sütüne teşvik ettiklerini de söyledi. Sarıkaya, "Bunun yerine 0-18 yaş arası bebek ve çocukların temel ihtiyaçlarının tümünü karşılamaya çalışıyoruz. Özellikle yeni doğan bebeklerde bebek bezinde çok hassas davranıyoruz. Maalesef çoğu ebeveyn bunları karşılayamıyor. Oyuncak, daha erişkin çocuklar için okuma kitapları, tekerlekli sandalye dağıttık" diye konuştu.
PROJE ÖDÜL ALDI
'Minik Hayaller Çocuk Mağazası' projesinin çeşitli alanlarda ödüller aldığını belirten Sarıkaya, "Biz bu projeyi yaygınlaştırmak istiyoruz. Ve Van'ın en büyük ilçesi olan Erciş'ten başladık. Oraya da bir şube açacağız. Onlarında tüm desteğini biz sağlayacağız. Bağış yapmak isteyenler oraya da bağışlarını ulaştırabilirler" dedi.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Minik Hayaller Çocuk Mağazası'ndan detaylar
-Mağaza içerisinde bulunan oyuncak ve kıyafetlerden detaylar
-Hastanede yatan çocuklara oyuncak ve kıyafet verilmesi
-Sağlık Bilimleri Üniversitesi Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi başhekimi Doç. Dr. Sebahattin Çelik ile röportaj
-Kardiyoloji Uzmanı Dr. Remzi Sarıkaya ile röportaj
-Detaylar
HABER: Gülay KUYUCU- Orhan AŞAN/VAN, (DHA)
============