DHKP-C üyesi 95 sanık hakim karşısında

İSTANBUL (İHA) - DHKP-C'nin İstanbul'un bazı semtlerinde başlattığı "Fuhuşa, kumara, uyuşturucuya ve yozlaşmaya hayır" kampanyası çerçevesinde bazı işyerlerine baskınlar düzenleyerek, halkta sempati uyandırmak istemesine ilişkin açılan dava kapsamında 47'si tutuklu 95 sanık ilk kez hakim karşısına çıkacak.

13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek duruşma öncesinde Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi ve çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı. Keskin nişancılar adliye binasının çatısına hazır bekletilirken, duruşmaya sanıkların birinci derecede yakınlarının dışında kimsenin alınmayacağı öğrenildi. Adliyenin bulunduğu sokak araç trafiğine kapatılırken, vatandaşlar sokak girişinde yapılan üst aramalarının ardından içeri alınıyor. Cezaevi aracının adliyeye girişi sırasında yakınları sanıkları desteklemek için alkış tuttu. Sanıklar adliyeye alınırken, slogan atarak içeri girdi. Sanıkların yağmurlu havaya rağmen ayakkabıların çıkartmış olmaları dikkatten kaçmadı. Duruşmaya sanıkların adliyeye getirilmesinin ardından başlanacak.

Reklam
Reklam

Terör örgütü DHKP-C'nin başlattığı bildirilen "Fuhşa, kumara, uyuşturucuya ve yozlaşmaya hayır kampanyası" nedeniyle yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, 3 kişinin ağırlaştırılmış müebbet, kalan 92 kişinin ise 7.5 yıldan az olmamak üzere çeşitli hapis cezalarına çarptırılmaları isteniyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, DHKP-C'nin, İstanbul'daki bazı mahallelerde, "halka şirin görünerek taraftar kazanmak ve örgütün etkinliğini artırmak" amacıyla "Fuhşa, kumara, uyuşturucuya ve yozlaşmaya hayır" adlı kampanya başlattığı belirtildi.

İddianamede, Yürüyüş Dergisi'nde örgüte ve eylemlerine ilişkin olumlu yazılar yazıldığı ifade edilerek, derginin 25 Haziran 2006 tarihli sayısında bu kampanyayla ilgili haber kapak yapılarak, "Yozlaşmanın önünde biz varız" başlığıyla "devletin bu suçlarla mücadele edecek otoritesi bulunmadığının" iddia edildiği kaydedildi.
İddianamede, A.Ö. (Asuman Özcan), H.A. (Hakkı Akça) ve C.S.E.'nin (Caferi Sadık Eroğlu), "Anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye teşebbüs etmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istenirken, 92 kişinin de "örgüt üyesi olmak, tehdit, adam yaralama, gasp, örgüt propagandası yapmak, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak" gibi suçlardan 7.5 yıldan başlayan çeşitli hapis cezalarına çarptırılması istendi.

Reklam
Reklam