MALATYA (İHA) - Malatya İnönü Üniversitesi'nde 'Din Kurultayı' toplantısı başladı.
Türkiye'de, laik eğitim sisteminde sosyal bilim olarak din öğretimi kurultayı 9 Nisan'da sona erecek ve 18 oturum yapılacak. Üniversite Kampüsü Kongre ve Kültür Merkezi'nde başlayan Din Kurultayı'nın açılış konuşmasını yapan İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, "Din, devlet düzeni dışında, tanrı ile kul arasında yani gerçek yeri olan bireyin vicdanında kaldığı süreci kutsallığını korur. Bunun da teminatı laikliktir" dedi.
Yalnızca laik devlet ve toplum düzeninde insanların, inançlarını tüm sadeliği ile yaşayabilecek güvenceye sahip olduğunu kaydeden Prof. Dr. Hilmioğlu, şunları söyledi:
"Eğer doğru anlaşılır ve yorumlanır ise din ve laiklik birbirinin rakipleri değil, tamamlayıcılarıdır. Gerçek anlamdaki din ve inanç özgürlüğü, ancak laik bir devlet yapısı içinde mümkündür. Çağdaş anlamda açık toplum olmayan ülkelerde, ümmetten özgür bireye geçiş olmadığından, bu ülkelerden düşence ve ifade özgürlüğü, ne de din ve inanç özgürlüğünden bahsedilebilir. Özgür bireylerin oluşmasına ve insanlığın gelişmesine engel olan teokratik devlet yapısı, doğal olarak insanlığın yararını ve gelişmesini en üst düzeyde gözeten yüce dinimizin özüne de aykırıdır. Dinimizi, belirtilen çeşitli kişisel çıkarlar uğruna istismar edenler, ne yazık ki, toplumda yeterli oranda aldatabilecekleri bir kesim bulabilmektedirler. Bunun temel nedeni de küçük yaşlardan başlayarak çocuklarımıza din öğretimi adı altında verilen yanlış, yanlı ve belirli amaçlar doğrultusunda çarpıtılan din bilgisidir. Bu nedenle laik bir eğitim sistemi içerisinde, din öğretiminin ne olması ve ne içerikte olması yaşamsal bir önem taşır. Ancak bir o kadar önem taşıyan diğer bir konu da bu öğretimin kimler tarafından yürütüleceğidir. Elbetteki bu soruların cevabı, devletimizin kuruluş felsefesini oluşturan Atatürkçü Düşünce Sistemi ile cumhuriyetin temel nitelikleri titizlikle gözetilerek ve ülkemizin tarihsel geçmişi ve günümüz koşulları da dikkate alınarak verilmelidir."
YÖK üyesi ve Maltepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsa Eşme ise, "Bugün, içinde yaşadığımız tüm olumsuzluklara karşın laik, demokratik cumhuriyetimizin ve laik eğitim sisteminin bize kazandırdıkları yadsınamaz. Bugün 1.5 milyar dünya Müslüman nüfusunun yüzde 5'ini oluşturmamıza karşın bilimsel üretkenliğin ölçütü olan bilimsel yayında Müslüman ülkelerin yayınlarının yüzde 60'ı bize aittir. Bunu laik eğitim sisteminde bilime dayalı eğitim ve araştırmaya borçluyuz. Bugün dünya coğrafyasında, halkı Müslüman olup demokrasi ile yönetilen tek ülke bizim ülkemiz. Bunun nedeni iyi irdelenmelidir. Bizi, halkı Müslüman olan öteki ülkeler arasında öne çıkaran etkenler, cumhuriyetin kurucularının sağladığı laik, çağdaş ve bilimi yol gösterici olarak kabul eden eğitim sistemi ve yaşam biçimidir. Bunun değeri iyi bilinmelidir. Bugün laik eğitimde geriye gidiş işaretleri görülmektedir. Bugün, laik eğitim bağlamında birbirinden farklılaşan okullarımızda, birbirine yabancılaştırılan iki ayrı kuşak yetiştirildiği örneklenmektedir" dedi.