İSTANBUL (AA) - AİŞE HÜMEYRA BULOVALI - İbn Haldun Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Erdem Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Dr. Melike Günyüz, çocuk kitabı yayıncılığı sektöründeki değişikliklere ilişkin, "Eskiden Türkiye'de yayıncılar sadece buradaki çocuklar için kitap üretmeyi düşünürken bugün dünyadaki çocuklar için kitap üretmeye çalışıyorlar. Bu durumda da ister istemez resimleri, baskı kalitesini, içeriğin de yerelden evrensele dönüşmesini sağladı. Artık son derece dinamik, hareketli ve büyüyen bir çocuk kitabı pazarımız var." dedi.
Her yıl kasım ayının ikinci pazartesi günü başlayan ve tüm yurtta kutlanan "Dünya Çocuk Kitapları Haftası" kapsamında, farklı kurum ve kuruluşlar çeşitli etkinlikler düzenlerken, çocukların kitap okuma alışkanlıklarına da dikkat çekiliyor.
Aynı zamanda çocuk kitapları yazan Günyüz, Türkiye'deki çocuk yayıncılığını AA muhabirine değerlendirdi.
Günyüz, Türkiye'de geçen yıl ISBN verilerine göre 60 bin civarında kitabın basıldığına işaret ederek, Türkiye'nin yayıncılık sektöründe 10. ülke konumunda yer aldığını hatırlattı.
- "Çocukların kitaba ulaşabilmesi adına aradaki bariyerler kalktı"
Yayıncılık verilerinin 2018'de de başarılı olması temennisinde bulunan Günyüz, "Bu tablonun içerisinde aslında çocuk yayıncılığı en fazla gelişen alan. Bundan 10 yıl önce yaklaşık 32 bin yeni başlıkta kitap üretiyorduk. Bunun da 2 bin 500 civarı çocuk kitabıydı. Bugün ise 60 bin kitabın, 10 bin başlığı çocuk kitabı." diye konuştu.
Günyüz, çocuk kitapları yayıncılığı alanındaki gelişmenin sebeplerine ilişkin ise şunları kaydetti:
"Bu büyümenin birkaç nedeni var, bunlardan bir tanesi 2005'ten itibaren değişen müfredatların içerisinde Türkçenin ana ders olması. Dolayısıyla okuma ve yazma becerilerinin gelişmesi adına çocuk edebiyatı ve çocuk kitapları, en önemli araçlardan bir tanesi haline geldi. Yani çocuğun kitaba ulaşabilmesi adına aradaki bariyerler kalktı. Ayrıca eskiye nazaran okullarda artık yazar etkinlikleri, kitap sergileri daha serbestçe yapılabilir hale geldi."
Pazarın nitelik olarak da bir gelişme yaşadığına dikkati çeken Günyüz, "2008 yılında Frankfurt Kitap Fuarı'na onur konuğu olduğumuz sene raflara dizecek Türkiye'den uluslararası pazarda telif satışını yapabileceğimiz bir kitap bulamazken artık bu sene fuarlarda göz dolduran stantlarımız var ve çok birçok yayıncımız da yurt dışında telif satmaya başladı." dedi.
- "Bilimsel çalışmalar, kitapların önemine dair bir farkındalık sağladı"
Ülkedeki ekonomik gelişimin de yayıncılık sektörünü etkilediğine işaret eden Dr. Melike Günyüz, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bir ailenin çocuğuna bütçesinden yapacağı kitap harcamasının da rakamsal olarak büyümesi, ister istemez pazarı büyüten sebeplerden bir tanesi oldu. Son yıllarda medyanın da desteğiyle çocuk edebiyatının, bir çocuğun zihinsel, entellektüel, akademik başarısı ve beyin gelişimi üzerine dair haberlerin ortaya çıkması, konuya ilişkin yapılan bilimsel çalışmalar, kitapların önemine dair bir farkındalık sağladı. Böylece pazar sayısı da büyümeye başladı."
Günyüz, uluslararası fuarlarda telif satışı en kolay yapılabilen eserlerin çocuk kitapları olduğuna vurgu yaparak, "Çünkü kitapların sadece resimlerine ve konularına bakarak çok hızlı bir şekilde alışveriş yapılabiliyor. Bir yetişkin kitabının telifini satmaya çalıştığınızda ya da talip olduğunuzda bununla ilgili özetler, kitabının tamamının okunması epey bir zaman alıyor. Bu bakımdan telif alışverişlerinde pazarı dolduran kitaplar, çocuk kitapları oluyor." bilgisini verdi.
Uluslararası fuarlara katılım nedeniyle Türkiye'de yayıncı vizyonlarının da değiştiğini aktaran Günyüz, şunları söyledi:
"Eskiden Türkiye'de yayıncılar sadece buradaki çocuklar için kitap üretmeyi düşünürken bugün dünyadaki çocuklar için kitap üretmeye çalışıyorlar. Biz de Türk okurla buluşturduğumuz kitapların teliflerini yabancı dillere satarak bütün dünya çocuklarının okumasını sağlamayı hedefliyoruz. Bu durumda da ister istemez resimlerin, baskı kalitesinin ve içeriğin yerelden evrensele dönüşmesini sağladı. Artık son derece dinamik, hareketli ve büyüyen bir çocuk kitabı pazarımız var."
- Ebeveynlerle çocuklar farklı kitapları tercih ediyor
Günyüz, son dönemde sektörde telif oranlarının Kültür ve Turizm Bakanlığı Türk Kültür, Sanat ve Edebiyat Eserlerinin Dışa Açılımını Destekleme Projesi "TEDA" ile Uluslararası Yayıncılık Telif ve Danışmanlık Merkezi "YATEDAM" projesi kapsamında da arttığına dikkati çekti.
Öğretmenlerle ebeveynlerin tercihiyle çocukların tercih ettiği kitapların farkına değinen Günyüz, şöyle konuştu:
"Bizim ülkemizde hiçbir anne ve baba çeviri bir fantastik kitabı çocuğunun okumasını istemez ama bu pazar da çok büyük ve çok ciddi satışlar var. Yani çocukların ebeveynlerini zorlayarak aldıkları bir pazar var. Öte yandan 'Wattpad'den çıkan yazarlar var. Gençlerin oluşturduğu bu platformda en çok rağbet alan hikayeler de yayınevi tarafından basılıyor. Ben çocukların kitapla olan ilişkisinin devamını çok önemsiyorum. Bu pazardaki çerez, birbirine çok benzeyen kitapları okuyan bir okuyucuyu yaşı ilerledikçe nitelikli bir okura dönüştürebiliyorsak aslında çok büyük bir kazanım da elde edebiliriz."
- "Kütüphanelerin eğitimin bir parçası olması gerekiyor"
Melike Günyüz, çocuklar ve gençlerde okuma oranını artırmak için zengin ve nitelikli seçenekler sunmak gerektiği önerisinde bulunarak, "Çocukların hoşlandığı şeyi keşfetmek ve onun hoşlandığı alan üzerinden nitelikli ve yeni kitaplar sunabilmek gerekiyor. Bunun için de yapılması gereken en önemli şey aslında Türkiye'de kütüphanelerin yaygınlaştırılması ve kütüphanelerin eğitimin bir parçası olması." şeklinde konuştu.
Çocuk kitabı pazarı büyürken bu alanda kalem oynatmak isteyenlerin eğitim alacakları, kendilerini yetiştirecekleri ve geliştirecekleri bir alan olmadığına dikkati çeken Günyüz, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu konuda yapılan eğitim programlarımız, atölyelerimiz yok. Bu kadar çok çocuk kitabı çıkarıyorsak, bu pazar için bizim dünya çapında en az 2-3 yazar çıkartabilmemiz gerekiyor. Ayrıca henüz akademik olarak da ele alınan bir alan değil. Edebiyat noktasında değil, daha çok eğitim bilimlerinin çalıştığı bir alan. Bu konuda yatırım yapmamız ve iyi yazarlar çıkarmamız lazım. Aynı şey tasarım ve grafik açısından da önemli."