Üreticiler ihracatta füme, fleto gibi çeşitlere de destek verilmesini, yavru desteğinin ise yeniden uygulamaya konulmasını talep etti. Malatya'da 2010-2012 yılları arasında yüzde 300 oranında büyüyen alabalık sektörü, bu yıl büyümenin yüzde 10'a düşmesi üzerine harekete geçti. Yüksek maliyet fiyatları nedeniyle dış pazarlarda zorlandıklarını belirten sektör temsilcileri, balık üretiminde önemli olan temiz su kaynaklarında yaşanan kirlenmenin önüne geçilmesini, kısa vadede ucuz yem temini için ithalat kolaylığı sağlanmasını, yavru
desteğinin yeniden sağlanmasını istiyor. İhracatta sadece salamura ürünlere destek verildiğini ifade eden üreticiler, desteğin füme, fleto gibi diğer ürün çeşitlerine de uygulanmasını talep ediyor. Pişmeye hazır balık gibi katma değerli ürünlerin sektörün önünü açabileceğini düşünen üreticiler, doğru üretim için seminerlere de ihtiyaç olduğu düşüncesinde.
Birliklerini 2010 yılında kurduklarını belirten Malatya ili Alabalık Üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Kabakaş, "Şu anda birliğe kayıtlı 61 üyemiz var.
Toplam üretim kapasitesi 10 bin ton
Bu üyelerimizin toplam üretim kapasitesi ise 10 bin ton civarında.. Geçmiş yıllarda sektörümüz yüzde 300 gibi bir büyüme gösterirken, 2013 yılında bu oaran yüzde 10 civarına gerilemiştir. Bu düşüş sektörün ciddi sorunlarının ortaya çıkmaya başladığının göstergesidir. Birliğimizin amacı düzenli bir büyüme trendi yakalamak ve üreticilerimizin sorunlarını tespit ederek acilen çözülmesini sağlamaktır" dedi. Dünya ortalamasında kişi başı su ürünleri tüketiminin 16 kilogram olduğunu kaydeden Kabakaş, "Türkiye’de ise 8 kilogram. Yapmamız gereken iç tüketimimizi artırmak ve dış pazarın talebine göre kontrollü bir şekilde büyümeyi sağlamaktır. Pazar sorunumuzu azaltmak ve yem üretimi konusunda adımlar atmak için kalkınma ajansına bir proje sunduk. Bu projemiz onaylanırsa bu alanda çalışmalarımızı daha da artırmayı hedefliyoruz" şeklinde konuştu. Üretim için en önmenli kalemin su ve suyun kalitesi olduğunu ifade eden Kabakaş "Bunun yanı sıra ürününüzü yetiştirmemiz için gerekli olan yemdir. Diğer ülkelerde su ürünleri üreticiliği yapan üreticiler bizim üretim maliyetimizin yarı fiyatlarına ürünlerini ihraç etmekte ve bu fiyat üzerinden kâr da yapmaktadır.
Yem ithalatını daha alt seviyelere çekebiliriz
Kalkınma ajansına sunduğumuz proje ile diğer ülkelerin bu ucuz üretimi nasıl yaptıklarını araştıracağız. Yemin hammaddesi balık unu ekonomik değeri düşük balıktan elde ediliyor.
Alabalık yemi için kullanacağımız ham maddeyi artırmak adına Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve DSİ’nin yapacağı ortak çalışmalarla iç sularımızda ekonomik değeri düşük yerel balık türlerinin popülasyonunun destekleyebiliriz.Kısa vadede ise balık unu ithalatı kolaylaştırılarak maliyeti düşürecek çalışmaların acilen yapılması gerekiyor. Böylece halen yüzde 60 oranında ithal ettiğimiz yem oranını daha aşağı seviyelere çekebiliriz" ifadesini kullandı.
Raf ömrü uzatılmış ambalajlı ürün üretilmeli
Malatya'da Sürgü ve Doğanşehir'de güzel su kaynaklarına sahip olduklarını ancak yanlış avcılıktan dolayı suların ciddi oranda kirletildiğini belirten Kabakaş, "Buralarda yerel yönetimin ve bakanlığımızın ciddi manada yeniden ıslah çalışmaları yapması gerekiyor.Üreticilerimize üretim ile ilgili seminerler verilmeli ve doğru üreticilik ve doğru avlanma teknikleri öğretilmelidir. Su kaynaklarına akan atıkların kesilmesi ve önlenmesi ile ilgili bilinçlendirmeler yapılmalıdır" şeklinde konuştu. Birçok üründe olduğu gibi alabalık üretiminde de ürün çeşitliğinin önem taşıdığını vurgulayan Kabakaş "Alabalığın mamul hale dönüştürülüp katma değeri artıracak çalışmaların yapılası gerektiğine inanıyorum. Pişmeye hazır balık mamulleri oluşturulması gerekiyor. Örneğin "ızgaralık balık" , "kızartmalık balık", "fırınlık balık" gibi mamuller oluşturur ve bunları da tüketicinin rahat bir şekilde ulaşabileceği yerlerde bulundursak tüketimin ciddi oranda artacağını düşünüyorum. Bu konuda raf ömrü uzatılmış ambalajlı ürün konusunda çalışmalar yapılmalıdır" diye konuştu. (Dünya)