Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve MİT Başkanı Hakan Fidan'dan oluşan Türk heyet, çarşamba günü sabah saatlerinde Libya'nın başkenti Trablus'a gitti.
Heyet, Birleşmiş Milletler'in meşru kabul ettiği Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) temsilcileri ve Başbakan Fayez el Sarrac'la bir araya geldi.
BBC Türkçe'ye ziyaretle ilgili bilgi veren üst düzey bir güvenlik yetkilisi, heyetin Trablus Havalimanı'na indiğini, güvenlikle ilgili bir sorun yaşanmadığını söyledi.
UMH'ye bağlı ordu, 4 Haziran'da Trablus'un General Halife Hafter'e bağlı birliklerden tamamen temizlendiğini duyurmuştu. Aynı gün Sarrac Ankara'ya giderek Erdoğan'la görüşmüş; iki lider, işbirliğinin artacağını duyurmuştu.
Bu gelişmeden iki hafta sonra Türk heyet, askeri ve mali destek verdiği UMH yetkilileriyle görüşmek üzere Trablus'a gitti.
Yetkili, bunun Türkiye'nin Trablus hükümetine verdiği desteği dünyaya bir kez daha duyurmak için yapılan bir ziyaret olduğunu söyledi.
Daha önce çatışmaların ve savaşın yaşandığı Ukrayna ülkelerde de Türk bakanların meşru kabul ettiği hükümetlerle bir araya geldiğini ve destek verdiğini hatırlatan yetkili, bu ilk ziyaretin işbirliğini artırmak için önemli bir ziyaret olduğunu söyledi:
"Bu ziyaretlerin devamında hedeflenen, ikili bakanlar kurulu toplantılarının yapılması ve uzun vadeli ikili ticaret ve ekonomi anlaşmaları yapılması. Maliye Bakanımızın da Trablus'a giden heyette yer alması bu açıdan önemli."
Heyet, UMH'deki mevkidaşlarıyla bir araya geldi.
Türkiye'den daha önce istihbarat örgütü, dışişleri ve savunma bakanlığından teknik heyetler Trablus'a defalarca gitmişti. Libya'da iç savaş döneminde giden en üst düzey isim ise, Cumhurbaşkanı'nın Libya Özel Temsilcisi ve Ankara Milletvekili Emrullah İşler olmuştu.
Ziyaret, Hafter'i destekleyen ülkelerin ateşkes çağrıları yaptığı bir döneme denk geliyor.
Hafter'in sahadaki en büyük destekçileri Rusya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır, Hafter Trablus'tan geri çekildikten sonra ateşkes çağrısı yapmaya başladı.
Ancak Türkiye ve Trablus hükümeti, bu çağrılara sıcak bakmadı.
Öyle ki; Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un Libya'da ateşkesi görüşmek üzere 14 Haziran'da Ankara'ya yapacağı ziyaret, ateşkesin detayları konusunda uzlaşılamadığı için ertelendi.
Libya konusunda Türkiye'ye daha yakın bir pozisyonda olan İtalya'nın Başbakanı Luigi Di Maio, çarşamba günü Ankara'da mevkidaşı Çavuşoğlu ile görüşecekti. Heyetin Trablus yolculuğu için uygun şartlar oluşunca, Di Maio'nun ziyareti de cuma gününe ertelendi.
Daha önce**ki ateşkes anlaşmalarını Hafter reddet**ti
Libya'da 2014'ten bu yana ülke yönetimini almak isteyen ve UMH'ye bağlı orduyla savaşan General Halife Hafter, 2019'da ülkenin dörtte üçünü kontrol edecek duruma gelmişti.
Nisan 2019'da da Trablus operasyonunu başlatmıştı.
Türkiye, Kasım 2019'da UMH ile askeri işbirliği anlaşması imzaladı. Ocak ayında Rusya, Türkiye, Almanya ve İtalya'nın çabalarıyla birkaç kez Sarrac ile bir araya getirilen Haftar ateşkes şartlarını kabul etmeyince Türkiye, Trablus hükümetine doğrudan yaptığı askeri ve mali desteğei artırdı.
Bu destekle birlikte Hafter'e karşı güçlenen UMH birlikleri, 4 Haziran'da Trablus'un Hafter'e bağlı birliklerden "tamamen temizlendiğini" duyurdu.
Hafter'in birlikleri Trablus'un güneyine ve doğusuna doğru çekildi, bu bölgedeki birçok kasaba ve ilçe UMH'nin kontrolüne geçti. UMH'nin bir sonraki hedefi, stratejik öneme sahip olan Sirte şehrini ve Cufra'yı geri almak.
Hafter, kendisine bağlı birliklerin çekilmeye başladığı dönemde Kahire'ye giderek Mısır Devlet Başkanı Abdulfettah Sisi ile basın toplantısı düzenlemiş ve ateşkes çağrısı yapmıştı. Ancak ateşkesin şartların biri, "ülkedeki yabancı milislerin çekilmesi" diğeri de yeni bir Temsilciler Meclisi ve Başkanlık Konseyi oluşturulmasıydı.
Sahada güçlenen Sarrac, bu şartları kabul etmeyeceğini duyurdu.
Rusya ile Türkiye arasında devam eden ateşkes görüşmelerinden henüz sonuç alınamamasının sebebini de Emrullah İşler, şu sözlerle açıkladı:
"Türkiye ve Rusya arasındaki asıl mesele, Libya hükümetinin Sirte ve Cufra'yı almadan masaya dönmeyeceği gerçeğidir."
Sirte, iç savaşta Hafter'in askeri noktalarını kurduğu, Trablus ve Bingazi'nin arasında, enerji kaynaklarına yakın ve ülke ekonomisine katkıda bulunan en büyük şehirlerinden biri.
Cufra ise Hafter'e destek için ülkede olduğu belirtilen Rus savaş pilotlarının Rus uçaklarını konuşlandırdığı bölge.