Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ankara'da AB heyeti ile toplantısının ardından önemli açıklamalarda bulundu.
"7 KRİTERİ 6 KRİTERE DÜŞÜRDÜK"
Çavuşoğlu, vize muafiyeti ile ilgili olarak, "Vize muafiyeti konusunu da ele aldık. Vize serbesitisi için 72 kriterden 7 kriteri 6 kritere düşürdük, bir an önce bu kriterleri de tamamlayarak vize serbestisine geçmiş olacağız." dedi.
Çavuşoğlu'nun konuşmasından satır başları;
"Türkiye, AB'ye aday ülkedir. Hedefimiz tam üyeliktir. Türkiye'yi inkar eden açıklamaların hiçbir faydası yoktur. Komisyonun ve Juncker'in bizim üyeliğimizi nasıl gördüğü bizim için önemlidir. AB'nin siyasi istikrarı ve refahı için kilitleri açmasını öneriyoruz."
"18 Mart mutabakatını uygulamak iki tarafın da yararınadır. İyi bir işbirliğimiz var. Yunan adalarına geçmeye çalışan göçmen sayısı istedğimiz düzeye düşmüştür. Açılması beklenen 5 fasıl var ama henüz açılmamıştır. Reform eylem grubumuz 5 ay önce bir araya gelmişti. Reform Türkiye'nin her zaman önceliğidir. 15 Temmuz darbe giriimine maruz kaldık. Reform sürecine ivme kazandırmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz."
"Avrupa Birliği'nde AP seçimleri var. Brexit gündemi var. Gündem yoğun ama bir araya gelme konusunda ortak bir irade var. Terörle mücadele bizim için ve AB için önemlidir. Maalesef ülkemiz ve AB ülekeleri terör saldırılarına maruz kalmıştır. AB ülkeleri ile işbirliği içinde olmamız herkesin yararınadır. Somut destek beklemek hakkımızdır. Terör örgütü PKK ile ilgili alınan karar önemlidir. Ancak bu ülkelerde sık sık boy göstermeleri, paçavraları taşımaları kabul edebileceğimiz bir şey değildir. Son zamanlardaki gelişmeleri olumlu buluyoruz. Ama yeterli değildir. AB ve aB üyesi ülkesinden daha somut destek bekliyoruz. Bu halkımızın da beklentisidir. Gümrük Birliği Anlaşaması her iki tarafın da hayrınadır. Bu anlaşmanın yenilenmesi kazan kazan durumuna uygundur. Komisyonun bu konuda kararlı tutum sergilemesi gerekiyor. Bunu da değerlendirdik."
Mogherini'nin konuşmasından satır başları;
"Türkiye söylendiği gibi bir aday ve Avrupa Birliği'nin stratejik bir ortaktır. Bizim bölgemiz için de önem taşımaktadır. Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan İdlib konusunda çok önemli çalışmalar yapmışlardır. Büyük bir insani krizi taşımak açısından önem taşımaktadır. AB, Türkiye'yi bu konuda desteklemeye devam edecektir. Bizim ortaklığımız oldukça önemli. Ortak stratejik açılardan da önem taşımaktadır. Suriye, Irak, İran, Ortadoğu barış, Balkanlar, Libya, Kıbrıs gibi konumlarda da sadece vatandaşlarımız açısından değil, diğer vatandaşlar için de çok önemlidir."
Açıkça söylemek gerekirse, Avrupa Birliği güçlü bir Türkiye görmek istiyor. Türkiye'nin zaman içinde ekonomik açıdan güçlü görmek istiyoruz.
Türkiye Avrupa Konseyi'nin kurucu üyelerinden bir tanesi. Gurur duyulması gerekmektedir. Bu aynı zamanda, sağlıklı bir toplum olmasını istiyoruz. Akademisyenlerin alıkoyulmasıyla ilgili, şunu söylemek istiyoruz, bu noktada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Sayın Demirtaş'ın alıkoyulmasıyla ilgili insan hakları ihlali olduğunu söylemiştir. Bir kez daha pozitif ilişkilerimiz olduğunu söylemem gerekiyor. Ekonomi, ulaşım, iletişim konularından birlikte çalışmak istiyoruz."
Hahn'ın konuşmasından satır başları;
"Ortak çıkarlarımız söz konusu. İstikrarlı ve güvenli bir Türkiye görmek istiyoruz. Bizlere bugüne kadar verilmiş olunan bütün bilgiler için teşekkür ediyoruz. Avrupa İnsan Hakları ihlalleri konusundan destek vermek istiyoruz. Bir kez daha şunun altını çizmek istiyorum ki, akademisyenlerin geçen hafta karşılaştıkları olaylar konusunda kaygılarımızı iletmek istiyoruz"
"Aramızda güçlü bir siyasi diyalog var. Vize serbestisi ve gümrük birliğinin güncellenmesi alanında biğrlikte çalıştığımızda çok başarılı oluyoruz. Federica adına da söyleyebilirim ki, hala bu isteksiz olunan, yeşil ışık yakmaları konusunda isteksiz olan Avrupa Birliği ülkeleri konusunda da hala görüşmelerimizi devam ettiriyoruz."
"Mülteciler konusunda Türkiye'nin gösterdiği çabayı destekliyoruz. Mülteciler için verilen 6 milyar Euro'nun verimli şekilde kullanıldığını bildiğimizi söylemek isterim. Altapıdaki bu yük açısından çalıştıklarını biliyorum."
"Enerji ve ekonomi konusunda çalışmak istiyoruz. 18 Aralık'ta görüşeceğiz ve diğer stratejik alanlarda bu yıl ve ilk üç ayında belli olacak. Güçlü bir Türkiye bizim ve Avrupa Birliği için önemli. Bu açıdan ekonomik güvenimizi devam ettirebilmeliyiz."
Mogherini; "Suudi Arabistanlı gazetecinin öldürülmesiyle ilgili Avrupa'nın bu noktadaki tavrı en başından beri net olmuştur. Tamamen güvenilir ve şeffaf bir soruşturma istiyoruz. Bu korkunç cinayet konusunda ilgili kişiler hesap vermelidir. İntikam demek değil. Baştan itibaren idam cezasına karşıyız. Kendi değerlerimiz, ilkelerimiz konusunda tam bir soruşturma gerekiyor. Uluslararası ortaklarımızla birlikte ve Türkiye ile çok yakından çalışıyoruz. Sadece durumun kendisini değil, aynı zamanda... Burada duracağım. Teşekkürler."
Çavuşoğlu; "Bazı çıkar ilişkileri nedeniyle ABD'nin tutumu belli olsa da, AB'nin tutumu baştan beri bellidir. Her şey ortaya çıksın ki, hiç kimsenin kabul edemeyeceği bu cinayeti kimin emir verdiği, sorumlularının kimin olduğu ortaya çıkmalı.
"Biz delilleri isteyen herkesle paylaştık. Viyana Sözleşmesi'ne göre, bu cinayet konsoloslukta işlenmiş olsa da Türkiye'de işlendiği için burada da sorgulanması gerekiyor. Bugüne kadar Suudi Arabistan'dan çelişkili bilgiler geldi. Başsavcının son yaptığı açıklamayı bir adım olarak görsek de, yeterli bulmadık."
"Eğer iş birliğinden beklentileri bizden delilleri alıp dosyayı kapatmaksa hiç doğru değil. Ortaya çıkan bilgileri, delilleri paylaşmaktır. Suudi Savcı İstanbul'a geldiğinde tüm belgeleri paylaştık, ancak o taraftan hiçbir bilgi verilmedi. Suudi Arabistan'dan ve Başsavcılık'tan hiçbir bilgi bize gelmedi. Uluslararası soruşturma için bize talep geliyor, 3 tane raporatörün, G7'nin BM öncülüğünde bağımsız bir yargı için çağrıda bulunması önemlidir. Bugüne kadar cevaplayamadığımız sorulara yanıt alamadık. Suudi Arabistan başta olmak üzere herkesle iş birliğine varız."
Hahn; "Avrupa Birliği'nin konumu çok belli. Konsey konusunda kararlar var. Türkiye'nin bu konuları ele alması durumu söz konusu. Tekrar ilişkilerin güçlendirilmesi konuları gündemde. Gelecek için yolunuzu açacak diye düşünüyorum. Ancak, durum bir yönde bir şekilde değişiklik gösterecektir. Pragmatik bir insanımdır, değer temelli bir yaklaşım var. Gerçekleşebilir gerçekçi bir hedefimiz var. Vizyonumuzu gözümüzden kaçırmamalıyız."
Çavuşoğlu; "Mülteciler için harcanan 3 milyarın nereye harcandığını sayıştay görmek ister. Proje bazlı harcamalar ve yardımları şeffaf bir şekilde AB ile birlikte yürütüyoruz. İlk 3 milyar verilmesi gerekiyordu, henüz 1.7 milyar, çok yavaş gidiyor. 18 Mart mutabakatına baktığımızda göçle ilgili, bazı engeller var bunların mutlaka iyileştirilmesi lazım. Anlaşmamıza göre, 5 fasıl daha açılacak. Bir mutabakat imzalıyoruz tüm Avrupa Birliği üyesi ülkelerin bilgisiyle. Kısa bir süre sonra başka karar alıyorlar. Bu nedenle AB bizim için güvenilir bir ortak değildir."
Sivil toplum örgütünün görevi, demokrasiyle seçilmiş hükümeti devirmek için 'yaptım' diyen kişileri, AB'nin demokrasi diye savunması demokrasi değildir. Bunu Hahn'a hatırlatmak isterim"
Hahn; "Sonuçları bekleyip değerlendirmemiz gerekiyor. Mültecilere yardım konusunda şunu söylemeliyim, ikinci kısım yardımları verme konusunda sıkıntı yoktur. İki gün önce nihayi karar verildi zaten nasıl verilmesi gerektiği konusunda. Harcamasını görmemiz gerekiyor. Parayı çok hızlı bir şekilde harcandı. Belki Türk hükümeti tarafından uygulamanın geciktirilmesi eleştirileri var. Niyetimiz yapılandırılmış iyi tanımlanmış şekilde bu paranın verilmesidir."
Mogherini, "Demirtaş konusunda mahkeme kararını takip etmeli. Bu önemli bir AB duruşudur. Mahkeme tarafından verilen kararın geçerli olması gerektiğini düşünüyoruz. Somut bir ilerleme, ileriye dönük adımları atılmasını beklemekteyiz. Çifte standart var. Hoşlanın ya da hoşlanmayın belli standartlarımız var. AB'den daha güvenli bir ortak bulmak mümkün değil."