Dışişleri Bakanı Davutoğlu Van'da:

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Biz, milletin soracağı her hesaba açığız. Ancak birileri 11 yıllık birikimi sarsmaya kalkarsa dönüp gideceğimiz tek

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Biz, milletin soracağı her hesaba açığız. Ancak birileri 11 yıllık birikimi sarsmaya kalkarsa dönüp gideceğimiz tek yer derin millettir" dedi. Van'da bulunan Dışişleri Bakanı Davutoğlu, kentteki bir otelde düzenlenen AK Parti İl Danışma Kurulu toplantısına katıldı. Konuşmasında ünlü Kürt düşünür ve şair Feqiye Teyran'ın Kürtçe şiirlerini okuyan Davutoğlu, "Madem ki insanın sırrını anlatır, bütün o dillere biz 'esselam' deriz. Selam olsun rabbimin yarattığı bütün milletlere, dillere, kültürlere ve beşerlere..." ifadesini kullandı. Faqiye Teyran'an "Allah'ın ruhuna aşığım" dizesinin yer aldığı Kürtçe şiiri de okuyan Davutoğlu, kalbinde Allah aşkı olmayan insanların bütün kültürlere ve beşerata düşman olduğunu belirterek, şöyle konuştu: "Eski Van'ı gördüğüm zaman hüzün doğmuştu içimde. 120 genç Vanlının vatan topraklarını müdafa için arkalarına bakmadan yürüyüşleri aklıma geldi. Bu ne büyük bir emanet ey Vanlılar. Ey Diyarbakırlılar. Rabbim, Vanlılara ve bu aziz topraklara bir daha esaret yüzü göstermesin. Bir daha bu diyarlara böyle tahribatı göstermesin. Bir daha bu milleti ve bu milletin hizmetkarı olmakla yükselen devletimize zeval vermesin." Van'da deprem olduğu gün bütün Konyalıların aynı acıyı yüreklerinde hissettiğini, bundan sonra da Vanlı kardeşlerinin ayağına bir diken bile batsa, gözünden yaş düşse Konyalıların ve bütün Türkiye'nin onu hissedeceğini anlatan Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: "Biz son 10 yılda Gazzelilerin, Somalili kardeşlerimizin yanında olmadık mı? Myanmara ilk giden biz olmadık mı? Dinlerine bakmadan felakete uğrayan ülkelerin yardımına ilk koşan ülke biz olmadık mı? Önümüze ne engel koyarlarsa koysunlar biz yolumuza devam edeceğiz. Bugün caddede yürüdüğümüzde Vanlı kardeşlerimizin bize gösterdiği ilgiyi gördükçe bir kez daha anladım ki kimse bizim aramızı bozamaz ve kardeşliğimizi engelleyemez. Bütün vilayetler bizim için kutsaldır, değerlidir. Van'a geldiğimizde kent için 'irfan şehri' dedik. İster Van Kalesi'ne çıkın, ister eski Van'da dolaşın, bu kültürün her türlü özelliğini hissedersiniz. Van, İran'ı Anadolu'ya bağlayan bir şehir. İpekyolu da bütünüyle Van'ın üzerinden geçer. Türkiye ölçeğinde proje üretenler Van'ı es geçemezler, geçmişteki devletlerde olduğu gibi. Tarih dönemlerindeki devletlerin ihmal etmediği ve üzerinde stratejik planların yapıldığı bir şehirdir Van." -Çözüm süreci Demokratikleşme sürecinin çok büyük bir restorasyon yarattığını ve Diyarbakır'da verilen mesajın bunun en büyük işaretlerinden biri olduğunu dile getiren Davutoğlu, Türkiye'de hiç kimsenin ikinci sınıf vatandaş olarak görülemeyeceğini ifade etti. Davutoğlu, çözüm sürecinin hız kesmeden devam ettiğini, bu topraklardaki insanların arasına nifak sokmak isteyenlere karşı herkesin Van Kalesi kadar sağlam durması gerektiğini bildirerek, bu günlerde herkese Bediüzzaman Said Nursi'nin "Şam Hutbesi"ni özellikle okumasını tavsiye ettiğini ve bu hutbede insanların yeise düşmemesinin yer aldığını kaydetti. 2001 yılı hatırlandığında insanların büyük bir ümitsizliğinin söz konusu olduğuna değinen Davutoğlu, Türkiye'nin itibarının kalmadığı bir dönemde, AK Parti hükümetinin ülkeyi 2002 yılından itibaren yaptığı çalışmalarla dünyanın her yerine ulaşan bir ülke konumuna getirdiğini söyledi. Davutoğlu, Türkiye'nin, IMF'den para almak için uzun görüşmeler yapmak yerine borç veren bir ülke konumuna geldiğine işaret ederek, şöyle dedi: "Kim ne yaparsa yapsın, kimsenin bu ülkeyi 2001'in o karanlık dönemlerine götürmesine izin vermeyeceğiz. Biz 10 yılda böyle bir Türkiye'nin oluşturulması için çalıştık. IMF'nin bir memuru geldiğinde neredeyse Başbakan tarafından kabul edilirdi. Biz, milletin soracağı her hesaba açığız. Ama birileri tekrar Türkiye'de ve bu hükümetin üzerinde bir vesayet kültürü oluşturmaya kalkarsa, 11 yıllık birikimi sarsmaya kalkarsa işte o zaman dönüp gideceğimiz yer derin millettir. Başka gideceğimiz yer yok. O yüzden kardeşliğimizi pekiştireceğiz. Türkiye'nin her yerinde güçlendireceğiz." Çözüm sürecinin ne kadar büyük bir heyecan yarattığının fark edildiğini vurgulayan Davutoğlu, aynı heyecanın Van'da da olduğunu ve bütün enerji hatlarının geçmişte olduğu gibi Van'dan geçeceğini dile getirdi. -"Barış ve huzur ortamının tesis edilmesi gerekiyor" Davutoğlu, bu projelerin gerçekleşmesi için barış ve huzur ortamının tesis dilmesi gerektiğine dikkati çekerek, konuşmasına şöyle devam etti: "Gençlerimizin bir tek telini bile kaybetmeye tahammülümüz yok artık. Onun için çözüm sürecine sıkı sıkı sarılacağız. Milli kardeşlik anlayışıyla nasıl Van'dan Sarıkamış'a yürüyen insanların hangisi Kürt'tü hangisi Zaza'ydı sorulmadı. Nasıl Çanakkale'de yanyana olanlar birbirlerinin kültürünü sormadılar. Sadece aynı yere secde ettiklerini farkettiler, işte millet olmak budur. Buna bağlı olduğumuzda, Türkiye'nin içinde kardeşliği güçlendirdiğimizde çevre bölgelerde kardeş halklarla kucaklaşmamız kolay olacaktır. Bugün Türkiye'ye dönük olarak maalesef bazı oyunlar içinde olanların, yurt dışında makalelerle sayın Başbakanımıza ve diğer arkadaşlarımıza yönelik saldırı oklarını yöneltenlerin esas hedefi Türkiye'nin iç barışı ve bu barış üzerinden yükselen Türkiye imajıyla Ortadoğu'nun, Balkanların, Kafkasların yönlerinin buraya çevrilmiş olmasıdır. Biz, kardeşliğimize halel getirmek isteyenlere karşı tek yürek olacağız, gün birlik, dirlik günüdür." -Suriye'deki iç savaş Suriye'de yaşanan iç savaşla ilgili değerlendirmede bulunan ve zalim olarak nitelendirdiği Eset'in, halkını keskin nişançılarla, kimyasal silahlarla katlettiğini anımsatan Davutoğlu, Suriye halkına uygulanan zulmün karşısında oldukları için hükümetlerinin eleştirildiğine işaret etti. Davutoğlu, henüz Van depreminin yaralarını sarmadan Suriyelilerin Türkiye'ye geldiğini ve binlerce Suriyelinin kamplarda kaldığını hatırlatarak, "Biz buna sessiz kalabilir miyiz? Sessiz kalırsak gelecek nesillerimiz bize nasıl bakar? Şehirlerini, sokaklarını Suriyeli kardeşlerine açan kardeşlerimize selam olsun. Halep yanarken, bombalar altında inlerken onlara sahip çıkan bizleri eleştirenler, tarih karşısında hesap veremeyecekler. Biz bu acılara sessiz kalmadık ve kalmayacağız. Zalimleri eleştiremeyenler, zalimlere karşı çıktığımız için bizi eleştiriyorsa bu bizim için şereftir. Biz her zaman mazlumların yanında olduk ve olmaya devam edeceğiz" dedi. -"Türkiye'yi küresel güç haline getirmek istiyoruz" Türkiye'yi bütün dünyada sözü geçen ve uluslararası düzen alanında hakkın sözcüsü olarak küresel güç haline getirmek istediklerini bildiren Davutoğlu, konuşmasını şöyle noktaladı: "Yolumuz uzun ama kimse 10 yıl önce bugünlere geleceğimizi düşünemezdi. Şu anda dünyada en fazla temsil edilen 7. ülkeyiz. Kısa zamanda ilk beş ülkeden biri olacağız. Dünyanın neresinde olursa olsun temsil edileceğiz ve orada vicdanın sesi olacağız. Bunu engellemek isteyenler, dünyanın her yerinde kardeş halkların bir araya gelmesinden korkanlar, Türkiye'yi eski haline getirmek istiyorlar. Türkiye enerjisini kendi içinde tüketsin istiyorlar. Etnik ve mezhebi çatışmalarla, son günlerde olduğu gibi kardeşin kardeşe bedduası üzerine tüketsin istiyorlar. Bunlar olmayacak. Biz duanın peşindeyiz. Biz duaların, sadece geçmiş duaların hürmetine değil, gelecek nesillerin daularının bereketine bugün bu ülkede ayakta duruyoruz. Bu ülkenin altı da sağlamdır, Allah'ın izniyle üstü de sağlamdır."

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: