ANKARA(ANKA)- DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, sosyal güvenlik reformu olarak adlandırılan yasanın iptal edilen maddelerini yeniden düzenleyen tasarının hazırlık sürecinde emek örgütleri ve meslek kuruluşlarından alınan görüşlerin, öze ilişkin itiraz ve taleplerinin yasaya yansıtılmadığını belirterek, "Öncekinden de geri bir yasa taslağı ortaya çıkmıştır" dedi. Tasarının geri çekilmesini isteyen Çelebi, yasalaşsa bile buna karşı mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceklerini bildirdi.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Sosyal Güvenlik Yüksek Danışma Kurulu'nun düzenlediği Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası ile ilgili toplantıda yaptığı konuşmada, hükümetin yasayı Meclis Genel Kurulunda halktan gizleyerek geçirdiğini söyledi. Çelebi, tasarının hazırlanma sürecinde emek örgütleri ve meslek kuruluşlarının görüşlerinin alındığını, ancak öze dair itiraz ve taleplerinin tümünün, yasaya yansıtılmadığını kaydetti. Çelebi, "Bu kez, yeni Hükümetin Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda tüm çalışanlar için ortak norm ve standart sağlayacak bir düzenleme yapması gerekirken; öncekinden de geri bir yasa taslağı ortaya çıkmıştır" dedi.
Çelebi, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı nedeniyle yasanın yürürlük tarihinin ertelenmesini, halkın gereksinimlerini karşılayacak gerçek bir sosyal güvenlik reformu için uygun bir fırsat olarak gördüklerini vurguladı. Bugün gelinen noktada yine halkın temel haklarının, ihtiyaçlarının karşılanması yerine, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik gibi sosyal hakların ticari mala dönüştürülmesi gerektiğini buyuranların isteklerinin yerine getirildiğini belirten Çelebi, bu yasa tasarısı ile sosyal sigortalar ulaşılması ve karşılanması mümkün olmayacak bir nitelik kazanacağını ifade etti.
-"KARA DELİK" DENİLEREK ÇALIŞMA, EMEK DEĞERSİZLEŞTİRİLİYOR"-
Türkiye, OECD ülkeleri arasında devletin sosyal güvenlik sistemine prim katkısı olmayan tek ülke olduğuna dikkat çeken Çelebi, Avrupa Birliği ülkelerinin, sosyal güvenlik ve sağlık için bütçelerinin yarısını harcarken, Türkiye'de bu oran bütçenin beşte birine ulaşmadığını belirtti. Süleyman Çelebi, bütçenin yüzde 26'sının, nüfusun yüzde 10'una faiz ödemeleri olarak aktarılırken; nüfusun yüzde 90'ı için yapılan sosyal güvenlik harcamaları yüzde 15'i bile bulmadığına işaret etti. Çelebi, Anayasa'sında, "sosyal hukuk devleti olarak" tanımlanan bir ülkede; bütçeden sosyal güvenlik sistemine aktarılan kaynağı "karadelik" olarak nitelendirilmesini, çalışmayı, alınterini ve emeği "değersizleştirmek", parayı "yüceltmek" olarak değerlendirdi.
-SOSYAL HAKLAR GİDİYOR-
Çelebi, yapılacak değişiklikle birlikte, emekli aylıklarının miktarını belirleyecek olan güncelleme katsayısına refah payı dörtte bir oranında yansıtılarak, emeklilerin ulusal gelir artışından almaları gereken payın kısıtlandığını ifade etti. 25 yıl düzenli çalışıp, 9 bin gün prim ödenmesinin, gelecekte emekliliği olanaksız kıldığını vurgulayan Çelebi, ücretin yarısına karşılık gelecek emekli maaşının, gelecekte çalışanların yoksulluğa mahkum edilmesi anlamına geldiğini söyledi. Çelebi, tasarıda, sosyal devlet ilkesinin bir gereği olarak karşılanması gereken yardımlar geri alındığına da dikkat çekerek, emzirme ödeneği, evlenme yardımı, cenaze yardımı gibi ödemelerin yeniden düzenlenerek, kısıtlandığı; yararlanma daha uzun çalışmış olmak koşuluna bağlandığını vurguladı.
Geçici iş göremezlik ödeneği, tasarıyla düşürüldüğüne işaret eden Süleyman Çelebi, tasarıyla gelecek değişikliklerden bazılarını şöyle sıraladı:
"Aylık ve ödenekler, düşük ödeme yapmayı asıl alarak belirlendiğinden, yeterli gelir sağlamıyor. Toptan ödeme, yaşlılık aylığı bağlanma yaşını doldurma koşuluna bağlanarak kaldırılıyor. Ölüm aylığı bağlama şartı çoğunluğu asgari ücretle çalışan işçiler için, 900 günden 1800 güne çıkarılırken; kamu vicdanını yaralayacak biçimde, emekli aylığına hak kazanamamış milletvekillerinin yakınları için bugünkü asgari ücretin üç katı tutarındaki temsil tazminatının ödenmesi kuralı getiriliyor. Yurt içinde ve yurt dışında geçen çalışma sürelerinin; tasfiye edilen ya da sonradan belirlenen hizmetlerin birleştirilmesi, borçlanması veya eklenmesiyle ölüm sigortasından yararlanma olanağı kaldırılıyor. Yurtdışına çalışmak üzere götürülen işçilerin, emeklilik hakkı, primlerini kendilerinin ödemesi koşuluna bağlanıyor. Basın emekçilerini de kapsayan bir grup emekçi için, kazanılmış hak niteliğindeki fiili hizmet süresi zammı kaldırılıyor. Havayolları uçucu personeline, lokomotif makinistlerine, infaz koruma memurlarına, posta dağıtıcılarına, deniz üstünde çalışan gemi çalışanlarına yıpranma payı verilmiyor."
Çelebi, yasa ile ve değişiklik tasarısıyla yapılmak istenenin sosyal güvenlik sistemini iyileştirecek bir reform değil, sosyal devleti ortadan kaldıracak ve devleti sosyal hakları piyasalaştırmaya aracılık edecek bir biçimde yeniden yapılandırmak olduğunu söyledi. TBMM'ne sunulan yasa tasarısının geri çekilmesini, geniş katılımlı bir tartışma ortamında çalışılarak talepler doğrultusunda yeniden düzenlenmesini istediklerini ifade eden Çelebi, bu tasarının bu biçimiyle yasalaşsa bile bu yasaya karşı mücadeleyi kararlı bir biçimde sürdürme kararlılığı içinde olduklarını söyledi. "