ANKARA (ANKA) - Haftalardır "rüşvet" iddialarıyla gündemden düşmeyen ve partisi içinde de rahatsızlığa neden olan AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya Milletvekili önceki gün toplanan MYK toplantısında kendisini savundu ve "partiyi yıpratmaktan duyduğu vicdani rahatsızlığı" dile getirdi. Dişli'nin savunması MYK üyelerini ikna etmedi. Eski Meclis Başkanı Bülent Arınç, Dişli'ye en sert sözleri söyleyen kurul üyesi oldu. Erdoğan daha sonra Dişli ile başbaşa görüştü.
Önceki gün AKP MYK Şaban Dişli için toplandı. Uzun süre süre Dişli hakkında ortaya atılan iddialardan rahatsız olan parti yönetimi MYK toplantısında önce Şaban Dişli'nin savunmasını dinledi. Ancak, hiç bir kurul üyesi Dişli'ye sahip çıkmadığı gibi Dişli sert sözlerle eleştirildi. Edinilen bilgilere göre; MYK toplantısında ilk önce Dişli söz aldı. Dişli sözlerine kendisi hakkında ortaya atılan rüşvet iddialarını "iftira" diye yorumladı ve "Yaklaşan yerel seçimler öncesi beni değil şahsım adından partiyi yıpratmaya çalışıyorlar. Bu olay 2002'de olan bir konu ve ben aklandım. Ben rüşvet almadım, almaya tenezzül etmedim" dediği kaydedildi.
GEÇ KALDIN, KENDİNİ SAVUNAMADIN Bu arada bazı MYK üyeleri, "Kendini geç savundun. Kamuoyu önünde suçlu duruma düştün" diye yüklendikleri Dişli'nin ise, "CHP'nin bu konuyla ilgili basın toplantısını duyduğumda konunun ne olduğunu tam anlayamadım. Daha sonra öğrendiğimde çok önce olan ve mahkeme tarafından suçsuz bulunduğum bir dava. Ancak, söz konusu belgeleri toparlamam zaman aldı ve aradan 4 gün geçti" şeklinde yanıt verdiği belirtildi.
Bir MYK üyesinin ise, "Basın toplantısında baştan aşağı yanlış konuştun. Söz konusu belgeleri basına gösterdin ama dağıtmadın. Soruları yanıtsız bıraktın. Belgeleri ‘güvendiğim gazetecilerle paylaşacağım' dedin ikinci yanlışı yaptın. Nasıl böyle bir hataya düştün" şeklinde eleştiri getirdiği kaydedildi. Bu arada Dişli'yi en sert sözlerle Arınç'ın eleştirdiği ileri sürüldü. Arınç'ın, Dişli'yi bu süreçte partiyi yıpratmakla suçladığı da kaydedildi.
ÖNCEKİLERDEN FARKLI TUTUM İZLENDİ Öte yandan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konuda uzun süre sessiz kalması ve Dişli ile ilgili hiç bir yorum yapmaması farklı yorumların yapılmasına neden oluyor. Adı daha önce yolsuzluk, iş kayırma gibi iddialara karışan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Eski İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, Grup Başkanvekili Sadullah Ergin gibi isimler haklarında çıkan iddiaları jet hızıyla yalanlamış ve Başbakan Erdoğan da kendilerini savunmuştu.
Ağrı Milletvekili Cemal Kaya'nın geçen dönem ihale yolsuzluğu nedeniyle "aklanmasına fırsat verilmesi" için dokunulmazlığı kaldırılmıştı. Erdoğan, seçimlerde Kaya'yı Ağrı'dan aday göstererek 23. Dönem Meclis'e yeniden milletvekili olarak girmesini sağlamıştı.
Ancak, Dişli konusunda başta Erdoğan olmak üzere parti yönetimi ve milletvekillerinin kamuoyuna bir değerlendirme yapmamaları siyasi kulislerde Dişli'nin yalnız kaldığı yorumlarının yapılmasına neden oldu.
KENDİNİ SAVUNSAYDI
AKP yöneticileri ise, Dengir Mir Mehmet Fırat, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ve Sadullah Ergin'e yönelik Ali Dibo iddialarına sert yanıtlar vermelerine karşın neden bu konuda suskun kaldıkları yolundaki soruları, "Ortada bizce bir rüşvet durumu söz konusu değil. Onun dışındaki ticari meseleler de doğrudan partiyi değil Dişli"yi muhatap alıyor. Dişli'nin de kendisini savunabilecek imkan ve konumu vardı" şeklinde yorumluyorlar.