Diyabet Artışı Korkutuyor

Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, 2013 verilerine göre dünyadaki diyabetli hasta sayısının 382...

Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr. Aytekin Kemik, 2013 verilerine göre dünyadaki diyabetli hasta sayısının 382 milyon olduğunu belirterek, “Bu sayının 2035 yılında yüzde 55 oranında artarak 592 milyona ulaşacağı öngörülmektedir. Ülkemizde 2014 yılı verilerine göre 20-79 yaş arası diyabete bağlı ölümler 59 bin 755’tir” dedi.Halk Sağlığı Müdürü Dr. Kemik, 14 Kasım Dünya Diyabet Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaparak, diyabet konusunda halkı uyardı. Halk arasında ‘şeker hastalığı’ olarak bilinen diyabetin, sıklığı ve oluşturduğu sorunlar nedeniyle tüm dünyada önemi gittikçe artan önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurgulayan Kemik, yaşam tarzındaki hızlı değişim ile birlikte gelişmiş ve gelişmekte olan toplumların tümünde özellikle tip 2 diyabet sıklığının hızla yükseldiğine dikkat çekti. Diyabetin oluşum hızını artıran pek çok risk faktörü bulunduğuna işaret eden Kemik, bunlardan birinin şişmanlık olduğunu ifade ederek, bel çevresi ölçümü 102 cm’i aşan erkekler ve 88 cm’i aşan kadınların risk altında olduğunu bildirdi.DÜNYADA YAKLAŞIK 400 MİLYON DİYABETLİ HASTA VAR2013 yılı itibari ile dünyadaki diyabetli hasta sayısının 382 milyon olduğunu belirten Kemik, “Bu sayının 2035 yılında yüzde 55 oranında artarak 592 milyona ulaşacağı öngörülmektedir. Ülkemizde 2014 yılı verilerine göre 20-79 yaş arası diyabete bağlı ölümler 59 bin 755’tir. Bu sayının artmasında en büyük etkenler şişmanlık, kötü beslenme, hareketsizlik, stres, yüksek tansiyon ve genetik eğilimdir. Hastalığın erken teşhis edilmesi ve tedaviye başlanması önem taşımaktadır. Hastalığı önlemek ve gelişmesini ortadan kaldırmak için sağlıklı beslenmeyi bilmek ve hareketi artırmak gerekmektedir” ifadelerini kullandı.Türkiye’de de diyabetli hasta sayısının fazla olduğunu, ancak hastalığının farkında olmayan kişi sayısının da oldukça fazla olduğunun altını çizen Dr. Kemik, diyabetin en sık rastlanan belirtilerini de şöyle sıraladı: “Çok fazla su içilmesi ve sürekli içme isteği, iştahın açılması ve fazla yemek yeme, çok sık idrara çıkmak ve geceleri bunun için sık sık uyanmak, ciltte kuruma, sürekli halsizlik ve yorgunluk, çabuk yorulmak, yaraların geç iyileşmesi, bazen bulanık görme.”“DİYABET YAŞAM BOYU TEDAVİ GEREKTİRİR”Diyabet hastalığının kronik olduğunu ve yaşam boyu tedavi gerektirdiğini kaydeden Kemik, “Diyabet tedavisinde amaç kan şekeri ayarını düzenleyerek, hem kişinin yaşam kalitesini yüksek tutmak hem de uzun dönem komplikasyonların (kalp krizi, felç, böbrek yetmezliği, göz problemleri, sinir hasarı ve iyileşmeyen yaralar) gelişimini önlemektir. Bu yüzden diyabet tedavisinde 4 temel unsur vardır. Bunlar: eğitim, diyet tedavisi, egzersiz ve ilaçtır” dedi.Diyabetten korunmak için beslenme konusunda da uyarılarda bulunan Kemik, ideal vücut ağırlığına ulaşılması ve o kiloda kalınması gerektiğini vurguladı. Azar azar, 3 ana, 3 ara öğün şeklinde sık sık yemek yenilmesi ve öğün atlanmaması gerektiğini de belirten Kemik, diğer önerilerini de şöyle sıraladı: “Öğün araları 2,5-3 saat kadar olmalıdır. Hep aynı saatlerde beslenmeye özen gösterilmelidir. Şeker ve şeker içeren (reçel, çikolata, pasta, meşrubat, tatlı gibi) tüm besinler tüketilmemelidir. Kuru baklagiller, tam tahıllar gibi kompleks karbonhidratlara öncelik verilmelidir. Süt, yoğurt ve peynirlerin yarım yağlı olanları tercih edilmelidir. Kırmızı et yerine balık, hindi, tavuk gibi beyaz et tercih edilmelidir. Ancak beyaz et de olsa aşırıya kaçılmamalıdır. Etlerin görünen yağları, tavuk ve hindinin derisi tüketilmemelidir. Et içeren yemeklere ilave olarak yağ eklenmemelidir. Sebze yemekleri az su ile pişirilmeli, yemeklerin yağlı suları tüketilmemelidir. Kızartma, kavurma işlemleri yerine haşlama, ızgara, buğulama ve fırında pişirme yöntemleri tercih edilmelidir. Doymuş yağ içeren margarin ve tereyağından uzak durulmalı, doymamış yağ içeren bitkisel sıvı yağlar tercih edilmelidir. Sofraya tuzluk getirilmemeli, yemeklerin tadına bakmadan tuz eklenmemelidir. Ayrıca turşu, hazır yiyecekler gibi içerisinde yüksek oranda tuz bulundurulan yiyeceklerden kaçınılmalıdır. Alkol kullanılmamalıdır.”“MUTLAKA EGZERSİZ YAPIN”Dr. Kemik, diyete ilave olarak mutlaka egzersiz yapılması gerektiğini de ifade ederek, uygun fizik aktivitenin sağlık problemi olan veya olmayan herkesin sağlığı için iyi olduğuna vurgu yaparak, şöyle devam etti: “Şeker hastalarında egzersiz kan şekerinin daha iyi kontrol altında tutulmasına yardımcı olur. Aktivite vücuttaki şekerin daha hızlı tüketilmesini sağlar. Fazla kilolarınızdan kurtulmanıza yardımcı olur. Kendinizi daha iyi hissetmenize neden olur. Diyabet Hastalığının, dikkat edildiği sürece kontrol altına alınabildiğini unutmayalım.”

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: