İngiliz Daily Mirror gazetesi, kilo vermeyi engelleyen alışkanlıkları ve bunları gidermeye yönelik basit bazı önlemleri sıraladı:
Fazla şeker, kilo almayı tetikleyen ana etken. Vücut, fazla gelen şekeri yağ hücresi olarak tutuyor. Çikolata ve kurabiye yemeyi bıraksanız, bunların yerine bal veya kuru meyve yemeye başlasanız dahil aldığınız şeker miktarı çok daha yüksek olabiliyor. Aslında ne şekilde olursa olsun, şeker, diyet yapanlar için asla alınmaması gereken gıda maddelerinin başında geliyor. Bunu önlemek için şeker kontrolü yaparak, diyetinizin bir kaydını tutun.
Her geçen gün aldığınız şeker miktarını azaltmaya çalışın.
Haftada birkaç kez egzersiz yapmanıza karşın hala kilo veremiyorsanız, günün geri kalanında da neler yaptığınıza dikkat etmeniz gerekiyor. Yapılan araştırmalar, insanların yüzde 80'inin önerilen egzersiz düzeyi olan haftada beş gün günlük en az 30 dakika hedefini tutturamadığını ortaya koyuyor. Hayatınızın her anına egzersiz katmanız gerekiyor. Bunun için merdiven çıkmak, işe bisikletle gitmek veya aracınızı gideceğiniz yerden uzağa park etmek gibi basit önlemler alabilirsiniz. Metabolizmanızı hızlandırmanız için bu öneriler önemli.
İnsanların yüzde 60'ı beş dakika içinde yemek yiyerek, hızlı günlük yaşam temposunda geri kalmamaya çalışıyor. Araştırmalar ayrıca, televizyon başında yenen yemeklerde dikkatin başka yere odaklanması nedeniyle besinlerin yeterince çiğnenmeden yutulduğunu ortaya koyuyor. İyi sindirilmeyen besinler, iştahı kontrol eden hormonların da iyi çalışmamasına neden oluyor. Besinleri daha uzun zaman çiğnemek için gayret edebilir, arkadaşlarınızla birlikte yemek yerken, herkesten sonra bitirmeyi hedefleyin.
Diyetteyken belli başlı besin gıdalarını muhtemelen kestiniz ve yerine sağlıklı şeyler yemeye başladınız. Ancak çok fazla sağlıklı gıda tüketmek de diyetinizin istenen sonuca ulaşmasını engelleyebilir. Kuruyemiş ve bakliyat gibi besinlerin büyük bölümü besleyici olmasına rağmen içerdikleri kalori nedeniyle sizi hedefinizden uzaklaştırabilir. Ceviz, badem ve fındık gibi besinleri ara öğünlerde az miktarda tüketerek hem diyetinizi koruyabilir hem de vücudunuz için gerekli olan besin öğelerini alabilirsiniz.
Uzmanlar, diyette yeterli derecede uyumanın önem taşıdığını vurguluyor. Kötü bir gece uykusundan sonra vücudun karbonhidrat ve şeker ihtiyacının arttığı, aşırı yorgun olunduğunda da beynin şeker alımı için uyarı gönderdiği ifade ediliyor. Uyku ayrıca hormonları da düzenlemesi nedeniyle diyetteki başarıyı doğrudan etkiliyor. Daha iyi bir uyku için, kendinize bir program yapın ve buna sadık kalın. Her gün aynı saatte yatmaya ve uyanmaya özen gösterin.
İnsanların yoğun iş temposu ve günlük hayatta karşılaştığı problemler nedeniyle strese girmeleri, diyet yapan kişilerin başarıya ulaşmasını engelleyen bir başka etken. Vücudunuzun stres altına girdiğinde salgıladığı hormonlar, sizi şeker alımına sürükleyebilir. Yoga gibi sakinleştirici etkisi olan faaliyetlerde bulunmaya çalışın. Muz yiyerek, stresli anlarda kan basıncınızı düzenleyebilirsiniz.
Kaynak: BBC Türkçe