DNS, İngilizce Domain Name System ifadesinin baş harflerinden oluşan bir kısaltmadır. Kullanıcıların girmek istedikleri sitelerin asıl isimlerini IP'ye dönüştürme görevini üstlenir. 256 karaktere kadar genişleyebilir. Bilgisayar ya da bilgisayar sistemleri ile çalışan tüm cihazların IP adreslerini çözerek aralarında haberleşme sağlar.
Oldukça basit bir sistemle çalışan DNS ağ üzerindeki IP numaraları ve alan isimleri ile ilgili sorunları çözer. Bu görevine yönelik olarak yaygın şekilde kullanılan BIND yazılımı kullanılabilir. Bir internet kullanıcısı ulaşmak istediği siteye DNS aracılığı ile ulaşır.
DNS, asıl ismiyle Alan İsimlendirme Sistemi'nin gerçekleştirildiği sisteme DNS sunucusu adı verilir. Girilmek istenen internet sitesini IP adresine çeviren bir depolayıcıdır. Tüm IP adreslerini önbelleğine kaydettiği için DNS sunucusu yanıt vermiyor ve benzeri hatalar ile karşılaşılabilir. Bu gibi durumlarda önbellek temizleme işlemi yapılarak sorun giderilir.
İnternet üzerindeki her bir alanın isimlendirilmesini sağlar. Bu alanların birbirlerine bağlanmasına aracılık eder. Birimlerden ağlar oluşur. Bu ağı oluşturan her birimin kendine ait IP adresleri vardır.
DNS açılımı İngilizce'de Domain Name System ifadesidir. Türkçesi Alan İsimlendirme Sistemi'dir.
DNS sistemleri çözümleyici ve sunucu olmak üzere iki farklı faktör üzerinden çalışır. İsim sunucuları IP adresi bilgilerini kayıt altına alır. Çözümleyiciler de DNS istemekle yükümlüdür. DNS sunucuları ve bu sunucuların adresleri çözümleyicilerde kayıtlıdır. Bir çözümleyici bilgisayarın ismine karşılık olan IP adresini bulmak istediği zaman sunucuya yönelir.
Belirlenen kurallar dahilinde alan isimleri verilir. Tüm internet adresleri ülkeler öncelikli olacak şekilde sınıflandırılır. Her ülkeye özel bir kod ile sembolize edilerek sınıflandırma yapılır. Bunun dışında com, gov, edu ve benzeri alt sınıflandırmalar da yapılır. Bu kısaltma, sınıflandırma ve sembolize etme durumlarına bazı örnekler şu şekildedir: