İSTANBUL (AA) - İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zeki Candan, nanoteknoloji ve biyomalzemeler alanındaki çalışmalarıyla Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı Ödülü'ne layık görüldü.
Doğa, mühendislik, sağlık bilimleri ile sosyal bilimler alanlarında çalışan üstün başarılı genç bilim insanlarını, bilimsel çalışmalarını Türkiye'de sürdürmeleri, çalışma gruplarını oluşturmaları, Türkiye kaynaklı uluslararası düzeyde nitelikli proje ve yayınlarını ödüllendirme ve teşvik amacıyla verilen Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanlarını Ödüllendirme Programı (GEBİP) ödüllerinin bu yılki sahipleri açıklandı.
Bu yıl 20 farklı üniversite ve kurumdan 28 bilim insanının layık görüldüğü TÜBA-GEBİP ödülleri, nanoteknoloji ve biyomalzemeler alanındaki uluslararası nitelikli bilimsel çalışmaları, makaleleri, atıfları, projeleri, patentleri ve sanayi ile ortak gerçekleştirdiği başarılı iş birliklerinden dolayı Doç. Dr. Zeki Candan'a da verilecek.
Ödüller, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde 30 Aralık'ta düzenlenecek törenle, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından takdim edilecek.
Doğada kolay bulunan selülozu nano boyuta getirerek çelikten daha güçlü ve hafif nanoselüloz film üreten Doç. Dr. Zeki Candan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, genetik çalışmalardan uzay-uçak araştırmalarına, enerjiden otomotive, tıp-ilaç alanından gıdaya, tekstilden kimya endüstrisine, elektrik-elektronikten orman ürünleri endüstrisine kadar çok çeşitli alanlarda kullanım imkanı bulunan nanoteknoloji konusunda 2000'li yılların ortasında ABD'de inceleme ve araştırma yaptığını söyledi.
Bu konuda Türkiye'de doktora çalışması yapmaya karar verdiğini dile getiren Candan, danışman hocası Prof. Dr. Turgay Akbulut ile nanoteknoloji alanında birkaç proje önerisi yazıp hem devlet imkanlarından hem de özel sektörden sağladıkları fonlarla üniversite bünyesinde 2010'da "Nanoteknoloji Laboratuvarı" ile "Termal Analiz Laboratuvarı"nı kurduklarını anlattı.
Candan, nanopartiküller ile çeşitli ahşap esaslı kompozit levha ürünleri geliştirdiklerini, bunların performansını ortaya koymak için test ve analiz yaptıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Ahşabın yapısını oluşturan selüloz, yeryüzünde en bol bulunan organik polimerdir. Bu yönüyle son yıllarda çok çeşitli alanlarda kullanım potansiyeli bulunmakta olup, üzerinde birçok bilim insanı çalışma yapmaktadır. Biz de nanoselülozla güçlendirilmiş tutkallar, biyotutkallar ve ahşap esaslı levhalar üzerine yaptığımız Ar-Ge projelerinde nitelikli veriler elde ettik. Son yıllarda yine nanoselüloz esaslı biyonanofilm malzemeler geliştiriyoruz. Hatta bunların ilk versiyonları için yaptığımız patent başvuruları geçtiğimiz yıl itibarıyla da tescillenmeye başladı. Şu an yeni malzemeler ve yeni alanlarda kullanım imkanları üzerine çalışmalarımız sürüyor."
- Akıllı yatak ve akıllı mobilya
Doç. Dr. Zeki Candan, ayrıca akıllı mobilya ve akıllı yatak alanındaki çalışmaların patentini de aldıklarını belirterek, "Yaptığımız çalışmalar neticesinde nitelikli bilimsel makaleler, bildiriler, projeler, ulusal ve uluslararası ödüller ve patentler ortaya çıktı. Tabii bilimsel çalışmaları laboratuvarda gerçekleştirirken sanayiyi de ihmal etmiyoruz. Ülkemiz ekonomisinde önemli yeri olan global şirketlerin de aralarında olduğu birçok sanayi kuruluşunun yanı sıra çeşitli sivil toplum kuruluşları ile iş birliği çalışmalarımız devam ediyor." ifadelerini kullandı.
Türkiye'yi uluslararası bilim dünyasında temsil eden, ciddi saygınlığı olan önemli kurumlardan TÜBA'nın çalışmalarını ödüllendirmesinin heyecan verdiğini belirten Candan, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa'ya böylesine önemli bir ödülü kazandırmış olmanın da kendilerini mutlu ettiğini söyledi.
Candan, ödül takdiminin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayelerinde gerçekleştirilecek törende verilmesinin de ödülü daha da anlamlı kıldığını ve onur duyduklarını dile getirdi.
- "Harcanan emeğin toplumda karşılığı olmalı"
Candan, bu tür çalışmaların sabır işi olduğunu, uzun zamana yayıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Üniversitede üretilen bir bilgi mutlaka bir yaraya merhem olmalı. Harcanan emeğin toplumda bir karşılığı olmalı. Üniversitelerde bir araştırmayı planlarken sanayi ile temas kurup, onların ihtiyaçları tespit edilmeli, kısıtlar ve hedefler ortaya konmalı, bunlar kapsamına göre lisans kapsamına göre ise yüksek lisans ve doktora tezi olarak öğrenciler ile paylaşılmalıdır.
Türkiye büyük ve önemli bir ülke. Ciddi bir insan kaynağına sahip. Sanayicilerimiz oldukça girişimci ve yaratıcı. Devletimizin bu konuda özellikle son yıllarda oldukça önemli adımları oldu. Çeşitli teşvik ve destek programları mevcut. Önemli olan kamu-üniversite-sanayinin bir araya gelip, ortak bir hedef doğrultusunda uzun soluklu çalışmasıdır."