Doç.dr. Halaç: “altın Kısa Ve Orta Vadede Kazandırmıyor”

Yatırım kararı vermenin iyice zorlaştığı yılın son günlerinde, Yaşar Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı Doç.Dr. Umut Halaç, yatırımcılara önerilerde bulundu. Doç. Dr. Halaç, “Kısa ve orta vadede altın tercihinden de uzak durulmalı. Dalgalanmalar belirsizliği arttırdığı için dolar ile borçlanmamak gerekir” dedi.“ALTINDA BELİRSİZLİK SÜRÜYOR”Altındaki belirsizliğin devam ettiğini ve altın fiyatlarının gevşemeye devam edeceğini düşündüğünü kaydeden Doç.Dr. Halaç, “Bununla birlikte Amerikan ekonomisinin yavaş da olsa toparlanmaya devam etmesi, doları gelişmekte olan ülkelerin para birimleri karşısında güçlendiriyor ve değerini yükseltiyor. Türkiye’deki göreceli yüksek faiz oranları, dolar kurunun hızla yükselmesini engelleyerek aslında bir açıdan yararlı bir araç olarak çalışıyor” diye konuştu.Halaç, kısa vadeli önerilerini şöyle sıraladı:“-Gelecek yılın ilk üç ayındaki yapılması beklenen faiz indirimi olmadan kredi almamak faydalı olacaktır.- Altındaki gevşeme devam edeceğinden, kısa ve orta vadede altın tercihinden uzak durulmalı.- Dolar kurundaki yükselme eğilimi devam ediyor ama Türkiye’deki göreceli yüksek faiz oranı kurun hızla yükselmesine engel. Bu bağlamda Dolar kuru 2.25 –2.30 arasında yılı tamamlar. Dalgalanmalar olabilir, belirsizliği arttığı için dolar ile borçlanmamak gerekir.- Borsadaki belirsizlik devam ediyor ve yukarı gitmek için bazı itici motivasyonların ortaya çıkması bekleniyor. Moody’s in raporu bu itici gücü sağlamadı. Borsada yatırım için de beklemede kalınmalı.- Bu durumda yıl sonuna kadar verilecek tavsiye, olabildiğince likit varlıklarda kalmak olacaktır. Lira bazında faiz oranları tatmin edici oranlarda değil, yıl sonuna kadar Dolar faiz oranlarına yönelmek faydalı olacaktır.”Yılın son iki ayına petrol fiyatlarındaki gevşemenin etkilerini tartışarak girildiğini kaydeden Doç. Dr. Umut Halaç, şunları söyledi: “Brent petrol 78 doların altına geriledi ve son 4 yılın en düşük düzeyine indi. Bu durum bize açıkça göstermektedir ki petrol fiyatlarındaki gevşeme beklentileri yıl sonuna kadar devam edecek. Türkiye, komşu ülkelerindeki sorunlar nedeniyle beklenen dış ticaret performansını gösterememesine rağmen, düşen petrol fiyatlarından yararlanacaktır. Düşen petrol fiyatları, cari açığı göreceli olarak azaltacaktır bu da sadece cari açığa yansıyan enerji faturasının hafiflemesinden kaynaklanmaktadır. Bunun yanında bu yıl enflasyon hedefini tutturamayacağımız ortada. Ancak, bu kötü durumla birlikte, gelecek yılın ilk yarısında hatta ilk dört ayında, enflasyon oranında düşüşlerin görüneceği şimdiden kendini belli ediyor.”“FAİZ İNDİRİMİ GELEBİLİR”Merkez Bankası’nın gelecek yılın ilk üç ayında faiz indirimine gidebileceğini de söyleyen Umut Halaç, şöyle konuştu; “Bu faiz indirimini, siyasi iradenin isteğine ve petrol fiyatlarındaki düşüşe bağlamaya çalışanlar çıkacaktır, ama aslında durum öyle değil. Tabii ki cari açıktaki azalma, Merkez Bankası’nın elini güçlendirecek. Merkez Bankası, siyasi isteğe rağmen faiz indiriminin enflasyonu oluşturan koşulların ortadan kalkmadan yapılmayacağını belirtti. Gelecek yılın ilk üç ayındaki enflasyonda gevşeme ile birlikte, faiz indiriminin de gerçekleşeceği açıkça ortada.”