Doğa Fotoğrafçısı Akbabaların Peşine Düştü

İstanbul'da bir sigorta şirketinde çalışan Ahmet Yılmaz’ın doğa fotoğrafçılığına olan merakı her geçen gün artıyor....

İstanbul'da bir sigorta şirketinde çalışan Ahmet Yılmaz’ın doğa fotoğrafçılığına olan merakı her geçen gün artıyor. Boş vakitlerini doğa fotoğrafları çekerek geçiren Yılmaz, özellikle kuş fotoğraflarıyla ilgileniyor. Kuş türleri arasında akbabaların görev paylaşımının ilginç olduğunu vurgulayan Yılmaz, şu ana kadar 200 farklı kuş türünün objektifine takıldığını anlattı.

Türkiye’deki kuş türleri birçok araştırmacının ilgi odağı haline geldi. Profesyonel olarak kuş türlerini takip edenlerin yanı sıra amatör olarak bu işe ilgi duyanlar da var. İşte onlardan biri de Ahmet Yılmaz. Sarıyer’de bir sigorta şirketinde yazılım uzmanı olarak görev yapan Yılmaz, 2006 yılından beri doğa fotoğraflarıyla ilgileniyor. Doğadaki kuş türlerine karşı özel merakı olduğunu anlatan Yılmaz, Türkiye’de 468 farklı kuş türü olduğunu belirtiyor. Şu ana kadar birçok ilde fotoğraflar çeken Yılmaz, Bolu, Kastamonu, Çanakkale, Antalya gibi illerde kuş fotoğrafları çektiğini anlattı.

Reklam
Reklam

Türkiye’nin kuşlar yönünden kavşak noktası olduğunu ifade eden Yılmaz, kuş türlerinin de tehlike altında olduğunu dile getirdi. Kuş türleri arasında en fazla akbabaların görev paylaşımını ilginç bulduğunu aktaran Yılmaz, akbabaların doğadaki fonksiyonlarını ise şöyle anlattı: “Kara, kızıl, sakallı ve küçük akbaba fotoğraflarını Bolu’da çektim. Akbabalar bizler için çok önemli bir fonksiyonu yerine getiriyorlar, doğadaki leşleri temizliyorlar. Ülkemizde 4 çeşit akbaba yaşar. En büyüğü olan kara akbabanın kanat genişliği 3 metreyi bulur. Bu akbaba leşin derisini yiyor. Önce leşe kuzgun iniyor. Önce kuzgunlar leşleri buluyor ve başında bekliyorlar. Eğer kara akbabadan önce diğer akbabalar leşin başına gelirlerse onlar da bekliyorlar. Bu arada eğer leşin başında kuzgun yoksa leşe hiçbir akbaba inmiyor. Güvenlik meselesi. Çünkü büyük kuş olduklarından dolayı tehlike anında hemen havalanamıyorlar. Kara akbabayı diğer kuşlarının beklemesinin sebebi leşin derisini ancak o parçalayabiliyor. Zaten akbabaların içinde en büyük olanı da o. Kara akbaba, leşi bir cerrah gibi parçalıyor ve istediklerini yiyor. Sonra kızıl akbaba leşin iç organlarını yiyor. Sonra sakallı akbaba geliyor, leşin kemiklerini yiyor. Aslında kemikleri yutuyor. Midesindeki asit o kemikleri eritiyor. Geriye kalanları da küçük akbaba ile kuzgunlar yiyor. Eğer bu leşleri akbabalar yemeseydi salgın hastalıklar yayılırdı. Yayılmaması için insanların her leşi kireçleyip gömmesi gerekirdi. Bu hem ciddi bir iş hem de çevreye pek faydalı değil.”

Reklam
Reklam

Akbabalar hakkında bu bilgileri veren Yılmaz, avcı kuşların da fareleri yediğini söyledi. Yılmaz’a göre bu kuşlar fareleri yemeseydi, insanlar toprakta yetişen ürünlerin tükenmesiyle aç kalabilirdi. Yılan kartalını da anlatan Yılmaz, bu kuş türünün yılanı havada uçarken yakalayabildiğini söyledi. Kuş fotoğrafları çekmeye 5 yıl daha devam edeceğini anlatan Yılmaz, bu işin sonunda bir sergi açmayı ve fotoğraflarını kitap haline getirmeyi planlıyor.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: