Kanser gibi hızla ilerleyen hastalıklar da dâhil olmak üzere bulaşıcı hastalıklardan, bakterilerden, virüslerden korunmamız, bağışıklık sistemimizin güçlü ve sağlıklı olmasına bağlıdır.
Sağlıklı işleyen bir bağışıklık sistemi için en önemli etken yeterli ve dengeli beslenmedir. Özellikle kış aylarında bol vitamin ve mineral deposu meyve ve sebzeler bağışıklık sisteminin güçlenmesine destek olur.
Ülkemizde bolca bulunan Cennet Hurması diyet lifi açısından oldukça zengindir. Trabzon hurması olarak da bilinen ve vitamin mineral kaynağı olan cennet hurması kış aylarının en çok tercih edilen meyveleri arasında yer alır.
Vücudumuza pek çok yararı olan cennet hurmasının başta bağışıklık sistemini güçlendirerek enfeksiyonlara karşı korumada etkin bir rolü vardır. İçerdiği zengin lif oranından dolayı mide- bağırsak sisteminin çalışmasını sağlayarak kabızlık önleyici, antioksidanlar açısında zengin olması nedeniyle de vücudumuzda kansere karşı kalkan görevi yapar.
Kükürt, potasyum, selenyum ve B1 ile C vitaminleri başta olmak üzere pek çok vitamin içermektedir. Elma suyu ve havuç suyu ile brokoli suyunun karıştırılarak birlikte tüketilmesi vücuda direnç kazandırır, hastalıklara karşı mücadele etmesini güçlendirir. Aynı zamanda brokolinin içerdiği A vitamini cildin hücre zarlarını korur. Kışın soğuğuna ve ultraviyole radyasyon hasarına karşı cildinizi koruyarak sağlıklı kalmasına yardımcı olur.
Ispanak, içerdiği bol miktardaki vitamin ve mineraller sayesinde çok eski zamandan itibaren alternatif tıp alanında hastalıkların tedavisinde kullanılır. Kalori ve yağ oranı çok düşük olan ıspanak, bu özelliği ile kilo vermeyi de kolaylaştırır. Bunun yanında çok besleyici olan çözünür lifler açısından da zengindir. Ispanağın bol miktarda içerdiği bu diyet lifleri genel anlamda sindirim sistemi sağlığı için hayati önem taşırken, kabızlık sorunlarının çözülmesine de yardımcı olmaktadır.
Günümüzde çok sık kullanılan yeşil çayın vücut için birçok faydası mevcuttur. Bitkisel antioksidanlardan kateşin ve polifenol içermesiyle bağışıklık sistemini güçlendirip grip virüsünün vücutta yayılmasını önlediği saptanmıştır. Aynı zamanda zayıflama üzerine etkisi konusunda yapılan araştırmaların yeşil çayın açlık hissini bastırdığı, metabolizmayı hızlandırdığı ve güçlü antioksidan etkisiyle yağı parçalayarak birikime engel olduğu yönünde sonuçları bulunmaktadır.
Kan basıncını düzenleyerek yüksek tansiyonu dengelediği ve göbek yağlanmasını engelleyerek kalp krizi riskini düşürdüğü yapılan çalışmalar ile kanıtlanmıştır. Demek oluyor ki kışın soğuğunda günde 2 fincan yeşil çay içmeyi aksatmıyoruz.
Portakalın da zengin C vitamini içeriği sayesinde kış mevsiminde görülen hastalıklara karşı vücuda direnç kazandırır. Soğuk algınlığı ve gribal enfeksiyonların daha çabuk atlatılması sağlanır. İçeriğinde bulunan B vitamini ve fosfor sinir sistemini güçlendirir, bedensel yorgunluğun giderilmesinde faydalıdır. Kötü hava sahasına maruz kalan bizlerin karaciğerini güçlendirirken, kanı temizler ve vücutta ki zararlı maddelerin dışarı atılmasını sağlar. Bu sebeple günlük tüketmeniz gereken meyve porsiyon hakkınızda portakalı da unutmayın.