Doğal afetlerde 'hayatta kalmanın' sırları!

Dünya genelinde 31 çeşit doğal afetin 28'ini meteorolojik afetler oluştururken, hangi afet sırasında ne yapılacağını bilmek hayat kurtarıyor.

Türkiye'de en sık görülen afetlerden çığ sırasında ağzın sıkıca kapatılarak hava kesesi oluşturulması, selde sudan karşıya geçilmemesi, yangında eğilerek ve sürünerek hareket edilmesi, heyelanda sağlam eşyaların altı veya yanında hayat üçgeni oluşturulması, depremde ise sabitlenmemiş dolap, raf, pencere gibi eşyalardan uzak durulması hayati önem taşıyor.

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'ndan alınan bilgiye göre, dünya genelinde 31 çeşit doğal afetin 28'ini meteorolojik afetler oluşturuyor. Doğal afetlerin çeşitleri ve önem sıraları ise ülkeden ülkeye değişiyor.

Reklam
Reklam

Türkiye'de meteorolojik afetlerden en sık dolu, sel, taşkın, don, orman yangını, kuraklık, şiddetli yağış, şiddetli rüzgar, yıldırım, çığ, kar ve fırtına görülüyor. Akdeniz Bölgesi'nde kuraklık, sel, orman yangını, heyelan, dolu fırtınası, çığ ve dona rastlanıyor. Afet sırasında ne yapılacağını bilmek ise hayat kurtarıyor.

Sel sırasında alınacak önlemler Sel sırasında şunların yapılması öneriliyor:
-Pencere ve kapıları korumak için taşınabilir engeller yerleştirebilirsiniz.
-Suyla sürüklenen enkazın yönünü kum torbalarıyla değiştirerek konutunuzdan uzak tutabilirsiniz. Bazı durumlarda bütün kapıları açarak suyun binanın içinden akmasına izin vermek çok daha iyidir, böylece su basıncının yapının taşıyıcı sistemine zarar vermesi önlenebilir.
-Sel bölgesini hemen terk ederek yüksek ve güvenli yerlere gitmeli ancak asla sudan karşıdan karşıya geçmeye çalışmamalısınız, çünkü su aniden derinleşebilir.
-Selden ölümlerin çoğu sel sularına girilmesinden kaynaklanır. Çünkü ayak bileğimize kadar olan sel suyu bizi, dizimize kadar olan sel suları ise otomobillerimizi sürükleyip götürebilir.
-Sel sırasında araçtaysanız, asla suyla kaplı yoldan gitmeye çalışmayın. Ani sellerin meydana getirdiği ölümlerin yarısı araç içindedir. Araçta herhangi arıza oluştuysa hemen terk ederek yüksek yere çıkmalısınız.

Reklam
Reklam

“Çığda, bayılacağınızı hissediyorsanız, direnmeyin” -Çığda ise büyüklüğüne, hızına, patika genişliğine, etraftaki araç veya doğal cisimlere bağlı olarak alandan ayrılmaya karar vermelisiniz. Çığın daha yavaş olduğu ve akış yüksekliği düşük patika kenarlarına doğru gitmeye çalışmalısınız.
-Çığa yakalanırsanız, yerden destek alarak yüzme hareketiyle çığ yüzeyinde kalmaya çalışmalısınız. Ağzınızı sıkıca kapatarak hava kesesi oluşturmaya, bu arada başınızı sağa sola doğru çevirmeye çalışmalısınız.
-Akış sırasında eller ve bacaklar bitişik şekilde oturma pozisyonu almaya çalışmalısınız. Çığ durmadan önce bacaklarınızla yeri sertçe iterek (zemin altta veya zemindeki kar setleşmeye başlamışsa) kalkmaya çalışmalısınız.
-Bayılacağınızı hissediyorsanız, buna direnmeyin. Çünkü baygın insan daha az oksijen tüketir.
-Bazı olaylar sırt çantası taşıyanların, çığ topuğu civarında, yüzeyde kalma şanslarının taşımayanlardan biraz daha fazla olduğunu göstermiştir.
-Çığ sırasında araçtaysanız, motoru durdurup, ışıkları söndürmeli, oksijeni iyi kullanmak için sigara içmemeli ve kibrit yakmamalısınız.
-Aracın kornasını çalarak dışarıya ses duyurmaya çalışabilirsiniz. Araçta çubuk benzeri bir alet varsa yukarı doğru batırıp aramaya gelenlerin yerinizi görmesini sağlayabilirsiniz.
-En son olarak ise karı kazmak gerekir. Ancak kendinizi kar içinde emniyette hissetmiyorsanız araçta kalmalısınız.

Reklam
Reklam

“Heyelanda kapalı alandaysanız, hayat üçgeni oluşturun” -Heyelan sırasında kapalı alandaysanız, binadan çıkmak ve bölgeden uzaklaşmak için yeterli vaktiniz yoksa içeride kalın, sağlam eşyaların altında veya yanında hayat üçgeni oluşturarak, “Çök-Kapan-Tutun” hareketini uygulayın.
-Açık alandaysanız, tehlike anında heyelan veya çamur akıntısının yolundan uzak durup, mümkün olduğu kadar yükseklere doğru uzaklaşın.
-Çamur ve moloz akmasından kaçabilecek zamanınız veya etrafınızda arkasına saklanacağınız sağlam yapı yoksa “Çök-Kapan-Tutun” hareketiyle başınızı ve boynunuzu koruyun.

“Yangında kapı ve pencereleri kapatın” -Yangında, telaşa kapılmadan çevrede yangın ihbar düğmesi varsa basın, 110 nolu telefondan itfaiyeyi arayın.
-İtfaiye gelinceye kadar mümkünse yangını söndürmek için mevcut imkanlardan yararlanın.
-Yangın kapalı alandaysa yayılmasını önlemek için kapı ve pencereleri kapatın.
-Alevler çoğalmışsa ve binadan çıkış olanaksızsa, yatak altlarına, dolaplara saklanmayın, pencereden dışarıdakilerle iletişim kurmaya çalışın.
-Dumandan boğulmamak için yardım gelene kadar eğilerek ve sürünerek hareket edin, ağzınızı ve burnunuzu ıslak bez ya da mendille kapatarak nefes alın.
-Duman ve yanık kokusu başka odadan geliyorsa kapıları açmayın, kapıya dokunmayın.
-Kıyafetiniz alev almışsa koşmadan durup yere yatarak yuvarlanın.

Reklam
Reklam

“Depremde, toprak altındaki hatlardan gelecek tehlikelere dikkat” -Deprem anında binadaysanız, sabitlenmemiş dolap, raf, pencere gibi eşyalardan uzak durmalısınız. Varsa sağlam sandalyelerle desteklenmiş masa altına veya dolgun ve hacimli koltuk, kanepe, içi dolu sandık gibi eşya yanına çömelerek hayat üçgeni oluşturmalısınız.
-Başınızı ellerinizin arasına alarak veya koruyucu (yastık, kitap vb) malzemeyle koruyarak, sarsıntı geçene kadar bu pozisyonda beklemelisiniz.
-Merdivenlere ya da çıkışlara doğru koşmamalı, balkona çıkmamalı, asansörü kullanmamalısınız.
-Kibrit, çakmak yakmamalı, elektrik düğmelerine dokunmamalısınız.
-Tekerlekli sandalyedeyseniz, tekerlekleri kilitleyerek baş ve boynunuzu korumaya almalısınız.
-Deprem sırasında açık alandaysanız, enerji hatları ve direkler, ağaçlar ve duvar diplerinden uzaklaşmalısınız.
-Açık arazide çömelerek etraftan gelen tehlikelere karşı hazırlıklı olmalısınız.
-Toprak altındaki kanalizasyon, elektrik ve gaz hatlarından gelecek tehlikelere karşı dikkatli olmalı, deniz kıyısından uzaklaşmalısınız.
-Sarsıntı sırasında araçla karayolunda seyir halindeyseniz:
-Bulunduğunuz yer güvenliyse, yolu kapatmadan sağa yanaşıp durmalısınız. Kontak anahtarını yerinde bırakıp, pencereler kapalı halde araçta beklemelisiniz.
-Meskun mahallerde ya da güvenli yerde değilse (enerji hatları yanında, köprü üstünde vb) aracınızı durdurmalı, kontak anahtarını üzerinde bırakarak terk etmelisiniz.
-Sarsıntı sırasında tüneldeyseniz ve çıkışa yakın değilseniz ya da kapalı otoparktaysanız, aracınızı durdurup inmeli, yanına yan yatarak ayaklarınızı karnınıza çekmeli, ellerinizle baş ve boynunuzu korumalısınız.

Reklam
Reklam

AA