Doğu Akdeniz'in deprem tarihi

HATAY (İHA) - Türkiye'nin deprem tarihini araştıran Türk ve Japon bilim adamları, Hatay'da 1822 ve 1872 yıllarında meydana gelen depremlerde büyük deniz dalgaları olarak adlandırılan tsunamilerin 20 bin insanın ölümüne yol açtığını ortaya çıkardı.

Çalışmalarına 1996 yılında başlayan Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ), ODTÜ, Japon Tohoku Üniversitesi ve Afet İşleri Genel Müdürülüğü'nden bilim adamlarının görev aldığı ekip, Türkiye'nin deprem gerçeği araştırmalarını Hatay'ın Samandağ İlçesi'ne bağlı Çevlik Sahili'nde sürdürüyor.

Reklam
Reklam

Japonya, Ege ve Akdeniz'de incelemelerde bulunan ekipte, ODTÜ'den Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, YTÜ'den Prof. Dr. Şükrü Ersoy, Deprem Araştırma Daire Başkanlığı'ndan Uğur Kıran, Japon Tohoku Üniversitesi'nden Prof. Dr. Koji Minoure ve Prof. Dr. Fumihiko İmumure bulunuyor.

Çevlik Sahili'ndeki zemin etüt çalışmaları hakkında bilgi veren Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, "Çalışmalarımızı çeşitli sahil kasabalarında 1996 yılından beri sürdürüyoruz. İki gündür de Hatay bölgesinde incelemelerde bulunuyoruz. Bugün bir sonuca vardık. Çevlik Sahili'nde denizden 340 metre içeride büyük deniz dalgaları dediğimiz tsunamilerin izlerini bulduk. Bu risk her zaman vardır. 1822 ve 1872 yıllarında oldu şimdi olmayacak diye bir kural yoktur. Tsunamiler 6,5'dan büyük depremlerde ve denizin çekilmesi ile oluşur. Zeminden aldığımız örneklerin Japonya'da yaş tespitinin yapılması ile bu tsunamilerin gerçek yılını da tespit edeceğiz. Depremler coğrafi sınır tanımaz. O yüzden komşu ülkelerde mutlaka bilimsel alanda işbirliği yapılmalıdır. Burada meydana gelebilecek büyük bir deprem nedeniyle oluşacak tsunamiler; Suriye, Lübnan, İsrail sahillerinde de etkili olacaktır. Depremden kesinlikle korkmamalıyız. Hiç deprem olmayacakmış gibi huzurlu, yarın olacakmış gibi de tedbirli olmalıyız" dedi.

Reklam
Reklam

Yalçıner, Yetkin Mühendislik Kanunu'nun da biran önce TBMM'de çıkarılması gerektiğini belirterek, "Mimar ve Mühendisler mezuniyet sonrası deplomalarını hemen almamalılar. Yeni mezun bir mühendis bir gökdelenin inşaatına imza atabiliyor. Bunun için bir deneyim süresi konulmalı. Biz bunu Gölcük depremi öncesi de söyledik fakat yasa TBMM'de kaldı. Biz tüm mühendislerimize güveniyoruz fakat, depremlerde başarılı olmak istiyorsak bu kanunun bir an önce çıkması şart" diye konuştu.
Prof. Dr. Şükrü Ersoy da Hatay bölgesinde bir fırtına öncesi sessizlik yaşandığını belirterek, "Türkiye'nin tabanının en yaşlı kayaçları burada. Bu jeolojik açıdan çok önemli. Hatay'ın bu kadar güzel olması depremselliğinden. Yaşadığımız bölgeyi iyi tanımamız gerekiyor. Hatay'da 132 yıldır büyük deprem meydana gelmedi. Bölge şimdilik sakin görünüyor fakat bu fırtına öncesi sessizlik olabilir. Onun için büyük inşaatlar yapılırken, tsunami ve deprem riski göz önünde bulundurularak yapılmalı" şeklinde konuştu.

Koji İmumure'de, bölgenin tsunamilerden de etkilendiğini tespit ettiklerini belirterek şunları söyledi:

Reklam
Reklam

"Bu bölgenin doğal afetler ve tsunamilerden etkilendiğini son bin yılda da büyük can ve mal kayıplarına neden olduğunu öğrendik. Deprem bir dünya gerçeği, bundan sonra can kayıplarının az olması için yapılan çalışmalar ışığında gerekli tedbirlerin alınması, uluslararası işbirliğinin yapılması gerekiyor"

Ekibin, Adana'nın Karataş Sahili'nde de zemin çalışmalarında bulunacağı belirtildi.