Doğu Türkistan'da Kurtlar Vadisi Soruluyor

Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi ve Ayasofa Müzesi Başkanı Doç. Dr. Haluk Dursun,...

Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi ve Ayasofa Müzesi Başkanı Doç. Dr. Haluk Dursun, Doğu Türkistan'da kendisine en çok sorulan sorunun Kurtlar Vadisi filmi ile ilgili gelişmeler olduğunu söyledi.

26 Haziran Atatürk Kültür Sarayı'nda düzenlenen "Osmanlı Kültür Coğrafyası" konulu konferansa Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi ve Ayasofya Müzesi Başkanı Doç. Dr. Haluk Dursun, Tarihçi -Yazar, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi Doç Dr. Erhan Afyoncu konuşmacı olarak katıldı. Doç Dr. Haluk Dursun, Osmanlı kültürünün yabancı ülkelerdeki izlerini ortaya koyarak fotoğraflar eşliğinde sunum yaptı. Osmanlı kültür coğrafyasını görmek için 80'in üzerinde ülke gezerek araştırma yaptığını ifade eden Dursun, bu çalışmaları sırasında geçen anıları da aktardı. Doğu Türkistan'da kendisine en çok sorulan sorunun Kurtlar Vadisi filmi ile ilgili gelişmeler olduğunu belirterek, "Bir genç Anadolu Türkçesinde bazı şeyleri anlayamıyoruz. Mesela 'usta ne demek' dedi. Ne ustası dedim? 'Memati Polat'a usta diyor' dediler. Bunun ayrı bir manası var. O coğrafyada böyle bir ilgi. Bu ilginin temelinin ne olduğunu araştırmak sosyologların, sosyal psikoloji uzmanlarının da hepsinin derdi, konusu olması lazım. Ezilmenin vermiş olduğu, zulme uğramış insanın o ıstırabı o film üzerinden kendisini ifadeye bulup bir teselliye yol açmış. Bunu o coğrafyaya gittiğiniz, yaşadığınız zaman fark ediyorsunuz" dedi.

Reklam
Reklam

Tarihçi -Yazar, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi Doç Dr. Erhan Afyoncu ise konferansın sonunda yaptığı konuşmasında Türkiye'nin üstlendiği sorumluluğa dikkat çekti. Afyoncu, "Üsküp'e gittiğimde, 28 Şubat'ın tantanalı günleri. Orda bir Türk dedi ki bana; 'Orda siz bir birinize girdikçe, birbirinizle mücadele ettiğiniz sürece bizi burada kim koruyacak, biz ne yapacağız?' Yani Türkiye'nin sorumluluğu yalnızca kendisine değil, Rodos'ta yaşayan Türk ile Bosna'da yaşana Boşnak'a. Mesela Kosova Savaşı'nın 600. yıl dönümünü Sırplar andılar ve ardından oradaki Müslümanlara saldırdılar. Lemont o zaman başlık attı, 'Sırplar Kosova'nın intikamını alıyor' diye. Bu sorumluluğu Türkiye'nin çok büyük. Burada İmparatorluk coğrafyasını hazmedebilmekte kolay değil. Bir kere kafamızdan birçok şey çıkmış, unutmuşuz. Yavaş yavaş o bölgelerdeki insanları hatırlıyoruz. Hiç ummadığınız yerde karşınıza binlerce Türk çıkıyor. Rodos'ta 3 bin civarında Türk yaşıyor. Türkiye, Ermeni meselesinden dolayı çember altına alınırken, ben şunu söyledim: 200 yıl önce Avrupa'nın hangi başkentinde Müslüman yaşıyordu. Paris'te, Viyana'da Müslüman yoktu. İstanbul'da olsun, Tokat'ta olsun Ermeni'si, Yahudi'si bir arada yaşıyordu. Bize basit bir şey gibi geliyor ama basit değil. Bu ileri insanlık anlayışıdır. Bugün bile bakın İstanbul'da 95 Ortodoks kilisesi var ibadete açık. Bu 195 olsa ben daha çok gurur duyarım. Atina'da 1 tane cami ibadete açık değil. Sofya'da ise zar zor bir cami ibadete açılabiliyor" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Konferansın ardından Vali Şerif Yılmaz ve Tokat Belediye Başkanı Adnan Çiçek, günün anısına konuşmacılara plaket takdim etti.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: