Doğum Gününde Eşine Böbreğini Verdi

Bursa'nın İnegöl ilçesinde, karın ağrısı şikayeti ile gittiği hastanede böbrek hastası olduğunu öğrenince tam anlamıyla yıkılan adam, 23 yıllık hayat arkadaşının doğum gününde verdiği böbrekle hayata tutundu. 7 yıldır diyaliz makinesine girmek zorunda kalan Celal Metin, başarılı geçen ameliyat sonrası normal hayata dönmenin mutluluğunu yaşarken, eşine sonsuz teşekkürlerini iletti. Vefalı eş Binnur Metin ise, mutluluğunu tarif edecek kelime bulmakta zorlandı.

Mahmudiye Mahallesi'nde ikamet eden Metin ailesinin bundan 7 yıl önce başlayan hastalıkla mücadelesi, vefalı eşin bağışladığı böbrek sayesinde mutlu sonla noktalandı. İnegöl mobilyasının usta isimlerinden Bağ-Kur emeklisi 48 yaşındaki Celal Metin, 2005 yılında ani karın ağrısı şikayeti ile İnegöl Devlet Hastanesi'ne gittiğini, görevli doktorun yüzüne bile bakmadan reçeteye yazdığı ilacı bir hafta boyunca kullanması gerektiğini söylediğini, ilaçları kullanmasına rağmen ağrıları yüzünden yatalak hale düştüğünü söyledi.

Metin, “İlaçları kullandıktan sonra gitgide kötüleşmeye başladım. Bir hafta ilaçları kullandıktan sonra yeniden aynı doktora gittim, ancak izinde olduğu için görüşemedim. Üç gün daha ilaçları kullanmaya devam ettikten sonra başka bir doktora gittim. Yapılan tahlil ve tetkiklerin ardından kullandığım bu ilaçların böbreklerime zarar verdiğini ve ikisinin birden tükendiğini, bir an önce diyalize girmem gerektiğini söyledi. Aile olarak tam anlamıyla yıkıldık. Doktoru mahkemeye ver dediler. Ama ben 6 ay hastanelerden çıkamadım. Verseydim de, bana İnegöl'ü de verse bir şey fark etmezdi. Hayatımın akışını değiştirdi. Davranışını bugün hala unutmuyorum. Böbreklerimin bittiğini ve diyalize girmem gerektiğini söylediler. Daha sonra Bursa'ya gittim. Diyalize hiç girmeden ağabeyim böbreğini vermek istedi. Nakil yapalım dediler. Tahlillerim 4 ay sürdü. Gittik, geldik. 4 ay tahlil için İnegöl'de Bursa'ya gittik. Tahlilleri bitiremediğimiz için vazgeçtik. Bu günden bu yana tam 7 yıldır diyalize giriyordum. Eşim 6 yıldır bana tahlil yaptıralım diye ısrar ediyordu. Artık diyaliz beni bozmaya başlamıştı. Son zamanlarım diye düşündüm. Eşimin teklifini kabul ettim. Şu an turp gibiyim. Allah herkesi kurtarsın. Doğum günümde böbreğini vererek yeni bir hayat sunan eşime, ameliyatımı gerçekleştiren Memorial Hastanesi Genel Cerrahi ve Organ Nakli Bölüm Başkanı Prof. Dr. Münci Kalayoğlu’na, Doç. Dr. Burak Koçak’a ve tüm ekibine teşekkür ediyorum. Allah eşimden bin kere razı olsun” dedi.

DOKU UYUŞMASI ŞART DEĞİL

Nakil için doku uyuşmasının şart olmadığını, Memorial Hastanesinde “Sadece kan uyarsa biz nakil yaparız” denildiğini ifade eden Celal Metin, “Biz de gittik. Kanımız uydu. Sağlık problemi olur mu diye eşimi incelediler. Herhangi bir sağlık sorunu çıkmadı. Size nakil yapacağız dediler ve yaptılar. Şu an hayatın normale döndü” dedi.

7 yıl boyunca eşi Binnur Metin’in çalıştığı diyaliz merkezinde diyalize girdiğini ifade eden Celal Metin, “Şu an hayatımızdan memnunuz. Her şeyimiz dört dörtlük. Sağlık sorunumuz kalmadı. İnşallah bu 6 ayı geçirdikten sonra ben de çalışmaya başlayacağım. 7 yıl boyunca diyalize girdiğim için bir doktor kadar bilgim var. Kendimi nasıl koruyacağımı da biliyorum. Onun için ömür boyu dikkat etmek zorundayız. Ben hasta olduğum için belki inandırıcı gelmez, ama benim bir yakınım, kardeşim olması şart değil, herhangi bir yakınım olsa, ben hiç tereddüt etmeden böbreğimi veririm. Yaşadığım için biliyorum" diye konuştu.

İnegöl’deki özel bir diyaliz merkezinde çalışan iki çocuk annesi Binnur Metin ise, bu hastalığı ve hastaların durumunu iyi bilen bir isim. Bir an bile tereddüt etmeden bağışladığı böbreği ile eşine doğum gününde en büyük iyiliği yapan vefalı eş, “Bu durum bir doktor hatasından kaynaklandı. Şimdi çok mutluyuz. Hastalık kolay bir şey değil. Kendim karar verdim. Kendim karar verdiğim için kimseye sormaya gerek duymadım. Ailemize sadece ameliyata gireceğimizi söyledik. Eşimi diyalize bağlı görmem zor bir şeydi. Kötü bir hastalık. Kendimi hiç iyi hissetmiyordum. Eşim diyalize bağlı olduğu zaman rahatsızlanınca görmeyeyim diye beni dışarıya çıkarıyorlardı. Şu an hiçbir sorunum yok. Hayatıma normal bir şekilde devam ediyorum” diye konuştu.