Prof. Dr. Saffet Dilek, yaptığı açıklamada, doğum kontrol haplarının kanser yaptığı iddiaları başta olmak üzere pek çok konuya değinerek, bu hapları genç yaşlarda olanlara önerdiklerini kesinlikle sigara kullananlara, daha önce inme geçirmiş kişilere önermediklerini belirtti. Prof. Dr. Dilek, tıp kitaplarında yer alan '25-35 yaş gurubunda doğum kontrol hapı kullananlarda meme kanseri riski fazladır' ifadesinin ise günümüzde geçerliliğini korumadığının altını çizdi.
Doğum kontrol haplarının temel olarak östrojen ve progestrojen olarak iki hormondan oluştuğunu ifade eden Dilek, geçmişteki doğum kontrol haplarında östrojenin daha fazla olduğunu, bu nedenle doğum kontrol haplarına ilişkin bilinen yan etkilerin geçmiş dönemlere ait olduğunu vurguladı. Geçmişte 35 yaş üzerindeki kadınlara doğum kontrol haplarının fazla önerilmediğini hatırlatan Dilek, bunun nedeni olarak da, 35 yaş sonrası dönemde damar lezyonlarında ve yaşa bağlı kanser riskinde artış olmasını gösterdi.
Dilek, tıp kitaplarında yer alan '25-35 yaş gurubunda doğum kontrol hapı kullananlarda meme kanseri riski fazladır' ifadesinin günümüzde geçerliliğini korumadığını, genel cerrahların bu bilgiye dayanarak bu yaş grubundaki kadınlara doğum kontrol haplarını kullanmamalarını önerdiklerini de kaydetti. Bugünkü tıp literatüründe doğum kontrol haplarının kısmi riskte çok fazla bir artış sağlamadığının görüldüğünü anlatan Dilek, "Yani rölatif risk dediğimiz toplumda görülen oran 1 ise, bu hapları kullananlarda görülen riskin oranı 1.15'tir" dedi.
Prof. Dr. Dilek, gebeliğe karşı koruyan doğum kontrol haplarının ayrıca adet sancılarını giderici, yoğun adet kanamalarını ve anemiyi engelleyici özellikleri olduğunun da altını çizerek, "Bunun yanında doğum kontrol haplarının kanser önleyici özellikleri de vardır. Doğum hapı kullananlarda rahim kanseri, rahim içi kanseri, yumurtalık kanseri riskinde bir azalma olduğu biliniyor" diye konuştu.
Bu hapları kullanan kadınlarda da safra kesesi taşı oluşumunun sıklığında bir artış gözlemlendiğine vurgu yapan Dilek, bu hapları kullananlarda adet düzensizliği, migren atakları ve mide bulantılarının görülebileceğini, hastaların genelde kilo aldıklarından şikayet ettiklerini ama bu hapların kiloya yüzde 5 oranda etki ettiğini kaydetti. Sigara kullanan kişilere kesinlikle doğum kontrol hapı önermediklerini dile getiren Prof. Dr. Dilek, "Doğum kontrol hapları kanın akışkanlığını azaltıyor. Yani kanın kıvamını artırıyor. Sigaranın da böyle bir etkisi var. İki etki birleşince damar hastalıklarını artırıcı bir özellik ortaya çıkıyor" şeklinde konuştu.
Doğum kontrol haplarının hastanın öyküsü dinlendikten sonra önerilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Saffet Dilek şöyle konuştu:
"İnme geçiren hastalar doğum kontrol hapı kullanmamalıdır. Doğum kontrol hapları, damarda pıhtılaştırmayı artırıyor. Pıhtının beyne gitmesi sonucu beyin damarlarındaki tıkanma felçlere, inme denilen beyin hadiselerine neden oluyor."
Doğum kontrol haplarını kısırlığa neden olduğu iddialarının doğru olmadığını savunan Dilek, gebeliğe karşı korunma yöntemlerinden "spiralin" enfeksiyona bağlı kısırlığa sebep olabileceğini sözlerine ekledi.