Son dönemde elinize ulaşmayan veya hiç satın almadığımız kargolar üzerinden yeni bir dolandırıcılık yöntemi ile karşılaşabilirsiniz. Vatandaşa “Sayın E... K..., icra takibi başlatılması için hukuk ofisine devredilen dosyanıza avukatlık ücreti ve masraflar eklenmemesi için acilen hukuk ofisi ile irtibata geçiniz” şeklinde mesajlar gönderiliyor. Tahmin edeceğiniz üzere böyle bir yasal süreç yok.
Örneğin internetten alışveriş yapıp, kapıda ödemeyi seçtiniz ancak kargoyu almadınız ve geri gitti diyelim. 2 yıl sonra bu gönderi için sizi buluyorlar. Bazen de olmayan bir teslimat konusunda icraya verileceğiniz söyleniyor. 200 lira ödeme yapmanız isteniyor. Dolandırıcılar özellikle herkesin ödeyebileceği bir tutarı belirliyor. Bu mesaj üzerine paniğe kapılan veya uğraşmak istemeyen vatandaş ise parayı gönderiyor. Bu şekilde günde binlerce kişiye mesaj gittiği söyleniyor.
Sadece 100 kişinin bir şekilde kabul edip, para gönderdiğini düşünürsek günde en az 20 bin liralık kazanç söz konusu ki bu rakamın çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor.
Müşteri şikayetlerine konu olan numaraları aradığımızda ise “xxx dosya numaranıza göre 210 lira ödeme yapmanız gerekiyor” bilgisini alıyoruz. “Dava dosyasını gönderin, hangi kargo işlemi olduğu bilgisini verin” şeklinde itirazımıza karşı, “Arkadaşlarımız sizi arayacak” cevabını alıyoruz. Tabii ki arayan soran yok.
Yenişafak'ın haberine göre, özellikle İstanbul ve İzmir alan kodlu sabit numaralar, avukatlık bürosunun iletişim bilgisi olarak veriliyor. Sorunun asıl nedeni ise bilgi güvenliği olarak gösteriliyor. Tüketici Konfederasyonu Başkanı Aydın Ağaoğlu, kendisinin talep ve onayı olmadan gönderilen kargoyu teslim almayan kişinin hukuki veya cezai sorumluluğunun bulunmadığını ve vatandaşın, arayıp para talep eden dolandırıcılara kesinlikle itibar etmemesi gerektiğini söyledi. Ağaoğlu, “Dolandırıcılar bu yolla tüketiciyi korkutup para talep ediyor. Bu yüzden teslim alınmayan kargonun sorumluluğu tüketiciye ait değildir ve bu kişiden para talep edilemez. Ayrıca, bu durumla ilgili borç icraya verildiyse e-devlette sistemde gözüküyor. Bu kişileri de savcılığa başvurup şikayet etmeliler” dedi.
Tüketicinin hukuki süreci iyi bilmediği ve danışmanlık ücretini fazla bulduğu için paniğe kapılıp, istenen paraları sahtekarlara ödediğini belirten Ağaoğlu, şunları kaydetti:
"Beklemediğiniz kargoyu teslim almayın. Gerçekten bir kargo varsa ve teslim alınacaksa mutlaka önce paket açıp kontrol edilmeli ve duruma göre kargo görevlisine iade edilmeli.”
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin ise, şikayetlerin yıllardır kendilerine geldiğini ve halkı bilinçlendirmeye çalıştıklarını belirtti. Mahmut Şahin, “Maalesef Türkiye’de hakkını arayan sayısı yüzde 10’u geçmez. Bu azınlık da süreçle uğraşmak istemiyor ve vazgeçiyor. Vatandaş borcunun olmadığını ispatlarken zamanı ve parası gidebiliyor. Dolandırıcılar da bunu bildikleri için bu zaaftan faydalanıp para kazanıyorlar” ifadelerini kullandı.
Şahin, bilgi güvenliği sorununun, böyle dolandırıcılıklara davetiye çıkardığını belirterek şunları söyledi: “Dolandırıcılar, bizim bilgilerimize kolaylıkla ulaşabiliyor. Çünkü kişisel bilgilerimiz, telefon numaralarımız firmalar, şirketler tarafından başka kişilere, firmalara satılıyor. Belli para karşılığında gerçekleşen bu ticaret vatandaşın güvenliğini de tehdit ediyor. Bunun mücadelesini yıllarca verdik ama önüne geçemedik. Bu konuda hukuk tarafında bir çözüm bulunmuyor.”