Geçen yıl aralık ayında 18 liranın üzerine çıkarak tüm zamanların rekorunu kıran dolar/TL kuru 21 Aralık akşamı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kur Korumalı Mevduat” (KKM) sistemini duyurmasıyla düşüşe geçerek uzun bir süre neredeyse sabit kalarak 14 lira seviyelerinden işlem gördü. Bu süreçte dolar kurunun 14 lira seviyelerinde dar bantta seyretmesi bekleniyordu.
Ancak en düşük 10,15 lira seviyesini gören kur, tüm dünyada artan enflasyonist baskı, ABD Merkez Bankasının faiz artışlarına hazırlanması ve son olarak Rusya-Ukrayna savaşının ciddi anlamda jeopolitik bir risk unsuru olarak öne çıkması nedeniyle yeniden yükselişe geçerek 15 lira sınırına yaklaştı.
Bu kapsamda TL'nin değer kaybını önlemek ve spekülatif kur ataklarını engellemek için başlatılan KKM hesaplarında 3 aylık ilk vade, 9 gün sonra bitiyor.
Türkiye Gazetesi’nde yer alan haberde KKM’de en yüksek getirinin yüzde 41’e ulaştığı belirtildi. Kur Korumalı Mevduat uygulaması devreye alındıktan bu yana dolarda en düşük günlük kapanış, 24 Aralık'ta, 10,65 TL'den gerçekleşti. Bu tarihte ve bu kurdan KKM hesaplarına geçiş yapan bir tasarruf sahibi için, haftaya vade sonunda 15 TL dolar kurundan hesaplanacak olursa 4,35 TL'lik bir kur farkı ortaya çıkıyor. Bu 4,35 TL'lik bu kur farkı da, üç ayda yaklaşık olarak yüzde 41'lik getiriye denk geliyor. Bu getiri, KKM hesaplarındaki en yüksek getiri olarak öne çıkıyor.
Bu finansal ürünün hazineye maliyeti anlamında ortalama bir hesap yapılacak olunursa, KKM hesaplarının toplam tutarı, mart başı itibarıyla 540 milyar TL'ye ulaşmış durumda. Bu süreçte ortalama dolar kuru da (son üç ayda en düşük ve tahminî en yüksek kapanış rakamları itibarıyla) 10,65+15,00:2=12,82 TL olarak ortaya çıkıyor. Dolarda 12,82'den 15 TL'ye kadar oluşan fark, yüzde 17'lik bir yükselişe (yani KKM getirisine) denk geliyor. 540 milyar liralık toplam KKM hesaplarına hazineden ödenecek (kur farkı kaynaklı yüzde 17'lik) getiri de, toplamda 91,8 milyar TL'ye kadar ulaştı.