Down sendromluların fazlası var eksiği yok

Özel Gaziantep Anka Hastanesinden Uzman Klinik Psikolog Sümeyra Çelik, 21 Mart Down Sendromu Farkındalık Günü dolayısıyla açıklamalarda bulundu.

Özel Gaziantep Anka Hastanesinden Uzman Klinik Psikolog Sümeyra Çelik, 21 Mart Down Sendromu Farkındalık Günü dolayısıyla açıklamalarda bulundu. Down sendromunun bir hastalık değil, genetik farklılık olduğuna dikkat çeken Çelik, erken teşhis ve aile desteğinin down sendromlu çocuğun toplumla bütünleşebilmesi açısından önemli olduğunu dile getirdi.
Down sendromunun genetik düzensizlik sonucu, kişinin 21. kromozom çiftinde fazladan bir kromozom bulunması ile ortaya çıkan genetik bir farklılık olduğunu söyleyen Çelik, bu durumun vücutta yapısal, fonksiyonel değişikliklere ve aynı zamanda algılama, öğrenme problemine neden olduğunu ifade etti.
Uzman Psikolog Çelik, “Down Sendromu, bireyin vücudunda normalde olması gereken 46 kromozom yerine 47 kromozom bulunması ile oluşan bir genetik farklılıktır. Down sendromlu olan kişilerde bazı fiziksel ve zihinsel farklılıklar vardır. Dış görünüş olarak genellikle birbirlerine benzerler. Çekik ve küçük gözler, basık burun, kalın ense, kısa parmaklar, yuvarlak yüz yapısı gibi fiziksel özelliklerin birkaçı ya da hepsi görülebilir. Zihinsel gelişimleri de genellikle yaşıtlarından daha yavaştır. Down sendromlu bireylerde çoğunlukla zeka ve gelişim geriliği görülmektedir. Bu nedenle çok basit gibi görünen birçok şeyi öğrenmeleri çok zaman alabilir, özel eğitim ve birebir ilgi ve desteğe ihtiyaç duyarlar. Down sendromlu çocukların birbirine benzeyen birçok yönü olduğu gibi birbirinden farklı yönleri de oldukça fazladır. Tıpkı diğer çocuklar gibi down sendromlu çocukların da gelişimi, kapasitesi, yeteneği ve kişiliği farklılık gösterir. Önemli olan bunların farkında olmak ve çocuğun yapabileceklerini maksimuma çıkararak gereken desteği vermektir" dedi.
Down sendromunun tedavisi mümkün mü
Down sendromunun ömür boyu sürdüğünü ve herhangi bir tıbbi müdahale ile tedavisinin mümkün olmadığını belirten Çelik, “Tedavi sadece mevcut durumun kötüye gitmesini önlemek amacıyla yapılabilir. Ailenin bu durumu kabullenmesi, başka çocuklarla kıyaslamaması ve tedavi ekibi ile iş birliği içinde olması mevcut durumu kolaylaştırıcı etkiye sahiptir. Down sendromlu çocuklarda çok sık enfeksiyon, göz ve kulak rahatsızlıkları görülür, bu rahatsızlıklara yönelik tedavi ya da kas kullanımını kısıtlayıcı durumlar varsa bunları iyileştirici tedaviler uygulanabilir. Yani eşlik eden hastalıklar varsa bunların tedavisi ile çocuğun hayat kalitesi yükseltilebilir. Bunun dışında çok erken dönemlerden itibaren özel eğitim, dil ve konuşma terapisi, fizyoterapi ile kas gelişimini destekleme ve ailenin psikolojik destek alması çocuğun gelişimi açısından önemlidir. Ayrıca down sendromlu çocukların metabolizmaları diğer çocuklardan daha yavaş çalıştığı için kilo almaya daha uygun bir yapıları vardır. Bu nedenle doğumdan itibaren bu çocuklara yönelik dengeli ve yeterli beslenme programı oluşturulmalıdır" diye konuştu.
Uzman Psikolog Sümeyra Çelik, down sendromlu çocukları eksik değil farklı olarak görmenin, onları toplumdan ve akranlarından soyutlamadan yapabileceklerine odaklanarak büyütmenin hem aile hem de çocuk açısından önemli ve gerekli olduğunu vurguladı.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz