Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Halkla İlişkiler Topluluğunun organize ettiği etkinlikte "Bilgi Çağı ve Biz" ve "Hitabet" başlıklı iki seminer verdi.
Troia Kültür Merkezi'nde düzenlenen programın açılış konuşmasını Halkla İlişkiler Topluluğu Akademik Danışmanı Gökhan Bayram yaptı. Etkinliği ÇOMÜ akademik ve idari personelinin yanı sıra çok sayıda öğrenci izledi. İlk seminer olan 'Bilgi Çağı ve Biz'de, bilim zihniyeti ve araştırma ruhunun bilgi çağını yakalamada iki temel öğe olduğunu söyleyen Namık Kemal Zeybek, "Bilgi çağını özümsemiş tüm toplumlar, öncelikle kendi kültürüyle barışık toplumlardır. O yüzden hep Ahmet Yesevi, Yunus Emre, Farabi gibi isimleri anarım. İslam uygarlığı çok büyük bir uygarlıktı ve bu uygarlık Avrupa'nın uyanmasına vesile oldu. Avrupa, İslam medeniyetinin etkisiyle bilimselliğe yöneldi. Orada din bilimsel düşünceye engeldi ve Avrupa bu engeli kaldırdı. Doğuda ise vaktiyle bilimin önünü açan din, dönüştürülerek bilimin önünü keser hale getirildi ve Osmanlı Avrupa'nın sömürgesi oldu. Cumhuriyete ve Atatürk'e, başta bağımsızlığımız olmak üzere çok şey borçluyuz. Fakat bundan sonrası için, nasıl sanayi devrimini yakalayamayanlar sömürge haline geldiyse, bilgi çağını yakalayamayanlar da köle olmaya mahkum olacak" dedi.
"HAFTADA ÜÇ KİTAP BİTİRMEZSEM KENDİMİ GERİ KALMIŞ HİSSEDERİM"
Türkiye'nin, teknolojik ürün kullanımında dünyada ilk sıralarda yer aldığını, buna karşın bilişim teknolojilerini üretime yansıtmakta çok geride olduğunu söyleyen Zeybek, öğrencilere bol bol kitap okumalarını ve kendilerine güvenmelerini öğütledi. Zeybek, "Okumak, sorgulamak ve bilgi çağını yakalayacak farkındalıkta olmamız gerekir. Ben haftada üç kitap bitirmezsem kendimi geri kalmış hissederim. Amiyane akılla değil, bilim aklıyla düşünmemiz lazım. Hayata amiyane akılla bakarsanız; Güneş'i Dünya'nın etrafında dönüyor sanırısınız. Araştırmacı ruh çok önemlidir; ampul de, Nasreddin Hoca'nın göle maya çalması gibi, 'Ya tutarsa' diye deneyerek bulunmuştur" diye konuştu.
"HATİP, TEK KİŞİLİK ORKESTRADIR"
DP lideri Zeybek, ikinci seminerde de öğrencilere hitabetle ilgili bilgiler verdi. "Hitabet; sanat, bilim ve tekniktir" diyen Zeybek, "Önce konuşacağınız konuya iyi hakim olacaksınız ve kendinize güveneceksiniz. Siz kendinize güvenmezseniz, sizi dinleyenler hiç güvenmez. Hatip tek kişilik orkestradır. Bazen gök gürler gibi, bazen fısıltıyla konuşmasını bilmelidir. Sesini iyi kontrol etmeli; bunun yanı sıra ellerini, vücut dilini de iyi kullanabilmelidir. Hitabet illa kitlelere konuşmak için değil; tek kişiyle konuşurken bile işe yarayan bir meziyettir" ifadelerini kullandı.
"MİKROFON TUZAĞINA DÜŞMEYİN"
Birçok kişinin topluluk önünde konuşurken "mikrofon tuzağına" düştüğünü söyleyen Zeybek, "Hitabet sesle olur. Mikrofon makinenin sesidir ve insan sesinin yerini hiçbir şey tutmaz. Birçok kişi kendi sesini mikrofonla duyduğunda daha doyurucu zanneder ve mikrofona çok yaklaşır. Mikrofon tuzağına düşmeyin" dedi.
Seminerlerin sonunda Namık Kemal Zeybek'e günün anısına plaket ve çiçek takdim edilirken; katılımcı öğrencilere de sertifika verildi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz