Dr. Ahmet Burak Toros:

Gastroentoroloji Uzmanı Dr. Ahmet Burak Toros, Ramazan’da doğru ve dengeli beslenme ve yeterli sıvı alımına dikkat etmenin büyük önem taşıdığını bildirdi.

Sahura kalmaya üşenip oruca sadece iftarla devam edenlerin ciddi şekilde sıvı ve tuz kaybı yaşayıp hipoglisemiye bile girebileceğini söyleyen Toros, “Günlük temel sıvı ihtiyacımızın 1-1.5 litre, iftar ve sahurda tuzlu besin alınacağını da varsayarsak orucu idame ettirmek için bu sıvının iftar ve sahurda dengeli olarak alınması gerekli. Hatta sahurda ve iftarda birer litre su içilebilir” dedi.

"İFTAR VE SAHURDA BOL SU İÇİN"

Dr. Ahmet Burak Toros, sahura kalkıldığında bol bol su içmek ve sıvı alımını arttırmanın önemine dikkat çekiyor. Ramazan ayı gibi uzun süre aç kalınan bir dönemde sağlığımızı koruyabilmek adına planlı bir beslenme düzeni oluşturmanın şart olduğunu söyleyen Dr. Ahmet Burak Toros, “Ramazan ayında uygulayacağınız yeterli ve dengeli beslenme programıyla hem mide problemlerinin önüne geçebilir hem de kilo kontrolü sağlayabilirsiniz” diye konuştu.

Vücuttaki sıvı miktarının yüzde 20 azalmasının yaşamsal risk oluşturduğuna dikkat çeken Toros, “Sıvı alımı çok önemli. Bu nedenle de sahurda ve iftarda su alımımızı 1.5- 2 litreye kadar olacak şekilde ayarlamamız gerekiyor" şeklinde konuştu.

"SAHURDA TATLI YOK"

Ramazan ayı gibi uzun süre aç kalınan bir dönemde sağlığımızı koruyabilmek adına planlı bir beslenme düzeni oluşturmanın şart olduğuna dikkat çeken Toros, bu tempoya girmeden önce mide sağlığından emin olunması gerektiğine vurgu yaptı.

İftar sahurda günün geri kalanında yemek yenmeyeceğini düşünüp ağır yemekler yememek gerektiğini söyleyen Ahmet Burak Toros “Önden biraz çorba içtikten sonra hafif bir ana yeme, ufak bir kase salata ve birkaç dilim tahıllı ekmek yenebilir. İftarda bir porsiyon tatlı yenebilir ama sahurda tatlıya yer yok. Yemeğe yüklenmek büyük hata olur. Ayrıca gün içinde aşırı terlemeye ve sıvı kaybına sebep verecek aktivitelerden uzak durmak ve uzun süre güneş altında kalmamak gerekir. İftar ve sahura uyup hafif öğünler yenildiğinde Ramazan’da bir kilo vermek de mümkün” ifadelerini kullandı.

Toros, reflü, ülser, gastrit, ülser başlangıcı ya da erozyon denilen aşınmalara sahip olan hastaların mutlaka hekim kontrolü altında oruç tutmaları gerektiğini, tedavileri devam ediyorsa iftar ve sahurda mide ilaçlarının kullanılmasının önemli olduğunu söyledi.

Toros, aksi takdirde şişkinlik, hazımsızlık, karın ağrıları, bulantı ve kusmaların eşlik ettiği sağlık problemlerinin ortaya çıkacağının altını çizdi.

Endoskopinin tanı koymada en etkili araç olduğunu sözlerine ekleyen Toros, muayene sonrası gerek ilaçla gerekse uygun bir diyetle mide problemlerinin önüne geçilebileceğini ifade etti.

Ahmet Burak Toros’a göre sahurda ya da iftarda mideye aşırı yüklenmeden yeterli ve yavaş yemek yemek büyük önem taşıdığını sözlerine ekledi.