Uykuda nefes durması anlamına gelen 'uyku apne sendromu'nun toplumda yaygın bir şekilde görüldüğünü belirten uzmanlar, uyku apnesi sorunu olan kişilerin trafik kazası yapma risklerinin, olmayanlara göre 7 ila 8 kat daha yüksek olduğuna dikkat çekti.
Özel Hayat Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Mevlüt Okumuş, uyku apnesinin, uyku sırasında horlama, solunumun uyku esnasında 10 saniyeden fazla durması ve gündüz aşırı uyku eğilimi ile kendini gösteren bir hastalık sendromu olduğunu söyledi.
"Kişi saatte 5 seferden fazla apne geçiriyorsa, bu olay tıkayıcı uyku apnesi olarak değerlendirilebilir “ diyen Dr. Okumuş, horlama, huzursuz uyuma, sabah dinlenemeden kalkma ve sabah görülen baş ağrılarının uyku apne sendromunun tipik bulguları olduğunu kaydetti.
Okumuş şöyle devam etti: "Hastalar gece rahat uyuyamadıkları için gündüz uyuklama hali ve uyuma isteği, dikkat dağınıklığı, çarpıntı ve hipertansiyon gibi dolaşım sistemi şikayetleri, sinirlilik, cinsel yetersizlik ve isteksizlik gibi yakınmalar da sıklıkla görülmektedir. Özellikle gündüz uyuma isteği hastanın sosyal yaşantısını etkilemekte ve otomobil kullanırken uykuya dalma tehlikeli sonuçlara neden olabiliyor. Uyku bozukluğu sadece hastayı değil aynı zamanda yatağını paylaştığı eşini de rahatsız etmekte ve boşanma gibi sosyal sonuçlar doğurabilmektedir."
"APNE HASTALARI DAHA ÇOK TRAFİK KAZASI YAPIYOR"
Uyku sorunu olan kişilerde trafik kazası yapma riskinin daha fazla olduğunu belirten Dr. Okumuş, bu hastalardan bazılarının kırmızı ışıkta durdukları zaman uyuyacak kadar ağır uyku apnesi problemi yaşadığını söyledi.
Okumuş, "Bu kişiler dikkatsizlik ve dalgınlık sonucunda trafik kazalarına neden olabilmektedir. Apne hastalarının, olmayanlara oranla trafik kazası yapma riskleri 7 ila 8 kat daha yüksektir. Özellikle ülkemizde, ölümlü trafik kazaları, gelişmiş ülkelere göre oldukça yüksektir. Ne yazık ki apne sorunu olmadığı halde, apneli kişilerin yol açtığı trafik kazalarında hayatlarını kaybeden insanlar vardır." diye konuştu.
KBB Uzmanı Dr. Mevlüt Okumuş, uyku apnesi olan insanların tedavi edilebilmesi için uyku laboratuvarının çok önemli olduğunu dile getirdi.
Bu laboratuvarda kişilerin uykularında kontrol edildiklerini, kesin teşhis konulduktan sonra da tedavilerinin yapıldığını bildiren Dr. Okumuş, “Uyku problemi yaşayan kişiler mutlaka bir uyku laboratuvarına gelerek uyku testi yaptırmalı, çıkan sonuca göre de tedavisini ihmal etmemelidir.” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz