Bir köy… Birkaç evden oluşan, nüfusu 3 haneli rakamları ya hiç bulmayan ya da kıl payı bu rakamı yakalayan bir balıkçı köyü… Seçilmiş bir insan ve onun daimi düşmanı acımasız bir ejderha… Evet öyle tahmin ediyorum ki ejderha kısmına kadar olan kısım, hemen her oyunda gördüğünüz duyduğunuz şeyler. Dragon’s Dogma’nın farklılaşmaya başladığı yer ise işte tam o ejderhanın oyuna dahil olduğu nokta.
Hikayemiz küçük bir balıkçı köyünde yaşıyor. Ana kahramanımız, hayatını balıkçılıkla ve tarımla kazanan sıradan bir köylü. En azından o kendisini öyle zannediyor. Ancak bir gün köye acımasız bir ejderha geliyor. Onun seçilmiş kişi olduğunu söylüyor. Kahramanımız tam bu habere sevinsin mi üzülsün mü bilemezken, ejderha o an da kahramanımızın kalbini yerinden sökerek onu öldürüyor ve kendi neslini kurtardığını düşünerek oradan ayrılıyor.
Ancak asıl hikaye bundan sonra başlıyor. Kahramanımız seçilmiş kişi olmanın kudreti ve bazı üstün yetenekli, doğa üstü güçlere sahip kişilerin de yardımıyla yeniden hayata dönüyor ve ejderhayı bulup öldürmeye yemin ediyor. İşte bu andan sonra kendimizi büyük bir maceranın içinde buluyoruz.
[
**Resimler görmek için tıklayın
**](http://www.scroll.com.tr/84673/dragons-dogma-incelemesi/)