HAKKARİ (İHA) - Demokratik Toplum Partisi (DTP) Hakkari İl Teşkilatı, "gözaltı, tutuklama ve baskıları protesto etmek" amacıyla 2 günlük açlık grevi başlattı.
Belediye Başkanı Dr. Fadıl Bedirhanoğlu'nun da aralarında bulunduğu yaklaşık 50 kişi, Altay Caddesi Belediye İş Hanı'ndaki parti binasında 2 günlük açlık grevine başladı. Partililer, boyunlarına açlık grevini simgeleyen kırmızı kurdeleler taktı. Basın mensuplarına açıklamada bulunan DTP Merkez İlçe Başkanı Fahri Kurt, "devletin ve AK Parti hükümetinin seçim sonuçlarına tahammülsüzlüğü sonucu partilerine yönelik baskı ve tutuklamalara karşı" geçen hafta Diyarbakır'da düzenlenen 2 günlük açlık grevine 15 bin kişinin destek verdiğini belirtti.
Kurt, "Tutuklanan arkadaşlarımızın şahsında Kürt halkının iradesinin yargılandığını değerlendiriyoruz. Bu zulüm ve baskılara karşı Hakkari merkezinde ilçeleriyle beraber yaklaşık 300 kişiyle 2 günlük açlık grevine başlamış bulunmaktayız. Biz burada devlet yetkililerine çağrıda bulunuyoruz. Bir an önce bu halkın istemlerine kulak verip bu baskı ve tutuklamalardan vazgeçilerek arkadaşlarımızın serbest bırakılmalarını istiyoruz. Onlar serbest bırakılıncaya kadar DTP olarak demokratik etkinliklerimizi devam ettireceğimizi belirtiyoruz" dedi.
"DEVLETİN İÇİNE GİRDİĞİ BU TUTUM, TÜRKİYE HALKLARININ YARARINA DEĞİLDİR"
Hakkari Belediye Başkanı Dr. Fadıl Bedirhanoğlu ise uygulamaların partilerine karşı legal politikanın önünü tıkanmaya yönelik bir çaba olduğunu düşündüklerini belirtti. Yapılanların çok tehlikeli bir girişim ve tehlikeli bir plan olduğunu ifade eden Bedirhanoğlu, bu planı protesto etmek ve buna karşı demokratik tepkilerini göstermek için partinin böyle bir karar aldığını söyledi. Bedirhanoğlu, "Arkadaşlarımız serbest bırakılıncaya kadar demokratik tepkilerimiz devam edecektir. Çünkü devletin başlattığı
bu gidişatın Türkiye toplumlarına ve halklarına zarardan başka bir şey getiremeyeceğini düşünüyoruz. Bu gidişata dur demek için demokratik eylemler yapıyoruz. Bu demokratik eylemler bu gidişatın sonunu getirene kadar, arkadaşlarımızı serbest bırakılana kadar devam edecektir. Tüm kamuoyunu, basını ve bütün dünyayı bu antidemokratik uygulamalara karşı olmaya çağırıyoruz. Devletin içine girdiği bu tutum, Türkiye haklarının yararına değildir. İnsanlara siyaset yolunu tıkamaya yöneliktir" şeklinde konuştu.