Dünya Barış Ve Turizm Konferansı'nın 3'üncüsü Çanakkale'de Yapıldı

Burak GEZEN-Mustafa SUİÇMEZ / ÇANAKKALE, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın himayesinde üç yıl önce Berlin'de, IDI ve Özaltın Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda Gloria Otelleri sahibi Nuri Özaltın Başkanlığında kurulan Uluslar ve Kültürlerarası Diyalog Enstitüsü WULFF'TAN ARINÇ'A HEDİYE KİTAP
Konferans öncesi Almanya 10'uncu Cumhurbaşkanı Christian Wulff, Bülent Arınç ve Özaltın ailesi fotoğraf çektirdi. Wulff, Cumhurbaşkanlığı döneminde yaşadıkları ve istifa sürecini anlattığı 'Zirveden Düşerken' kitabını imzalayarak Arınç'a hediye etti. Törenin açılış konuşmasını yapan IDI Genel Sekreteri Hüseyin Baraner, konferansla ilgili bilgi verdi. Bir sonraki konuşmacı Özaltın da zaferin 100'üncü yılında Çanakkale'de ve ülkede barış çağrısının yoğun bir şekilde vurgulandığını hatırlattı.
WULFF: IRKÇILIĞA DİKKATİ ÇEKTİ
Christian Wulff da konferansta, Kültürlerarası Diyolog, Barış ve Turizmin Rolü konulu konuşma yaptı. Çanakkale'de olmakta dolayı çok mutlu olduğunu ve Çanakkale'nin barış kenti olduğunu söyleyen Wulff, "Truva Savaşı ve Çanakkale Savaşları'ndan sonra bugün Çanakkale barış için mücadele eden bir şehir. Halklar ve insanlar arasında barışı tesis edecek olan şehir" dedi. Wulff, konuşması şöyle sürdürdü:
"Bizim dünyamızda birçok azınlık grupları için gittikçe artan sorunlar var. Irkçılık var. Antisemitizm var. İslam'a karşı nefret var. Hıristiyanlara karşı olaylar var. Bizim çok daha fazla insani düzeyde, toplantılara ihtiyacımız var. Karşılıklı saygı da gerekiyor. Bütün bunları yaparken de insanların kendi kimliğini koruması, kendi kimliğini başkasına dayatması, herhalde halen sorun yaratan bir konudur. Köprü inşaatı yapanlar ise biliyor ki köprülerin sağlam olması için temellerin sağlam olması gerekir. Bilinçli bir Türkiye ve Almanya, bilinçli bir Avrupa tabi ki köprüleri ve taşıyan köprüleri inşa edebilir. Batı ve Doğu arasında yani Avrupa ve Asya arasında ve farklı kökenli insanlar arasında eğer gelecek için hedefleri aynıysa bütün bunların olması için gerçekten diğer kültürlere ilgi göstermemiz gerekir. Bunu yapabilmek için diğerini anlamamız ve dünyayı onun perspektifinden görmemiz gerekir. Senede birkaç kez Türkiye'ye geliyorum. Her defasında Türkiye'nin ne kadar hızlı geliştiğine tanık oluyorum. Her iki ülkenin ortak olarak barışa doğru gitmemiz için çalışmamız gerekir."
WULFF: "BİZİ HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATMAYIN"
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın konuşmasını merakla dinlemek istediğini de belirten Wulff, "Biz sizinle birlikte; Tayyip Erdoğan Bey'le, Abdullah Gül Bey'le Türk siyasetinin temsilcileriyle birlikte biz gerçekten dostluk kurmak istiyoruz. Ben de Almanya'da Türkiye'yi seven biri olarak biliniyorum. Bizi hayal kırıklığına uğratmayın. İşimi kolaylaştırın. Ve insanlar öyle desin. 'İyi ki o zamanda Türklerin Avrupa için bir kazanım olduğunu söyledim' desin. Size büyük başarılar diliyoruz. Türk halkına başarılar diliyoruz. Aynı zamanda dünya barışına da katkı da bulunacağınızdan eminiz" dedi.
ARINÇ, ALMANYA'NIN ÖNEMİNİ VURGULADI
Dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşanan farklı inanç gruplarının yaşadıklarından bahseden Arınç, konferansı önemsediğini vurguladı. Çanakkale'nin birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını belirten Arınç, kentin birçok savaşa tanık olmasına rağmen farklı kültürlerin birlikte yaşamını sürdürdüğü kadim şehirlerden bir olduğunu vurguladı. Genel seçimin çok yaklaştığını, seçim çalışmaları kapsamında ülke gezilerinin aralıksız sürdüğünü belirten Arınç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ama bizim için seçim ne kadar önemliyse, yeni bir iktidar umudu ne kadar önemliyse, başta ekselansları Christian Wulff'un davetli olarak katıldığı bu toplantıda o kadar önemli. Biraz önce ekselanslarının konuşması fevkalade güzel, fevkalade olumluydu. Elbette, birkaç hafta önce ziyaret ettiğim Almanya'da bazı toplantılara katılmıştım. Bu vesileyle gördüm ki Almanya'daki yurttaşlarımızdan seçmen olarak oy kullanacak 1 milyon 400 bin kişi var. Bu çok yüksek bir rakam. Tüm Avrupa'da 3 milyon diyelim, Türkiye vatandaşı seçimde oy kullanabilecek insan var. En azından Almanya açısından Türkiye'nin ne kadar önemli olduğu Türkiye açısından Almanya'nın ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Bu yakınlığımız sadece 1960'lardan sonra Türkiye'den giden işçi göçüne de bağlı değil. Sayın Cumhurbaşkanı biz tarihten bu yana savaş alanlarında da diplomaside de bilim adamlarının Türkiye'ye gelip, üniversitelerimizi kurmasından, bilim ve teknolojideki Alman gücünün Türkiye'ye yansımasına kadar birbirimizle yakınlaşmış, dost olmuş iki ülkeyiz. Şüphesiz pek çok ülkeden gelen dostlarımız var. Ama Almanya dominant bir ülkedir bizim için. Sizin gibi Cumhurbaşkanlarının Türkiye'nin önemini bilen, Türk vatandaşlarının Almanya için önemini kabul eden ve 'İslamiyet'te Almanya'nın bir parçasıdır' sözüyle diyalogun, barışın ve farklı inanç gruplarının bir arada yaşamasının barışa giden yol olduğunu söylemeniz sizi elbette yükseltmiştir, bir değer kazandırmıştır" dedi.
WULFF İÇİN ÖVGÜ DOLU SÖZLER
Kitabını hediye eden Wulff'a övgü dolu sözler söyleyen Arınç, "Kitabınız çok önemli. Türkçe baskısını bana hediye ettiniz. Teşekkür ediyorum. Ama siz yine zirvedesiniz. Zirveden düşmediniz. Şu anda Almanya'da çok deneyimli, başarılı bir siyasetçisiniz. Başınıza gelen veya getirilen iş Türkiye'de de pek çok ülkede de siyasetçilerin bir kaderidir. Ama beraat ederek, aklanarak, tekrar eski gücünüzün daha fazlasıyla hem Almanya siyasetinde hem de Türkiye ile ilişkilerin daha da güçlendirilmesinde çok önemli bir rol oynuyorsunuz. Sizin Türkiye'ye gelmeniz, Çanakkale'yi ziyaret etmeniz ve bu toplantıda bir dost olarak konuşma yapmanız bizlere büyük bir onur verdi. Bence bugünkü konferansımız Türkiye'de yapılan toplantıların en önemlisi olmuştur" dedi.
Toplu fotoğraf çekiminin ardından konferans; açık oturum, sunum ve örnek olay incelemeleriyle tamamlandı.