Dünya Gıda Fiyatlarındaki Artış

Konya Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Muhammet Uğur Kaleli, Türkiye'de 2012 yılında buğday üretiminin 19 milyon ton civarında gerçekleştiğini ve ürün kalitesinin arttığını belirterek, "Bu rekolte yıllık ihtiyacımızın üzerindedir" dedi.

Kaleli, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2012 dünya buğday üretiminin geçen yıla göre 34 milyon ton azalarak 664 milyon ton, buğday stoklarının da 17 milyon ton azalarak 180 milyon ton seviyelerinde gerçekleştiğini belirtti.

Bu rakamlara bakıldığında bir kriz durumunun olmadığının görülebileceğini ifade eden Kaleli, "Türkiye'de 2012 yılında buğday üretimi 19 milyon ton civarında gerçekleşmiş ve kalitesi artmıştır. Bu rekolte yıllık ihtiyacımızın üzerindedir" dedi.

Kaleli, mısır üretiminin de yeterli seviyede olacağının öngörüldüğünü vurgulayarak, şunları kaydetti:

"İthal ettiğimiz soya ve yağlı tohumlar gibi ürünlerin küresel fiyatlarındaki dalgalanmalar, ülkemizi de etkilemekle birlikte, özellikle buğdayda bir arz sıkıntısı olmadığından fiyat artışı beklenmemektedir. Yapay bir kriz yaşanmaması için gerekli tedbirlerin önceden alınarak piyasalara güven verilmesi, istikrarın korunması açısından çok önemlidir. 1 milyar insanın aç ve 1 milyarın üzerinde insanın da açlık sınırında yaşadığı dünyada gıda güvenliğinin önemi daha da artmış, gıda adeta bir silah olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bundan sonra 1970'li yıllarda Kissinger'ın dediği gibi gıda tekrar stratejik emtia olarak öne çıkmaktadır."

Geçmiş yıllardaki gıda krizleri ile birçok ülkede huzursuzluklar yaşandığını anlatan Kaleli, bunda en büyük etkenin uluslararası spekülatör ve bankaların gıda fiyatlarını tetiklemesi olduğunu aktardı.

-Dünya tarımsal yatırım bütçesi-

Dünya gıda fiyatları artışında tek nedenin üretimdeki azalış olmadığını, artışın yüzde 20'sinin spekülatif hareketlerden kaynaklandığını ifade eden Kaleli, buna rağmen 2012 yılı fiyatlarının geçen yılın fiyatlarından düşük seyrettiğini belirtti.

Kaleli, spekülatif ortamın bir daha yaşanmaması için önlemlerin alınması gerektiğine dikkati çekerek, "Bunun yanında 2050 yılında 9 milyarı aşacak dünya nüfusunu beslemek için tarımsal yatırımlara ağırlık verilerek, 150 milyar dolar olan yıllık tarımsal yatırım bütçesinin, 200 milyar doların üzerine çıkarılması gereklidir. Bu, dünya barışı için çok önemlidir" diye konuştu.

-"Türkiye, gıda güvenliğinin sigortası olabilir"

Türkiye'nin özellikle son 10 yılda yakaladığı istikrar ve isabetli politikalarla sadece bölgesinin değil dünyanın da önemli bir ülkesi haline geldiğini anlatan Kaleli, şöyle devam etti:

"Günübirlik politikaların yerini artık 10 yıllık, 20 yıllık, hatta 50 yıllık planlar alıyor. Türkiye zor fakat bir o kadar da avantajlı bir coğrafyada bulunuyor. Üç saatlik bir mesafede 9 trilyon dolarlık bir pazar bizleri bekliyor. Türkiye, çevre ülkelerde yaşanan karışıklıklar ve kendi içinde bölücü terörle mücadele etmektedir. Bu mücadele yapılırken gıda güvenliği ihmal edilmemelidir. Tarımsal altyapısı tamamlanmış ve spekülasyonlara kapalı bir pazarı olan Türkiye, bölgesinin de gıda sigortası olabileceği gibi, tarımsal ticaret ile de cari açığını kapatabilir. Büyük ve görkemli bir geçmişi olan Türkiye, kendisinden çok şey bekleyen coğrafyasına karşı bölgesinde bir sorumluluğunun olduğunu deklare etmiş ve bunu göstermektedir. Hiçbir maddi beklentisi olmadan Somali, Myanmar ve Etiyopya gibi ülkelere vicdani bir yaklaşımla yardımlarını esirgememektedir."